Haberler

Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık'ta Bu Ay

Güncelleme:

Nâzım Hikmet Ran'ı, Nâzım 111 Yaşında - "Alnımın Çizgilerindesin Memleketim" adlı sergiyle selamlıyor.

30 Ocak-28 Şubat

Sergi

Nâzım 111 yaşında – "Alnımın Çizgilerindesin Memleketim"

Yer: Yapı Kredi Kültür Merkezi

Yapı Kredi Kültür Merkezi, doğumunun 111. yılında Nâzım Hikmet Ran'ı, Nâzım 111 Yaşında - "Alnımın Çizgilerindesin Memleketim" adlı sergiyle selamlıyor.

Nâzım Hikmet'in 1951'de Türkiye'den ayrıldığı yıldan başlayarak ölüm tarihi olan 1963'e kadarki yurtdışında geçirdiği hasretlik yıllarında çekilen pek çok fotoğrafı bu sergide yer alıyor. Ayrıca Rusya'daki arşivlerden getirilen, daha önce Türkiye'de görülmemiş çok özel fotoğraflar da sergileniyor. Yine o yıllarda yurtdışında yayımlanmış bazı kitapları ve plakları da sergilenenler arasında.

Yapı Kredi Kültür Merkezi'nin ev sahipliğini yaptığı Nâzım 111 Yaşında – "Alnımın Çizgilerindesin Memleketim" adlı sergi 28 Şubat tarihine kadar ziyaret edilebilecek.

2 Şubat Cumartesi

Yaratıcı Drama ile Okuma Atölyesi

"Tavşanlar Birleşirse"

Bay Tavşanın Bir Fikri Var

Yaratıcı Drama Eğitmeni: Çiğdem Odabaşı

Yer: Yapı Kredi Kültür Merkezi, saat: 10.00-10.45

Bay Tavşan'ın tek istediği, biraz otları kemirmek, çayırda koşup oynamak, rahatsız edilmeden güzel havanın keyfini çıkarmaktır. Ama o da ne? Kocaman bir köpek peşine düşmüştür bile. Hem de görünürde hiçbir neden yokken... Bay Tavşan çok korksa bile bu haksızlığa bir çözüm bulmaya kararlıdır. Olup biteni öteki tavşanlara anlatır ve birlik olup köpeğe öyle bir sürpriz hazırlarlar ki...

Bay Tavşan'ın bu eğlenceli macerasının anlatıldığı kitabın yaratıcı okumasına tüm çocuklar davetlidir.

Etkinliğimiz 6 yaş 24 çocuk ile sınırlıdır.

Lütfen rezervasyon yapınız.

0212 252 47 00/503

2 Şubat Cumartesi

Yaratıcı Drama ile Okuma Atölyesi

"Mutluluğun Sırrı"

Bir Gün Tavşan Kralken

Yaratıcı Drama Eğitmeni: Çiğdem Odabaşı

Yer: Yapı Kredi Kültür Merkezi, saat: 11.00-12.00

Bu ormanının kralı bir tavşan. Hem Tavşan Kral'ın ormanında her şey yolunda… Hal böyle olunca, Tavşan Kral, komşu ormanın efendisi Aslan Kral tarafından kaçırılır. Niye mi? Aslan Kral ondan, halkının mutluluğunun sırlarını öğrenmek istemektedir.

Tavşan Kral'ın ormanındaki hayvanlar birleşerek krallarını kurtarmak için planlar yaparlar. Önce en sessiz hayvan, sonra en güçlü hayvan, ardından en hızlı hayvan seçilir. Yılan, ayı ve çitanın yanına, yarışmalarda seçilebilmek için büyük çaba harcayan karga da gayretinden dolayı eklenir. Ve macera başlar...

Bu heyecanlı maceraya ortak olmaya tüm çocuklar davetlidir!

Etkinliğimiz 7 yaş 24 çocuk ile sınırlıdır.

Lütfen rezervasyon yapınız.

