Haberler

Dha Yurt Bülteni-11

ALADAĞ FACİASI SANIKLARI, 182'NCİ GÜNDE HAKİM KARŞISINDA (EK)1)YURT MÜDÜRÜ, İTFAİYEYİ SUÇLADISanıklardan Yurt Müdürü Cumali Genç, gizli soruşturma dosyasındaki ifadelerinden sonra ilk kez mağdur aileler huzurundaki savunmasında, "Ben yangında 12 yavrumu kaybettim biri de benim çocuğum"...

ALADAĞ FACİASI SANIKLARI, 182'NCİ GÜNDE HAKİM KARŞISINDA (EK)

1)YURT MÜDÜRÜ, İTFAİYEYİ SUÇLADI

Sanıklardan Yurt Müdürü Cumali Genç, gizli soruşturma dosyasındaki ifadelerinden sonra ilk kez mağdur aileler huzurundaki savunmasında, "Ben yangında 12 yavrumu kaybettim biri de benim çocuğum" diye başlayarak şunları söyledi:  "Benim yaşadığım acıyı kimsenin hissettiğini sanmıyorum. Eşim de yaralandı. Yurtta elektrik panosundan yangın çıktığını düşünüyorum. 2016'nın başında göreve başladım. Elektrik, su, kalorifer tesisatı geniş çalışma yapılmış, tadilattan geçmişti. Gelen itfaiyede sadece 2 kişi vardı, vatandaşlarla birlikte kurtarma yaptık merdiveni duvara dayadık, çocukları bu şekilde almaya çalıştık. Yangın tüpleri  bakım için gönderilmişti. Kış nedeniyle pencereler de kapalıydı. Bu nedenle üçüncü katın penceresine taş atarak oradakilere ulaşmaya çalıştık. Öğrenciler dörtbuçukta (16.30) okuldan çıkıp yurda geliyorlardı, hafta sonu da evlerine gidiyorlar, bu nedenle yangın tatbikatı yapılamadı. Yangın merdivenlerinin kapıları açıktı, belki çocuklar oynarken kolları düşürmüş olabilir. İtfaiyenin kıyafetleri yoktu. Bu kadar uzun sürmesinde itfaiyenin büyük  kusuru vardır. Sepetli bir itfaiye aracı olsaydı eğer yangında daha az ölüm olurdu. Yurdun kapıları kesinlikle kilitli değildi."

DİĞER SANIKLAR DA İTFAİYEYİ SUÇLADI

Sanıklardan yurdun sahibi derneğin yönetim kurulu üyesi Mahir Kılınç "Yurt  45 yıldan beri hizmet veren bir yer. Cumali Genç orada Yurt Müdürü olarak görev yapıyordu, yapılacak tadilatlar, alınacak kişileri o belirliyordu 17 yıl yurtlarda müdürlük yaptığını biliyorum, kendisine bu yüzden yetki verdik. Elektrik dağıtımını yapan firma yetkilileri Benim de iş yerime olayın olduğu gün gelip sayacını değiştirip inceleme yapacaklarını söylediler. Bu sayaçları aldıktan sonra ilçede 3 yangın daha meydana geldi" dedi. Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi Mustafa Öztaş ise, "Eğer sepetli bir itfaiye aracı olsa bu çocukların hepsi kurtarılırdı" diye suçlamada bulundu. Sanıklardan Ramazan Keleş çocuklara yardım amacıyla dernek yönetiminde görev aldığını belirtirken, dernek üyesi Ramazan Dede ise  yurdun işletmesi ile ilgili bir görevi olmadığını söyledi.

BAHÇE HORTUMUYLA ALEVLERE MÜDAHALE

Dernek yöneticisi sanıklardan Mahmut Deniz, yurttan kendisine telefon edildiğini, itfaiyeye telefonla ulaşamadıklarının söylendiğini söyledi. Deniz, "Bahçe hortumu ile çıkan alevlere müdahale etmeye çalıştım fakat bahçe hortumundan çıkan su alevlere etkisiz kaldı. Yangında yaralı kurtulanların arasında hem torunum hem yeğenim vardı. Eşim de bu yangında ağır yaralandı. Hatta hala tekerlekli sandalye kullanıyor" diye konuştu. Aladağ Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneği Başkanı olan sanık İsmail Uğur da yangının bu kadar büyümesi ve çocukların ölümünde sepetli bir itfaiye aracının olmamasını gerekçe gösterdi. Duruşmayı, yangından sağ kurtulan 4 kız öğrenci de izledi.

