Adalet Bakanı Tunç, İnsan Hakları Kurumları Değerlendirme Toplantısı'nda konuştu Açıklaması

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Anayasa'mızda kısmi değişikliklerle önemli reformlara imza atmış olsak da bizim hedefimiz, Türkiye Yüzyılı'nı darbe ürünü bir anayasayla değil temel hak ve özgürlükleri önceleyen yeni bir toplum sözleşmesiyle karşılamak, demokratik, sivil, katılımcı bir anayasa...
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Anayasa'mızda kısmi değişikliklerle önemli reformlara imza atmış olsak da bizim hedefimiz, Türkiye Yüzyılı'nı darbe ürünü bir anayasayla değil temel hak ve özgürlükleri önceleyen yeni bir toplum sözleşmesiyle karşılamak, demokratik, sivil, katılımcı bir anayasa borcumuzu milletimize ödemektir." dedi.
Tunç, Ankara Hakimevi'nde düzenlenen İnsan Hakları Kurumları Değerlendirme Toplantısı'nda bu etkinliğin kurumlar arasındaki iletişimi güçlendirmek, istişare kültürünü derinleştirmek ve insan hakları alanındaki ortak iradeyi daha da pekiştirmek için iyi bir fırsat olduğuna inandığını söyledi.
Bakan Tunç, insan haklarının, insanın sırf insan olması nedeniyle doğuştan sahip bulunduğu, devredilemeyen, vazgeçilemeyen ve herkes için eşit şekilde geçerli temel hak ve özgürlükler olduğunu vurguladı.
İnsan haklarının, bireyin onurunu koruyan demokratik hukuk düzeninin özünü oluşturan evrensel ilkeler olduğunu belirten Tunç, "Kadim geleneğimiz ve inancımızın temeli insan üzerine kurulmuştur ve insana bakışımız, bizim medeniyetimizin mayasında yoğrulmuş hakikatlerin yansımasıdır. Bizim için insan, yaratılmışların en şereflisi, onuru dokunulmaz, hakkı mukaddes bir emanettir. Bizim medeniyetimizde insan hakları, Batı'nın iddia ettiği gibi sonradan keşfedilmiş bir kavram değildir." değerlendirmesinde bulundu.
İnsan hakları alanında son 23 yılda önemli icraatlara imza atıldığını dile getiren Tunç, aynı zamanda Filistin ve Gazze başta olmak üzere dünyanın neresinde bir insan hakkı ihlali varsa en güçlü şekilde karşısında durduklarını ifade etti.
"Reform irademiz, bizim durağan değildir, süreklidir"
Adalet Bakanı Tunç, Türkiye'nin geçmişte insan hakları bakımından "ağır sınamalardan geçtiğini", uzun yıllar boyunca darbeci ve vesayetçi anlayışların gölgesinde siyasi yasaklardan işkenceye, inanç hürriyeti ve ifade özgürlüğünün baskılanmasına kadar pek çok insan hakkı ihlalinin yaşandığını ifade etti.
Geçmişteki acı tecrübelerin hafızalardaki yerini hala koruduğunu belirten Tunç, "İşte bu sebeple bugün insan haklarını güçlendiren reformlarımızın değeri, Türkiye'nin vesayet karanlığından demokratik olgunluğa yürüyüşünü daha iyi ortaya koymaktadır. Son 23 yılda atılan adımlar, Türkiye'yi yüksek standartlı bir demokrasi hedefine taşımayı amaçlayan köklü bir dönüşümün yapı taşları olmuştur." dedi.
Bakan Tunç, bu kapsamda Anayasa'nın 90. maddesinde yapılan değişiklikle, anlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi halinde milletler arası antlaşma hükümlerinin esas alınacağının düzenlendiğini, bilgi edinme hakkının anayasal güvence altına alındığını, Kişisel Verileri Koruma Kurumunun kurulduğunu, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkının getirildiğini, Kamu Denetçiliği Kurumunun ihdas edildiğini, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunun kurulduğunu söyledi.