0212 252 47 00/503

2 Şubat Cumartesi

Yaratıcı Drama ile Okuma Atölyesi

"Keşif Ülkesi"

Kayıp Şeyler Ülkesinde

Yaratıcı Drama Eğitmeni: Çiğdem Odabaşı

Yer: Yapı Kredi Kültür Merkezi, saat: 12.15-13.15

"Kayıp Şeyler Ülkesi"ne gitmeyi keşfeden Can, bu keşfinden sonra yaşadığı şaşkınlıktan kurtulunca, orada kendi kayıp eşyalarını ve arkadaşının kayıp kedisini bulur. Artık bir kahraman olmuştur! Hafızasını kaybeden dedesinin hatıralarını aramaya kalkıştığındaysa hiç bilmediği bir duygusuyla tanışacaktır.

Yaratıcı drama eğitmeni Çiğdem Odabaşı yönetimindeki atölyemize 8-9 yaş aralığındaki tüm çocuklar davetlidir.

Etkinliğimiz 8-9 yaş arası 24 çocuk ile sınırlıdır.

Lütfen rezervasyon yapınız.

0212 252 47 00/503

2 Şubat Cumartesi

Yaratıcı Drama ile Okuma Atölyesi

"Papağanın Sırrı"

Yaşlı Kadın ve Papağan

Yaratıcı Drama Eğitmeni: Çiğdem Odabaşı

Yer: Yapı Kredi Kültür Merkezi, saat: 13.30-14.30

Yaşlı Bayan Gage, köpeğiyle birlikte yoksul bir hayat sürüyordu. Günlerden bir gün kapısını çalan postacı bir mektup getirdi. Bayan Gage'in kardeşi ölmüş, her şeyini ona miras bırakmıştı. Heyecanla yola çıkan yaşlı hanım, mirası almak için kardeşinin yaşadığı kasabaya varınca onun kendisine beklenmedik bir şey daha bıraktığını öğrendi: Kül rengi bir papağan! Fakat bilmediği bir şey vardı. Bu sıradan bir papağan değil, Bayan Gage'in hayatını değiştirecek bazı sırları bilen çok özel bir kuştu!

Bu hikâyenin gizemini birlikte çözmeye var mısınız? Yaratıcı drama eğitmeni Çiğdem Odabaşı yönetimindeki atölyemize 10-11 yaş aralığındaki tüm çocuklar davetlidir.

Etkinliğimiz 10-11 yaş arası 24 çocuk ile sınırlıdır.

Lütfen rezervasyon yapınız.

0212 252 47 00/503

2 Şubat Cumartesi

Origami Atölyesi

"Bir Dileğimiz Var Bin Turnayla"

Yöneten: Nazan Tacer

Yer: Yapı Kredi Kültür Merkezi, saat: 15.00-16.00

Yapı Kredi Kültür Merkezi, doğumunun 111. yılında Nâzım Hikmet'i, Nâzım 111 Yaşında - "Alnımın Çizgilerindesin Memleketim" adlı sergiyle selamlıyor. Bu sergi kapsamında çocuklar için çok özel bir etkinliğe de ev sahipliği yapıyor.

Turna, Türkiye'den Japonya'ya tüm Avrasya'da kutsal sayılan bir kuş. Japon kültüründe ise bin turna (senbazuru) dileklerin gerçekleşmesini sağladığına inanılan kadim bir simgedir. Origami ile yapılarak bir kolye gibi boyna asıldığı veya ağaçların onunla süslendiği görülür.

Hiroşima'da yaşayan küçük bir kız çocuğu, atom bombasının yaydığı radyasyon nedeniyle hastalandı. "Bin kâğıt turna" efsanesindeki inanışına göre sağlığına kavuşacağını düşünerek kâğıtları katlayarak turnaları yapmaya başladı. Ne yazık ki ömrü 644 turna katlamaya yetebildi, 1000'e arkadaşları tamamladı. O günden beri turnalar barışın ve silahsızlanmanın simgesi sayıldı.

