Haberler

Dha İstanbul Bülteni - 4

1- (ek bilgilerle) - MESUT YILMAZ'IN OĞLU YAVUZ YILMAZ SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI

Cenaze törenine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,  CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve  İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'la cenaze namazı için ön safta bulunan  CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu el sıkışmadı.  Kılıçdaroğlu ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise tokalaştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan tabuta omuz verdi.

Haber : Gülseli KENARLI - Kamera: Güven USTA - Harun UYANIK / İstanbul DHA

Eski başbakanlardan Mesut Yılmaz'ın oğlu Yavuz Yılmaz son yolculuğuna uğurladı.

Cumartesi günü Beykoz'daki evinde ölü bulunan 38 yaşındaki Yılmaz için Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Tatbikat Camii'nde cenaze töreni düzenlendi. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eşi Emine Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak,  eski başbakanlardan Ahmet Davutoğlu ile Tansu Çiller, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan, Doğan Holding Yönetim Kurulu Üyesi Arzuhan Doğan Yalçındağ,  Mehmet Ali Yalçındağ, Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Koç, Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu, eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Hüsamettin Özkan, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Dursun Özbek, Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, Fatih Terim,   Mustafa Denizli, Prof. Dr. Mehmet Haberal, Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal, Fener Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos, iş adamı Adnan Polat, Türkiye Futbol Federasyonu eski Başkanı Haluk Ulusoy,  Şişli eski Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün de aralarında bulunduğu iş, sanat, spor ve siyaset dünyasından bir çok isim katıldı.

ERDOĞAN TABUTA OMUZ VERDİ

Mesut Yılmaz, eşi Berna Yılmaz ve oğulları Hasan Yılmaz cami avlusunda taziyeleri kabul etti.

Öğle namazının ardından camiden Mesut Yılmaz ile çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan'la cenaze namazı için ön safta bulunan  CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu el sıkışmadı. Kılıçdaroğlu ise MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yle tokalaştı.

Öğle namazına müteakip cenaze namazı kılındı. Namaz öncesinde imam, konuşmasının bir bölümünde, Cahit Sıtkı Tarancı'ya ait '35 yaş' şiirinden dizeler okudu. Cenaze törenin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan da Yavuz Yılmaz'ın tabutuna omuz verdi. Erdoğan cenaze aracı gidene kadar da başında bekledi. Yılmaz Kanlıca Mezarlığı'nda toprağa verildi.

CENAZEYE KALINLARDAN AÇIKLAMALAR

Öte yandan cenaze katılanlar İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "Çok acı bir şey, Allah mekanını cennet etsin. Berna Hanım çok saygı duyduğum bir hanımefendi. Allah yardımcıları olsun" dedi.  Akşener çıkışta, bir gazetecinin, "Erken ayrılmanızın bir sebebi var mı? Bahçeli gelecek diye mi erken ayrılıyorsunuz?" sorusuna  "Çok kalabalık ve karışık, o nedenle yer bulması mümkün değil. O kalabalıkta görmek mümkün değil. Sayın Bahçeli geliyor mu? Haberim yoktu" diye yanıt verdi.

Ahmet Özal, Yılmaz ailesine başsağlığı diledi. Özal, Yavuz Yılmaz'ın en son babası ile telefonda görüştüğünün belirtilmesi üzerine, "Benim de bilgim bu yönde" dedi.

"ÇOK GENÇ YAŞTA ÇOK ACI BİR KAYIP"

Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan, aileye başsağlığı dileyerek, "Allah kimsenin başına vermesin" diye konuştu.

Cenaze töreni öncesi camiye gelen Mustafa Sarıgül, "Allah kimseye evlat acısı vermesin, çok büyük bir üzüntü" ifadesini kullandı.

Şenol Güneş de Yılmaz ailesine başsağlığı dileğinde bulundu.  Yıldırım Demirören, aile için çok büyük bir acı olduğunu ifade ederek, başsağlığı diledi.  Fatih Terim, Adnan Polat, Dursun Özbek, Ali Ağaoğlu aileye başsağlığı dilediğini belirtti.  Prof. Dr. Mehmet Haberal, çok üzgün olduğunu kaydetti.

