Haberler

Dha İstanbul Bülteni - 2

1- İSTANBUL'DA IŞİD OPERASYONU: 2 KİŞİ TUTUKLANDIHaber: Çağatay KENARLI, İstanbul DHAİstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) ekiplerine MİT'in 'Suriye'de IŞİD saflarında bulunan bazı kişilerin Türkiye'ye gireceği' yönündeki bilgi üzerine çalışma başlatıldı.

1- İSTANBUL'DA IŞİD OPERASYONU: 2 KİŞİ TUTUKLANDI

Haber : Çağatay KENARLI, İstanbul DHA

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) ekiplerine MİT'in 'Suriye'de IŞİD saflarında bulunan bazı kişilerin Türkiye'ye gireceği' yönündeki bilgi üzerine çalışma başlatıldı.

TEM ekipleri şüphelilerin kaldığı adresleri belirleyerek operasyon düzenledi. Özel Harekat Şube Müdürlüğü, Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü ve TEM Özel Tim ekiplerinin katıldığı operasyonda, Muttalip D, Vakkas K., İbrahim Ç. ve Salih S.'yi yakalayarak gözaltına aldı. Operasyonda bazı örgütsel dokümanlarla, Vakkas K.'nın savaş bölgelerinde çektirdiği fotoğraflara ulaştı.

2 TUTUKLU, 2 ADLİ KONTROL

Gözaltına alınan şüpheliler Vatan Caddesi'nde bulunan Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne getirildi. Emniyetteki işlemleri tamamlanan 4 şüpheliden İbrahim Ç. ve Salih S. savcılık sorgusunun ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, Muttalip D. ve Vakkas K. sevk edildikleri mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Görüntü Dökümü:

--------

-Vakkas K.'nin çektirdiği fotoğraf

==============================

2- CHP MİLLETVEKİLİ ENİS BERBEROĞLU İLK KEZ HAKİM KARŞISINA ÇIKTI

MİT TIR'larının durdurulması görüntülerinin yayınlanmasına ilişkin açılan davada, CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu, "Devletin gizli kalması gereken belgeleri casusluk amacıyla temin etme" iddiasıyla hakim karşısına çıktı. Dokunulmazlıkların kaldırılmasının ardından ilk kez bir CHP milletvekili hakim karşısına çıktı. 30'a yakın CHP'li milletvekili de Berberoğlu'na destek olmak için adliye geldi.

Haber-Kamera: Ümit TÜRK İstanbul / DHA

Adana ve Hatay'da Ocak 2014'te silah taşındığı gerekçesiyle durdurulan ve MİT'e ait olduğu öne sürülen TIR'a ait görüntülerin yayınlanmasına ilişkin davada, görüntüleri Cumhuriyet gazetesinin eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'a verdiği iddia edilen CHP milletvekili Enis Berberoğlu, "Siyasal veya askeri casusluk" ve "Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek" suçundan 20 yıldan 30 yıla kadar hapis istemi ile hakim karşısına çıktı. İstanbul 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde gizli yapılan duruşmaya sanıklar Enis Berberoğlu ile Erdem Gül katıldı. Almanya'da bulunan Can Dündar ise duruşmaya katılmadı.

30 MİLLETVEKİLİ DESTEĞE GELDİ

Duruşma öncesinde Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nın önünde yapılan basın açıklamasına CHP'li milletvekilleri Gürsel Tekin, İlhan Kesici, Engin Altay, Erdoğan Toprak, Veli Ağbaba, Muharrem İnce, Barış Yarkadaş, Candan Yüceer, Ali Özcan, Sezgin Tanrıkulu, Hilmi Yarayıcı, Cemal Okan Yüksel, Mehmet Tüm, Tanju Özcan, Yaşar Tüzün, Erdin Bircan, Tur Yıldız Biçer, Bülent Öz, Namık Havutça, Mehmet Göker, Utku Çakırözer Parti Meclis Üyesi Kadir Gökmen Öğüt, CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat ve partililer ile TGS Başkanı Gökhan Durmuş katıldı.