Nâzım Hikmet ölmeden 1 gün önce, Çocuk Tiyatrosu'na, Hiroşimalı çocukları ve kâğıttan yaptıkları turnaları anlatan "Turnalar" adlı bir oyun yetiştirmesi gerekir. Ölümünden yaklaşık 20 gün sonra Hiroşimalı çocuklardan Nâzım Hikmet adına bir mektupla rengârenk kâğıtlardan yapılmış 1000 turna gelir.

Tam 50 yıl sonra bu kez Türkiye'deki çocuklarla bir dilek tutuyoruz. 1000 turnayı tamamlayabilirsek belki Nâzım Hikmet'in bir müzesi kurulur, memleketine dönmüş olur.

Etkinliğimiz 9-10 yaş 10 çocuk ile sınırlıdır.

Lütfen rezervasyon yapınız.

0212 252 47 00/503

4 Şubat Pazartesi

Söyleşi

Sanat Tarihi Konuşmaları

"Modernizm ve İzm'ler"

Konuşmacı: Kemal İskender

Yer: Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi, saat: 18.30

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Kemal İskender, Sanat Tarihi Konuşmaları Dizisi'nin bu etkinliğinde, "Modernizm ve İzm'ler"i ele alıyor.

Resimde empresyonizmle başlayan yenilenme hareketleri 20. yy başında yoğunlaşan modernizm bağlamında "izm"ler halinde süratli bir şekilde birbirini izlemiş ve sanatın gelecekteki yüzyıllık verimini belirlemiştir.

6 Şubat Çarşamba

Söyleşi

Sanat Yönetimi Üzerine Konuşmalar

Yöneten: Esra A. Aysun

Konuşmacı: Özlem Ece

Yer: Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi, saat: 18.30

Ağırlıklı olarak, 1980 sonrası tüm dünyada gözlemlenen ve etkisini gösteren ve "sanatın şirketleşmesi" olarak da tanımlanan, sanat kurumlarında ve sanat üretiminde oluşan değişim, artık günümüz Türkiye'sinde, 2000 sonrası İstanbulu'nda oluşan kültürel hareketlenme için de sık sık telaffuz ediliyor.

Genç Türkiye Cumhuriyeti'nin kültür politikaları çerçevesinde yapılandırıldıktan sonra yalnızlığa terkedilen sanat üretimi, tüm dünya ile paralel olarak 1980 sonrasında gittikçe özel sektör girişimciliği ile şekillenirken daha önce sanat üretiminin içerisinde olmayan yeni bir terminoloji ile de tanışmış oldu. Daha çok "sanat işletmeciliği" olarak bahsi geçen ve şirketlerin işletmecilik kültürünün sanat kurumlarına benimsettiği bir model olarak anılan

"sanat yönetimi" Türkiye'de üzerine çok da konuşulmamış bir alan aslında. Son dönemde İstanbul'un kültür kurumları, mimari yapılandırılmaları, sponsor yatırımcılara çekici vitrinler olarak sunulmaları ya da sanatçılarla aralarında oluşan dil farklılıkları ile tartışılırken, varlıklarını sanat yönetimi alanında nasıl sürdürdükleri ise hiç konuşulmadı.

Bu konuşma serisinin amacı da tam da böyle bir dönemde devlet, yerel yönetim, özel sektör ve bağımsız girişimlerle kurulan ve sürdürülen yapılara bakarak, bu alanlardaki kurumlarda varolan ya da hakkında araştıran, yazan ve üreten profesyonellere mikrofonu uzatarak "sanat yönetiminin" sahip olduğu kötü şöhrete bir açıklık getirmek. Kültür kurumlarının nasıl sürdürülebileceğini, bunun için nasıl bir yönetim modeli uygulamakla yükümlü olduklarını tartışabilmek.

Kültür yönetimi alanında eğitmenlik yapan ve güncel sanat alanında danışman ve yönetici olarak çalışan, Masumiyet Müzesi Direktörü Esra A. Aysun'un yönetimindeki "Sanat Yönetimi Üzerine Konuşmalar" adlı söyleşi dizisinin ilkinde "Devlet ve Sanat Yönetimi" konusu tartışılacak. İlk konuğumuz ise İKSV'nin Kültür Politikaları Birimi'nden Özlem Ece.

