Haberler

    Tribünler Yıldırım Yüzünden Boşaldı

    Fenerbahçe ilk defa kendi evinde oynadığı sezonun ilk maçında boş tribünlere oynadı.

    Fenerbahçe ilk defa kendi evinde oynadığı sezonun ilk maçında boş tribünlere oynadı. Zaten Monaco maçında seyircisiz oynaması da Fenerbahçe'ye tokattı. Geçen hafta da söyledim Fenerbahçe cezalı olduğunda bile stadın dışında 40 bin kişi içeriye bağırdı, "Biz buradayız" diye… Bunun altındaki sebebi toplum psikolojisi uzmanları konuşmak zorunda.

    Spor medyası konuşmak zorunda!

    Bunun arkasında Aziz Yıldırım kızgınlığı, küskünlüğü ve öfkesi var. Toplum psikoloji uzmanlarına sorarlarsa bu çıkacak! Çünkü protesto eden seyircinin ne hale geldiğini gördük.

    O tribünü kapattı Aziz Yıldırım. Geleceksin esas protesto sebebi olan adamı protesto etmeyeceksin, futbolcuyu teknik adamı protesto edeceksin (!) Karşılaşmaya gelirsek; maç öncesi iki takım hocası da rakiblerini incelememiş. Zaafları nedir? Güçlü yanları nelerdir görmemiş. Onun içindir ki Hakan Kutlu "2-2, 3-3 lük sonuçları öpüp alnıma koyardım" diyebiliyor. Oysa F.Bahçe'yi az etüt etmiş olsa F.Bahçe savunmasının içinde nasıl bir koridor, elek olduğunu görecek. Onun üzerine bir oyun düşünecek.

    Yürekli olsalar fark olurdu

    Hiçbir hücum düşüncesi olmadan 3 gol attı mı? Yoksa Fenerbahçe yedi mi? Üçüncü gol de hem de maçın o dakikasında Volkan gibi Türkiye'nin en deneyimli kalecisi kapattığı köşeden bacak arasından yedi. Öbür goller de sahanın en kısa boylu adamı kendisinden 10 santim uzun adamların arasından attı.

    Şimdi Hakan Kutlu ne rakibi incelemiş hem de maç oynanırken zaafı, eleği görmüyor.

    Biraz yüreklense neler olur?

    Fenerbahçe'ye gelince; yeni hoca Fenerbahçe'yi de tanımıyor, Kayseri spor'u da. Ama birisinin Fenerbahçe şudur, Kayseri budur diye anlatması lazım. Koskoca Fenerbahçe'de birisi çıkıp Fenerbahçe'nin ne olduğunu Kayseri'nin ne olduğunu anlatmalıydı. Beni çağırsalar ben Galatasaray'lıyım, ben bile anlatırdım.

    Ama Galatasaray'ın talip olup da Euro 16'da seyredip vazgeçtiği yaramaz dediği Roman'ı transfer etmeyi marifet sanan bir kulüpte savunma nasıl olacak?

    Taktikle olacak. Üç tane stoperi oynatarak değil. Oyunu rakip sahaya yıkarak. Mümkün olduğu kadar kalenden uzak tutarak. Çünkü bu kaleye yaklaştılar mı gol oluyor.

    4-4-2'yi bu maçta denemeliydi

    Fenerbahçe'nin oyun tarzı tartışılıyor ya. O tipik Hollanda'lı 4-3-3'cü. Ama "Maça göre, rakibe göre, duruma göre 4-4-2 oynayabiliriz" dedi mi, demedi mi? Dedi… Çünkü 3-5-2 var 2 santrforlu bir de 4-4-2 var. 3-5-2'yi Pereira denedi olmadı, kovuldu. Bunun olmadığı ortaya çıktı. Kayseri spor'a karşı 4-4-2'yi denemeyeceksin de kime karşı oynayacaksın da deniyeceksin?