"ÜZÜLEREK SÖYLÜYORUM TALİMATLA İŞ YAPAN YARGIYA GÜVEN KALMADI"

Adliye önünde açıklama yapan CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, "Herkesin bilmesini isterim ki demokrasiden, adaletten, anayasadan kaynaklı haklarımızı kullanmaktan hiçbir zaman vazgeçmeyeceğiz. Önce sıradan insanlara sonra iş adamından tüccarına, küçük esnafından öğrencisine, akademisyeninden sanatçısına kadar ve gazetecilerden siyasetçi boyutuna kadar iktidardan olmayan herkesin terörist, hain, darbeci ilan edildiği bu dönem, herkesin aşacağı bir dönem olacaktır. Bu konuda içimiz rahat. Yargıya güveniyoruz demek istiyoruz. Üzülerek söylüyorum talimatla iş yapan yargıya güven kalmadı" dedi.

"YARGILANMASI GEREKENLER BAŞINDAN BERİ FETÖ'YE YATAKLIK EDENLERDİR"

Türkiye'yi darbe ortamına getirenlerin yürütmenin başındakiler olduğunu ileri süren Altay, "Bugün yargılanması gereken birileri varsa, terör örgütü FETÖ'ye başından beri yardım ve yataklık edenlerdir. Başından beri adliyesinden sanayisine, devletin her türlü mekanizmasından medyasına kadar, parlementosuna kadar AKP tarafından yerleştirilen FETÖ terör örgütünün asıl faileri AKP içindeki suç ortaklarıdır" dedi.

"DİRENECEĞİZ"

Altay, "Maalesef Türkiye'de şöyle bir tablo var; Sabah jüristokrasi var. Öğlen teokrasi var. Akşam otokrasi var. Tam gün faşizm var. Faşizme karşı direneceğiz, bütün milletvekili arkadaşlarımızla birlikte bugün bunun için buradayız" diye konuştu.

ERDEM GÜL: BU HABERİ YAZMANIN ÖDETTİĞİ BEDELİ GÖSTEREN BİR DAVADIR

Davanın sanıklarından Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül de, "Başından beri söylediğimi tekrar edeceğim, bu bir gazetecilik davasıdır.Bu haberi yazmanın ödettiği bedeli gösteren bir davadır" dedi. Adliyeler ve cezaevlerinin bir süredir gazetecilerin iş yeri haline geldiğini ifade eden Gül, "Bir an önce gazeteciler adliyelerden ve cezaevlerinden çıkarılmalıdır" dedi.

"SUÇLANDIĞIM KONU DOĞRU BİR HABERDİR"

Davanın sanıklardan CHP Milletvekili Enis Berberoğlu da bu davada şüpheli olmasının aslında kendisine atılan suçlamalara karşılık verebilme imkanı bulmasını sağladığını belirterek, "Bugün içeride mahkeme heyetine, bana atılan iftiranın gerçek olmadığını anlatma şansına kavuşmaktan dolayı gerçekten mutluyum. Bunun ifade ve halkın haber alma özgürlüğü olduğunu tane tane anlatacağım. Şükür ki, para sıfırlamak suçlamasıyla bulunmuyorum. ya da bir terör tarikatının devlete egemen kıldığım, imamın ordusunu darbeye teşvik ettiğim suçlamasıyla da karşınız da değilim. ya da bir terör örgütyle pazarlık yapıp memleketi cehennem yerine çevirmekle de suçlanmıyorum. Suçlandığım konu doğru bir haberdir. Bu doğru haberin yazılması için, basılması için, yayılması için ne bedel gerekiyorsa siyasi olarak o bedeli ödemeye hazırım. Dilerim, umarım birkaç saat sonra yeniden birlikte oluruz. Olmazsak hiç problem değil, siz işinizi yapın biz de..." diye konuştu.

GÖRÜNTÜLERİ YAYINLAYAN DÜNDAR VE GÜL 5'ER YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILMIŞTI

MİT TIR'larının durdurulması görüntülerinin yayınlanmasına ilişkin açılan davada İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, "devletin gizli kalması gereken bilgilerini açıklamak" suçundan, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar 5 yıl 10 ay, Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül ise 5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Berberoğlu'nun davası, MİT TIR'larına ilişkin görüntüleri yayınladıkları iddiasıyla yargılanan Cumhuriyet gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile Ankara temsilcisi Erdem Gül'ün, "FETÖ/PDY terör örgütü üyesi olmamakla birlikte örgüte bilerek yardım etme" iddiasıyla yargılandıkları dava ile birleştirilmişti.