9 Şubat Cumartesi

Origami Atölyesi

"Bir Dileğimiz Var Bin Turnayla"

Yöneten: Nazan Tacer

Yer: Yapı Kredi Kültür Merkezi, saat: 12.00-13.00

Yapı Kredi Kültür Merkezi, doğumunun 111. yılında Nâzım Hikmet'i, Nâzım 111 Yaşında - "Alnımın Çizgilerindesin Memleketim" adlı sergiyle selamlıyor. Bu sergi kapsamında çocuklar için çok özel bir etkinliğe de ev sahipliği yapıyor.

Turna, Türkiye'den Japonya'ya tüm Avrasya'da kutsal sayılan bir kuş. Japon kültüründe ise bin turna (senbazuru) dileklerin gerçekleşmesini inanılan kadim bir simgedir. Origami ile yapılarak bir kolye gibi boyna asıldığı veya ağaçların süslendiği görülür.

Hiroşima'da yaşayan küçük bir kız çocuğu, atom bombasının yaydığı radyasyon nedeniyle hastalandı. "Bin kağıt turna" efsanesindeki inanışına göre sağlığına kavuşacağını düşünerek kağıtları katlayarak turnaları yapmaya başladı. Ne yazık ki ömrü 644 turna katlamaya yetebildi, 1000'e arkadaşları tamamladı. O günden beri turnalar barışın ve silahsızlanmanın simgesi sayıldı.

Nâzım Hikmet ölmeden 1 gün önce, Çocuk Tiyatrosu'na, Hiroşima'lı çocukları ve kağıttan yaptıkları turnaları anlatan "Turnalar" adlı bir oyun yetiştirmesi gerekir. Ölümünden yaklaşık 20 gün sonra Hiroşimalı çocuklardan Nâzım Hikmet adına bir mektupla rengarenk kağıtlardan yapılmış 1000 turna gelir.

Tam 50 yıl sonra bu kez Türkiye'deki çocuklarla bir dilek tutuyoruz. 1000 turnayı tamamlayabilirsek belki Nâzım Hikmet'in bir müzesi kurulur, memleketine dönmüş olur.

Etkinliğimiz 9-10 yaş 10 çocuk ile sınırlıdır.

Lütfen rezervasyon yapınız.

0212 252 47 00/503

11 Şubat Pazartesi

Söyleşi

Yazarın Karanlık Odası

Foto-biyografik Söyleşiler – "Ayşe Sarısayın"

Yöneten: Nursel Duruel

Konuşmacı: Ayşe Sarısayın

Yer: Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi, saat: 18.30

Yapı Kredi Kültür Merkezi'nin düzenlediği edebiyat etkinliğinde önde gelen yazarlarımızla anılara yolculuklar yapıyoruz. Yazarlar, albümlerinden seçtikleri çok özel fotoğraflar eşliğinde yaşamlarının dönüm noktalarından, ailelerinden, arkadaşlarından, iş çevrelerinden, edebiyat dünyasındaki ilişkilerinden ve dostluklarından bahsediyorlar; sanki evlerine konuk olmuşuz da dizimize koydukları albüm fotoğraflarını bize hikâye ediyormuşçasına...

Yazarların özel hayatlarından kesitleri kendi ağızlarından dinlerken bir yandan da önemli yapıtlarına, sevdiğimiz kitaplarına ilişkin anekdotlar, ipuçları çıkmakta.

Foto-biyografik Söyleşiler'in bu ayki konuğu Ayşe Sarısayın.