KORUMALAR ARASINDA GERGİNLİK

Bu arada cenaze öncesinde Devlet Bahçeli ve Cumhurbaşkanı Erdoğan camiye peş peşe geldi. Bahçeli camiye geldiği sırada Cumhurbaşkanı Erdoğan da camiye geldi. Erdoğan'ın konvoyuna yol açmaya çalışan polisler ile yolda bulunan Devlet Bahçeli'nin korumaları arasında tartışma yaşandı. İki grup arasında yaşanan kısa süreli gerginlikte itiş kakış yaşandığı da görüldü.

Görüntü Dökümü:

--------------------------

-Cenaze katılanlarla röportaj

-Ropörtajlar.

-Bahçeli'nin görüntüsü

-Korumalar arasında yaşanan gerginlik

-Erdoğan ve eşinin camiye gelişi

-Çiller'in görüntüsü

-Kılıçdaroğlu'nun görüntüsü

-Davutoğlu'nun görüntüsü

-Cenazeden görüntüler

-Namazın kılınması

-Tabutun taşınması

-Erdoğan'ın tabuta omuz vermesi

-Erdoğan'ın cenaze aracının başında beklemesi

-Korumalar arasındaki gerginlik

-Detaylar

18.12.2017 - 11.40 - Haber Kodu : 171218027

18.12.2017 - 12.44 - Haber Kodu : 171218043

18.12.2017 - 13.31 - Haber Kodu : 171218055

18.12.2017 - 13.34 - Haber Kodu : 171218057

18.12.2017 - 13.45 - Haber Kodu : 171218062

18.12.2017 - 14.00 - Haber Kodu : 171218064

18.12.2017 - 14.23 - Haber Kodu : 171218071

================================

2- (geniş haber) MESUT YILMAZ İLE BERNA YILMAZ TAZİYELERİ KABUL ETTİ

YAVUZ YILMAZ  KANLICA MEZARLIĞI'NDA TOPRAĞA VERİLDİ

Haber-Kamera: Erhan TEKTEN  / İstanbul DHA

Eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz'ın oğlu Mehmet Yavuz Yılmaz, Kanlıca Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Defin işlemleri sırasında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Mesut Yılmaz'ın yanından  ayrılmadı. Siyaset dünyasından birçok isim de mezarlıktaydı. Mesut Yılmaz, Berna Yılmaz  ve oğulları Hasan Yılmaz mezarlıktaki defin sonrası taziyeleri kabul etti.

Görüntü Dökümü:

-----------------

-Mezarlıktan görüntü

-Mesut Yılmaz'ın görüntüsü

-Devlet Bahçelinin görüntüsü

-Dua edilmesi

-Taziyeden detaylar

-Mehmet Ağar'ın Mesut Yılmaz'la tokalaşması

-Devlet Bahçeli'nin taziyesi

-Mustafa Sarıgül'ün taziyesi

-Vatandaşların taziyelerinden detaylar

-Berna Yılmaz ve Hasan Yılmaz'ın taziyeleri kabul etmeleri

-Genel ve detaylar

18.12.2017 - 15.18 - Haber Kodu : 171218089

18.12.2017 - 14.41 - Haber Kodu : 171218076

=========================

3- BUHAR KAZANI BOMBA GİBİ PATLADI, ORTALIK SAVAŞ ALANINA DÖNDÜ

O ANLAR GÜVENLİK KAMERASINDA

Haber: İbrahim AKTÜRK / Kamera: Murat SOLAK / İstanbul DHA

Gaziosmanpaşa'da, bir tekstil firmasına ait buhar kazanı henüz bilinmeyen nedenden dolayı büyük bir gürültüyle patladı. Parçalanarak yerinden fırlayan buhar kazanı, en üst kattan sokağa düştü. Olayda bir kişi yaralanırken, patlama anı güvenlik kameralarına yansıdı.

Edinilen bilgiye göre olay, saat 11.30 sıralarında Karayolları Mahallesi 561 Sokak üzerindeki 2 katlı tekstil firmasının üst katında meydana geldi. Henüz bilinmeyen nedenle, buhar kazanı büyük bir gürültüyle patladı. Patlamanın etkisiyle kilolarca ağırlıktaki kazan parçalanarak sokak ortasına düştü. Bu sırada, sokakta bulunanlar büyük panik yaşadı. Patlama sırasında sokaktan geçen bir kişi yaralandı.

