Haberler

Dha Yurt Bülteni-17

Kız yurdundaki 'Samara' korkusunda 3 şüpheli ifade verdi (EK)PANİK ANLARI KAMERADAKaraman'da, Nefise Sultan Kız Yurdu'nda öğrencilerin korku yaşamasına neden olan olayla ilgili soruşturma sürerken yaşanan panik anlarına ilişkin yeni görüntüler ortaya...

Kız yurdundaki 'Samara' korkusunda 3 şüpheli ifade verdi (EK)

PANİK ANLARI KAMERADA

Karaman'da, Nefise Sultan Kız Yurdu'nda öğrencilerin korku yaşamasına neden olan olayla ilgili  soruşturma sürerken  yaşanan panik anlarına ilişkin yeni görüntüler ortaya çıktı

Görüntü Dökümü

-----------------

-Öğrencilerin panik anlarından görüntü

Haber: KARAMAN,

==============================================

FETÖ sanığı: En büyük sanayi kuruluşunun sahibiyken, şimdi eşim fakirlik belgesi aldı

GAZİANTEP'te, FETÖ/PDY Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması soruşturması kapsamında 2'si tutuklu 25 sanığın yargılandığı Naksan Holding'e yönelik davanın görülmesine başlandı. İlk duruşmada savunma yapan holdingin eski yönetim kurulu başkanı Cahit Nakıboğlu, suçlamaları kabul etmediğini belirterek, gözyaşları içerisinde hayatının geri kalan bölümünü torunlarının yanında geçirmek istediğini söyledi. Tutuklu sanıklardan holdingin yöneticilerinden Taner Nakıboğlu ise bir zamanlar Türkiye'nin en büyük sanayi kuruluşlarından birisinin sahibiyken, şimdi eşinin fakirlik belgesi aldığını belirterek, "Büyük üzüntü yaşıyorum" dedi. FETÖ/PDY'nin 'para kasası' olduğu ileri sürülen ve Gaziantep 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesinde, 'Silahlı terör örgütü yönetme, terörizmin finansmanı hakkında kanuna muhalefet, suç gelirlerinin önlenmesi hakkındaki kanuna muhalefet, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerini aklama ve vergi usul kanununa muhalefet' suçlarından cezalandırılması talep edilen Naksan Holding'in eski yönetim kurulu başkanı Cahit Nakıboğlu ve oğlu Taner Nakıboğlu ilk kez hakim karşısına çıktı. 628 sayfalık dava iddianamesinde Naksan Holding bünyesinde 51 şirketin bulunduğu, yapılan inceleme sonucunda bu şirketlerin FETÖ/PDY terör örgütünün sermayesi ile ticari alanda faaliyette bulunmak üzere kurulduğu ve örgüte ait bir iktisadi işletme olduğu belirtildi. Nakıboğlu ailesinin, şehrin çeşitli yerlerindeki iş yeri, konut, iş hanı gibi taşınmazları satarak yaklaşık 22 milyon doları başka bir hesaba aktardığını belirtilen iddianamede, kayyum atanmasından önce de holdingin içinin boşaltıldığı bilgisine yer verildi.9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmasında, tutuklu olan Naksan Holding'in eski yönetim kurulu başkanı Cahit Nakıboğlu, oğlu Taner Nakıboğlu ile tutuksuz sanıklardan savunmalarını yapmaları istendi. Tutuklandıktan sonra ilk kez hakim karşısına çıkan Cahit Nakıboğlu da duruşmada savunmasını yaptı. Hastalığı nedeni ile konuşmakta ve ayakta kalkmakta sorun yaşayan Nakıboğlu, suçlamaları reddettiğini ve 'Etkin Pişmanlık' hükümlerinden yararlanmak istediğini söyledi. Silahlı terör örgütü üyesi olmadığını ifade eden Nakıboğlu şunları dedi: "Cahit Nakıboğlu olarak hiçbir zaman silahlı terör örgütü FETÖ/PDY üyesi olmadım ve yöneticiliğinde bulunmadım. Bu örgütle bağlantılı hiçbir dermek ve odaya kayıt yaptırmadım. HÜRSİAD'a benim haberim olmadan gerçekleşmiştir. Bank Asaya'ya terör örgütü başının talimatı ile para yatırmadım bu banka da hesabım dahi yoktur. ByLock veya başka bir şifreli haberleşme programı kullanmadım. Naksan'la bağlantılı olarak 51 şirket yazılmış bunların sadece 26'sı, Naksan Holding bünyesindedir. Diğer 20'sinin Naksan ve diğer ortaklarımla ilgisi yoktur. Diğer 5 şirket ise kardeşim Osman Nakıboğlu ve oğulları tarafından kurulmuştur. İddianamede şirketlerin sınıflandırılması yanlış yapılmıştır. Bizimle ilgisi olmayan şirketlerde bizimle ilişkilendirilmiştir. Ortağı olduğum Naksan Holding ve bağlı şirketler Mali Suçlar Araştırma Kurulu tarafından incelenmiş ve terör örgütüne para aktarmadığım ortaya çıkmıştır."