13 Şubat Çarşamba

Söyleşi

"Türk Edebiyatı Dünya Dillerinde"

Yöneten: Şehnaz Tahir Gürçağlar

Konuşmacılar: Saliha Paker, Rafael Carpintero

Yer: Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi, saat: 18.30

Türk edebiyat yapıtlarının dünyanın farklı dillerine çevirisi son yıllarda ivme kazanan bir olgudur. Kuşkusuz bu olgunun arkasında yatan en önemli iki gelişme Orhan Pamuk'un 2006 yılında Nobel edebiyat ödülünü alması ve bugüne kadar yüzlerce Türkçe yapıtın dünya dillerine kazandırılmasına destek veren Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın Türk Kültür Sanat ve Edebiyatının Dışa Açılma Projesi (TEDA) olmuştur. Türk edebiyatına dünyada gösterilen ilgi, Türkiye'nin 2013 Londra Kitap Fuarı'nda "odak ülke" seçilmesiyle daha da artacağa benziyor.

Konuşmacılarımız Saliha Paker ve Rafael Carpintero değerli birer akademisyen ve araştırmacı olmanın yanı sıra Türk edebiyatının İngilizce ve İspanyolcaya kazandırılmasına aracılık eden önemli çevirmenler. Bu söyleşide Türk edebiyatının yurtdışında yayımlanması, alımlanması ve Türk edebiyatının dünyadaki bağlamı üzerine konuşacaklar.

16 Şubat Cumartesi

Yaratıcı Drama ile Okuma Atölyesi

"Kış Uykusu"

İyi Geceler Bozi

Yaratıcı Drama Eğitmeni: Çiğdem Odabaşı

Yer: Yapı Kredi Kültür Merkezi, saat: 10.00-10.45

Havalar soğumuş, inden dışarı çıkamayan Bozi'nin canı sıkılmaya başlamıştır. Yağmur dinince annesi ayıcığa dışarı çıkması için izin verir. Ormanda gezinirken, kış hazırlıkları içindeki hayvanlara rastlayan Bozi, çok üzüleceği bir şey öğrenir: Annesiyle birlikte kış uykusuna yatacaktır. Kimi arkadaşlarının yaşadığı kış eğlencelerinden uzak kalacağını öğrenen Bozi'nin iyice neşesi kaçar. Ne yapmalı, ne etmeli de kış uykusuna yatmaktan kurtulmalıdır?

Annesini uyutup inden kaçmayı başaran Bozi, hayal ettiği eğlencelere kavuşur mu acaba?

Yalvaç Ural'ın bu şahane kitabı İyi Geceler Bozi'nin yaratıcı okumasına 5-6 yaş aralığındaki tüm çocuklar davetlidir.

Etkinliğimiz 5-6 yaş arası 24 çocuk ile sınırlıdır.

Lütfen rezervasyon yapınız.

0212 252 47 00/503

16 Şubat Cumartesi

Yaratıcı Drama ile Okuma Atölyesi

"Meraklı Tavşancık"

Kırmızı Elma

Yaratıcı Drama Eğitmeni: Çiğdem Odabaşı

Yer: Yapı Kredi Kültür Merkezi, saat: 11.00-11.45

Sevimli tavşancık, soğuk ve karlı bir kış gününde karnını doyurmanın yollarını arıyor. Acaba ağaçta gördüğü kırmızı elmaya ulaşabilecek mi? Belki de kır faresi, tilki ve koca ayı ona yardımcı olabilir. Ne dersiniz?

Yaratıcı drama eğitmeni Çiğdem Odabaşı yönetimindeki atölyemize 6-7 yaş aralığındaki tüm çocuklar davetlidir.

Etkinliğimiz 6-7 yaş arası 24 çocuk ile sınırlıdır.

Lütfen rezervasyon yapınız.

0212 252 47 00/503

16 Şubat Cumartesi

Yaratıcı Drama ile Okuma Atölyesi

"Yol ve Dostluk"

Barba ile Rabarba

Yaratıcı Drama Eğitmeni: Çiğdem Odabaşı

Yer: Yapı Kredi Kültür Merkezi, saat: 12.00-13.00

Arslan Sayman çocuklar için çok neşeli kitaplar yazan bir yazar. Şiir ve tiyatronun belirleyici rolü hemen fark ediliyor yazdıklarında. Bruni'nin Avlusu kitabında olduğu gibi Barba ile Rabarba'da da tiyatro ve gösteri sanatı öne çıkıyor. Ama bu defaki kahramanlarımızın ömrü yollarda geçiyor. Barba ile Rabarba, durakladıkları yerde kurdukları sahnede gösterilerini yapıyorlar.

