Haberler

Babasının Oğlu Burak Özdemir

Güncelleme:

Burak Özdemir 16 yaşındayken babası İsmail bey İstanbul- Aksaray'daki Hatay Medeniyetler Sofrasını açtı. Oğlunun bu işi sahiplenmesi ve çok başarılı olması İsmail beyin çok hoşuna gitti ve diğer şubeleri olan Taksim ve Etiler şubesini açtı. Şu an 4 şubesi olan Hatay Medeniyetler Sofrası yeni şubelere doğru yol alırken Medya dünyasındaki isimlerin uğrak noktası haline geldi. Burak Özdemir ile sohbet ederken bu yolda ilerleyeceğini şu an başka projelerle ilgilenmediğini ifade ediyor. Burak bey misafirleri ile tek tek masalarına giderek ilgileniyor. Kapıdan gelen misafirlerini özenle kendisi karşılıyor. Aynı şekilde misafirleri giderken de kapıya kadar onları kendisi uğurluyor. Burak Özdemir ünlü isimler tarafından öyle çok seviliyor ki, ünlüler doğum günlerini , Burak beyin o eşsiz hizmet kalitesinden keyif duydukları için burada kutlamaya başladılar. Benzeri olmayan lezzetlere ev sahipliği yapan Burak bey özellikle temizliğe, misafirlerinin nasıl karşılandığına, saygıya ve hizmette kusur olmamasına çok özen gösteriyor. Hatay Medeniyetler Sofrasının yönetim kurulu başkan yardımcısı genç ve çok başarılı olan iş adamı, aynı zamanda, İsmail Özdemir'in oğlu olmakla gurur duyan genç iş adamı Burak Özdemir'e hoş geldiniz diyor ve soruyorum.

Burak bey, sizden kendinizi tanıtmanızı istesem, bize kendinizden kısaca söz eder misiniz?

Ben 1994 Hatay Yayladağ doğumluyum. Şu an Eskişehir Anadolu Üniversitesinde işletme 2ci sınıfta eğitimime devam ediyorum. Ben iş hayatımda 7 yaşından bu yana, babam olan İsmail Özdemir' in yanında yetişmiş olan işime aşık bir insanım. İş hayatımdaki başarımı babama borçluyum. Biz Hatay Medeniyetler Sofrasını 5 yıldır İsmail Özdemir'le birlikte İstanbul'da yürütmekteyiz. Ben aslında bu işte 3'cü kuşağım. Benim dedemin Hatay'da ufak bir lokantası vardı, biz ondan esinlenerek 2009'da İstanbul'da ilk olarak Aksaray'da kurduk. Arkasından kendi kadromuzla Taksim'deki şubemizi açtık. Bizim misafirlerimizin yoğunluğu, medya camiası ve ünlülerimiz ve tüm Ortadoğu bizim lezzetlerimizi seviyor ve destek veriyorlar. Biz bu destekler doğrultusunda 2014 yılında en son şubemiz olan Etiler şubemizi açtık. İnsanlar bir İtalyan mutfağı, bir Fransız mutfağı dediği zaman biz neden bir Türk mutfağı olmasın", Neden Hatay mutfağı olmasın diye düşünerek Hatay Medeniyetler Sofrasını kurduk. Biz yerli ve yabancı olmak üzere her şubemizde günlük 500-600 kişi ağırlamaktayız. Bunların çoğu yabancı olduğu için biz Hatay mutfağını önce onlara sonrada Türk müşterilerimize tanıtıyoruz. Bundan ötürü onur ve gurur duyuyoruz. Bu arada bizi yalnız bırakmayan ünlü isimlere teşekkür ediyorum.

Bu işi çok mu seviyorsunuz?

Ben gelen misafirlerimi evimde gibi ağırlamayı seviyorum. Benimde vizyonum bu. Ben 16 yaşında iken Aksaray Hatay Medeniyetler Sofrasının başında oldum. Tabi ki İsmail Özdemir'in bana çok desteği oldu. Ben onun yolunda ilerledim ve misafirlere kendimi ve mekanımızı kısa zamanda çok sevdirdim. Misafirlerimiz sadece yemek için değil beni ziyaret etmek için bile gelmeye başladılar. Başarının sırrı özgüvenden geçiyor. Ben daha yolun başında olduğumu düşünüyorum. Benim babamdan aldığım en büyük tecrübe çok çalışarak başarılı olunur. Ben patronum deyip oturanlar, başarılı olamaz diye düşünüyorum.