    Sen çift santrforu 11'e 11 iken sahaya çıkarken oynamıyorsun da 10 kişi kalınca deneme cesareti gösteriyorsun. Hem de savunmanın en güvenilir adamı Kjaer oyundan alınıyor.

    Roman filan değil.

    Dick Advocaat da bunu yaparsa...

    Bunu genç bir hoca yapar tartışırız ama Dick Advocaat gibi dünyanın en tecrübeli hocalarından biri yapıyor. İnanamadım… Maçın genel görünümüne gelince. Bence maçın en büyük suçlusu hiçbir gazetede de okumadım. Hakem Serkan Çınar. Verdiği bütün kararlar doğru. Vermediği kararlarla Fenerbahçe'nin puan kaybında önemli rol oynadı. Neden? Şimdi Volkan'ı eleştirmiştik.

    26 faul yapmış Kayserispor. Bunun en az yarısı Volkan'a yapıldı. Adam yorulduğu için değil, yediği tekmelerden ayakta duracak hali kalmadığı için oyundan çıktı.

    FIFA'nın bu konuda kararı var

    Bu kadar anti futbol oynayan bir takıma bu kadar prim vermez Kjaer'i haklı olarak cart diye oyundan atan adam. Volkan hücuma dönük her teşebbüsünde tekme yedi, belinden yakalandı, indirildi. Karar; devam! Bunu Serkan Çınar'ın şahsında bütün hakemlere söylüyorum.

    Bunu ben değil FIFA söylüyor; maça 10 dakika bakın, takımlardan biri oynamak öbürü oynatmamak için oynuyorsa yorum hakkınızı oynamak isteyenden yana kullanın.

    Yani oynatmamak isteyene 'cezayı kesin' diyor. Böyle kesilmiş 1 tane ceza yok!

    Fenerbahçe'de oyun kurucu yok

    26 tane Kayseri, 15 tane F.Bahçe yapmış.

    Tabii adam sana vurursa sen de vuracaksın.

    Yani 40 defa oyun durmuş. Zaten topun oyunda kaldığı sürelere baksan oyun Türkiye'de ortalama 23-24 dakika. Bu ne demek? Oyun dakka başı durmuş. Dakka başı duran oyunda sen kiminle oyunu kuracaksın? Kimle kuracaksın?

    Çünkü F.Bahçe'de oyun kurucu da yok! Gönderdikleri bir Emre Belözoğlu da yok Diego da yok! (Peki Salih'te biraz ısrar edilse kazanılamaz mı?) Salih olmaz. Kazanacağım derken tamamen de kaybedebilirsin. Hem sakat hem de Fenerbahçe'nin liderlik yükünü taşıyacak moral güçte değil Salih. G.Saray'da oynar… Sneijder'in yanında Selçuk'un yanında.

    Ama Fenerbahçe'de kimin yanında oynayacak? Roman ile Ozan'ın yanında!

    DERELi'Yi YAYINA ALMADI

    NTV'de Selçuk Dereli'ye "Yüreğin varsa bağlan" diyen Yıldırım, Dereli arayınca neden konuşturmadı?

    enim için haftanın olayı Aziz Yıldırım'ın boşaltılan bir meydanda, NTV'de ve NTV Spor'da kendi istediği bütün soruları sordurarak. İstemediği şeyleri de yaptırmayarak yayına çıkması. Bu ağır bir itham. Bunları belgeli olarak yazıyorum.

    Elimde iki tane fotokopi var.

    Biri Türkiye'nin en solundaki Sözcü Gazetesi'nden diğeri de en sağındaki Milli Gazete'den… Bunlar korkunç bir belge. NTV Spor'un, Oğuz Haksever'in ve NTV'nin buna muhakkak cevap vermesi lazım.

    Aziz Yıldırım'ın o günkü konuşmalarında şike olduğunu iddia ettiği Denizli-Fenerbahçe maçıyla ilgili "Bu maçın uzatılması sayesinde Galatasaray şampiyon oldu. Uzatılmasa Fenerbahçe şampiyondu" dedi.

