Haberler

Bakan Yılmaz: "Bakanlıkta Benim Dışımda Kimsenin Siyaset Yapma Hakkı Yoktur"

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, bir bakanlıkta bakan dışında hiç kimsenin siyaset yapmasının doğru olmadığını vurgulayarak, "Eğer biri siyaset yapacaksa o da bakandır.

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, bir bakanlıkta bakan dışında hiç kimsenin siyaset yapmasının doğru olmadığını vurgulayarak, "Eğer biri siyaset yapacaksa o da bakandır. Milli Eğitim Bakanlığında benim dışımda kimsenin siyaset yapma hakkı yoktur. Bize emanet edilen ve ülkemizin geleceği evlatlarımızın hiçbirini dışlamadan, ötekeleştirmeden hepsini kucaklayacağız" dedi.

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba ile Kalkanıma Bakanı Lütfi Elvan, Mersin'de Milli Eğitim Müdürleri Toplantısı'na katıldı. Suphi Öner Öğretmen Evinde gerçekleşen toplantıda Bakanlara, Mersin Valisi Ali İhsan Su, AK Parti milletvekiller ile protokol üyeleri eşlik etti.

Programda konuşan Bakan Yılmaz, Türkiye'nin çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkması için öncelikle yetişmiş insan gücüne ihtiyaç olduğunu söyledi. Yetişmiş insan gücünü okulların sağlayacağını belirten Yılmaz, "Okulun iyi olması da okulun yöneticilerine ve öğretmenler tarafından verilen eğitimin kalitesine bağlıdır. Nesil yetiştirme sorumluluğu yüklenen bir kurum olarak her zaman bu sorumluluğun farkında olalım. Herkesten daha fazla çalışmalı herkesten daha hassas olmak zorundayız. Hangi alanda olursa olsun bütün çalışmalarımızın amacı çocuklarımıza kalkınmış refah içerisinde güçlü bir Türkiye bırakmaktır. Bunu da ancak eğitimle başarabiliriz. Geleceğin teminatı olan evlatlarımızın kişilik, yetenek ve kabiliyetlerini en üst düzeyde geliştirerek iletişim becerisi yüksek, takım çalışmasına uyumlu, eleştirisel ve analitik düşünceye sahip kişiler olarak yetişmesini istiyoruz. Türkiye'nin en büyük yatırımı beşeri sermayeye yapılan yatırımdır. Beşeri sermayenin ülke ekonomisine gelişini kolaylaştıracak şekilde yetiştirilmesi için de, demokrasinin kökleşmesi içinde nitelikli eğitim şarttır. Beşeri sermaye eğitimle değerlidir, Türkiye beşeri sermayesini güç olarak kendisine dönüştürmesi başarabilmiş ender ülkelerden biridir" diye konuştu.

"2019 yılında tüm Türkiye'de tekli eğitime geçmeyi amaçlıyoruz"

Bugün Türkiye'deki başarıların hepsinin arkasında eğitim olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Ne eksiklik varsa onun da sebebi eğitimdir. Eksiklikleri gidermenin yolu da eğitimden geçmektedir. Bakanlık olarak merkezi hükümetin bütçesinden en büyük payı, en büyük bütçeyi alıyoruz. 2003'den günümüze kadar Türkiye genelinde 64 milyar eğitim yatırımı yaptık. 2003 yılından günümüze de kadar 282 bin 166 yeni derslik yaptık. 2019 yılı sonuna kadar tüm Türkiye'de tekli eğitime geçmeyi amaçlıyoruz. Bunun için 58 bin dersliğe ihtiyacımız var. 47 bin dersliğimiz inşa halinde. Allah nasip ederse, İstanbul'a özel bir gayret gösterilirse 2019 yılı sonuna kadar bu hedefi yakalarız" ifadelerini kullandı.

4 milyar 626 milyon ücretsiz kitap dağıttıklarının altını çizen Yılmaz, "Bunun bedeli de 2 milyar 680 milyonun üzerinde. Yine eğitimin kalitesi artsın diye, anneler çocuklarını okula düzenli yollasınlar diye şartlı eğitim yardımı programını başlattık. Bugüne kadar yaklaşık 25 milyon öğrencinin annesine 6 milyar para ödedik. Yine ücretsiz yetiştirme ve destekleme kursları veriyoruz. Geçen yıl bu kurslara 9 milyonun üzerinde öğrenci katıldı. Eskiden dershanelere giden öğrenci sayısı 4 milyonun üzerinde. Bu yıl ise 100 veya ancak o kadar. Yabancı dil konusunda da 81 ilde yaklaşık 800'e yakın pilot okul belirledik. Bu okullarda yaklaşık 100 bine yakın öğrenciye haftalık 15 saat İngilizce eğitimi veriyoruz. İnşallah bir yıl içinde bunun sonuçlarını gördükten sonra da diğer tüm okullarda yaygınlaştıracağız" şeklinde konuştu.