Burak bey gelen misafirlerinizin sizinle resim çektirmek istediklerini gördüm. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

Biz görsel medyaya çok önem veriyoruz. Sizinle ve sizin gibi arkadaşlarımız sayesinde dergilere, gazetelere ve televizyonlara çıkıyoruz. İnsanlar bu suretle bizi görüyor ve lezzetlerimizi merak edip buraya geliyorlar. Bizimle resim çektirerek sosyal medyada paylaşıyorlar, buda bizim mutfağımızı beğendiklerini gösteriyor. Bende onlara iyi hizmet verebildiğimi ve onların buradan mutlu ayrıldıklarını görünce tabi ki mutlu oluyorum ve gururlanıyorum.

Hatay Medeniyetler Sofrası Ünlülerin uğrak noktası diyebilir miyiz?

Şimdi ünlü isimler yani sanatçılar olsun, oyuncular, gazeteciler olsun, bu lezzete oldukça hakim. Hatay Medeniyetler Sofrasını kendi yerleri olarak görüyorlar ve bir Türk markasının gelişmesi ve tanınması için ellerinden geleni yapıyorlar. Ben onlara sizin aracılığınızla teşekkürlerimi iletmek istiyorum.

Hayat felsefeniz nedir?

Başarının sırrı özgüvenden geçiyor. İnanmak başarmanın yarısıdır.

Hedefleriniz nedir?

İlk önce Hatay Medeniyetler Sofrasını Türkiye'nin her yanına yaymak ve daha sonra orta doğuya açılmaktır.

Ben asla vazgeçmem dediğiniz şey nedir?

Ben insanların mutlu olması için uğraşıyorum. Herhalde o insanların mutlu olduğunu, yüzündeki tebessümde görmekten asla vazgeçmem.

Sihirli bir gücünüz olsaydı bu ülkede neyi değiştirmek isterdiniz?

Bu çok özel ve çok anlamlı bir soru. Benim elimde sihirli bir değnek olsaydı tüm insanların el ele yaşadığı bir dünya yaratmak isterdim.

Televizyon programı düşünüyor musunuz?

Televizyon programı yapmam için bir çok teklif geldi ama ben henüz erken olduğunu düşünüyorum. Televizyon programı bu yıl değil a, a belki bir dahaki yaza düşünebilirim. Çünkü ben markalaşma yolundayım. Her gün kalktığımda, sanki bu işe ilk başlıyorum gibi düşünüyorum ve işime 4 elle sarılıyorum.

İçinde hiç ukte kaldı mı?

Ben aslında çocukluğumu doya doya yaşadım. Çok futbol oynadım ve büyüyünce futbolcu olmak istiyordum. Biliyorsunuz insanın kendini sevmesi çok önemlidir. Ben de kendimi çok seviyorum ve çocukluğumu keşke daha yoğun yaşasaydım.

Peki bir gün baban senden elini çekse, artık kendin yürüyeceksin dese ne yaparsın?

Ben babamla karşılıklı oturduğumda onun dudağını okuyarak ne demek istediğini anlamaya çalışırım. Benim babam hem iyi bir aile babası, hem çok iyi bir insan, hem de çok iyi ve başarılı bir iş adamı. Umarım benim üzerimden elini çekmez, bende daha iyisi olurum. Çünkü ben onun, henüz yarısı bile değilim.

Hiç unutamadığın kötü bir an var mı?

Trafikteydim, önümde bir araba takla attı o anı hiç unutamıyorum.

Bize bir anınızı anlatır mısınız?

Bir sefer babamla beraber, benden 1 yaş büyük kız kardeşimi de alıp yemeğe gitmiştik. Kız kardeşimle kavga ettik, beni iteleyince ben düştüm ve kafam kaldırıma çarptı. Kafamdan kan gelmeye başladı o an babamın sırtındaki gömleği çıkarıp kanı durdurmak için kafama sarışını ve beni kucaklayıp hastaneye koşturduğu anı hiç unutamıyorum.

Sizin gibi işletmecilik yapmak isteyen gençlere neler önerirsiniz?

Ben Aksaray'daki şubemizin başına geçtiğim zaman küçük olduğum için beni eleştirdiler. Orayı babamın açtığını ve benim bu işin üstesinden gelemeyeceğimi söylediler. Bu mekan benim, bu iş benim diye bakmadım. Aşçısından garsonuna kadar her çalışanıma, bu mekanın ve bu işin benim değil bizim olduğunu anlattım. Herkes kendi işi gibi çalışarak mekanımıza ve işimize sahip çıktı. Bu sayede başardık. İnsanın hayatındaki idolü babasıdır, ben babamı kendime örnek aldım ve onun izinden yürüdüm. Başarmamın anahtarı budur.

Fatma Çelik

Kaynak: Bültenler / Güncel

İsmail Özdemir İstanbul Aksaray Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title