Dışardan bakınca basit bir çalılık içi ise adeta cennet! Asırlara meydan okuyor
Kastamonu'nun Hacımuharrem köyünde, asırlara meydan okuyan 400 yıllık çam ağacı, yere doğru uzanan dalları ve şemsiyeye benzeyen görüntüsüyle dikkat çekiyor. Bölge sakinleri, ağacın anıt ağaç olarak kayda alınmasını talep ediyor.
- Kastamonu'nun Hacımuharrem köyü Kozlu Mahallesi'nde bulunan bir çam ağacının yaşı 400'ün üzerinde tahmin ediliyor.
- Ağacın dalları toprağın altına girdikten sonra yeniden yüzeye çıkıyor ve şemsiye benzeri bir form oluşturuyor.
- Ağaç, 'Kastamonu Anıt Ağaçları' kitabında saptananlar arasında en kısa boylu çam (cüce çam) olarak görülüyor.
Kastamonu'da asırlara meydan okuyan çam ağacı, aşağıya doğru uzayan dalları ve şemsiyeye benzeyen görüntüsüyle ilgi çekiyor.
TOPRAĞIN ALTINA GİRDİKTEN SONRA YENİDEN YÜZEYE ÇIKIYOR
Merkeze bağlı Hacımuharrem köyünün Kozlu Mahallesi'nde bulunan, yaşının 400'ün üzerinde olduğu tahmin edilen çam ağacı, yaklaşık 4,5 metrelik boyuyla benzerlerine göre kısa kalıyor. Ağacın yere doğru uzanan dallarından bazıları, toprağın altına girdikten sonra yeniden yüzeye çıkıyor.

BÖLGE SAKİNLERİNCE FARKLI İSİMLERLE ANILIYOR
Dalları şemsiyeyi andıran görüntüsüyle geçmiş yıllarda gövdesine zarar verilmesine rağmen yıllara meydan okuyan çam ağacı, bölge sakinlerince "Kozlu çamı", "Kınalı kız ağacı", "Türbe çamı" ve "Secde eden çam" isimleriyle anılıyor.
Kastamonu Valiliği İl Özel İdaresinin hazırladığı "Kastamonu Anıt Ağaçları" kitabında dibinde büyük bir oyuk bulunmasına rağmen sağlığı iyi görünen ağacın saptananlar arasında en kısa boylu çam (cüce çam) olarak görüldüğü belirtiliyor.

"ADETA SECDE EDER GİBİ YERE YAPIŞIYOR"
Hacımuharrem Köyü Muhtarı Kadir Çavdarcı, ağaca farklı isimler verdiklerini söyledi. Köylüler olarak bölgeyi "kutsal" gördüklerini anlatan Çavdarcı, "Ağacın anıt ağaç olarak kayda alınmasını istiyoruz. Ağacın şekli şemsiye gibi. Dalları yere doğru iniyor. Dalları adeta secde eder gibi yere yapışıyor." dedi.

"BELKİ 300, BELKİ 500 YILLIK"
Eski köy muhtarı Mustafa Çelik de ailesinin kendisi 12 yaşındayken köye taşındığını dile getirerek, şunları kaydetti: "Bu dalların yukarı gittiğini hiç görmedik. Dibinde de bir mezarlığın bulunduğunu düşünüyoruz. Geçmiş yıllarda gözünde, başında ağrı olan burada küçük bir çıra parçasını alır, yakarak dumanını ağrıyan yerine tüttürürdü. Ağacın kaç yaşında olduğunu bilmiyoruz. Belki 300, belki 500 yıllık. Bu sene Allah nasip etti, yanına cami yaptırmaya başladık."

"GELECEK NESİLLERE BIRAKMAK İSTİYORUZ"
Köy sakinlerinden Süleyman Çavdarcı da ağacın bakımını yaptığını dile getirerek, "Temizliğini yapar, etrafındaki otları alırım. Hayvanların yaklaşmasını engellerim. Ağacı gelecek nesillere bırakmak istiyoruz." ifadelerini kullandı.

"İÇİNE GİRDİĞİMİZDE BÜYÜK BİR ODAYA GİRMİŞ GİBİ BİR HİS VERİYOR"
"Kastamonu Anıt Ağaçları" kitabının yazarlarından Cebrail Keleş de kitabı hazırlarken gerçekleştirdikleri alan araştırması sırasında çam ağacıyla ilgili bilgi geldiğini belirtti. Ağacı ilk gördüklerinde "Böyle bir ağaç olamaz." dediklerini anlatan Keleş, şunları söyledi: "Genelde gördüğümüz anıt ağaçların çok yüksek, çok kalın ve yüce bir görüntüsü vardı. Bu ise çok kısaydı. Tarlanın içinde küçük bir tümsek gibi görünen ağacın iç kısmına çok zor girdik. İçinde bizi bambaşka bir dünya karşıladı. İnanılması güç şekilde ağaç, şemsiye şeklinde o kadar güzel büyümüştü ki içine yağmur bile yağmıyordu . Dışarıdan baktığımızda küçük bir çalılık formunda görünüyordu ama dalların küçük bir kapı gibi boş bıraktığı yerden içine girdiğimizde büyük bir odaya girmiş gibi bir his veriyor. Dalları, etrafı tamamen kapattığı için ağacın gövdesinin etrafında oda görüntüsü oluşturmuş. Ağacın formuna baktığımızda 400-500 yaşında olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz."


























