TÜM KATEGORİLER
Zilan Şeyhi Öncülük Etti, 20 Yıllık Kan Davası 2 Bin Kişilik Yemekle Son Buldu
Batman'da 3 aile arasında 20 yıldır devam eden kan davası Zilan Şeyhi Selman Bağdu'nun öncülüğünde düzenlenen barış yemeğinde sona erdi. Yemeğe 2 bin kişi katıldı.
Batman'da 20 yıl önce üç aile arasında çıkan kavga sonucu başlayan kan davası, Zilan Şeyhi Selman Bağdu ve kanaat önderlerinin girişimleri sonucunda barışla noktalandı.
BARIŞ YEMEĞİNE 2 BİN KİŞİ KATILDI
Beşiri ilçesine bağlı Örmegöze köyündeki Şeyh Halit Türbesi'nde düzenlenen ve Şeyh Salmen Bağdu'nun ev sahipliği yaptığı barış yemeğine 2 bin kişi katıldı. Batman'da 20 yıl önce meydana gelen ve bir kişinin hayatını kaybettiği kavgadan sonra Tanrıseven, Güçin ve İzgi aileleri arasında başlayan kan davası, kanaat önderlerinin araya girmesiyle barışla sonuçlandı.
400 KİLO ET, 150 KİLO PİRİNÇ VE BULGUR
Zilan Şeyhi Selman Bağdu ile kanaat önderleri Şeyh Hüseyin Geylani, Abdurrahman Aydiş ve İbrahim Direk'in girişimleri sonucu kan davalı aileler arasında barış sağlandı. Ailelerin barıştırılması nedeniyle Beşiri ilçesine bağlı Örmegöze köyündeki Şeyh Halit Türbesi'nde barış yemeği düzenlendi. Barış yemeğine Batman ve Beşiri ilçelerinin yanı sıra İkiztepe ve Diktepe köylerinden yaklaşık 2 bin kişi katıldı. Duaların okunması ve tarafların el sıkışması ile sonuçlanan barış yemeğinde, 400 kilo et ile 150 kilo bulgur ve pirinç kullanılarak yapılan yemekler davetlilere ikram edildi.
8-9 AYDIR AİLELERLE DİYALOG HALİNDEYDİK
Şeyh Halit Türbesi'ndeki barış yemeğine ev sahipliği yapan Zilan Şeyhi Selman Bağdu, barış ve huzurun tesis edilmesi için adım attıklarını belirterek, "Sağduyulu davranan taraflara çok teşekkür ediyoruz. Huzurun tesisi için gerekli adımı attık ve aileleri bir araya getirdik. Yöremizin hassasiyetleri var. 8-9 aydır bu ailelerle diyalog halindeydik. Bundan böyle güzellik olması, ailelerin sevgilerinin artması için uğraş veriyoruz"dedi. 20 yıllık kan davasının ardından barışan aileler, aralarındaki barışı sağlayan Zilan Şeyhi Selman Bağdu ile kanaat önderleri Şeyh Hüseyin Geylani, Abdurrahman Aydiş ve İbrahim Direk'e teşekkür etti.