Görüntü Dökümü:

---------------------------

CHP'li Milletvekillerinin adliye önünde toplanması

Engin Altay'ın konuşması

Erdem Gül'ün konuşması

Enis Berberoğlu'nun konuşması

topluluğun adliye binasına girmesi

Genel ve detay görüntüler

16.11.2016 - 11.34 Haber Kodu : 161116034_

===================================

3- MÜEZZİNOĞLU'NDAN ASGARİ ÜCRET VE KIDEM TAZMİNATI AÇIKLAMASI

Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu,

"Geçtiğimiz yıl asgari ücrette yüzde 30 artış yaptık. Bu işvereni dünya rekabetinden ciddi manada zorladı. Bu zorluğu aşabilmek adına hükümetimiz ve Maliye Bakanlığımı bu asgari ücretin tolere edilmesiyle ilgili işverene ciddi bir destek sağladı. Bu yıl da o destek devam edecek"

"İşsizlik rakamları son üç aydır her ay bir önceki döneme göre artarak geliyor. Ağustos ayı işsizlik rakamları da yüzde 11.3'e çıktı. Bu dönmede yaklaşık 323 bin istihdam sağlamamıza rağmen işsizlik rakamlarında artışın devam ediyor olması bizim özellikle istihdamı, yatırımı, yatırımın peşinde istihdamı teşvik etmemiz gerekiyor"

"Tarafların ortak noktada buluşmasını sağlama gayreti içindeyiz. İnşallah önümüzdeki 2-3 ay içerisinde tarafları ortak noktalarda buluşturabilirsek yüzde 100'ünü başarmayı arzu ediyoruz ama en az yüzde 50'nin üzerinde bir ortak nokta sürecini başarabilirsek, sonra hakemlik rolümüzde devreye sokarak karar vereceğiz"

Haber: Gülseli KENARLI - Kamera: Yaşar KAÇMAZ / İstanbul DHA

Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) düzenlediği "İhracat Zirvesi 2016" ya katıldı. Bakan Mehmet Müezzinoğlu, burada gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Asgari ücret konusunun hatırlatılması üzerine Bakan Müezzinoğlu, "Geçtiğimiz yıl asgari ücrette yüzde 30 artış yaptık. Bu işvereni dünya rekabetinden ciddi manada zorladı. Bu zorluğu aşabilmek adına hükümetimiz ve Maliye Bakanlığımı bu asgari ücretin tolere edilmesiyle ilgili işverene ciddi bir destek sağladı. Bu yıl da o destek devam edecek. Burada yalnız asgari ücretteki artış değil, istihdamın bütününde bir maliyet artışına sebep oldu. Önümüzdeki yıl da yine yılbaşı itibariyle taraflarla görüşmeleri yapacağız. Özellikle üreticimizin, sanayicimizin, ihracatçımızın dinamiklerinin aksamadan, rekabet gücünü zayıflatmadan tam aksine rekabet gücüne de destek vererek, dünya pazarında daha güçlü olmalarını arzu ediyoruz" diye konuştu.

İŞSİZLİK RAKAMLARI

Bakan Mehmet Müezzinoğlu, "İşsizlik rakamları son üç aydır her ay bir önceki döneme göre artarak geliyor. Ağustos ayı işsizlik rakamları da yüzde 11.3'e çıktı. Bu dönmede yaklaşık 323 bin istihdam sağlamamıza rağmen işsizlik rakamlarında artışın devam ediyor olması bizim özellikle istihdamı, yatırımı, yatırımın peşinde istihdamı teşvik etmemiz gerekiyor. O nedenle çok boyutlu değerlendirerek inşallah önümüzdeki süreçte değerlendirmeleri yapacağız. Ama burada önemli olan istihdamda olanların hak ve hukukunu korumaya çalışırken, diğer taraftan da istihdam talebini olabildiğince çözüm üretmeliyiz. Bu da yatırımcının, sanayicinin, ihracatçının daha güçlü olmasını başarabilmekten geçer. İkisini birlikte inşallah başarma gayreti içinde olacağız" şeklinde konutu.

