Haberler

Derleme - Trump'ın Göçmen Kararına Tepkiler ile İlgili Haberlerimizi Derleyerek Yeniden...

ABD Başkanı Donald Trump'ın "mültecilerin ülkeye kabulünü sınırlandıran ve göçmen vizelerine katı güvenlik prosedürleri getiren" ve "terörle ilintili olduğu düşünülen" ülkelerden gelenlerin 30 gün boyunca ABD'ye kabul edilmeyeceği başkanlık kararnamesine ABD içinden ve dünyadan tepki yağdı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın "mültecilerin ülkeye kabulünü sınırlandıran ve göçmen vizelerine katı güvenlik prosedürleri getiren" ve "terörle ilintili olduğu düşünülen" ülkelerden gelenlerin 30 gün boyunca ABD'ye kabul edilmeyeceği başkanlık kararnamesine ABD içinden ve dünyadan tepki yağdı.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) ve BM Uluslararası Göç Örgütü (IOM), Trump'ın 27 Ocak'ta Pentagon'u ziyaretinde imzaladığı "Yabancı Teröristlerin ABD'ye Girişinden Ülkeyi Korumak" başlıklı başkanlık kararnamesine karşı ortak yazılı açıklama yayınladı.

Açıklamada, dünya genelindeki mülteciler ve göçmenlerin ihtiyaçlarının her zamankinden daha fazla olduğu belirtilerek, ABD'nin bu insanlar için uyguladığı yerleştirme programının önemine ve bunun devam etmesi gerektiğine vurgu yapıldı.

Mültecileri yerleştirme programının hayati önemi olduğunun altı çizilen açıklamada, "BM, ABD'nin dünya genelinde savaştan, çatışmalardan ve zulümden kaçanları koruyucu rolünü ve bu alandaki liderliğini devam ettireceğini umuyor." ifadesi kullanıldı.

Trump'ın Ortadoğu'dan gelecek Hristiyan mültecilere öncelik vereceği yönündeki açıklamasına ise "Mültecilerin; dini, ırkı ve uyruğu ne olursa olsun eşit şekilde muamele görmeleri gerektiğine güçlü bir şekilde inanıyoruz." ifadesiyle tepki verildi.

Fransa

Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande da ABD Başkanı Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde mevkidaşına demokrasileri korumanın tek yolunun demokrasilerin temelini oluşturan, sığınmacıları kabul gibi prensiplere saygı duymak olduğunu hatırlattı.

Federal mahkemeler başkanlık kararnamesini geçici süreyle askıya alıyor

ABD'de New York, California, Virgina, Washington, Massachusetts eyaletlerindeki federal mahkemeler 7 İslam ülkesinin vatandaşlarının ülkeye girişini yasaklayan başkanlık kararnamesini geçici süreyle askıya alarak, havaalanlarında gözaltına alınan bu ülkelerinin vatandaşlarının ABD'de kalmasını kararlaştırdı.

İran

İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, sosyal medya üzerinden "Müslümanların ABD topraklarına girmelerinin engellenmesi aşırılık yanlıları için bir hediyedir. 7 İslam ülkesinin vatandaşlarının ülkeye girişini yasaklamak ABD'nin iddialarının temelsiz olduğunun göstergesidir. ABD'nin İran devletiyle bazı konularda ihtilafları vardır. Ancak buna rağmen Müslümanlara getirilen yasak, bu devletin İran halkına dost olduğu şeklindeki iddiasının temelsiz olduğunu göstermektedir. Uluslararası camianın diyalog ve iş birliğine ihtiyacı vardır." değerlendirmesinde bulundu.

Kanada

Kanada Başbakanı Justin Trudeau, sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden "Kanada'ya hoş geldiniz" (#WelcomeToCanada) etiketiyle "Zulüm, savaş ve terörden kaçanları, inançları ne olursa olsun Kanadalılar sizi memnuniyetle karşılayacaktır. Çeşitlilik gücümüzdür." şeklinde paylaşımda bulundu.