16 BARODAN DESTEK

Duruşmaya Türkiye Barolar Birliği'nin yanısıra Adana, Aydın, İzmir, Ankara, Bingöl, Balıkesir, Düzce, Trabzon, Osmaniye, Sakarya, Ordu, İstanbul, Diyarbakır, Hatay, Gaziantep ve Antalya. baroları da temsilci göndererek destek verdi.

YARALI ÇOCUKLAR ANLATTI

Yangında yaralı kurtulan öğrencilerden 13 yaşındaki Seda Topbaş mahkemede mağdur olarak ifade verdi, "Biz olay anında ders çalışıyorduk,   yangın kapısına koştuk kolu yoktu kilitliydi her zaman kilitliydi.  Nefes alamayınca atlamak zorunda kaldık. Bize hiç yangın tatbikatı yaptırmamışlardı" dedi.  14 yaşındaki  Gülcan Bagır yangın merdiveninin kilitli olduğunu bildiği için  aşağı atladığını anlattı. Aynı yaştaki  Emine Pertek "Camı açıp bağırdık ancak kimse duymadı arkadaşlarım peşpeşe atlamaya başladı. Bende atladım. O an kadın hocalar vardı ancak o an onları görmedim" diye ifade verdi.  Küçük kızlardan sonra ölen ve yaralanan kızların anne ve babaları da ifade verdi. Hepsi dernek ve yurt yöneticilerinden şikayetçi olduklarını söyledi. KızıTuğba  yangında ölen  Teslime Aydoğdu ise şunları söyledi: "Benim kapıma kadar geldiler yalvardılar. 2 sene çocuklarımı onlara vermedim. Ama daha sonra yurt bulamayınca vermek zorunda kaldım. Çocuklarımı bile bile çatır çatır yaktılar.  Bunların hepsi yalan söylüyor. Ben yurdun içine ilk gittiğimde korktum. Okul müdürüne gittim durumu anlattım, 'O yurt iyi verin' dedi. Bu din meselesi yüzünden yaktılar iki çocuğumu da. İçimdeki acı dinmez, herkesin burada olmasını beklerdim. Milli Eğitim itfaiye. Ama sadece burada sanıklar var.  Şu anda bize para teklif ediyorlar, korkutmaya çalışıyorlar, biz hepsinden şikayetçiyiz korkmuyoruz."

Ölen Zeliha Avcı'nın babası Mustafa Avcı da "Şu an bize bu sanıkların yakınları baskı yapıyor. Bana en son sana '20, 30 bin lira para verelim davadan vazgeç'  dediler. Bu sanıkların suçu yoksa bize niye para teklif ediyorlar'Bben bunların en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum."

Görüntü Dökümü

----------------------

Yangında yaralanan kız çocuklarının görüntüsü

Yangında yaralanan çocukların yakınlarının pankart açması

İzmir CHP millet vekili Mustafa Balbay ile röp

Eskişehir CHP millet vekili Gaye Usluer ile röp

CHP Adana millet vekili İbrahim Özdiş ile röp

Haber-Kamera: Murat KİBRİTOĞLU/(KOZAN)ADANA,

==============================================

2)YANLIŞ AŞIDAN 8 KOYUN TELEF OLDU

DENİZLİ'nin Pamukkale İlçesi Yeniköy Mahallesi'nde yaşayan Hasan Ali Çelik'e ait koyunlara İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü veterinerleri tarafından veba aşısı yerine çiçek aşısı yapılınca 8 koyun telef oldu.

