Haberler

Herkes Ölmeden Önce Mutlaka Türkiye'yi Görmeli"

Kanada'nın en büyük tur operatörlerinden Trafalgar'ın Toronto'da düzenlediği turizm gecesine Türkiye damgasını vurdu.

Kanada'nın en büyük tur operatörlerinden Trafalgar'ın Toronto'da düzenlediği turizm gecesine Türkiye damgasını vurdu.

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın ana sponsorluğunu üstlendiği gece, Kanada Kraliyet Müzik Konservatuvarı'nda gerçekleşti. Yaklaşık bin davetlinin katıldığı geceye, dünyaca ünlü ABD'li seyahat yazarı Patricia Schultz da iştirak etti. Ölmeden Önce Görülmesi Gereken 1000 Şehir isimli kitabı ile en çok satanlar listesine giren Patricia Schultz, Türkiye'ye dair düşüncelerini AA muhabirine anlattı. Dünyaca ünlü seyahat yazarı Patricia Schultz, Türkiye'nin gençlik hayallerinin ülkesi olduğunu belirterek, "Herkes ölmeden önce mutlaka Türkiye'yi görmeli" dedi.

-' İstanbul benimle konuştu'

En son 2013 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığının davetlisi olarak gittiği Türkiye'nin büyük olduğu kadar, büyük de bir tarih sahip ülke olduğunu anlatan Schultz, "annem aslında İtalya'da doğmuş ve bu da beni doğu Akdenizli yapıyor. Türkiye'nin insanı ve kültürü bana yabancı değil. Belki bundan önceki hayatımda Türk'tüm, bilemiyorum. Ben büyük şehirliyim, New York'luyum. Büyük şehirleri çok seviyorum ve enerjisini, verdiği umudu, coşkuyu da bir o kadar seviyorum. Bu açıdan İstanbul beni cezbetti, benimle konuştu. Yine gidebilirim ve o sokaklarda, çarşılarda kaybolmayı isterim. Gerçek şu ki böyle bir şehri kolayca bulamıyorsunuz" dedi.

-'Dünyada bir İstanbul daha bulamazsınız'

Dünyanın büyük bir bölümünün İstanbul'u anlamadığını ifade eden Patricia Schultz, "İstanbul dünyada, bir ayağı Asya ve ötekisi Avrupa'da olan tek şehirdir ve bunun ne anlama geldiği pek anlaşılmıyor. Bin yıllık geçmişindeki kültür, yemeklerin, geleneklerin, dillerin ve dinlerin değişimi İstanbul'da açıkça görülebiliyor. Bunu sadece o bölgede değil dünyanın hiçbir bölgesinde bulamazsınız. Aslında dünyada bir İstanbul daha bulamasınız" şeklinde konuştu.

Türkiye'ye ilk kez 20 yaşındayken gittiğini anlatan Schultz şunları söyledi:

-Binlerce yıllık nezaket..

"O zamanlar biraz korkmuştum. İstanbul'a trenle Atina'dan gitmiştim. Tek başımaydım ve tek kelime Türkçe bilmiyordum. Trende, bulabileceğiniz en tatlı insanlarla tanıştım. İstanbul'da tanıştığım insanlar şu ana kadar karşılaştığım en nazik, en hoş ve misafirperver insanlardı. Fakat buna bence şaşırmamak lazım çünkü bu ülkenin insanı, binlerce yıl dışarıdan gelen kervanlar ve ipek yolundan gelen tüccarlar gibi geçen-giden herkese hep nazik, hoş görülü ve misafirperver davranmışlardır. Amerika'da böyle bir şey olmadığı için bunları görmek pek de mümkün değildir."

-'Herkes ölmeden önce mutlaka Türkiye'yi görmeli'

ABD'li yazar Patricia Schultz, Türkiye'ye yine ve her zaman gitmek istediğini belirttiği açıklamasında daha sonra şöyle konuştu:

"Herkes Türkiye'yi ölmeden önce mutlaka görmeli. Gitmeyi planlayan bunu geciktirmesin çünkü, hayat kırılgandır. Kimsenin hayatının garantisi yoktur ve bu canımızı ve hayatımızı çok değerli kılıyor. Ben gezdiğim bütün şehirleri benim için ne kadar önemli diye sıraladım ve bu sıralamada Türkiye ilk ziyaret ettiğim ülkelerden biri. Türkiye, genç yaşlarımda benim hayallerimi süsleyen yerlerden biriydi. Çünkü Amerika'ya göre çok egzotik bir ülke ve aynı zamanda bildiklerimizden çok başka bir hayat ve kültür olan bir yer. Bizim için 180 derece bir dönüş yani geçmişe gitmek gibi bir şey. Aynı zamanda her şey değişik ve bir o kadar da bildik geliyor. İnsanların misafirperverliği, yediğiniz yemekler, herşey muhteşem."