PATLAMA ANI KAMERADA

Patlama anı, çevredeki işyerlerinin güvenlik kameralarına yansıdı. Savaş alanını andıran görüntülerde, patlamanın ardından buhar kazanının aşağı düştüğü görülüyor. Sokakta bulunanlar panikle kaçışıyor. Bu arada, çevredeki binadakiler de dışarı çıkarak olay yerinden kaçmaya başlıyor. Bir başka güvenlik kamerası görüntüsünde ise, aynı sokaktaki bir işyerinin içinden. Patlama sırasında, zarar gören işyeri biranda toz bulutu haline geliyor. İçeride çalışanlar ise telaşla kaçmaya çalışıyor.

"BOMBA DÜŞTÜ SANDIK"

Patlama sırasında sokakta bulunanlar o anları anlattı. İşyerine park halindeki araçtan malzeme taşıdıklarını söyleyen çalışanlar, büyük panik yaşadıklarını ve buhar kazanının bomba gibi patladığını söyledi. Patlama nedeniyle birçok işyeri ve park halindeki araçta büyük hasar meydana geldi. Polis ekiplerinin inceleme çalışmalarının ardından parçalanan kilolarca ağırlığındaki buhar kazanı vinçle olay yerinden kaldırıldı. Belediye ekipleri, patlamanın meydana geldiği işyerini mühürledi. Olayla ilgili inceleme sürüyor.

Görüntü dökümü:

---------------------

-GÜVENLİK KAMERASI GÖRÜNTÜSÜ:

1. KAMERA:

-Patlama anından görüntü

-Patlama sırasında kazanın aşağı düşmesi

-Çevreye savrulan parçalar

-Sokaktakilerin panik yaşamasından görüntüsü

-İşyerinde çalışanların dışarı çıkıp kaçışması

-Detaylar

2.Kamera:

-İşyerinde çalışanların görüntüsü

-Patlama sırasında toz bulutu oluşması

-İşyerindekilerin panik halinde kaçması

-Detaylar

AKTÜEL GÖRÜNTÜ:

-Olay yerinden görüntüler

-Parçalanan buhar kazanının görüntüsü

-Çevrede zarar gören araçlar ve işyerleri

-Görgü tanıklarıyla röportajlar

-Patlamanın meydana geldiği işyerinden görüntü

-Çevreye savrulan kazanın parçaları

-Çevredeki kalabalıktan görüntüler

-Detay görüntüler

18.12.2017 - 16.01 Haber Kodu : 171218100

===============================

4- (ek bilgilerle) -  FETÖ'NÜN "İZDİVAÇ SORUMLULARI"NA MİT İLE ORTAK OPERASYON: 65 GÖZALTI

Haber: Çağatay KENARLI / İstanbul DHA

FETÖ'nün 'İzdivaç Sorumlusu' olarak faaliyet gösteren 'abi' ve 'abla' konumundaki şüphelilerine yönelik operasyonda gözaltı sayısı 65'e yükseldi. İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ve Milli İstihbarat Teşkilatı İstanbul Bölge Başkanlığı'nın (MİT) ortak çalışmasıyla İstanbul merkezli 20 ilde yaptığı operasyonda 'İzdivaç Sorumlusu' olarak faaliyet gösteren 'abi' ve 'abla' konumundaki şüphelilerin örgütünün şifreli mesajlaşma programı 'Bylock' ile yaptığı yazışmalar çözüldü.

EŞ ADAYI KADINI, İKİDEN FAZLA KİŞİYLE GÖRÜŞTÜRDÜKLERİ ORTAYA ÇIKTI

Ortaya çıkan bir yazışmada ismi öğrenilemeyen kişinin izdivaç sorumlusuna yolladığı 'Bylock' mesajlarında, "Tuğba'yı hem Aydın, hem Vehbi'ye göndereyim mi?", "Bilge'yi de Selim beye rağmen başka taliplere de yollayayım mı?" şekilde mesajlaştıkları belirtildi.

MESLEGE GÖRE KATEGORİLER

Örgütün evlenmek isteyen eş adaylarını çeşitli kategorilere ayırdığı ortaya çıktı. İzdivaç sorumlularının kadınları eğitim durumları, fiziksel özellikleri ve yaptıkları mülakat sonuçlarına göre A,B,C, 'Turist' ve 'İlçe' şeklinde kategorilere ayırarak aynı kategorilerden talipler arasında eşleştirme yaptıkları belirlendi.

A,B,C, 'TURİST' VE 'İLÇE' KATEGORİLERİ NE MANAYA GELİYOR?