Yeniköy Mahallesi'nde yaşayan mobilya imalatçısı Hasan Ali Çelik'e ait koyunlara yanlış aşı yapılması sonucu 93 koyundan 8'i telef oldu. Koyunlarına yaklaşık 2 ay önce çiçek aşısı yaptıran Çelik, geçtiğimiz 23 Mayıs Salı günü hayvanlarına veba aşısı yapılması için Pamukkale İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünü aradı. Çelik'e, aşı işlemlerinin 26 Mayıs Cuma günü yapılacağı bildirildi. Cuma günü Çelik, kent merkezinde sahibi olduğu marangoz dükkanında çalışırken, eve gelen İlçe Tarım Müdürlüğü veterinerleri koyunlara aşı yaptı. Çelik, yapılan aşıların ücretini ödemek için gittiğinde koyunlarına veba değil, çiçek aşısı yapıldığını öğrendi. Aşıların yapılmasının ardından koyun ve kuzular yüksek ateş geçirmeye başladı. Bunun üzerine özel bir veteriner hekim çağıran Çelik, koyun ve kuzularına önlem amaçlı tedavi ettirdi. Yanlış aşı yapılmasının ardından bünyeleri bir ay içerisinde iki çiçek aşısını kaldırmayan 8 koyun telef oldu.

"ZARARI OLMAZ DEDİLER"

Koyunları telef olan Hasan Ali Çelik, koyunlarına mavi dil iğnesi yapacaklarını sandığını, çiçek aşısı yapıldığını sonradan öğrendiğini belirterek, "Ahırımda 93 küçükbaş hayvan vardı. Pamukkale İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'nden aradılar. Ben de çiçek aşılarını yaptırdığımı söyledim. Onlarda bize mavi dil iğnesi yapacaklarını söyledi. Ben özel veterinere yaptırdığımı söyledim. Onlar 'Biz yaparız özel veteriner yapamaz' dedi. Cuma günü gelmişler. İşyerim Denizli'de. Ben yaşadığım mahalleye gelinceye kadar aşıları yapmışlar. Parayı verirken koyunlarıma yapılması gereken mavi dil brosello ve şap aşısı kaldığını söylediler. Ben de koyunlarıma hangi aşının yapıldığını sordum. Çiçek aşısı yapıldığını söylediler. Bende çiçek aşısını yeni yaptırdığımı söyledim. 'Fark etmez, faydası olur zararı olmaz' dediler" diye konuştu.

"TELEF OLAN KOYUN SAYISI 20'Yİ GEÇEBİLİR"

Hayvanlarım aşının ertesi günü rahatsızlandığını ifade eden Çelik, "Koyunlar rahatsızlanmaya başlayınca Pamukkale Tarım İlçe Müdürlüğü'nde çalışan görevlileri aradık. Kendileri bize yardımcı olamadı ve pazartesi günü gelebileceklerini söylediler. Ben dışarıdan özel veteriner getirdim. Hayvanlara müdahale ettirdim. Hayvanlarımdan 20 tanesi telef olmak üzere. 45 tanesi ağır hastaydı. Özel veteriner çağırmasaydım. Koyunlarımı kaybedebilirdim. Çiçek aşısı çok kuvvetli olduğu için yakın zamanda yapılan iki iğneyi bünyeleri kaldıramıyor. 8 koyunum telef oldu. Ama bu sayı 20'yi geçebilir" dedi.

ZARAR KARŞILANACAK

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Pamukkale İlçe Müdürlüğünden yapılan açıklamada, aşının yanlış yapılmasına hayvan sahibinin veteriner hekimi bilgilendirilmemesinin neden olduğu bildirdi. Zararın ödeneceği, telef olan hayvanlardan kan ve doku örneklerinin alınıp İzmir Ege Veteriner Araştırma Merkezine gönderildiği belirtildi.

Görüntü Dökümü

----------------------

Telef olan koyunlardan görüntü

Koyunların sahibi Hasan Ali Çelik'in telef koyunları taşıması

Ahırdan ve hasta koyunlardan detay

Koyun sahibi Hasan Ali Çelik rop

Haber- Kamera: Deniz TOKAT / DENİZLİ,

=======================================================

3)MİLLİ EĞİTİM'İN DEĞERLER EĞİTİMİNDE ÇOCUKLAR 'TEKNE ORUCU' TUTTU

KOCAELİ'nin Gölcük İlçesi'nde, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün Değerler Eğitimi Projesi kapsamında Osmanlı'da çocukları oruca alıştırmayı amaçlayan 'Tekne orucu' ilkokullarda uygulanmaya başlandı. Denizevler İlkokulu 2, 3 ve 4'üncü sınıf öğrencileri, Tekne orucu tutarken, öğle ezanı ile birlikte okulda oruçlarını açtı.