-' Amerikalılar Amerika'yı dünya haritasında bulamıyor'

Türkiye'ye tanıtım tavsiyesinde de bulunan Patricia Schultz, bu konuda Amerikan halkının hedef alınmasını salık verdi. Schultz, "Amerikalılar Amerika'yı dünya haritasında bulamıyor. Ne yazık ki bizim dünya anlayışımız kısıtlıdır. Amerikalılar dünyayı en az gezen insanlar arasındandır. Ülke çok büyük olduğundan insanlar, ilk önce genellikle ülkelerini gezmek istiyor ve 'ilk önce ülkemi gezeyim sonra dünyayı gezerim' fikri Amerikalılarda ağır basıyor. Kişinin kendi ülkesini yaşı ilerlediği zaman görmesi lazım çünkü kendi ülken gezmesi en kolay olandır. Kişi gençliğinde meraklıyken, fiziksel olarak zihindeyken değişik kültürleri, dünyanın öteki ucundaki ülkeleri görmeli" dedi.

Amerikalıların tereddütlü ve tedirgin gezginler olduğuna işaret eden Schultz, tavsiyelerini şöyle sıraladı:

"Dinlememiz gerekenden fazla haber dinliyoruz ve değişken bir dünyada Amerika'dan çıkmanın riskli olduğunu düşünüyoruz. Aslında 11 Eylül'de, ülke dışında başımıza gelmesinden korktuğumuz şeylerin New York'ta olduğunu ve evimiz Amerika'nın belki de düşündüğümüz kadar güvenli olmadığını gördük. Bizim dünya bilgimiz ne yazık ki oldukça sınırlı ve Amerika'da pasaport sahibi insanların sayısı şaşırtıcı derecede düşük. Bunları düşünürsek, bence sayıları yüzde 35 olan bilgi sahibi Amerikalılara odaklanmak gerek. Bu kişilere ne kadar kolay gezebileceklerini ve dünyanın pek çok yerinde hoş bir şekilde karşılanacaklarını anlatmak lazım. Bunlar göz önüne koyularak, bütün Amerika'yı hedef alan bir çalışma değil, akıllı bir şekilde tasarlanmış zaten gezen, gezmek isteyen kitleye odaklanmalısınız. Türkiye'nin ünlendiği, sadece Türkiye'de olan tarihi eserler, muhteşem yemekler, Türk insanın misafirperverliği, hoş ve nazik yönlerine odaklanmış reklam kampanyaları yapılması gerek. Türkiye binlerce yıllık hatta geçen yüz yıllık tarihini bile göstermeye odaklanmalı çünkü bizim için Amerika'da 50 yıllık bir şey bile çok eskidir. Bizim için bunların hepsi fevkalade ve büyüleyicidir. Amerika büyük bir pazardır fakat çoğu kişi Orlando'ya, Disney World'a, New York'a ya da Karayipler'de ailelerinin en son 15 senedir gittiği tatil köylerine gitmeyi tercih ediyorlar. Fakat buna rağmen Türkiye'ye gitmiş ve büyülenmiş olan çok sayıda Amerikalı var."

-Üç kelime ile Türkiye

Türkiye'yi ve Türk insanını bir kelime ile tarif etmesini istediğimiz soruyu cevaplayan Patricia Schultz, "bu adil olmaz. Üç kelimede açıklasam olur mu? Büyüleyici, misafirperver, güzel" diye konuştu.

Toronto Kültür ve Turizm Ataşesi Derya Şerbetçi Acar da AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Kanadalı tur operatörlerinin ana destinasyonları arasında yeralması için çalıştıklarını söyledi. Acar, "bakanlık olarak sponsor olduğumuz bu gecede ülkemizin başta İstanbul olmak üzere tarihi ve turistik güzelliklerini tanıtıp, burayı bir Türk gecesi haline dönüştürmeyi amaçladık. Ayrıca Troy'un UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası listesine alınmasının 20.yılı nedeniyle de bir Troy tanıtımı hazırladık" dedi.

Gecede daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan Troy konulu video sunumu yapıldı. Sunumun ardından Kanada Cerrahi Tekkesi'ne bağlı bir ekip tarafından sema gösterisi ve tasavvuf musikisinden örnekler sunuldu. Gecenin sonunda yapılan çekilişte ise, bir talihli çift 5 günlük Çanakkale tatili kazandı. Kazanan çift daha evvelden Türkiye'ye gittiklerini, unutulmaz anılarla döndüklerini ve tekrar gitmek için çok heyecanlı olduklarını belirttiler.

Kaynak: AA / Güncel

Patricia Schultz İstanbul Türkiye Kanada Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title