İngiltere

İngiliz hükümeti, Trump'ın bazı İslam ülkeleri için getirdiği ABD'ye giriş yasağınının kendi vatandaşlarını etkilemesi halinde resmi girişimlerde bulunulacağını bildirdi.

Başbakanlık ofisinden yapılan açıklamada, Başbakan Theresa May'in Trump ile bu konuda aynı görüşte olmadığı belirtilerek, "ABD'nin göçmen politikası ABD hükümetinin işidir, İngiltere'ninki hükümetimiz tarafından belirlenir. Ancak biz bu tür bir yaklaşımı paylaşmıyoruz ve bu bizim izleyeceğimiz yol olmayacak." ifadeleri kullanıldı.

Londra Belediye Başkanı Sadık Han da yazılı açıklama yaptı.

Geçen yıl yapılan seçimle Londra'nın ilk Müslüman belediye başkanı olan Pakistan kökenli Han, açıklamasında "Başkan Trump'ın belli ülkelerden sığınmacılara ve göçmenlere yönelik yasağı utanç verici ve zalimce. Her ülke kendi göçmen politikasını belirleme hakkına sahipse de bu yeni politika ABD'nin temelinde yer alan özgürlük ve hoşgörü değerleriyle açıkça çelişiyor." görüşüne yer verdi.

Almanya

Alman hükümeti, Trump'ın yasağına tepki gösterdi. Federal Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert, Berlin'de yaptığı açıklamada, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in, terörizme karşı gerekli kararlı mücadelenin belirli kökene veya inanca sahip insanların genel zan altında bırakılmasını haklı çıkaramayacağına inandığı söyledi.

Merkel'in, ABD'nin bu kararı nedeniyle üzüntü duyduğunu aktaran Seibert, Merkel'in bu tutumunu dün Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde dile getirdiğini bildirdi.

Cenevre Mülteci Sözleşmesi'nin, savaştan kaçan sığınmacıların uluslararası devletler topluğu tarafından insani sebeplerden dolayı kabul edilmesini öngördüğünü anımsatan Seibert, sözleşmeye imza atan tüm ülkelerin buna uyması gerektiğine vurgu yaptı.

İsviçre

İsviçre, ABD'nin bu kararının dini ayrımcılığı tetiklediği uyarısında bulundu. Dışişleri Bakanı Didier Burkhalter, yaptığı yazılı açıklamada, ABD'nin kendi göçmen politikasını belirleme hakkı olduğu ama bu politikaların dünya genelinde de etkileri olduğunu belirtti.

Ülkesinin de terörle mücadelede gerekli önlemleri aldığını ifade eden Burkhalter, ama bu mücadelenin uluslararası hukuka ve temel haklara uygun şekilde yürütüldüğü bildirdi.

Burkhalter, "İnsanların dini ayrımcılığa maruz kalmasına her zaman karşı olduk. Bu bağlamda, ABD'nin göçmen kararı dini ayrımcılıkla mücadelede açık şekilde yanlış yönde hareket ediyor." uyarısını yaptı.

İtalya

İtalya Başbakanı Paolo Gentiloni, Twitter mesajında, "İtalya, değerlerine bağlıdır. Açık toplum, çoğul kimlik ve ayrımcılığa izin vermeme. Bunlar Avrupa'nın temel yapı taşlarıdır." ifadesini kullandı.

Sudan

Sudan Dışişleri Bakanlığı, Sudanlıların da aralarında bulunduğu bazı İslam ülkeleri için getirilen ABD'ye giriş yasağından duyduğu rahatsızlığı dile getirmek için ABD'nin Hartum Maslahatgüzarı Steven Koutsis'i bakanlığa çağırdı. Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Dışişleri Bakanı Yardımcısı Abdulgani en-Naim, Koutsis'e, Sudan hükümetinin, vatandaşlarına yönelik uygulamalarından ötürü duyduğu rahatsızlığı iletti.

