TÜM KATEGORİLER
Eşinin Mezarını Açtırdı
Acılı eş, doğum yaptıktan sonra kaybettiği karısının mezarını açtırarak sorumluları bulmak istiyor.
Selçuklu Ferat-Gülfem Çaplık çifti, dünyaya gelecek bebeklerinin sevincini yaşayamadı. Bebekleri dünyaya geldikten sonra yoğun bakıma alınan eşi Gülfem Çaplık'ın (19) anestezi sırasında öldüğünü iddia eden acılı eş Ferat Gülfem, sorumluluğu olduğunu iddia ettiği hastane ve doktorlar hakkında suç duyurusunda bulundu. Mahkemenin aldığı kararla, 8 Temmuz 2012'de yaşamını yitiren Gülfem Çaplık'ın mezarı kesin ölüm nedeninin belirlenmesi amacıyla açıldı.
İzmir İl Halk Sağlık Müdürü Uz. Dr. Bedia Türkyılmaz da, konuyla ilgili inceleme yaptıklarını, hastahaneden tüm belgeleri istediklerini açıkladı.
SAĞLIKLI BİR HAMİLELİK DÖNEMİ GEÇİRDİ
Sağlıklı bir hamilelik dönemi geçirdiğini iddia ettiği eşine hastane hastane dolaştıktan sonra doğuma aldırabildiğini savunan acılı eş, henüz bir yıllık evli olduğu eşinin anestezi uzmanının doğumda olmaması nedeniyle yaşamını yitirdiğini iddia etti.
Murat Çaplık, yaşadıklarını şöyle aktardı: "Eşim sağlıklı bir hamilelik geçirdi. Selçuk Devlet Hastahanesi'ne gidiyorduk. Son kontrolden sonra bize İzmir ve Aydın'daki hastahaneleri önerdiler. Biz de eşimle birlikte önce Aydın Çocuk ve Doğum Hastanesi'ne gittik. Ama bu hastanenin acil servisinin Aydın Devlet Hastanesi'ne kaldırıldığını söylediler. Daha sonra Aydın Devlet Hastanesine gittik, ama burada da eşimi yatırmadılar. O gece Aydın'da kaldık. Sabah tekrar Aydın Çocuk ve Doğum Hastanesi'ne gittik. Bu kez 'eşiniz taş düşürüyor olabilir' dediler. Buradan tekrar Selçuk Devlet Hastanesi'ne geldik. Bu kez bize, 'Evde istirahat edin' dediler. Eve gidince eşimin sancıları sıklaştı ve tekrar Selçuk Devlet Hastanesine geldik. Bizi buradan ambulansla İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk ettiler. Burada eşimi acilen kadın doğum servisine aldılar.
Doktorlar doğum için 14 gün geciktiğimizi söyledi. 25 Haziran'da hastaneye giriş yaptık. Bizi iki gün beklettiler. Ertesi gün eşimi iyi gördüm. 27 Haziran'da ilgili doktorlar bana bir evrak getirdi. Acil imzalamam gerektiğini söyleyip, 'Normal doğum olmuyor, sezaryene alacağız' dediler. 27 Haziran 2012 saat 22.30'da bebek dünyaya geldi. Ameliyathanenin kapısının önünde eşimi beklemeye başladım. Bir iki saat sonra çocuğunuz oldu deyip bebeğimi bana verdiler. Bebeği çocuk servisine çıkarttılar. Eşimi beklerken bana hiçbir bilgi verilmedi. O gecenin sabahı saat 09.00'a kadar bekledim. Güvenlik içeri girmeme de izin vermiyordu. Çocuğumu görmeye gittiğimde hemşirenin kucağındaydı. Birbirleriyle konuşurlarken, diğeri 'Bu çocuk kimin?' diye sorduğunda; diğer hemşire de; 'Annesi vefat eden çocuk' dedi. Ben o an kendimi kaybettim. Eşim anestezi yoğun bakımda yatıyormuş, ihmal var, veya yok hiçbir bilgi vermediler."
Eşi Gülfem Çaplık'ı anestezi yoğun bakım ünitesinde günde bir defa ziyaret ettiğini, burada eşinin solunum cihazına bağlı olduğunu belirten Ferat Çaplık, sözlerini şöyle sürdürdü: "Eşim Anestezi yoğun bakımda yatarken göz kapakları küf tutmuş gibiydi. Dili ve ayaklarının uçları morarmaya başlamıştı. Bu yerleri sürekli pamuğa sarıyorlardı. Eşim burada 14 gün kaldı. Son gün bana eşimi göstermediler. Oysa bir gün önce eşimi görmüştüm ve son gün bana 'Başınız sağ olsun eşiniz vefat etti' dediler. Bana eşimin cesedini, kucağıma da bir çocuk verdiler. Olaydan üç gün sonra ben ilgili hastane hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundum."
Çaplık, eşi Anestezi Yoğun Bakım ünitesinde yatarken sağlık durumu hakkında sürekli bilgi almaya çalıştığını ancak anestezi yetkililerinin kendisine herhangi bir bilgi vermediğini anlatarak sözlerine şöyle devam etti: "Bize sürekli 'Eşinizin bu durumda olmasının bizimle bir ilgisi yok' diyorlardı. Kadın doğum uzmanı olan ve eşimin ameliyatına giren Dr. Burcu Kasap, 'Niye böyle oldu?' diye sorduğumuzda tedirgin bir şekilde; 'Hastanızın bu hale gelmesinin sebebi, çocuğun doğumu ile ilgisi yok. Ne olduysa anestezi sırasında oldu. Dikişleri kendi ellerimle attım, çok sağlıklıydı. Uyandıramamışlar. Doğumun 14 gün gecikmesi bebeğe bir zarar vermez' demişti. Ama bizim edindiğimiz bilgilere göre, anestezi uzmanı ameliyata girmemiş, asistanı görevlendirmiş. Normal şartlarda ameliyata uzman girmesi gerekiyormuş. Bizden kaçıyor"
Hastane içerisinde bazı araştırmalar yaparak eşinin ölüm sebebinin ihmal olup olmadığını araştırdığını belirten Çaplık, aldığı bilgiyi şöyle aktardı: "Aldığımız bilgilere göre hastaneye yeni bir makine alınıyor. Eşimin sezaryeninde bu makine kullanılıyor. Ama makine arıza yapınca asistan makineden anlamıyor. Uzman doktor ameliyat sırasında olmadığı için eşim kötüleşiyor ve komaya giriyor."
Ferat Çaplık, eşinin adını verdiği kızına yengesinin baktığını belirterek, yaşanan olaya tepkisini, "Evlendiğimizden bu yana eşim hasta olmadı. Ağrı kesici bile kullanmazdı. Aile hekimimiz bile 'Böyle sağlıklı bir gebemiz olmamıştı' demişti. Olayda sorumluluğu olanlar ortaya çıksın" şeklinde ifade etti.
OLAY İNCELENİYOR
Öte yandan İzmir İl Halk Sağlığı Müdürü Uzman Dr. Bediha Türkyılmaz, konunun takipçisi olduklarını belirterek, "Biz tüm anne ölümlerini müdürümüz bünyesindeki komisyonlar ile birlikte ayrıntılı olarak büyük bir titizlikle inceliyoruz. Komisyonda yer alan hocalarımız, hamileliğin başlangıcından, doğum sürecine kadar tüm detayları ayrıntılı bir şekilde inceliyor. Bu konuda söz konusu hastaneden hastayla ilgili tüm evrakları istettik" açıklamasını yaptı.