Gölcük İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün yürütmekte olduğu Değerler Eğitimi Projesi kapsamında 10 ilkokulda öğrencileri oruca alıştırmak amacıyla Tekne orucu hayata geçirildi. Tekne orucu çalışması bugün Gölcük'te ilk olarak Denizevler İlkokulu'nda 2, 3 ve 4'üncü sınıf öğrencileri tarafından tutuldu. Sahura aileleri tarafından kaldırılan öğrenciler öğlen ezanının okunmasıyla birlikte hep beraber oruçlarını açtı. Gölcük İlçe Milli Eğitim Müdürü Ercan Gülsuyu çocuklara Tekne orucu hakkında bilgi verdi. Ercan Gülsuyu yaptığı açıklamada, Osmanlı'da uygulanan Tekne orucu ile çocukları tanıştırdıklarını söyleyerek, "Bizlerin Ramazan'la birlikte gönül dünyamızda yaşadığı heyecanı ve huzuru istedik ki çocuklarımız da yaşasın. Çocuklarımıza kazandırmaya çalıştığımız alışkanlıklar onların ana okul ve ilkokul çağlarında gönüllerinde yer etmektedir. Bu dönemde sevinç ve mutlulukla yapmış olduğu etkinlikler ve çalışmalar onların gönül dünyalarında unutulmaz izler bırakmaktadır. Osmanlı'da çocukları oruç ibadetine alıştırmak için yapılan Tekne orucu ile onları tanıştırdık. Aslında her çocuk oruç tutan anne babasına özenir ve kendisinin de sahura kaldırılmasını ve oruç tutmasını ister. Bu Ramazan'ın aileye vermiş olduğu mutluluk ve bereketin bir göstergesidir. Bu sevinç ve mutluluğa onlar da ortak olmak ister. Bugün bizler Gölcük genelindeki ilkokullarımızda çocuklarımızdaki bu isteği göz ardı etmedik, onlara bir Osmanlı geleneği olan Tekne Orucu adı verilen oruçla tanıştırdık. Biz büyüklerin bile adını ilk defa duyduğu bu oruçta aile çocuğunu sahura kaldırır, beraber sahur yaparlar ve anne baba akşam ezanıyla, çocuk da öğlen ezanıyla orucunu açar. Hatta tutmuş olduğu orucun sevabını ailesine hediye eder, ailesi de ona küçük hediyeler alır veya harçlık verir. Bunlar çocukları oruç ibadetine alıştırmak için uyguladığımız güzelliklerdir" dedi.

Gülsuyu, Tekne Orucu'nun diğer okullarda da yapılacağını belirterek, "İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüzün yürütmekte olduğu Değerler Eğitimi Projesi kapsamında Denizevler İlkokulumuzda başlattığımız Tekne Orucu çalışmamız diğer okullarımızda da devam edecektir. Gönüllülük esası ile yürüttüğümüz bu çalışmada emeği geçen okul yöneticilerimize, okul aile birliği yönetim kuruluna, velilerimize ve yarınlarımız olan çocuklarımıza teşekkür ediyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

--------------------------

Milli eğitim müdürü ile röp.

Çocuklardan görüntü

Çocukların orucunu açması

Milli eğitim müdürünün çocuklara hitap etmesi

Tekne orucu yazılı afişin açılması

Soner GÜLEZER/GÖLCÜK (Kocaeli), -

=================================================

4)AHMET ER'İN CENAZESİNE YOĞUN KATILIM

TÜRKİYE'de 27 Mayıs 1960 darbesi sonrası kurulan Milli Birlik Komitesi'nin (MBK) son üyesi, dün yaşamını yitiren Ahmet Er'in (90) cenazesi çok sayıda ülkücüyü biraraya getirdi.