Barba ile Rabarba, hayatları karda, kışta, yağmurda, güneşte hep yollarda geçen kahramanlarının hem hüzünlü, hem neşeli ve sıcak hikâyesiyle çocukların unutmayacağı bir kitap… Deniz kıyılarında, derin vadilerin ortasına kurulmuş yemyeşil kentlerde, bozkırın ortasında kasaba kasaba gezerek çocuklara oyunlar sergileyen Barba ile Rabarba'nın dostluğu her okuyanın gönlünde derin izler bırakacak. Rabarba'nın ağzından anlatılan ve beklenmedik, sarsıcı sahnesiyle hikâyenin burkulup yeniden düğümlendiği bu yol ve dostluk hikâyesini Deniz Üçbaşaran resimledi.

Yaratıcı drama eğitmeni Çiğdem Odabaşı yönetimindeki atölyemize 8-9 yaş aralığındaki tüm çocuklar davetlidir.

Etkinliğimiz 8-9 yaş arası 24 çocuk ile sınırlıdır.

Lütfen rezervasyon yapınız.

0212 252 47 00/503

16 Şubat Cumartesi

Yaratıcı Drama ile Okuma Atölyesi

"Resim Sanatı"

1000 Muhteşem Resim

Yaratıcı Drama Eğitmeni: Çiğdem Odabaşı

Yer: Yapı Kredi Kültür Merkezi, saat: 13.30-14.45

Erken Rönesans'tan Barok'a... Romantik dönemlerden Kübizm'e, Gerçek-üstücülük'e ve Pop'a, Batı Sanatı'nın kabul görmüş 1000 muhteşem eseri, sekiz yüzyılı ve geniş bir yelpazede çok sayıda konuyu kapsıyor. Kutsallıkla ilgili olanlarla skandal yaratanlar, minimalistlerle şatafatlılar, kırılma yaratanlarla gelenekseller bu kitapta bir aradalar. 1000 Muhteşem Resim'de, bir dönemin duyarlığını yakalayan resimler de var, gelecek bir dönemin habercisi olanlar da... İçerdikleri deha nedeniyle hemen kabul görenler de var, başlangıçta dirençle karşılananlar da.

Bu resimlerin tümü de zamana dayandı. Hepsi, şu ya da bu şekilde, bir resmi neyin muhteşem yaptığına ve sanat anlayışlarının nasıl değiştiğine, sanatın gerçekliği ne kadar yansıttığına ve ne kadar değiştirdiğine dair diyalektik konulara katkıda bulunuyor. Birlikte bakıldığında, bu büyük eserler, eskilerin değişen düşünceleri ile sezilerini gözlerimizin önüne seriyor ve kendi dönemimizden hangi resimlerin ilerde bu eserlerin arasına katılabileceğini düşünmek için zaman veriyor.

1000 Muhteşem Resim kitabının yaratıcı drama ile okuma atölyesinde çocuklar resim sanat üzerine düşünecek, oyun ve canlandırmalar eşliğinde duygu ve düşüncelerini sanat yoluyla ifade etmeyi deneyimleyecekler.

Etkinliğimiz 10-12 yaş arası 24 çocuk ile sınırlıdır.

Lütfen rezervasyon yapınız.

0212 252 47 00/503

16 Şubat Cumartesi

Origami Atölyesi

"Bir Dileğimiz Var Bin Turnayla"

Yöneten: Nazan Tacer

Yer: Yapı Kredi Kültür Merkezi, saat: 15.30-16.30

Yapı Kredi Kültür Merkezi, doğumunun 111. yılında Nâzım Hikmet'i, Nâzım 111 Yaşında - "Alnımın Çizgilerindesin Memleketim" adlı sergiyle selamlıyor. Bu sergi kapsamında çocuklar için çok özel bir etkinliğe de ev sahipliği yapıyor.

