Ana Depremde 2 Kişi Öldü, Artçı Sarsıntılar Psikoloji Bozdu

Kütahya'nın Simav İlçesi'nde dün saat 23. 15'de meydana gelen 5. 9 şiddetindeki depremin ardından yaşanan artçı sarsıntılar Simavlılara gece boyunca kabus yaşattı. İlk deprem şokunu atlatan Simavlılar durmak bilmeyen artçılar nedeniyle geceyi dışarıda geçirdi. Yetkililer depremde iki kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Merkez üssü Simav İlçesi'nin 10 kilometre doğusunda meydana gelen 5. 9 şiddetindeki deprem Ege, Marmara, İç Anadolu ve Akdeniz'in büyük bölümünde hissedildi. Büyük kentlerde vatandaşlar açık alanlara çıkarken Simav'da ise kabus gibi saatler başladı. Depremin hemen ardından 25 bin nüfuslu ilçede elektrikler kesildi. Ardından da telefonlar sustu, jeotermal hatları, içme suyu boruları patladı. İlçede evlerin bacaları devrildi, camlar kırıldı, duvarlar yıkıldı. Gecenin karanlığında hasarın boyutunu anlamakta zorlanan Simavlılar büyük korku yaşadı. Deprem Simav'ya yakın olan Şaphane, Pazarlar, Gediz İlçesinde de etkili oldu. Depremin merkez üssünün belirlenmesinden hemen sonra çok sayıda kurtarma ekibi bölgeye hareket etti.

5 KATLI BİNADAN MUCİZE KURTULUŞ

Deprem en büyük zararı 4 Eylül Mahallesi Hamza Özcan Sokak'daki 5 katlı apartmana verdi. Binanın alt katındaki işyerinin çökmesiyle birlikte birinci kattaki daire, zemin kat seviyesine indi. Dört ailelenin yaşadığı beş katlı bina yandaki dört katlı binanın üzerine yan yatarak mucize eseri yıkılmadı. Bu sırada apartmandaki dairelerin bazılarında ısınmak için kullanılan sobaların devrilmesiyle küçük yangınlar çıktı. Sarsıntı sırasında üzerine dolap düştüğü için yaralanan Alpay Özen, eşi Cansel Özen 14 yaşındaki kızı Şeyma Özen ile 3 yaşındaki oğlu Ali Mert Özen ve diğer apartman sakinleri, itfaiye ekiplerinin yardım merdiveni ile kurtarıldı. Hastanedeki tedavisinin ardından taburcu edilen Alpay Özen, 'Çocukları uyutmaya çalışırken önce öncü ardından da büyük deprem meydana geldi. Sonra büyük bir gürültüyle apartmanda yıkılma oldu. Kendimizi güçlükle kurtarabildikö dedi. İlçe ve bazı beldelerdeki minaraler de kısmen hasar gördü. Vatandaşlar hasarlı evlere girmemeleri için uyarıldı. Takviye polis ekipleri getirildi, yağma ve hırsızlığa karşı devriye gezdi.

İNSANLAR SOKAKTA ISINDI

Çok sayıda artçı sarsıntının da meydana geldiği ilçede yeni depremlerin olmasından çekilen vatandaşlar, sokaklarda, parklarda ateş yakarak topluca ısınmayla çalıştı. Bazı vatandaşlarda geceyi araçlarında geçirmeye tercih etti. İlçe garajında evlerine gitmeyi bekleyen birçok üniversite öğrencisi, 2009 yılındaki depremi de yaşadıklarını dile getirdi. Öğrencilerden Mehmet Akif Erol, 2009 yılındaki depremde balkondan atlayınca kolunun kırıldığını, bu kez de kaçmaya çalışırken dolaba çarparak kaşının yarıldığını, burnunun kanadığını söyledi. Bütün geceyi sokakta yaktıkları ateşin başında battaniyelerle geçiren Simavlılar güneşin ilk ışıklarıyla birlikte korka korka da olsa evlerine girerek hasar tespiti yapmaya çalıştı. İlçeye sevk edilen sivil savunma, Ulusal Medikal Kurtarma Ekipleri (UMKE), Akut ve 112 ambulans ekipleri aralıksız gelen ihbarları değerlendirirken Kızılay da geceyi soğukta geçiren vatandaşlara çorba dağıttı.