KIDEM TAZMİNATI

Müezzinoğlu, kıdem tazminatında gelinen son durumun sorulması üzerine "1 Ocak itibariyle kıdem tazminatına geçilecek diye bir düzenleme yok. Kıdem tazminatı fonunun kurulmasıyla ilgili çalışmalar var. Bu ben bakan olduğum dönemde baktığım, 1975 yılında yasal düzenleme yapılırken, kıdem tazminatı fonu kurulmasını da yasa önermiş, 41 yıllık bir konu. 2017'de çözebilirsek, 41 kere maşallah demeyi arzu ediyoruz. Çözme gayretimiz var, çalışmalarımız var. Bu da özellikle işçinin hak ve hukukunu koruyabilmek adına önemli olduğunu, işverenin de hesabını kitabını sağlıklı yapabilmesi adına önemli bir düzenleme olacak. Tarafların ortak noktada buluşmasını sağlama gayreti içindeyiz. İnşallah önümüzdeki 2-3 ay içerisinde tarafları ortak noktalarda buluşturabilirsek yüzde 100'ünü başarmayı arzu ediyoruz ama en az yüzde 50'nin üzerinde bir ortak nokta sürecini başarabilirsek, sonra hakemlik rolümüzde devreye sokarak karar vereceğiz. İnşallah bunu 41 yıl sonra gündemimizden kaldırabilmeyi ümit ediyoruz. İşverenlerimizin ve işçilerimizin hak ve hukukunu koruyan, sürdürülebilir, geliştirilebilir ve güven duygusu sağlam olan bir yapıyı kurmamız gerekiyor. Başarabilme ümidi ile çalışıyoruz" şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü:

-------------------

Müezzinoğlu'nun konuşması

Detaylar

=========================

4- AYDOS VE GAZİ KENT ORMANI'NDA ARAMA-TARAMA ÇALIŞMASI

Haber-Kamera: Cengiz ÇOBAN - Çağatay KENARLI - İstanbul DHA

İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Özel Harekat Şube Müdürlüğü ekipleri Kartal'da bulunan Aydos Ormanı ve Sultangazi'de bulunan Gazi Kent Ormanı'nda belirli aralıklarla düzenlediği arama tarama faaliyetini gerçekleştirdi.

Çalışmaya Havacılık Şube Müdürlüğü'ne bağlı polis helikopterleri ve Kartal ve Sultangazi İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri de destek verdi. Rutin olarak belli aralıklarla gerçekleştirildiği belirtilen ve çevrede hareketliliğe neden olurken çalışma yaklaşık 1 saat devam etti.

Görüntü Dökümü:

---------

-Ormanlık alanın üstünde uçan helikopter

-Zırhlı araç

-Polis ekiplerinin görüntüsü

16.11.2016 - 12.28 Haber Kodu : 161116048

==========================================

5- SON 3 YILDA İKİNCİ KEZ UMRE YAPMAK İSTEYENLER 540 DOLARLIK BİR HARÇ ÖDEYECEK

Haber-Kamera: Faik KAPTAN-Murat ÇAKIR/İSTANBUL,

Suudi Arabistan Hükümeti'nin son 3 yılda ikinci kez umre ziyareti yapmak isteyenlere 540 dolarlık bir harç koyması üzerine umre turizminin olumsuz etkilendiği Fas, Tunus, Cezayir ve Mısır'ın kararı boykot ettiği bildirildi. Umreye ilk kez gideceklerle ile 3 yıldan önce gidenler harç ödemiyor.

Umre turizmi yapan Türk şirketlerinden Amade Turizm'in sahibi Turgut Şimşek 540 dolarlık bu yılın Ekim ayında konulan harç bedeli nedeniyle turlarda yüzde 50- 60 arasında azalma meydana geldiğini belirterek, "Bir anda ortaya çıkan bu harç nedeniyle umre turizmi çok etkilendi. Şimdi insanlar kutsal mekanların olduğu Kudüs'e gitmek istiyor. Kudüs turları da yüzde 30 oranında arttı" dedi.

Şimşek, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği rakamlarına göre geçtiğimiz yıllarda sezon sonu ortalama 60 bin Suudi Arabistan vizesi girişi yapılırken, bu rakamın Ekim ayı itibariyle 6 bine kadar düştüğünü söyledi.