Turna, Türkiye'den Japonya'ya tüm Avrasya'da kutsal sayılan bir kuş. Japon kültüründe ise bin turna (senbazuru) dileklerin gerçekleşmesini inanılan kadim bir simgedir. Origami ile yapılarak bir kolye gibi boyna asıldığı veya ağaçların süslendiği görülür.

Hiroşima'da yaşayan küçük bir kız çocuğu, atom bombasının yaydığı radyasyon nedeniyle hastalandı. "Bin kağıt turna" efsanesindeki inanışına göre sağlığına kavuşacağını düşünerek kağıtları katlayarak turnaları yapmaya başladı. Ne yazık ki ömrü 644 turna katlamaya yetebildi, 1000'e arkadaşları tamamladı. O günden beri turnalar barışın ve silahsızlanmanın simgesi sayıldı.

Nâzım Hikmet ölmeden 1 gün önce, Çocuk Tiyatrosu'na, Hiroşima'lı çocukları ve kağıttan yaptıkları turnaları anlatan "Turnalar" adlı bir oyun yetiştirmesi gerekir. Ölümünden yaklaşık 20 gün sonra Hiroşimalı çocuklardan Nâzım Hikmet adına bir mektupla rengarenk kağıtlardan yapılmış 1000 turna gelir.

Tam 50 yıl sonra bu kez Türkiye'deki çocuklarla bir dilek tutuyoruz. 1000 turnayı tamamlayabilirsek belki Nâzım Hikmet'in bir müzesi kurulur, memleketine dönmüş olur.

Etkinliğimiz 10-11 yaş 10 çocuk ile sınırlıdır.

Lütfen rezervasyon yapınız.

0212 252 47 00/503

18 Şubat Pazartesi

Söyleşi

Müzik Sohbetleri

Alla Turca ile İstanbul'un Müziği - "Bizim Donizetti"

Konuşmacılar: Ersin Antep, Ali Pınar

Yer: Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi, saat: 18.30

Açık Radyo'da yayımlanan, yapımcılığını üstlendikleri "Alla Turca" programından kendilerini tanıdığımız Ersin Antep ve Ali Pınar yönetimindeki müzik sohbetlerinin ilki "Bizim Donizetti" başlığıyla ele alınıyor. Bu ilk bölümde 1828 yılında İstanbul'a gelen ve ülkenin çoksesli müzik kurumlarının temelini atan Giuseppe Donizetti, saraydaki ilk konservatuar eğitiminin bugünlere yansıması, Donizetti'nin çalışma yöntemi konuşulacak.

Daha önce Napolêon'un emrinde müzisyen olarak askeri görevde bulunmuş olan İtalyan müzik adamı Donizetti'nin Sultan II. Mahmud'un teklifini kabul etmesinde etken olan sebepler, Donizetti'nin besteleri ve Musika-i Hümayûn'un Donizetti ile yapılanma süreci de konu başlıkları arasında yer alacak.

Çoksesli müziğin ülkemize resmi olarak girmesinin tarihini merak edenler, Giuseppe'nin İstanbul'a gelişine kardeşi Gaetano'nun verdiği tepkiyi öğrenmek isteyenler için kaçırılmayacak bir sohbet!

20 Şubat Çarşamba

Söyleşi

Fotoğraf Okumaları

Fotoğrafın Kraliçeleri: Tina Modotti ve Gerda Taro

Konuşmacı: Merih Akoğul

Yer: Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi, saat: 18.30

Merih Akoğul'un hazırlayıp sunduğu Fotoğraf Kulübü'nün bu ayki etkinliğinde yaşam mücadelelerini savaşarak ya da savaşın tam da içinde yer alarak veren, dünyanın çok önemli iki kadın fotoğrafçısı Tina Modotti ve Gerda Taro ele alınıyor.

Varlıkları ve yaptıklarıyla yalnızca fotoğraf tarihinde değil, dünya siyasal tarihinde de aktif rol oynamış bu iki fotografçı, cesaretleri, çarpıcı ve trajik hayat hikâyeleriyle adeta birer ikon olarak bu dünyadaki görevlerini yerine getirmişlerdir.