27 Mayıs 1960'ta iktidarı ele geçiren askerlerin kurduğu Milli Birlik Komitesi içerisinde yer alan emekli Yüzbaşı Ahmet Er, iki aydır yaşlılığa bağlı değişik komplikasyonlar nedeniyle tedavi gördüğü Akhisar Mustafa Kirazoğlu Devlet Hastanesi'nde dün (pazartesi) yaşamını yitirdi. Evli ve 3 çocuk babası Er'in Akhisar'ın Sünnetçiler Mahallesi'ndeki cenaze törenine Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, Akhisar Kaymakamı Kaan Peker, Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, MHP'nin muhaliflerinden Bağımsız Gaziantep Milletvekili Ümit Özdağ, eski ülkücülerden AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, çevre ilçelerden BBP il ve ilçe yöneticileri, Alperen Ocakları yönetici ve üyeleri katıldı. Sünnetçiler halkı ve çevre köylerden gelenlerin de katıldığı cenaze töreni öncesi BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, milletvekilleri Selçuk Özdağ ve Ümit Özdağ kısa konuşmalar yaparak üzüntülerini dile getirdi. Ahmet Er'in oğulları Bahadır Er (64), Baybars Er (56) ve anneleri Melahat Er taziyeleri kabul ederken, ortanca oğlu Kürşat Er (63) cenaze törenine katılmadı.

Ahmet Er'in cenazesi Sünnetçiler Camisi'nde öğle namazının ardından kılınan cenaze namazı sonrası Sünnetçiler Mezarlığı'nda toprağa verildi.

AHMET ER KİMDİR?

Ahmet Er, ilkokulu doğduğu Akhisar'ın Sünnetçiler Köyü'nde bitirdi, ortaokulu Akhisar'da tamamladı. 1947 yılında Bursa Işıklar Askeri Lisesi'nden mezun olup aynı yıl Kara Harp Okulu'na girdi. 1950 yılında Kara Harp Okulu'ndan teğmen rütbesi ile orduya ve jandarma sınıfına katılan Ahmet Er, memleketin birçok yerlerinde ordunun çeşitli kademelerinde görev yaptı. 27 Mayıs 1960 harekatı içinde de görev aldı. Ahmet Er, Milli Birlik Komitesi üyesi olarak hizmet ettikten sonra 38 kişilik Milli Birlik Komitesi üyeleri arasında meydana gelen ihtilaf sonucu yurt dışına gönderilen "Ondörtler" grubu arasında yer aldı. 13 Kasım 1960'da Libya Büyükelçiliği Devlet Müşavirliği'ne atandı. 1962'de yurda dönüp doğduğu köye yerleşti.

Görüntü Dökümü

-------------------

-Camiden ve cenaze töreninden görüntüler,

-Kısa konuşmalar.

Haber: Haldun AKYÜZ - Kamera: Barış GEZİCİ / AKHİSAR (Manisa),

===================================================

5) FİLM GİBİ İZLEDİLER

ADANA'da Seyhan Nehri kıyısında vücuduna eroin enjekte eden 30 yaşındaki Cumali Karataş ölü olarak  bulundu. Çevredeki vatandaşlar polis ekiplerinin çalışmasını film gibi izledi.

Olay, merkez Seyhan Nehri Regülatör Köprü'de meydana geldi. Uyuşturucu bağımlısı olan Cumali Karataş eroin kullanmak için nehir kenarına indi. Kayaların arasına girerek koluna fazla miktarda eroin enjekte eden Karataş yaşamını yitirdi. Çevredeki vatandaşların cesedi fark etmesi üzerine olay yerine polis ekipleri çağırıldı. Çevrede toplanan vatandaşlar da polis ekiplerinin çalışmasını film gibi gizledi.

Karataş'ın cesedi otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu'na götürüldü.

Görüntü Dökümü

------------------------

Cesedin bulunduğu yerden genel ve detay görüntüler

Polis ekiplerinin çalışmasını izleyenlerin görüntüsü

Polis araçlarının görüntüsü

Cumali Karataş'a ait ayakkabı ve sigaranın görüntüsü

SÜRE: 01'58"    BOYUT: 120 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK -Kamera: ADANA,

============================================================

6)MERSİN'DE ORGANİK ÇÖPLER GÜBRE OLUYOR

MERSİN'de geri dönüşüm çalışmalarıyla geleceğe ve ekonomiye büyük katkıda bulunan Toroslar Belediyesi, bu sefer de organik çöpleri değerlendiriyor.