A grubuna 'devletin hassas kurumlarında çalışan emniyet ve yargının üst düzey yöneticileri', B grubuna 'emniyet amiri, baş komiser, komiser, hakimler ve bazı savcılar', C grubuna 'çeşitli görevlerdeki memurlar', İlçe kategorisine 'kaymakam ve kaymakam adayları',

Turist kategorisine ise 'Dışişleri Bakanlığı, Başkonsolosluk ve Konsolosluk yetkilileri' oldukları iddia edildi.

Gözaltına alınan şüphelilerin Vatan Caddesi'ndeki Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ndeki işlemleri devam ederken, 41 şüphelinin ise yakalanması için çalışmaların sürdüğü öğrenildi.

=============================

5 - (Ek Görüntüyle) BALYOZLA İKİ KİŞİYİ ÖLDÜRDÜĞÜ BELİRLENEN ŞÜPHELİ SUÇUNU İTİRAF ETTİ

Haber-Kamera: Ali AKSOYER / İstanbul DHA

Büyükçekmece'de başlarına balyozla öldürülmüş olarak bulunan Rukiye Balcı (61) ile yanında çalışan Gürcistan uyruklu İmaverdi Kazımovi'yi (51) öldürdüğü tespit edilen Türkmenistan uyruklu Gurtgeldi K. (30) polis tarafından yakalandı. Şüphelinin Rukiye Balcı'nın yanında cinayetin işlendiği gün işe başladığı, gece evde kalmak isteyince aralarında çıkan tartışma sonucu balyozla cinayeti işlediği öğrenildi. Şüpheli adliyeye sevk edildi.

İKİ CESET KANLAR İÇİNDE BULUNMUŞTU

Büyükçekmece'de 11 Aralık 2017 tarihinde meydana gelen olayda kendi yetiştirdiği tarım ürünlerini pazarda satan Rukiye Balcı ile yanında çalışan İmaverdi Kazımovi öldürülmüş olarak bulunmuştu. Polis tarafından olaydan sonra başlatılan çalışmada Rukiye Balcı ile Emaverdi Kazımovi'nin başlarına balyozla vurularak öldürüldüğü tespit edilirken, kadının cep telefonunun da katil tarafından alındığı ortaya çıkmıştı.

POLİS KATİLİ BELİRLENDİ

Cinayet Büro Amirliği tarafından olayla ilgili başlatılan soruşturmada polis Rukiye Balcı'nın yanında olay günü işe başladığı öğrenilen Türkmenistan uyruklu bir kişinin ortada olmadığını tespit etti. Polis, kayıp cep telefonunun izini sürdüğünde, telefonun bu kişi tarafından bir dükkana satıldığını belirlendi. Bunun üzerine şüpheli olarak aranmaya başlanan Gurtgeldi K. önceki gün Fatih'te  düzenlenen operasyonla gözaltına alındı.

ŞÜPHELİ YAKALANDI VE CİNAYETLERİ ANLATTI

Cinayet Büro Amirliğine getirilen şüpheli Gurtgeldi K., önce suçlamaları kabul etmezken, yüzündeki bazı tırnak izleri sorulduğunda suçunu itiraf etti. Şüpheli poliste verdiği ifadesinde işlediği vahşi cinayeti tüm detayları ile anlattı. Şüpheli olay günü Rukiye Balcı'nın yanında işe başladığını anlatırken "Bütün gün tarlada çalıştım. Akşam olunca gidecek bir yerim olmadığını onların yanında kalmak istediğimi söyledim. Ancak benim kalmama izin vermediler. Bu nedenle İmaverdi Kazımovi ile tartıştım. Tartışma sırasında elimdeki balyozla önce onun başına vurdum. O kanlar içinde yere düşünce kadın polisi aramaya kalktı. Engellemek için elimdeki balyozu bir kez daha savurdum. Aramızda bir süre mücadele oldu. Sonunda yere düşünce oradan kaçtım." dedi.

Poliste işlemleri tamamlanan şüpheli adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü:

------------------------

GEÇİLEN GÖRÜNTÜ

-Şüphelinin adliyeye sevk edilmesi

-Olayın arşiv görüntüleri

EK GÖRÜNTÜ

///////////////////////

(Güvenlik Kamerası)

Rukiye Balcı'nın olayın faili Gurtgeldi K. ile birlikte olayın yaşandığı gün araçla pazara mal götürmeleri

18.12.2017 - 14.40 - Haber Kodu : 171218075

18.12.2017 - 15.30 - Haber Kodu : 171218093

============================

6 - FETÖ ANA DAVASI: DARBE KARŞITI ALBAY TANIK OLARAK DİNLENDİ

Yüksel KOÇ / İSTANBUL,

Aralarında 6 general ve 17 subayın da bulunduğu 9'u firari, 14'ü tutuklu 24 sanıklı 15 Temmuz darbe girişiminin İstanbul'daki ana davasının 14. duruşmasında tanıklar dinlendi.