FAS, TUNUS, CEZAYİR VE MISIR BOYKOTTA

Turgut Şimşek, Suudi Arabistan hükümetinin koyduğu 540 dolarlık harç nedeniyle Fas, Tunus, Cezayir ve Mısır'ın boykot yaptığını belirterek, şöyle konuştu:

"Ekim ayında başlayan harç bedeli umre turizmini çok olumsuz etkiledi. Bu sezon başlayan 540 dolar istenmesi yüzde 50 ile 60'lara varan bir daralmaya yol açtı. Karı koca gidenler bin 80 dolar vermek zorunda. Bu da umre turizmini çok olumsuz etkiliyor. Bağlı bulunduğumuz TÜRSAB kanalıyla gerekli mercilerle görüşmeler sağlandı. Şu ana kadar karar değişmedi. Mısır, Fas, Tunus ve Cezayir kararı boykot ediyor. Dünya genelinde de yüzde 50'ye yakın bir daralma söz konusu. 540 dolara insanlar Kudüs'te 3 gece 4 günlük bir tur yapabiliyor."

Görüntü Dökümü:

---------

-Umre için giden Türk yolcular ve THY uçağı

-Uçağa binen umreciler

-Medine'de Mescid-i Nebi ve umreciler

-Kabe ve tavaf edenler

============================

6- DRONE BERAATİ

Atatürk Havalimanı üzerinde drone uçuran amatörün "hava trafik güvenliğini tehlikeye düşürme" suçundan 6 yıla kadar hapsi isteniyordu.

Sanık Aspet Manukyan : İnsansız hava aracı kapsamında değil, akıllı oyuncak statüsündeydi.

Haber: Serpil KIRKESER, İstanbul DHA

Atatürk Havalimanı üzerinde izinsiz insansız hava aracı drone uçurarak görüntü çektiği gerekçesiyle hakkında dava açılan Aspet Manukyan (28) hava trafik güvenliğini tehlikeye düşürme suçunun yasal unsurlarının oluşmaması nedeniyle beraat etti.

Bakırköy Adalet Sarayı'nda bulunan 35. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuksuz sanık Aspet Manukyan hazır bulundu. Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nü ise duruşmada Melek Kılınç Konuk temsil etti.

"CEZALANDIRILMASINI TALEP EDİYORUZ"

Avukat Konuk, "Sanık tarafından uçuş emniyeti ve güvenliği tehlikeye düşürülecek şekilde izinsiz uçuşa yasak alanda drone uçurulmak suretiyle isnad edilen hava trafiğinin tehlikeye düşürülme suçu işlenmiş olduğundan cezalandırılmasına karar verilmesini talep ediyoruz" dedi.

"İHA DEĞİL AKILLI OYUNCAK"

Sanık Manukyan da "Benim drone' yi uçurduğum tarihte insansız hava aracı kapsamında değildi, akıllı oyuncak statüsündeydi. Kullandığım alet kalkış ağırlığı itibariyle 1 kilgram civarındaydı. 15 mil/sn hıza ulaşabiliyordu. Benim droneyi uçurduğum yer Atatürk Hava Limanı 'nın üstü ve uçak iniş kalkış koridorlarının üstü değildi. Bilerek hava trafiği güvenliğini tehlikeye düşürecek şekilde uçuş yaptırmadım. Bu sebeplerle beraatime karar verilmesini istiyorum" diye konuştu.

BERAAT ETTİ

Mahkeme, sanık Aspet Manukyan'ın, hava trafik güvenliğini tehlikeye düşürme suçunun yasal unsurlarının oluşmaması nedeniyle beraatine karar verdi.

İDDİANAME

Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü avukatları, gelen bir ihbar üzerine 2015 yılında Aspet Manukyan'ın Atatürk Havalimanı'nda insansız hava aracı ile çektiği 12 dakikalık görüntüyü sosyal paylaşım sitesi Youtube'a koyduğu ve uçuş emniyetini tehlikeye soktuğu iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu üzerine soruşturma başlatan savcılık iddianame hazırladı. İddianamede, şüpheli Aspet Manukyan'ın, izinsiz olarak Atatürk Havalimanı üzerinde drone uçurarak havalimanı sahasını izinsiz olarak işgal ettiği belirtildi. Şüpheli Manukyan'ın bu eylemiyle sivil havacılık kurallarınıda ihlal ettiği belirtilen iddianamede, "Bu durumun havalimanında inen ve kalkan uçaklar yönünden tehlike oluşturduğu ifade edildi. Manukyan'ın 'Trafik güvenliğini tehlikeye sokma' suçundan 1 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyordu.