ÖNCÜ DEPREM KURTARDI

Öte yandan saat 22. 59'da 3. 8 şiddetinde bir deprem meydana geldiği bu nedenle Simavlıların büyük bölümünün açık alanlara çıktığı, saat 23. 15'deki 5. 9 şiddetindeki depremde vatandaşların büyük bölümünün dışarıda olması nedeniyle yaralı sayısının azaldığı ortaya çıktı.

İKİ ÖLÜ

Depremda 18 yaşındaki Hüseyin Oran başına enkaz yıkılması ve 64 yaşındaki Halil Duman'ın da deprem sırasında kalp krizi sonuçu hayatını kaybettiği açıklandı. Depreme evde yakalanan endüstri meslek lisesi öğrencisi 18 yaşındaki Hüseyin Oran'ın, zemin kattaki evlerinden çıktığı sırada üst katlardaki duvardan kopan parçaların başına düşmesi sonucu ağır yaralandığı, ardından da kaldırıldığı hastanede müdahalelere rağmen hayatını kaybettiği öğrenildi. Yaklaşık 5 ay önce çok sevdiği motosikleti için ehliyet alan ve 16 gün önce de doğum gününün kutlayan Oran'ın cenazesi, devlet hastanesindeki otopsinin ardından yakınlarına teslim edildi. Deprem sırasında babasının evinde olan anne Nedime Oran ile 10 yaşındaki oğlu Tamer Oran ve badana işleri yapan baba Süleyman Oran, acı haberle yıkıldı. Lisede bilgisayar eğitimi alan Hüseyin Oran'ın, üniversiteye hazırlandığı bildirildi. Torunun başına düşen duvar parçalarıyla ağır yaralandığı yeri gösteren dede Hasan Duvarcı, 'Torunum kaçmaya çalıştığı sırada parçalar başına düşmüş. Apartmandaki kapının önünde beklese bugün aramızda olacaktı" dedi.

ARTÇILAR PSİKOLOJİ BOZDU

Simav'da 5. 9 şiddetindeki depremin ardından en büyüğü 4. 6 olmak üzere yüzlerce artçı sarsıntı meydana geldi. Ana depremin şokunu atlamadan artçılarma psikolojileri bozulan Simavlılar Doç. Dr. İsmail Karakuyu Devlet Hastanesi'ne akın etti. Küçük yaralanmaları olanlar pansumanları yapılıp gönderilirken, bazılarına da sakinleştirici verildi. Simav Kaymakamı Hüseyin Oran, 'Maalesef iki kişiyi kaybettik. Simav, bu depremi ucuz atlattı diyebiliriz. Ayrıca yaralanan 1'i ağır 85 kişi, acil kayıtları alınarak hastaneye götürüldü. Ancak çoğunluğunun şikayeti, bozulan psikolojilerine bağlı. Şu an hasar tespit çalışmaları yapılıyor. Ne kadar evin zarar gördüğü, incelemenin ardından belli olacak. Görünüş itibariyle iki apartman, yan yatmış durumda. Çoğunluğunda çatlak ve kırılmalar var. Şu haliyle yaraları sarmaya başladık. Çadırlarımız da kuruluyor. İlçenin büyük bölümüne elektrik verilmeye başlandı" diye konuştu.

ÇADIRKENT KURULUYOR

Kızılay Genel Müdürü Ömer Taşlı da ilçeye gelerek çalışmaları koordine etti. Ekipler, Simav Sanayi Sitesinin yanındaki boş arazide çadırkent kurmaya başladı. İstanbul, İzmir, Bursa, Afyon, Uşak ve Kütahya illerinden bölgeye toplam 343 arama kurtarma, sağlık ve Kızılay personeli, 50 ambulans, kurtarma araçları ve arama köpekleri gönderildi. Kızılay 2 bin çadır, 10 bin battaniye, 2 bin 292 adet su, 2 seyyar mutfak, ikram araçlarını bölgeye ulaştırdı. Hasar tespit ekileri ön hasarı belirlemek için çalışmaya başladı. Bu arada Ulusal Medikal Kurtarma Ekipleri'nin (UMKE) deprem sırasında Bilecik'de tatbikatta olduğu, haber alınır alınmaz 120 ekibin de Simav'e yönlendirildiği öğrenildi.