Tanık olarak dinlenen Albay İbrahim Güler, darbe girişimini öğrenince kışlaya döndüğünü, tutuklu sanık eski Kurmay Albay Müslüm Kaya'nın tam teçhizatlı olarak çıkışları kontrol ettiğini belirterek, "Müslüm'e ne olduğunu sordum. Müslüm de, 'burada emri ben veririm' dedi. 'Burada emirleri sen değil, tümen komutanı verir' dedim. 'Seni vururum' dedi. 'Vurursan vur' dedim. Bir el havaya ateş etti. 4-5 asker etrafımı sararak beni oradan aşağıya götürdü" dedi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Silivri Cezaevi yerleşkesinin karşısındaki duruşma salonunda görülen davaya, 14 tutuklu sanık ile avukatları katıldı. Duruşmada, 3. Kolordu 23. Tümen Komutanlığı Kurmay Başkan Vekili Albay İbrahim Güler tanık olarak dinlendi. Darbe girişimini evinde iken gelen telefon üzerine öğrendiğini, televizyonu açınca köprüdeki durumu gördüğünü söyleyen Güler, bu nedenle saat 22.30 gibi kışlaya gittiğini söyledi. Kışlada nöbetçi amir tarafından karşılandığını söyleyen Güler, "Oradan Harekat Merkezi'ne gittim. Sıkıyönetim direktifi geldiğini söylediler. Aldım direktifi okumaya başladım, 25-30 sayfaydı. Daha ilk sayfasında Meclis ve hükümetin görevini yapmasını engellemeye yönelik bilgiler vardı. Hiç bir yere yollamamaları talimatını verdim" dedi.

'VURURSAN VUR'

Bütün personelin saat 23.45'te kışlaya gelmesi için emir verdiğini, ardından da kışladan çıkmak istediğini söyleyen Güler, "Müslüm Kaya, Mustafa Kemal Kütahya tam teçhizatlı ve silahlı çıkışı kontrol altına almışlardı. Ben dışarı çıkmak istediğimde beni durdurdu. 'Ne oluyor Müslüm' dedim. Müslüm de, 'burada emri ben veririm' dedi. 'Burada emirleri sen değil, tümen komutanı verir' dedim. 'Seni vururum seni' dedi. 'Vurursan vur' dedim. Bir el havaya ateş etti. 4-5 asker etrafımı sararak beni oradan aşağıya götürdü. O esnada bende silah da yoktu" dedi.

Güler, "Müslüm Kaya'ya yaptıklarının yanlış olduğunu söyledim. O da bana kışladan gitmemi istedi. Saat yarım civarı bizi nizamiyeden çıkardılar. Ben, Hüseyin Gökçe ve uzman erbaşı alarak nizamiyeden çıktım. Takip edebilirler düşüncesi ile ara yollardan epey uzaklaştık. Tümen komutanımızı aradım, durumu kendisine aktardım. Bize birliklerden çıkanları, birliklere dönmesini sağlamamızı istedi. Bunun için birlik komutanları ve tabur komutanlarına da ulaşarak birliklere dönmelerini sağlamaya çalıştık" dedi.

Müslüm Kaya, tanığın ifadesini kabul etmediğini söyledi.

Tanık olarak dinlenen Esenler İlçe Emniyet Müdürü Cihat Dağdeviren, darbe girişimi gecesi 22.00 ile 00.00 arasında genel asayiş uygulaması yaptıkları sırada tutuklu sanık Kurmay Albay Sadık Cebeci'nin kendisini aradığını belirterek, "Bana, 'ordu yönetime el koydu, sen ve adamların teslim olun' dedi. Sonra da telefonu yüzüme kapattı" diye konuştu. Önlem olarak Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu'yu arayarak iş makineleri istediğini söyleyen Dağdeviren, siyasi partilerin ilçe başkanlarını da ve müftülüğü arayarak halkı ilçe emniyet müdürlüğünün önüne getirmelerini talep ettiğini kaydetti. Dağdeviren, kendisini de kapı zillerini çalarak halkı ilçe emniyet müdürlüğüne çağırdığını söyledi.