"DEVLETİ YÖNETENLER GİBİ KANDIRILMIŞIM"

FETÖ/PDY soruşturması kapsamında kayyum atanan Güney Eğitim Kurumları'na okul yapılması için arsa hibe ettiğini kabul eden Nakıboğlu, şöyle devam etti: "2006 yılında annemden miras kalan arsayı okul yapılsın diye Güney Eğitim Kurumları'na verdim. Bu arsayı vermemde dönemin Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in olumlu referansı da etkili oldu. Bu okula benim adımın verilmesi, benim bilgim dışında gelişen bir olaydır. Yine bu okulun açılışına Hüseyin Çelik ve birçok bakan katıldı. Okul arsasını verdiğim tarih itibari ile ülkeyi yönetenlerin de olduğu gibi yurt içinde ve yurt dışında öğrenci okutan, memleket için yararlı işler yapan cemaat zannediyordum. Kandırılmışım. Örgüte üye olmamakla beraber beşeri münasebetimi de 2012 yılı itibari ile kestim." Tutuklanmadan önceki dönemde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la görüştüğünü aktaran Nakıboğlu, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la 24 Mart 2016 tarihinde külliyede 2 saat baş başa özel olarak görüştük. Orada kendisine devlete bağlılığımızı arz ettik. Daha sonra 14 Mayıs 2016 tarihinde, Cumhurbaşkanımızın daveti ile kızı Sümeyye hanımın düğününe eşimle beraber katıldım. Ben terör örgütü üyesi olsaydım, Cumhurbaşkanımız benimle görüşür müydü?" diye konuştu. Sağlık problemleri nedeni ile cezaevi şartlarında daha fazla kalmaması gerektiğini aktaran Cahit Nakıboğlu gözyaşlarını tutamayarak, "4 Kişilik koğuşta. 32 kişi kalıyoruz. Benim çayımı, kahvemi sağ olsun oğlum ve oradaki gençler içiriyor.  Günde 46 farklı ilaç kullanıyorum. Beyin damarlarında tıkanıklık var her an felç geçirme riskim var. Hastane raporlarını dosyaya koyduk. Bundan sonraki hayatımı torunlarımın yanında ailemle geçirmek istiyorum. Tahliyemi talep ediyorum, en azından ev hapsi verilmesini istiyorum" dedi. Babasından sonra konuşan Taner Nakıboğlu da üzerine atılı suçları kabul etmediğini beyan etti. Terör örgütü üyeliği ve yöneticiliği suçlamaları karşısında şaşırdıklarını ve büyük üzüntü yaşadıklarını söyleyen Taner Nakıboğlu şunları dedi: "Ne benim ne de ailemin terör örgütü üyeliği veya yöneticiliği ile bir işi olmamıştır. Biz ne örgüt elebaşı Fetullah Gülen ile irtibat halinde olduk ne de onun talimatı ile hareket ettik. FETÖ/PDY için şirket kurmadık ve bu örgüte para aktarmadık. Örgütle organik bağımız olmadı, örgütün hiyerarşik yapısı içerisinde yer almadık. Bazı işadamları kendi tutuklanma korkuları ile bizi günah keçisi ilan etti. Hakkımızda ifade veren tanıkların ifadeleri duyumlara, onların düşüncelerine ve kanılarını yansıtmaktadır. Bizim ambalaj firmamız Avrupa'da en büyüğü dünyada ise ilk 10 içerisinde yer alan bir firmadır. Bize husumet besleyenler bizim hakkımda yalan ifade vererek iftira atmıştır."

"EŞİM FAKİRLİK BELGESİ ALMIŞ"

Taner Nakıboğlu, şirketin içinin boşaltıldığına yönelik iddialarında yalan olduğunu belirterek, "20 Temmuz'da ben 22 Temmuz'da babam Cahit ve kardeşim Emre Nakıboğlu gözaltına alındı. Aynı gün bütün şirketlerimize kayyum atandı. Bizim kayyum atanacağını önceden bildiğimiz iddia ediliyor. Biz ne yurt içinde ne yurt dışında para sakladık. Annemin emekli maaşına kaldık. Çok üzülüyorum ama eşim devletten fakirlik belgesi almış. Biz bu duruma düştük. Ben beratımı ve tahliyemi talep ediyorum" diye konuştu. Duruşma diğer sanıkların dinlenmesi ile devam ediyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------

Adliye binası

Adliye binası önündeki Türk bayrağı

Adliye tabelası

Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 41 MB

Haber- Kamera: Eyyüp BURUN -GAZİANTEP,

==============================================

Pancar tarlasında öldürülen çiftçinin kuzeni ve eşi gözaltında

KONYA'nın Altınekin ilçesinde pancar tarlasında tabancayla başından vurularak öldürülmüş bulunan Ali S.'nin (37) amcasının oğlu İskender S. (47) ile eşi Zekiye S. (31) gözaltına alındı. İskender S.'nin ifadesinde, kuzenini, eşi Zekiye S. ile ilişki yaşadığından şüphelenmesi üzerine öldürdüğünü söylediği öğrenildi.