    Aklım mantığım almıyor biri bana izah etsin.

    Galatasaray'ın maçı bitmişken, Fenerbahçe'nin maçının uzatılmasıyla Galatasaray nasıl bir menfaat temin eder biri bana izah etsin.

    Hakem Selçuk Dereli diyor ki, "Aziz Yıldırım NTV'de 2006'daki Denizli-Fenerbahçe maçını gündeme getirince NTV'yi aradım. Reji beni 15 dakika hatta tuttu ve yayına almadı. Program 3 saat sürdü ama bana cevap hakkı tanımadı.

    Engellemenin kimin işine geldiği malumdur.

    RTÜK'e başvurdum. Tüm haklarımı arayacağım."

    Dereli yayına bağlanıyor ama...

    Niye arıyor, Selçuk Dereli? Vereceği cevap varsa arasın diye meydan okuyoryayında Aziz Yıldırım o nedenle arıyor Selçuk Dereli. Buna rağmen yayıncı kuruluş Selçuk Dereli'yi yayına bağlamıyor.

    Kendisine meydan okunan "Yüreğin varsa, verecek cevabın varsa bağlan" denilen birisi var, sen seyirci olarak TV'de izlersen adam da bağlanmazsa ne gelir aklına? Aziz Yıldırım bak haklı. Adam bağlanmadı yayına!

    "Maçı tam oynatmak nasıl bir hata? O uzatmada Fener gol atmış olsa bana 'imparator' mu diyeceklerdi? Apiah'ın kafa vuruşunda topun direkten dönmesi, topun boş kaleye yuvarlanamasının sorumlusu ben miyim? Şimdi soruyorum; en formda oyuncuları Anelka neden yedekti? Maçtan önceki takım yemeğinde Alex ve Luciano neden yemeği terk etti? O maçı kazanamamanızın tek nedeni vardı maçı kazanacak golleri bulamayışınızdı! Hataları başkasının üzerine atmayı bir kenara bırakın.

    Çamur at, izi kalsın! 'İsterse yayına bağlansın konuşalım' diyip arayınca da bunu engellemek size hiç de yakışmadı.

    Ben hodri meydan diyorum.

    (yazının başlığı da bu) İstediğiniz zaman istediğiniz kanalda bu maçı konuşalım."

    Revivo'yu neden sattınız?

    Aziz Yıldırım, beyefendi size söylüyor bunu.

    İtham ettiğin bağlansın da konuşalım diyip bağlanınca konuşturmadığın Selçuk Dereli diyor ki sana, "İstediğin zaman istediğin kanalda bu maçı konuşalım. Üstelik orada sizinle ilgili daha çok anlatacaklarım var. Bakalım o zaman siz bunlara cevap verebilecek misiniz?" Hadi buyrun.

    Milli Gazete'de de Kemal Belgin "Oğuz Haksever'e yardım" başlığı ile Sevgili Oğuz oradaydın da şu soruları neden sormadın Aziz Yıldırım'a diye bir yazı kaleme aldı.

    Bunu da Kemal Belgin anlatsın;

    Kemal Belgin: " Şimdi yazımda şunu dedim, bazı sorular sordum; 1998'e gittiniz iyi etmediniz.

    'Bir Revivo transferi var şunu açıklasanız' dedim. Soru şu; 1998'de Fenerbahçe'nin şampiyonluğunda büyük pay sahibi olmuş bir oyuncu olan Revivo'yu serbest bırakıyorsunuz. Ocak ayı başında Galatasaray'a gidiyor. İlk karşılaşmada Bursa'da 3-0 kazanıyor Galatasaray ve

    3 golü de Revivo atıyor!