Daha sonra 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı Topkule Kışlası'na gittiğini söyleyen Dağdeviren, bir zırhlı araca kendisini, bir zırhlı araca da Başakşehir İlçe Emniyet müdürü Levent Binici'nin bindiğini belirterek, "İçeriye girdik, İçeri girince çok fazla ateşe maruz kaldık. Orada yaralıları gördük, ancak çok fazla ateş edildiği için ilk anda yaralıları ancak daha sonra aldık, bir de şehidimiz vardı, onu da aldık. Daha sonra Tümen Komutanı Tümgeneral Kemal Başak gelince Sadık Cebeci'nin teslim olduğunu söyleyen Dağdeviren, "Sadık Cebeci elleri havada, tişörtü boynuna asmış atletle dışarı geldi. Onu gözaltına aldık. Beni tehdit etmesi için kimin ona emir verdiğini bilmiyorum" dedi.

Duruşma yarına ertelendi

İDDİANAMEDEN

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, İstanbul genelinde şehit edilen 89 kişi "Maktül", TBMM Başkanlığı, 65. Türkiye Cumhuriyet hükümeti, Ak Parti İstanbul İl Başkanlığı, Doğan Şirketler Grubu, Digitürk Genel Müdürlüğü, Casper Bilgisayar Sistemi A.Ş. "Suçtan zarar görenler", Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile olay tarihinde kaçırılan 1. Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Harp Okulu Komutanı Mesut Özel, Deniz Harp Akademisi Komutanı Tayyar Ertem ve eşi Emel Ertem, Harp Akademileri Komutanı Tahir Bekiroğlu "Müşteki" sıfatıyla yer alıyor.

Bir numaralı sanığı Fetullah Gülen'in olduğu iddianamede Tuğgeneral Mehmet Nail Yiğit, Albay Ahmet Zeki Gerehan, Kurmay Alay Onur Özden, Kurmay Albay Rıfkı Keser, Kurmay Albay Uzay Şahin, Kurmay Yarbay İrfan Arat, Kurmay Yarbay Engin Durmaz ve Kurmay Binbaşı Mehmet Murat Çelebioğlu'nun firari sanık olarak yer alıyor. 3. Kolordu Komutanı Korgeneral Erdal Öztürk bir önceki celse tahliye olmuştu. Tümgeneral Fethi Alpay, Tuğgeneral Eyyüp Gürler, Tuğgeneral Özkan Aydoğdu, Tuğgeneral Yüksel Durak'ın da davanın sanıkları arasındaki kişiler.

Bir numaralı sanık Fetullah Gülen hakkında, "Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Silahlı terör örgütü kurmak" suçlarının da aralarında bulunduğu 15 suçtan 92 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 56 yıldan 174 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Tümgeneral Fethi Alpay, Tuğgeneral Mehmet Nail Yiğit, Tuğgeneral Özkan Aydoğdu, Tuğgeneral Eyyüp Gürler'in de aralarında bulunduğu 10 sanık için ayrı ayrı 92 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 56 yıldan 174 yıla, Engin Durmaz, Mehmet Kapan, Fatih Karakaya hakkında 47 kez, Sadık Cebeci hakkında 17 kez, Nabi Gazneli, Müslüm Kaya hakkında 6 kez, Şakir Çınar, Rıfkı Keser, İrfan Arat, Ömer Faruk Özkös, Ahmet Gümüş, Erdal Öztürk ve Yüksel Durak hakkında ise 3'e kez ağırlaştırılmış müebbet ve 7 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Sanıklardan Fethi Alpay, Mehmet Nail Yiğit, Özkan Aydoğdu, Eyüp Gürler, Muzaffer Düzenli, Uzay Şahin, Onur Özden, Ahmet Zeki Gerehan, Mehmet Murat Çelebioğlu ve Murat Yanık'ın darbeyi organize eden, önceden planlayan, "Yurtta Sulh Konseyi'nin" İstanbul yapılanması içinde yer aldığı kaydedilen iddianamede, sanıkların eylemi ile İstanbul'da 89 kişinin hayatını kaybettiği, 685 kişinin yaralanması suçlarından sorumlu oldukları belirtiliyor.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Recep Tayyip Erdoğan Devlet Bahçeli Yavuz Yılmaz Mesut Yılmaz Politika Güncel Haberler

title