Olay, geçen 2 Kasım günü Altınekin ilçesine bağlı Yenice Mahallesi Kalınyer mevkiinde bulunan pancar tarlasında meydana geldi. İlçede çiftçilik yapan 2 çocuk babası Ali S., pancar sökmeye gittiği tarlasında sabah saatlerinde işçiler tarafından başından tabancayla vurularak öldürülmüş bulundu. Olayın ardından çalışma başlatan İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, Ali S.'nin akrabası ve çevresindeki 70 kişinin ifadesine başvurdu. İfadesine başvurulanlardan 24 yaşındaki Mükremin S., ölü bulunan Ali S.'nin amcasının oğlu İskender S.'ye daha önce tabanca verdiğini ileri sürdü. Jandarma, durumdan şüphelenip çalışmasını 3 çocuk babası çiftçi İskender S.'nin üzerine yoğunlaştırdı. İskender S., tedirgin davranışları ve çelişkili ifadeleri üzerine gözaltına alındı.

EŞİ 'ORTADAN KALDIRALIM' DEDİ İDDİASI

İskender S., ifadesinde, Ali S.'nin eşi Zekiye S. ile gönül ilişkisi yaşadığını ve kuzeninin  bu ilişkiden şüphelenmeye başladığını belirterek, "Zekiye S., bana 'Şunu ortadan kaldıralım ve şundan kurtulalım' diye cep telefonu mesajı attı. Mesaj üzerine tarlaya gittim ve traktör üzerinde bir süre Ali S. ile sohbet ettik. Daha sonra tabancayla başına ateş ederek öldürdüm. Kaçarken de yolda tabancayı attım" dedi.

Jandarma, yaptığı aramada cinayetin işlendiği tabancayı bulamadı. İskender S.'nin ifadesinin ardından Ali S.'nin eşi Zekiye S. ile olayla bağlantısı olduğu ileri sürülen Mükremin S. gözaltına alındı. 3 şüpheli sorgularının ardından adliyeye sevk edildi.

"ARAMIZDA UFAK BİR MESELE VARDI"

Konya'nın Altınekin ilçesinde pancar tarlasında amcasının oğlu Ali S.'yi tabancayla başından vurularak İskender S., gazetecilerin 'Niçin öldürdünüz? ' sorusuna "Aramazıda ufak bir mesele vardı" diye cevap verdi.

Gözaltını alınan İskender S. öldürülen Ali S.'nin eşi Zekiye S. ve olayla bağlantısı olduğu ileri sürülen Mükremin S., Cumhuriyet Savcılığı'ndaki ifadelerinin ardından tutuklanmak istemiyle mahkemeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

-----------------

Şüphelilerden detay

Adliye binasından detay

Ölen Ali S.'nin vesikalık fotoğrafı

Haber- Kamera: Tolga YANIK- Hasan DÖNMEZ KONYA,

============================================

Telefon dolandırıcılığına 26 gözaltı

AYDIN'ın Efeler İlçesi'ndeki bir vatandaşı dolandırmaya kalkışan M.R.D., parayı alırken suçüstü yakalandı. Gözaltına alınan M.R.D.'nin ifadesi sonrası yapılan operasyonla 25 kişi daha yakalandı.

Telefon dolandırıcısı 16 yaşındaki M.R.D., geçen 25 Ekim'de Hıdır Şen'i telefonla arayarak kendisini polis olarak tanıttı. Terör örgütüyle bağlantısının tespit edildiği yalanıyla korkuttuğu ve para karşılığı yardımcı olacağını söylediği Şen'i, 34 bin TL dolandırdı. O anlar ise bir işyerinin güvenlik kamerasınca görüntülendi. Kimliği belirlenen M.R.D.'nin yakalanması için çalışma başlatıldı.

SUÇÜSTÜ YAKALANDI

Dün M.R.D., aynı yöntemle 67 yaşındaki Yusuf Boşkurt'u dolandırmak istedi. Boşkurt'tan 54 bin TL para isteyen M.R.D.'de, parayı istediği yere getirmesini söyledi. Şüphelenen Boşkurt'in ihbarıyla polis harekete geçti. Buluşma noktasına gelen polis, M.R.D.'den parayı alırken suçüstü yakalandı. M.R.D. ile birlikte hareket ettiği öne sürülen 25 kişi daha yakalandı. Toplam 26 şüphelinin emniyetteki işlemleri sürüyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

--------------------------------

Güvenlik kamerası görüntü

Genel ve Detay görüntü

Haber- Kamera: Burhan CEYHAN / AYDIN,

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Cahit Nakıboğlu Gaziantep Altınekin Konya Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title