    Revivo'yu yazınca kovuldu

    Onur Kayador, Türkiye Gazetesi'nde Revivo ile ilgili bir yazı yazdı. Kulüpten ihraç edildi. Bunları sorsaydın diye yazdım. Sonra bir divan toplantısında Aziz Yıldırım 'Ne yaptıysam Fenerbahçe için yaptım' diyor.

    Oğuz'a diyorum ki sorsana neymiş bu, ne yapmış Fenerbahçe için Aziz Yıldırım?

    Sonra bir başka soru da; Bu şike yapıldığı iddia edilen o dönemin teknik direktörü, televizyonda 'Herkes hız yaptı da bir tek biz radara yakalandık' dedi. Ne demek istedi sor! Bir başka soruda da tahliyeden sonraki divan toplantısında aynı Aziz Yıldırım birden fren yapıp yanındakilere 'Bu arada içerdeyken askerlik işimizi de hallettik' diyor.

    2004'te aynı kanal Serdar Bilgili'yi konuk etti.

    Sen (Serkan Korkmaz) televizyoncusun teknik bilgin var. Sen beni konuk ediyorsun kulüp başkanı olarak bana diyorsun ki "Sayın başkan geçen sene sizin bir Bursa maçı vardı." Ben de diyorum ki "Serkan, Bursa maçını boşver Kayseri maçıydı öyle gol yenir mi diyorum." Aaa ekranda Kayseri maçı ve o gol. Sen ya sihirbaz mısın? Sorular hazırlanmış. Vetere de hazırlanmış. NTV'nin spor müdürünü açtım sordum, 'yahu bu nasıl olur?'... Hazırlıklı program mıydı? Bizde böyle şeyler olamaz. Ben araştırıp seni arayacağım dedi. 13 yıl geçti hala arayacak!

    Arayamaz da!

    TERİM BUNU CEVAPLAMALI

    Fatih Terim'in Milli takımdaki kadro operasyonu haftanın en önemli olayı ama ben şu anda Milli takımımızın oynayacağı önemli maçlar öncesinde böyle takımı etkileyecek bir konuyu tartışmanın alemi yok diye düşünüyorum.

    (Serkan Korkmaz: Peki bu kadro değişimi karşısında şaşırıp şaşırmadığınızı sorsak?) Ben o konuyla ilgili son yazımda Fatih Terim'e soru sorarak düşüncemi yazdım.

    Dedim ki; Sevgili Fatih Terim hocam Portekiz son maçında berabere kalmasaydı eleniyordu, biz gidiyorduk. Macaristan üç kez öne geçip galibiyetini koruyamadı. Maç berabere bitince de bizim yerimize Portekiz gidip şampiyon oldu. Bu şu demek Macaristan galibiyetini koruyabilseydi Portekiz yerine biz gidebilir ve biz şampiyon olabilirdik. ve hala da buna inanıyorum ben. Eğer şampiyon olsaydık ve sen Atatürk Havalimanı'nda İmparatorlar imparatoru gibi karşılansaydın Milli Takım kadrosunda gene bu operasyonu yapar mıydın? Sorum sadece sana ve bu kadar dedim… Bundan sonrasını Hırvatistan maçı sonrasında rahat rahat tartışırız.

    TÜM TRANSFERLER ARAŞTIRILMALI!

    Bu kadar lüzumsuz transferler neden yapılıyor? "Many many many..!" Bizde transferleri menejerler yapıyor, kulüpler değil. FIFA ve UEFA araştırıyor da biz niye araştırmıyoruz?

    Türkiye'de menajer için yapılması gereken transfer yapılıyor. Bu kadar lüzumsuz transfer neden yapılıyor? Türkiye'deki bütün transferler araştırılmalı. Benim kulüp olarak Serkan'a ihtiyacım var ama menajer Güven'den daha çok para kazanıyor! Bu nedenle bana Güven'i pazarlıyor! Nasıl pazarlıyorsa?