Naim, Sudan'a ticari yaptırımların kaldırıldığı ve iki ülke arasında terörle mücadele alanında işbirliğinin başladığı bir dönemde söz konusu kararla olumsuz mesaj verildiğini belirtti. Naim, Sudan'ın isminin "terörü destekleyen ülkeler" listesinden çıkarılmasını ve Sudanlıların ABD'ye girişine getirilen yasağın yeniden gözden geçirilmesini istediklerini kaydetti.

İsveç

İsveç Dışişleri Bakanı Margot Wallström, ABD'deki başkanlık kararnamesini eleştirdi. Wallström, İsveç devlet televizyonu SVT'ye yaptığı açıklamada Wallström, ABD'ye giriş yasağı getirmesi kararıyla ilgili, "Çok kötü bir karar. Çok kötü planlanmış bir uygulama." ifadesini kullandı.

Danimarka

Danimarka Dışişleri Bakanı Anders Samuelsen, Trump'ın imzaladığı mülteci ve göçmenlerin ülkeye girişini sınırlandıran kararnamenin "mantıksız" olduğunu söyledi.

Samuelsen, konuyla ilgili Twitter üzerinden yaptığı paylaşımda, Trump'ın aldığı bu kararın "mantıksız" olduğu ifadesine yer verdi. TV2News kanalına da açıklamalarda bulunan Samuelsen, "Kişileri bağlı bulundukları din ve topluluklara göre yargılamak yanlış. ABD'nin, şimdiye kadar yaptığı gibi insanları birey olarak değerlendirmesi gerek." diye konuştu.

Endonezya

Endonezya Dışişleri Bakanı Retno Marsudi, söz konusu kararnamenin üzüntü verici olduğunu açıkladı.

Arap Birliği

Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, yaptığı yazılı açıklamada, ABD'nin aldığı bu karardan dolayı derin endişe duyduğunu ifade etti. Getirilen bu yasağın, güvenlik problemi teşkil etmeyen bireylerin dolaşım özgürlüğü konusunda ülkeler arasındaki açılım gibi son on yıllarda dünyada yaşanan olumlu gelişmelere ters düştüğünü kaydeden Ebu Gayt, ABD yönetiminin kararı gözden geçirmesini umduğunu belirtti.

Kararın, ailelerin birliğinin korunması, Arap ve Amerikan toplumları arasındaki iletişimin sürdürülmesi konusunda olumsuz etkilere neden olabileceğini aktaran Ebu Gayt, karşı karşıya kaldıkları trajedinin boyutları dikkate alındığında Suriyelilerin kabulünün askıya alınmasının endişe verici olduğunu kaydetti.

ABD havaalanlarında protestolar

Kararnamenin imzalamasının ardından Los Angeles Uluslararası Havalimanı'nda (LAX) ve San Francisco Havalimanı'nda (SFO) gözaltına alınan kişiler için gösteri düzenlendi.

Los Angeles'ta bir grup aktivist ve hukukçu öncülüğünde bir araya gelen yüzlerce gösterici, LAX Havalimanı'nın Tom Bradley terminalinde gözaltına alınan 7 kişinin serbest bırakılması için eylem yaparak Trump'ın kararını protesto etti. Gruptaki avukatlar, gözaltına alınanların yakınlarına bilgi vererek destek olurken, endişeli bekleyişlerinde onları yalnız bırakmadı.

Protestoda, "Nefrete hayır, korukuya hayır, mülteciler hoş geldiniz" sloganları atılırken, eylemci grup ellerinde mumlar ve pankartlarla gözaltına alınanların serbest bırakılmasını talep etti.

SFO Havalimanı'nda toplanan yüze yakın aktivist ve avukat Trump'ın kararını ve gözaltıları protesto etti. Havalimanında yakınlarını bekleyenlerle görüşerek gözaltında tanıdığı bulunanları tek tek tespit eden grup, bu kişilere hukuki destek teklifinde bulundu.

