Batıl İnançlar | Batıl İnanç ne demek? İslam'da Batıl İnanç ve Hurafeler

Batıl inançlar tüm din ve topluluklarda var olan ve farklı türleriyle karşımıza çıkan kehanetlere bağlı inançlardır. İlk çağlardan beri var olan ve günümüze gelen batıl inançlar genellikle doğaüstü olaylar dizisidir ve gerçeklikle alakası yoktur. Peki batıl inanç ne demektir? Bilinen batıl inançlar nelerdir? İslam'da Batıl inanç ve hurafenin yeri!
Batıl İnançlar, ilk çağlardan bu yana her dinden ya da toplumdan insanların inançları, korkuları, gelenekleri gibi noktalarında yola çıkan ve genellikle gerçeklikle hiçbir payı olmayan, doğaüstü olan olaylardan meydana gelen kehanetlere bağlı inançlardır. Bu inançlara batıl inançlar denir ve gerçek olmadığı vurgulanır. Her ne kadar kelimenin tanımı gerçeklikten uzak inançlar da olsa, dünyanın çoğu yerinde batıl inançlara inanan kişi ve toplum sayısı da çoktur. Peki batıl inanç nedir, ne anlama gelir? İşte bilinen en yaygın batıl inançlar! Peki İslam'da batıl inanç ve hurafelere nasıl bakılır? Batıl inançlar günah mıdır? İşte tüm soruların cevapları!

TDK'YA GÖRE BATIL İNANÇ NE DEMEK?
Türk Dil Kurumu'na göre "batıl" ve "batıl inanç" kelimeleri ayrı ayrı açıklanabilir. TDK'ya göre Batıl: inançlar bakımından gerçek olmayan, boş, beyhude anlamına gelmektedir. TDK'ya göre Batıl İnanç ise: Doğaüstü olaylara, gizli ve akıl dışı güçlere, kehanetlere aşırı derecede bağlı boş inanç, batıl itikat anlamına gelmektedir.