EKMEK VE YEMEK SIKINTISI

Kızılay'ın yardım getirmesine rağmen 25 bin nüfuslu kentte yemek ve ekmek sıkıntısı da başgusterdi. Evlerine giremeyen vatandaşlar lokantalara akın etti. Burada da yemeklek tükendi. Fırınlarda da kuyruklar oluştu. Kent dışındaki köylerden köy ekmekleri getirilirek satıldı. Kent merkezi dışında ilçelerde de sıkıtı yaşandı. Simav'a en yakın köylerden 200 haneli Gökçeler'de en az 100 evin hasar gördüğü bildirildi. Köyün minaresi de yıkıldı. Köylüler depremin ardından 15 saat geçmesine rağmen kimsenin kendilerine yardıma gelmediğinden yakındı.

BAKAN EROĞLU GELDİ

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, sabaha karşı Simav Kriz Kerkezine geldi. Burada vatandaşlarla sohbet eden Bakan Eroğlu, hasar tespit çalışmalarının devam ettiğini belirterek, 'Ancak az hasarlı, çok hasarlı diye bir ayrımdan çok vatandaşlarımıza yardımda bulunmak için hareket ettik. Çok süratli bir şekilde çalışan Kızılay ekiplerimiz saat 06. 00'dan itibaren vatandaşlarımıza çorba ve kahvaltı vermeye bsaşladı. Çadırların kurulması için de 100 asker bölgeye gelecek. Bunun yanı sıra 103 arama kurtarma personeli 22 araçla bölgede hazır olarak bekliyorö dedi. Eroğlu kriz merkezinindeki incelemenin ardından en büylük hasarın meydana geldiği ve yan yatan 5 katlı binada da incelemelerde bulundu. Burada ölümden dönen Alpay -Cansu Özen çiftinin sıkıntılarını dinledi.

SINAVLAR ERTELENECEK

Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Rektörü Prof. Dr. Ahmet Karaaslan, depremden sonra Simav, Şaphane ve Pazarlar'da öğrenim gören öğrencilerin çoğunluğunun memleketlerini döndüğünü bu nedenle final sınavlarının erteleneceğini açıkladı. Prof. Dr. Karaaslan, 'Gediz'in erteleme talebi olmadı, ancak Simav, Şaphane ve Pazarlar ilçelerindeki meslek yüksekokullarında sınav takvimini ileriye çekeceğiz. Sınavları 15 Haziran'dan sonraya almayı planlıyoruz" dedi.

DEPREM SÜRPRİZ DEĞİL

Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim üyesi, deprem uzmanı Prof. Dr. Atilla Uluğ, Kütahya Simav'da meydana gelen depremin sürpriz olmadığını söyledi. Uluğ, 'Burası deprem beklenen bir bölge. Sürpriz değil. Geçmişte olduğu için daha büyük de olabilirdi. Ancak, üzüntü verici olan nokta deprem bölgesi olmasına karşın hala yapı kalitesinin düşük olmasıdır. Binalarda hasar olmasa önemsemeyeceğimiz bir deprem olurdu" dedi. Uluğ, depremin şiddetinin ve geniş alanda hissedilmesinde fayın boyu, uzunluğu değil mekanizması önemli olduğunu belirterek 'Yırtılmanın nasıl olduğu önemlidir. Kütahya Simav depremenin modellemesi henüz yapılmadığı için nasıl yırtıldığını bilmiyoruz. Bazı faylar çelik gibi biranda kırılır. Bazı yerlerde ise fayın yırtılması yavaş olur. Süre uzar" dedi.

Girit adasında ve çevresinde de deprem olduğunu belirten Uluğ, Anadolu plakasının yılda 2. 5 santimetre batıya haraket ettiğinin bilindiğini söyledi. Bu haraketin Ege plakasını döndürdüğünü dile getiren Uluğ, 'Bölgede plakalar biraz hareketli. Zaman zaman takılmalar oluyor. Geçince yine kayıyorlar. Hem Batı Anadolu, hem Ege denizinde hareketliliği böyle görmek lazım" dedi.

Politika Güncel Haberler