Görüntü dökümü

-----------------------

-Atatürk havalimanı (arşiv)

==================================

7- DENİZ SEKİ'DEN MEKTUP VAR…

"Sizlerle aynı gökkuşağının altında buluşacağım günü ümitle bekliyorum."

Haber: Serpil KIRKESER / Kamera: İstanbul DHA

'Uyuşturucu ticareti yapmak' suçundan Bakırköy Kadın Cezaevi'nde hükümlü bulunan şarkıcı Deniz Seki, sevenlerine 3 sayfalık mektup yolladı. Deniz Seki'nin avukatı Naim Karakaya tarafından sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden yayınlanan mektupta Deniz Seki şu ifadeleri kullandı:

"GECİKEN ADALET ZULÜMDÜR"

"Merhaba, hayatım boyunca biriktirdiğim insanlar, merhaba!!! Bildiğiniz bir hikayedir belki. Çok eski günlerde bir ülke varmış, biri ölürse kocaman bir çan çalar ama bu çan da kişinin statüsüne göre çalarmış. Ne demek bu? Eşraftan biri ölürse çan iki defa çalarmış. Bir devlet adamı öldü, üç defa. Kral öldüğündede dört defa. Herkes kimin öldüğünü az çok anlarmış. O gün şehrin mahkemesinde bir dava varmış. Halk, yargılananın suçsuz olduğunu bilmekte ama yargıya güveninden sesini çıkarmayıp, kararı beklemekteymiş. Karar açıklanmış ve herkesin suçsuz dediği sanık maalesef mahkum olmuştur. Halk konuşa konuşa işinin başına dönerken, birden çan sesi duyulmuş. Birinci çalışta, "Acaba kim ödü?" İkinci çalışta, "Eşraftan kim?", Üçüncü çalışta, "Devlet adamı", Dördüncü çalışta, "Eyvah! Demek ki kral öldü", Fakat çan bir kez daha çalar. İşte bunun anlamını hiç kimse bilmez. Çanın bulunduğu tepeye koşar halk, çanı çalan adam oradadır ve açıklar; "Kraldan daha önemli bir şey var. Bugün adalet öldü." İşte ben geçmişte çanı 5 kere çaldırtmış biriyim. Hani denir ya; 'Geciken adalet adalet değildir' diye, eksik bir söz olduğunu burada anladım; Geciken Adalet Zulümdür!"

"948 GÜNDÜR ADALET BEKLİYORUM"

Mektubunda "16 Kasım 2016 tarihi benim için 2 sene önce girdiğim cezaevindeki 730 günümün adıdır" ifadelerine yer veren Deniz Seki, "Yani iki seneyi doldurduğum tarihtir. 2009'da kabusumun başladığı 218 günlük tutukluluk sürecimle beraber tam tamına 948 gündür tavan ve tabanla birlikte 6 duvar arasında demir kapılar ardında adalet bekliyorum. Hayatımdan giden yıl sayısı ise şimdilik 7. Bilmiyorum tutkuyla bağlı olduğunuz sanatınızdan, şarkılarınızdan, ideallerinizden, sevdiklerinizden ayrılmak durumunda bırakılıp bu hale getirilseydiniz, duygularınız için siz daha doğru kelimeler bulabilir miydiniz? Ben bulamıyorum. Bu nedenle bu mektubumu kısa tutuyorum" dedi.

"SİZLERLE AYNI GÖKKUŞAĞININ ALTINDA BULUŞACAĞIM GÜNÜ BEKLİYORUM"

Deniz Seki mektubunun sonunda şu ifadelerle tamamladı: " Beni burada yalnızlaştırmayan başta ailem, hayat arkadaşım, menajerim, avukatım olmak üzere tüm sanatçı dostlarıma, DSFC'ye, sevenlerime beni bu 6 duvar arasında yalnız bırakmadıkları, bana inandıkları için sonsuz teşekkür ediyorum. Sizlerle aynı gökkuşağının altında buluşacağım günü ümitle bekliyorum. Sevgi ve saygılarımla Deniz Seki."

Görüntü Dökümü:

--------------

Deniz Seki'nin mektubundan görüntü

16.11.2016 - 12.42 Haber Kodu : 161116053

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Aspet Manukyan Suriye Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title