Fotoğrafın bu iki devrimci kraliçesini, sıra dışı yaşamları ve unutulmaz fotoğraflarından örneklerle ele alıyoruz.

23 Şubat Cumartesi

Origami Atölyesi

"Bir Dileğimiz Var Bin Turnayla"

Yöneten: Nazan Tacer

Yer: Yapı Kredi Kültür Merkezi, saat: 12.00-13.00

Yapı Kredi Kültür Merkezi, doğumunun 111. yılında Nâzım Hikmet'i, Nâzım 111 Yaşında - "Alnımın Çizgilerindesin Memleketim" adlı sergiyle selamlıyor. Bu sergi kapsamında çocuklar için çok özel bir etkinliğe de ev sahipliği yapıyor.

Turna, Türkiye'den Japonya'ya tüm Avrasya'da kutsal sayılan bir kuş. Japon kültüründe ise bin turna (senbazuru) dileklerin gerçekleşmesini inanılan kadim bir simgedir. Origami ile yapılarak bir kolye gibi boyna asıldığı veya ağaçların süslendiği görülür.

Hiroşima'da yaşayan küçük bir kız çocuğu, atom bombasının yaydığı radyasyon nedeniyle hastalandı. "Bin kağıt turna" efsanesindeki inanışına göre sağlığına kavuşacağını düşünerek kağıtları katlayarak turnaları yapmaya başladı. Ne yazık ki ömrü 644 turna katlamaya yetebildi, 1000'e arkadaşları tamamladı. O günden beri turnalar barışın ve silahsızlanmanın simgesi sayıldı.

Nâzım Hikmet ölmeden 1 gün önce, Çocuk Tiyatrosu'na, Hiroşima'lı çocukları ve kağıttan yaptıkları turnaları anlatan "Turnalar" adlı bir oyun yetiştirmesi gerekir. Ölümünden yaklaşık 20 gün sonra Hiroşimalı çocuklardan Nâzım Hikmet adına bir mektupla rengarenk kağıtlardan yapılmış 1000 turna gelir.

Tam 50 yıl sonra bu kez Türkiye'deki çocuklarla bir dilek tutuyoruz. 1000 turnayı tamamlayabilirsek belki Nâzım Hikmet'in bir müzesi kurulur, memleketine dönmüş olur.

Etkinliğimiz 10-11 yaş 10 çocuk ile sınırlıdır.

Lütfen rezervasyon yapınız.

0212 252 47 00/503

25 Şubat Pazartesi

Söyleşi

Sanat Tarihi Konuşmaları

"Sanatta Sembol Olarak Kadın"

Konuşmacı: Kemal İskender

Yer: Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi, saat: 18.30

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Kemal İskender, Sanat Tarihi Konuşmaları Dizisi'nin bu etkinliğinde, "Sanatta Sembol Olarak Kadın"ı ele alıyor.

Daha önce Venüs figürü olan "kadın"ın 19. yüzyılda ayaklarının yere bastırılarak dünyevileştirilmesi ile, kadın figürü alabildiğine çeşitli simgesel anlamlara bürünmüştür.

27 Şubat Çarşamba

Söyleşi

"Yazarın Gayriresmi Portresi" – Gündüz Vassaf

Konuşmacılar: Sibel Oral, Elif Tanrıyar

Yer: Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi, saat: 18.30

Sibel Oral ve Elif Tanrıyar'ın birlikte hazırladıkları Yazarın Gayriresmi Portresi bu ay Gündüz Vassaf'ı ağırlıyor. Cennetin Dibi ve Cehenneme Övgü gibi kitaplarıyla düzyazının ve düşüncenin kâğıt üzerindeki aksinin çıtasını bir hayli yükselten Gündüz Vassaf, yeni kitabı Mostari'nin Şubat ayında YKY tarafından yayımlanacak olması dolayısıyla meraklı okurun karşısına çıkıyor.

Kaynak: Bültenler / Kültür Sanat

çiğdem odabaşı türkiye Kültür Sanat Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title