BATIL İNANÇ NE DEMEKTİR?
Batıl inanç, mantıksal bir temele dayanmayan inanç ve davranışlara verilen addır. Gerçek bir sonucu olmayan, tepkisi kanıtlanamayan davranışlarda bulunmak, sözler söylemek, veya inançlara inanmaktır. Batıl inançların kökenini eski paganist inançlarda aramak gerekir. Bu çağlardan kalma batıl inanç dediğimiz alışkanlıklar devam etmiş, oysa bir zamanlar bunları anlamlı kılan inançlar çoktan unutulup gitmiştir.Bazıları çok eski tarihlerden gelen boş inançlara ilişkin yalnızca bazı varsayımlarda bulunabiliriz. Günümüzde Ay'ın Dünya'nın bir uydusu olduğunu biliyoruz. Oysa bundan binlerce yıl önce yaşamış insanlar Ay'ın bir tanrıça olduğunu sanıyor, insanlara zenginlik ve uğur getirdiğine inanıyorlardı. Günümüzde yeni ay çıktığında sevdiği kişinin yüzüne bakmak ya da altına el sürmek türünden davranışlar o dönemlerden kalmış olabilir. At nalının uğurlu sayılmasının nedenlerinden biri, belki de eski Avrupa topluluklarından Keltlerin atın kutsallığına inanmalarıdır. Eski çağlarda topraktan çıkarılan demir cevherinden demir eşya üretme sanatının büyücülük olduğuna inanılması da bu inancı doğurmuş olabilir. Yani Batıl İnançlar aslında belli sebeplere dayandırılan, kehanetlerden yola çıkan asılsız inançlardır.
BAZI BATIL İNANÇLAR
Yolculuğa çıkan birisinin arkasından yere su dökmek, merdiven altından geçmemek, gece tırnak kesmemek ve kara kedi görmenin uğursuzluk getireceğine inanmak Türkiye'de yaygın olan batıl inançlara örnektir.Anadolu ve dünyanın bazı yerlerinde bilinen yaygın batıl inançlardan bazıları şunlardır:
- Mezarlık, ziyaret yerlerindeki ağaçları kesmemek. (çarpılacağına inanılır)
- Türbeden dışarıya bir şey, bir nesne götüren kişilerin çarpılacağı.
- Kurban kesilirken hayvan dilini dışarı çıkarırsa kurban sahibi o yıl içerisinde ölür.
- Bir çocuk sürekli ağlarsa o evde mutlaka ölüm meydana gelir.
- Ayakkabı çıkarıldığında ters dönerse, ayakkabı sahibinin tez vakitte öleceği düşünülür.
- Yarım çay içen kadın dul kalır.
TÜRKİYE'DE BATIL İNANÇLAR
Yağmur duası, Anadolu'nun çeşitli bölgelerinde sık görülür. Çocuk doğumlarında ve evlenme törenlerinde de batıl inançlar yaygındır. Yeni doğan çocuklar kırkları çıkıncaya kadar cinlerin, perilerin, şeytanların etkisi altında kalabilir diye, son derece büyük bir özen görürler. Gebeliği önleyici tedbirlerden biri olarak katır tırnağı kullanılır. Çünkü, katırın kısır bir hayvan olduğu bilinir. Batı Türkiye'nin bir yerinde de haşhaş, kahve, soğan, katır tırnağı, katran, sarımsak, kuru yumurta kabuğu tozu, su içinde bir arada kaynatılarak, gebeliği önleyici bir ilaç hazırlanır. Yeni doğan çocuklar "tuzlanır". Sözde bebeğin ileride güçlü olması böylece sağlanır, bazı yerlerde de yastığının altına kaplumbağa konur. Türkiye'nin pek çok yerinde kaplumbağalara büyük meziyetler yakıştırılır. Batıl inançlar arasında en yaygın olanlardan biri de, nazar, yani kem gözdür. Bebeklerin kırklarının çıkmasına kadar anneler babalar onları çevreye çirkin göstermeye özellikle dikkat ederler. Nazardan koruduğuna inanılan mavi boncuklar takılır. Özellikle de mavi gözlü ve sarı saçlı kişilerin gözlerinin kaldığı söylenir. Mavi boncuğun koruyucu gücü, büyünün birbirini çektiği ilkesine dayanır. Mavi gözden gelecek tehlike, mavi boncuk tarafından çekilir. Muskalara da büyük bir inanç vardır. Bunların içine genellikle Arap harfleriyle, Kur'an'dan ya da Şaman dininden dualar yazılı kâğıtlar yerleştirilir. Hepsi bir kumaş parçası içine sarılır.
HURAFE NE DEMEKTİR?
İslam'da batıl inançların karşılığı hurafelerdir. Hurafe İslam'da, mantık tabanı olmayan, gerçek hayatla ilişkisi bulunmayan inanç ve uygulamalar, iyilik veya kötülük getirebileceğine inanılan kuvvetler için kullanılır. Genellikle sihir, büyü ve bunların ürünü olan objelerle alâkalı inançlar da hurafe terimiyle ifade edilir. Geleneksel olarak hâkim dinler tarafından kendilerinden önceki daha az karmaşık ve genel kabul görmemiş inanç ve davranışlar için kullanılan hurafe, bu özelliğiyle izâfî bir tabir olup objektif anlamda kullanılması çok zordur. Antropologlar tarafından sübjektif bir tarzda, üzerinde araştırma yaptıkları kültürlerdeki bu tür tavır ve inançlar için kullanılabilirse de sadece belirli bir din açısından bakarak böyle bir ayırım yapılabilir. Dolayısıyla ancak bu şekilde yapılan bir tasnif anlamlı olabilir. Belirli bir kültürün asıl dinine muhalefet eden inanç ve uygulamalar için kullanılan hurafe kavramının modern tanımı analitik olmaktan ziyade tasvirî ve küçük görücüdür; onun kendine has mânası farklı dönemler ve ortamlara göre değişebilir.
İSLAM'DA BATIL İNANÇ VE HURAFENİN YERİ
Yrd. Doç.Dr. Osman CİLACI Diyanet İşleri Bakanlığı Dergisi'nde Batıl İnanç ve Hurafeler için şöyle demektedir: "Lügatte hurafe "inanılmaz, uydurma, yalan hikâye ve rivayet', bâtıl ise; "Boş, beyhude, yalan, çürük" anlamlarına gelir. Bir diğer açıdan bâtıl, 'Temelsiz ve devamsız olmak" anlamındaki "butlân" kökünden türeyen ve Kur'an-ı Kerim'de otuz altı defa geçen önemli terimlerden biridir. Hurafe ve bâtıl inançların kaynağını insanlık tarihinin başlangıcına kadar götürmek mümkündür. Büyük ve kitaplı dinlerin hiçbiri, cahiliye devri dinlerinin kalıntılarından kurtulamamışlardır.
Tarih baştan başa peygamberlerin hurafe ve bâtıl inançlarla mücadelelerini bize anlatmaktadır. peygamberlerin öğrettikleri dinin esaslarına sadık olan din bilginleri, her yer ve zamanda bu hurafelerle mücadele etmişler, bunların mukaddes ilâhi dinin talimatına aykırı olduğunu, müminleri küfre ve şirke kadar götürdüğünü anlatmaya çalışmışlardır. Dinler Tarihi'nde bunun pek çok misalleri vardır."