ABD'de tepkiler çığ gibi

ABD'de bazı ünlü kişi ve kuruluşlar, Trump'ın başkanlık kararnamesine tepki gösterdi.

Trump'ın kararını protesto edenlerin arasında sivil toplum kuruluşları ile Apple, Facebook, Google, Uber ve Lyft gibi firmalarının yanı sıra çok sayıda Amerikalı yıldız da yer alıyor. Yıldız isimler sosyal paylaşım platformu Twitter üzerinden Trump'a tepki gösterdi.

Siyahi yapımcı ve yazar Russel Simmons mesajında "Onlarca yıl dini tolerans için çalıştım. Müslüman yasağı bu ülkenin üzerine kurulduğu her şeye karşı. Utanç verici." ifadesini kullandı.

Şov yıldızı Kim Kardashian West de Amerikalıların en fazla başka bir Amerikalı tarafından öldürüldüğünü gösteren bir istatistiki bilgiyi paylaştı.

"Amerika gözlerimizin önünde harabeye döndü" ifadesini kullanan şarkıcı Rihanna da "iğrendim" paylaşımında bulundu. Yönetmen Michael Moore, şarkıcı Miley Ray Cyrus ve sinema oyuncusu Kerry Washington, Trump'ın kararına karşı çıkan diğer isimler arasında bulunuyor.

Kararnameyle mücadele eden kuruluşlara yardım kampanyası

Öte yandan müzisyenler Sia, Grimes ve Shark karara karşı mücadele eden sivil toplum kuruluşu Amerikan Sivil Özgürlükler Birliğine (ACLU) ve ülkedeki en büyük Müslüman sivil toplum kuruluşu Amerikan-İslam İlişkileri Konseyine (CAIR) para yardımı kampanyası başlattı.

Mobil taksi uygulaması Lyft, Trump'ın ilgili kararı nedeniyle Beyaz Saray'a dava açan ACLU'ya 1 milyon dolar bağışta bulundu.

Herhangi bir partiye yakınlığı olmayan ve kar amacı gütmeyen ACLU, ABD'de bulunan herkesin hiçbir ayrım yapmadan bireysel haklarının korunması için hukuki mücadeleleri biliniyor.

Sanatçı Christo da Trump'ın göçmen ve Müslüman karşıtı kararnamesinin ardından 20 yıldır üzeride çalıştığı yerleştirme sanatı projesini iptal etti. Colorado eyaletinden geçen Arkansas Nehri üzerini kilometrelerce uzunluğundaki kumaş parçasıyla kapatmayı planlayan Christo, çalışmasını Trump'ın kararına tepki göstermek için iptal ettiğini bildirdi.

Beyaz Saray önünde protesto

Beyaz Saray önünde toplanan binlerce kişi, Trump'ın Suriye, Irak, İran, Libya, Yemen, Sudan ve Somali'den gelen kişilere 90 gün boyunca kapılarını kapatmasını protesto etti.

Çoğunluğunu Amerikalı Müslümanların oluşturduğu, ancak diğer dinlere mensup Amerikalıların da ciddi destek verdiği gösteride "Hepimiz göçmeniz" ve "Burası bizim evimiz" gibi sloganlar atıldı, ABD'nin "özgürlükler ve göçmenler ülkesi" olduğuna vurgu yapıldı.

ABD'de 16 eyaletin başsavcısı, kararnameyi kınadı

Amerika'da New York, Washington D.C, California, Pennsylvania, Massachusetts, Hawaii, Virginia, Oregon, Connecticut, Vermont, Illinois, New Mexico, Iowa, Maine, Maryland ve Washington eyaletlerinin başsavcıları, yayınladıkları ortak bildiriyle Başkan Trump'ın bazı İslam ülkelerinin vatandaşlarının ülkeye girişini yasaklayan "anayasaya ve ABD değerlerine aykırı ve yasa dışı" kararnamesini kınadı.