    Bu kadar yapılan 'aptalca' transferin, izahı yok… Bakın 'aptalca' diyorum..

    Senin şuradaki yere ihtiyacın varken, 4 adamın olduğu yere 5'inciyi alıyorsan eğer bunun altında ben başka bir şey ararım

    AKHİSAR, G.SARAY'I ADETA EZDİ GEÇTİ

    Puan cetveline bakın. En tepede ne yazıyor? Galatasaray. Bu puan cetveli tam tersi de olablirdi. Yani Galatasaray sıfır puanla ve de kötü averajla en altta da olabilirdi. Öyle iki maç oynadı Galatasaray; Karabük'e de 4-1 yenilebilirdi Akhisar'a da 4-1 yenilebilirdi.

    Akhisar maçın özellikle 36. dakikasından itibaren Galatasaray'a karşı neredeyse tek kale oynadı ve neredeyse ezdi, ezdi!. Kaç gol kaçırdılar, kaç pozisyona girdi Akhisar. Top çıkaramıyordu Galatasaray. Santrayı geçemiyordu.

    Galatasaray savunmasının yaptığı Chedjou'nun yaptığı topu mümkün olduğu kadar ileriye vurmak. Ben maçı izlerken "Bari taça vur" diye bağırıyordum. Çünkü duvara çarpmış gibi geri geliyordu top. Öyle yerleşmiş Akhisar, öyle yerleşmiş ki Galatasaray sahasına öylesine eziyor.

    Akhisar'ın oynadığı futbola bayıldım.

    Türkiye'de ilk defa bir Anadolu takımı büyük takım gibi oynadı. Helal olsun.

    Bu iş önce yürekle oynanır. Sonra kendi beyninde büyük olduğunu kabul edersin...

    Eren'i hastaneye götürmediler Eren oyundan neden çıktı? "Başım dönüyor" diye işaret edip kendini yere attı.

    Hiçbir Galatasaray muhabiri merak edip de bu oyuncunun neden oyundan çıktığını durumunun ne olduğunu takip edip yazmadı.

    Galatasaray kulübü onu hastaneye götürüp bir kontrole soktu mu? Hayır? Beyin ile oyun oynanmaz. Bir kontrol gerekirdi. Böyle yürürken kendini yere bıraktı. Başına geldiklerinde de başım dönüyor dedi. Bunun nedeninin araştırılması gerekirdi. Hafta içinde duyan oldu mu? Eren'in hangi hastanede kontrole gittiğini? Yok!

    Mesele şu kafaya çıkarken kafa kafaya çarpışıp düşse olabilir. Sebepsiz yere bir insan yere düşüyorsa bunun geç kalınmadan araştırılması gerekirdi. Ben Galatasaray kulübünün ve Galatasaray medyasındaki ilgisizliğin altını çizmek istedim.

    Galatasaray'ın solu felç oldu G.Saray'ın defansı F.Bahçe'den de elek… Denayer'i joker diye alacaklardı. Allah'tan Pep Guardiola izin vermedi. Ben onu geçen sene de istemedim. Ama artık son dakikaya sıkışmış. Başka çaren yok. Carole'ün yedeği var mı? Yok. Carole dökülerek Hakan Balta'yı da öldürdü. Carole hücumda Yasin ve Sneijder üçgeniyle harika işler yaptı. Ama Galatasaray'ın sol tarafını çökertti. Onun bıraktığı boşluğa ne Yasin ne Sneijder yardıma gelmediler onun yanında oynayan stoper Hakan Balta'yı çökerttiler. G.Saray'ın sol tarafı felç oldu. ve oradan hücum ederek Cihat Arslan, perişan etti Galatasaray'ı.

    Kaynak: FotomaçTribünler Yıldırım yüzünden boşaldı

    Kaynak: Sporvadisi.com / Spor

    Selçuk Dereli Aziz Yıldırım Galatasaray Fenerbahçe Spor Haberler

    500
    Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
    title