Anayasa'da yapılan değişikliklerle, kadın haklarından çocuk haklarına temel hak ve özgürlükleri güçlendiren ve genişleten reformların hayata geçirildiğini anımsatan Tunç, hukuk devleti ilkesini güçlendiren yüksek standartlı demokrasi için önemli yapısal reformların da gerçekleştirildiğini ifade etti.
Yargı ve insan hakları alanında ciddi mesafeler katedildiğini belirten Tunç, "Ancak şunu net bir şekilde söyleyebilirim ki reform irademiz bizim durağan değildir, süreklidir." dedi.
Reform iradesi kapsamında açıklanan 4. Yargı Reformu Stratejisi Belgesi'ndeki 5 temel amaç doğrultusunda 264 yeni faaliyetin belirlendiğini ifade eden Tunç, "İnsan hakları alanında kurumsal kapasitenin güçlendirilmesini, hak ve özgürlüklerin daha etkin korunmasını bu belgede hedef olarak ortaya koyduk." diye konuştu.
"Demokrasiyi daha yüksek standartlara taşımaya kararlılıkla devam edeceğiz"
Adalet Bakanı Tunç, Yargı Reformu Strateji Belgesi kapsamında yeni bir İnsan Hakları Eylem Planı'nın hazırlanmasının taahhüt edildiğini, vatandaşların bireysel hak arama mekanizmalarını daha da güçlendirecek düzenlemeleri hayata geçirmeyi hedeflediklerini bildirdi.
Strateji Belgesi,2nde yer alan hedefleri sıralayan Tunç, "Bu hedefler, Türkiye'nin demokratik birikimini güçlendirme, hukuk devletinin niteliğini yükseltme ve her vatandaşın onurunu koruma sorumluluğunun açık göstergeleridir." diye konuştu.
İnsan hakları alanında yürütülen özverili çalışmaların Türkiye'nin demokratik standartlarını yükselten önemli reformlar olduğunu vurgulayan Tunç, şöyle devam etti:
"Anayasa'mızda kısmi değişikliklerle önemli reformlara imza atmış olsak da bizim hedefimiz, Türkiye Yüzyılı'nı darbe ürünü bir anayasayla değil temel hak ve özgürlükleri önceleyen yeni bir toplum sözleşmesiyle karşılamak, demokratik, sivil, katılımcı bir anayasa borcumuzu milletimize ödemektir. İnsan haklarına ilişkin ülkemizdeki tüm kurumların aynı masa etrafında buluştuğu bu toplantının ortak aklı ve kurumsal iş birliğini daha da güçlendirecek önemli sonuçlar üreteceğine yürekten inanıyorum. Bugün ortaya koyacağımız değerlendirmeler, yalnızca bugünün çalışmalarına yön vermeyecek, Türkiye'nin insan hakları standartlarını daha ileriye taşıyacak yeni adımların kapısını aralayacaktır. İnsan hakları vizyonunu güçlendirmeye, demokrasiyi daha yüksek standartlara taşımaya kararlılıkla devam edeceğiz."
Bakan Yılmaz Tunç, Adalet Bakanlığı olarak insan hakları alanında görev yapan kurumların kapasitesini güçlendirme noktasında da her türlü lojistik desteği vermeye hazır olduklarını sözlerine ekledi.
Toplantıya Bakan Tunç'un yanı sıra bakan yardımcıları Mehmet Yılmaz, Niyazi Acar ve Hurşit Yıldırım ile TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı Çiğdem Erdoğan, TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Serap Yazıcı Özbudun, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Derya Yanık, TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanı Sunay Karamık, Kamu Denetçiliği Kurumu Başkanı Mehmet Akarca, Kişisel Verileri Koruma Kurumu Başkanı Faruk Bilir, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Başkanı Fahrettin Altun, Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu Başkanı Hasan Tahsin Fendoğlu ve Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Dairesi Başkanı Abdullah Aydın katıldı.





