Çöplerin 1970-80'li yıllarda vahşi depolama sistemi ile depolandığı dönemden kalan organik atıkların yerini tespit ederek, Park ve Bahçeler Müdürlüğü bünyesinde kullanmak üzere gübre üreten Toroslar Belediyesi, bu çalışmasıyla çevreye ve yeşile olan hassasiyetini de göstermiş oluyor. Çöplerin elekten geçirilerek ayrıştırma işlemlerinin gerçekleştirildiği çalışmaları inceleyen Belediye Başkanı Hamit Tuna, "Tarzımız geri dönüştürülebilecek her türlü malzemeyi geri dönüşüme kazandırmaktır. Bu çalışmamızda geri dönüşüm açısından güzel bir modeldir. Elekten geçirerek ayrıştırdığımız bu gübreleri de ilçemizdeki yeşil alan ve parklarımızda kullanacağız. Organik atıklardan elde ettiğimiz bu gübrelerimiz çiçek açacak" dedi.

Çevre dostu bir yönetim anlayışı ile çalıştıklarını belirten Tuna, "Katı Atıkta Geri Dönüşüm modelini hayata geçirerek, geliri sokak çocukları yararına kullanılmak kaydıyla yılda 500 ton katı atık toplayarak milli ekonomiye katkıda bulunuyoruz. Geri dönüşüm çalışmalarımız kapsamında,  pet şişelerden ve kullanılmış araç lastiklerinden hayvan figürü verilmiş saksılar yaparak ilçemizdeki kavşaklara yerleştirdik. Bunun yanı sıra doğaya zararlı bir diğer malzeme olan atık pillerin toplanması amacıyla İlçe sınırlarımız içerisindeki okullar, siteler ile cadde ve bulvar boylarına atık pil, israfı önlemek ve insanlarımızı ekmek tüketimi konusunda bilinçlendirmek amacıyla da Bayat Ekmek Toplama Kutuları yerleştirdik. Bu çalışmalarımıza destek veren ve duyarlı olan tüm vatandaşlarımıza ve öğrencilerimize yeniden teşekkür ediyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Çalışan iş makinesinin görüntüsü

Atıkların kamyonlara yüklenmesi

Belediye Başkanı Hamit Tuna'nın alanda inceleme yapması

Hamit Tuna ile röp

Çalışmadan genel ve detay görüntüler

SÜRE: 03'06" BOYUT: 346,42 MB

Haber-Kamera: MERSİN,

==========================================================

7)O SES TÜRKİYE BİRİNCİSİ KONSERDEYKEN ARACI TRAFİĞİ KAPATTI

O SES Türkiye yarışması 2014 yılı 1'incisi Hasan Doğru, Zonguldak'ta konser verdi. Hasan Doğru, caddede trafik akışına engel olduğu için salonda anons edilen araç plakasının kendisine ait olduğunu söyleyerek izleyenleri güldürdü.

Genel Maden İşçileri Sendikası Konferans Salonu'nda Muslu Belediyesi Değerler Şöleni düzenlendi. Hasan Doğru, şölen kapsamında konser verdi. Doğru, sahneye çıkmadan hemen önce sunucu otomobilinin plakasını okuyarak trafiği engellediği anonsunu yaptı. Ardından müzikle birlikte sahneye çıkan Doğru, Aşık Veysel'in 'Uzun ince bir yoldayım' türküsünü seslendirdi. Yoğun ilgi gören Doğru, az önce anonsu yapılan plakanın kendi aracı olduğunu söyleyerek izleyenleri güldürdü. Doğru, arkadaşlarından yardım isteyerek aracını bulunduğu yerden almalarını istedi. Trafik polisi, aracı çekmek üzereyken giden arkadaşları Doğru'nun otomobilini başka bir yere aldı.

Görüntü Dökümü:

----------------------

-Araç plakasının anons edilmesi

-Hasan Doğru'nun sahneye çıkması

-Şarkı söylemesi

-Anons edilen plakının kedisine ait olduğunu söylemesi

-Salondakilerin gülmesi

Süre: (2.04) Boyut: (66 MB)

Haber-Kamera:  Gürkay GÜNDOĞAN/ZONGULDAK,

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Hasan Ali Çelik Hasan Doğru Ahmet Er Aladağ Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title