Türkiye'de özel sektörün de eğitim yatırımlarını arttırdığına dikkat çeken Yılmaz, "2002 yılında özel okullardaki öğrenci sayısı 233 bin iken bu yıl 1 milyon 327 bin. Bu yıl 75 bin yeni öğrenciye destek verdik, toplam 305 bin öğrenciye eğitim ve öğretim desteği veriyoruz. Son 2 yılda açılan özel okul sayısı 2 bin 709'dur. Kaliteli eğitim için teknolojiyi eğitimle buluşturmak lazım. Bu bilinçle 952 bin bilgisayar okullarımıza ulaştı. 41 bin 405 okula ADSL ve uydu üzerinden internet bağlantısını sağladık. 30 bine yakında bilişim teknolojileri sınıfı açıldı. Cumhuriyet döneminin en büyük yatırımlarından biri olan Fatih Projesini başlattık. Milli eğitim hizmetleri her vatandaşımızı ilgilendirmektedir. Her hizmet önemlidir ama eğitim geleceğimizi şekillendiren bir hizmet alanı olduğu için diğerlerinden çok daha önemlidir" dedi.

"Benim dışımda kimsenin siyaset yapma hakkı yoktur"

Milli eğitim il müdürlerine de talimatlar veren Yılmaz, "Eğitimin kalitesinin yükselmesinde en önemli rolü okul yöneticileri ve öğretmenler sağlar. Onların motivasyonunu sürekli yüksek tutmamız gerekir. Çalışanlarınıza her fırsatta yakın olmaya özen gösterin. Bu anlamda sık sık okulları ve öğretmen odalarını ziyaret edin. Yatırımlarımızı günü gününe takip etmenizi istiyorum. Okullarımızın güvenliği önemlidir. Toplumumuzun ortak değerlerine sahip çıkın. Hepsi bizim ortak değerimizdir. Bir bakanlıkta bakan dışında hiç kimsenin siyaset yapması doğru değildir. Eğer biri siyaset yapacaksa o da bakandır. Çünkü biz hükümetin temsilcisiyiz. Milli Eğitim Bakanlığında benim dışımda kimsenin siyaset yapma hakkı yoktur. Bize emanet edilen ve ülkemizin geleceği evlatlarımızın hiçbirini dışlamadan, ötekeleştirmeden hepsini kucaklayacağız. Bizim hükümet olarak anlaşımız budur. 81 milyonu kucaklamak zorundayız. Hepsi bizim vatandaşımız, hepsi bizim kardeşimiz" diye konuştu.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba da eğitimcilerin Türkiye'nin en önemli insanı olduğunu belirterek, "Bu bir takım oyunudur. Burada fiziki binalar yetmez. Bizleri yetiştiren sizlersiniz. Çok değerli öğretmenleri ve idarecileri olmadığı takdirde emin olun binalar ne kadar güzel olursa olsun, sizlerin buradaki katkıları benim için çok önemli. Her biriniz bir lidersiniz, binlerce öğretmeniniz var. Öğretmen arkadaşlarımız sizleri takip ediyor. Siyaseti bizler yapabiliriz ama bir öğretmen, bir tarım il müdürü, bir sağlıkçı siyaset yapmaz. Sadece ve sadece hiç ayrım yapmadan bütün vatandaşına eşit şekilde hizmet verir. Parayı bulursunuz. Eğitimi olan insan parayı yakalar ama parası olan adamın eğitimi yakalama imkanı olmayabilir" ifadelerini kullandı.

"Çocuklarımız ne kadar bilgili ne kadar vasıflı yetişirse Türkiye'nin gelişmesi, kalkınması da o kadar hızlı olacaktır"

Kalkınma Bakana Lütfi Elvan ise dünyada çok hızlı bir değişim ve dönüşümün yaşandığını dile getirdi. 40 yıl 50 yılda gerçekleşen değişimlerin artık birkaç ayda gerçekleşebildiğini vurgulayan Elvan, "Ülkeler adeta birbirleriyle yarış içerisindeler ve her ülke koşar adım ilerleyip refah düzeyini arttırmak ve dünya pastasından daha fazla pay alma arzusundadır. Böyle bir ortamda bizlere çok büyük bir görev düşüyor. Eğer 100 yıl öncesine dönerseniz, en önemli belki gelişmenin, kalkınmanın unsuru fiziki sermayeydi. Bugün fiziki sermayenin yerini beşeri sermaye almıştır. Sizin beşeri sermayeniz ne kadar güçlüyse ülke olarak o kadar güçlüsünüz demektir. Beşeri sermayedeki gücü eğitimle sağlayacağız. İnsana odaklanacağız. Eğitim kalitemizi daha da artırmak için çalışacağız. İl milli eğitim müdürlerinin o kadar yükü fazla ki, müdürlerimiz Türkiye'nin geleceğini belirleyecek olan sizlersiniz. Çocuklarımızı geleceğe hazırlayanlar sizlersiniz. Eğer bizim çocuklarımız ne kadar bilgili ne kadar vasıflı yetişirse Türkiye'nin gelişmesi, kalkınması da o kadar hızlı olacaktır. Bunu yaparken sadece bilgiyle donanımlı hale getirmek yetmiyor. Değerlerimizi de muhafaza ederek dünyada bu yarışa katılmalıyız" şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Bakan Yılmaz, Bakanlar Elvan ile Fakıbaba ve Vali Ali İhsan Su'ya hediye verdi. - MERSİN

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Politika

Cevdet Yılmaz Türkiye Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title