"130 milyondan fazla Amerikalı ve eyaletlerimizdeki yabancıların başsavcıları olarak, Başkan Trump'ın anayasaya ve ABD değerlerine aykırı ve yasa dışı kararnamesini kınıyoruz." ifadesinin yer aldığı ortak bildiride, dini özgürlüğün, ABD'nin temel bir ilkesi olduğu, her zamanda öyle olacağı ve hiçbir başkanın bu gerçeği değiştiremeyeceği ifade edildi.

Boston ve New York'ta protestolar

New York'ta on binlerce kişi pazar günü Trump'ın imzaladığı başkanlık kararnamesiyle havaalanlarında Müslümanların ABD'ye girişinin engellenmesini kınamak amacıyla protesto gösterisi düzenledi. New York Göçmen Koalisyonu ve Sivil Özgürlükler Birliğinin (ACLU) New York Şubesi ve Amerika-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR) başta olmak üzere 12 kuruluş tarafından Manhattan'daki Battery Park'ta düzenlenen protesto gösterisine 15 binin üzerinde kişi katıldı.

Eylemciler arasında New York'un Demokrat Partili Belediye Başkanı Bill de Blasio, Demokrat Parti New York Senatörü Kirsten Gillibrand, Demokrat Parti New York Senatörü Chuck Schumer, Demokrat Parti Kongre Üyesi Nydia Velazquez ve Bill-Hillary Clinton'ın kızı Chelsea Clinton da yer aldı.

Boston'un Copley Meydanı'nda da on binlerce Amerikalı, Trump'ın başkanlık kararnamesini protesto etti. CAIR'ın Massachusetts Şubesi öncülüğünde düzenlenen gösteriye, Demokrat Parti Massachusetts Senatörleri Elizabeth Warren ve Ed Markey de katıldı.

Trump'ın imzaladığı göçmen karşıtı başkanlık kararnameleri, Dallas, Atlanta, San Francisco, Seattle, Chicago, Los Angeles ve Başkent Washington'da da düzenlenen protesto gösterileriyle kınandı.

New York'ta mağdurlar için acil hukuki yardım hattı

Bu arada, New York Valisi Andrew Cuomo da düzenlediği basın toplantısında, gösteri düzenleyenlerle dayanışma içinde olduğunu belirterek, yakınları ABD'ye girmek üzereyken havaalanında engellenen aileler için bir hukuki yadım hattının açılacağını açıkladı.

Vali Cuomo açıklamasında, "Özgürlük baskıdan elde edilmedi ve bireysel hakları ihlal ederek demokrasiyi koruyamasınız." dedi.

Trump'ın 27 Ocak'ta Pentagon'u ziyaretinde imzaladığı "Yabancı Teröristlerin ABD'ye Girişinden Ülkeyi Korumak" başlıklı başkanlık kararnamesi, ikinci talimata kadar Suriye'den mülteci kabulünü durduruyor.

Ayrıca ABD Dışişleri Bakanlığının yürüttüğü "Mülteci Kabul Programı" ise 120 gün süreyle askıya alındı. Belirtilen süre tamamlandıktan sonra sadece İç Güvenlik Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Ulusal İstihbarat Direktörünün ortak onay verdiği ülkelerden mülteci kabul edilmeye başlanacak. ABD'nin 2017 mali yılında kabul edeceği mülteci sayısı da 110 binden 50 bine düşürüldü.

Aynı kararname kapsamında, "terörle ilintili olduğu düşünülen" ülkelerden gelenlerin 30 gün boyunca ABD'ye kabul edilmeyeceği, bu süre içinde ilave tedbirlerin alınacağı bildirildi. Metinde doğrudan ülke adı zikredilmese de bu ülkelerin Irak, Libya, Suriye, İran, Sudan, Somali ve Yemen olduğu belirtiliyor.

Kaynak: AA / Güncel

Kerry Washington Donald Trump New York Sudan Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title