Haberler

Öğrenciler, Başbakan'ın 'Öğrenci Evleri' Çıkışını Yorumladı

Güncelleme:

Denizli'de Pamukkale Üniversitesi'nde okuyan üniversite öğrencileri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Kızlı erkekli aynı evde kalınıyor" açıklamalarını kabul etmediklerini belirterek, konunun Denizli özelinde yaşanmasını da doğru bulmadıklarını söylediler.Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Bazı yerlerde kızlı erkekli aynı evde kalıyorlar" açıklamaları gündeme otururken, Denizli Pamukkale Üniversitesi öğrencileri konuya tepkili. Denizli'de 42 bin civarında öğrenci öğrenim görürken, 5 bini devlet yurtlarında, 15 bini apartlarda, gdiğer öğrenciler ise kiraladıkları evlerde kalıyor. Yurt sıkıntısının yaşandığı Denizli'de öğrenciler ekonomik boyuttan dolayı evleri arkadaşları ile paylaşıyor.

HERKES İSTEDİĞİ GİBİ YAŞAMALI

"Kızlı erkekli aynı evde kalıyorlar" tartışmaları ile ilgili olarak Pamukkale Üniversitesi öğrencisi Ali Kara yurtlarda aynı yerde yaşamadıklarını belirterek,"Biz sadece yemekhanede bir araya geliyoruz. Yaşadığımız yerler zaten farklı. Bence herkesin istediği gibi yaşaması lazım. Buna öğrenciler karar vermeli" dedi.

18 YAŞINI DOLDURAN HERKES ÖZGÜR

Denizli'de genelde kız ve erkeklerin ayrı evlerde yaşadığını belirten İsmail Topçu ise, "Kızlı erkekli kalmanın önüne nasıl geçilir bilmiyorum. Bazı arkadaşlar bu şekilde yaşıyor. Denetim olduğunda biz aynı evde yaşamıyoruz derler. Bunun önlemi nasıl alınabilir ki. 18 yaşını doldurduktan sonra herkesin özgür olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.

KİMSE BUNA KARIŞAMAZ

18 yaşını geçtikten sonra kimsenin kendilerine müdahale edemeyeceğini ifade eden PAÜ öğrencisi Merve Yıldırım da, "Devlet de dahil olmak kimsenin yaşam tarzıma müdahale hakkı yok. Biz lise ya da ilkokul öğrencisi değiliz. Gerektiğinde ailemizden de bağımsız hareket ediyoruz. Kimse buna karışamaz. Herkes istediğiyle kalabilir" diye konuştu.

AVURAPA'DA BU TARTIŞMAYI İZLEYENLER BİZE GÜLÜYOR

Üniversite öğrencisi olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sözlerine katılmadıklarını ifade eden Ayşe Can ise, "Bu yaşananlar Türkiye açısından çok üzüntü verici. Avrupa'dan bu tartışmayı izleyenler bize gülüyor. Denizli'nin bu konuda isminin çok geçmesine anlam da veremedim. Denizli'de çok absürd bir durum da yok. Kızlı erkekli kalma olayı Denizli'de pek yaşanmıyor. Biz buraya okumak için geliyoruz. İnsanlar bu şekilde bir yaşam biçimini benimsiyorlarsa istediklerini yapabilirler" dedi.

ERZURUMLU ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERDEN DEĞERLENDİRME

Atatürk Üniversitesi öğrencilerinin kimileri Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarını doğru bulurken kimileri de demokratik bir ülkede bunun yanlış olduğu görüşünü savundular.

Müslüman, muhafazakar bir ülkede kadın-erkek öğrencilerin aynı evde kalmalarının yanlış olacağı görüşünü savunan öğrenciler, "Bu ülkede öğrencilerin aynı evde kalmaları dinen de yanlış. Karşı cinsteki insanların birbirlerine yakınlaşmaları daha sonra olumsuz düşüncelere yol açabiliyor. Başbakan Erdoğan'ın bu açıklamalarına bizlerde katılıyoruz." dediler.

"21. YÜZYILDA YAPILAN BU ŞEY YANLIŞTIR"

Başbakan Erdoğan'ın açıklamasını yanlış bulan öğrenciler ise, "Demokratik bir ülkede önce yurtların birbirinden ayrılması ardından da böyle bir durum kabul edilemez. 21. yüzyılda yapılan bir yanlıştır bu. Öğrenciler kendini bilen eğitim gören insanlar. Ne yapıp yapmayacaklarını kendileri daha iyi biliyor. Okulda, sınıfta, kantinde, kütüphanede de bu öğrenciler kadın - erkek bir arada yaşıyorlar. Evlere polis baskınımı yaparak bunu denetleyecekler." diye konuştular.

''ATEŞLE BARUT YANYANA DURMAZ''

Konya'da öğrencilerin yoğun olarak yaşadığı Bosna Hersek Mahallesi Muhtarı Ayhan Ufacık, aynı evde kalmak isteyenlerin iki evin duvarını kırarak birleştirme yöntemine bile gittikleri söylerken, bazı öğrenciler, bayan bayanla kalmalı, bazıları da özgürlüğe müdahale edilmemeli şeklinde görüş belirtti.

Konya'nın merkez Selçuklu ilçesine bağlı binlerce öğrencinin yaşadığı 100 bin nüfuslu Bosna Hersek Mahallesi Muhtarı Ayhan Ufacık, kız ve erkek öğrencilerin aynı evde kalmasıyla ilgili yaşanan tartışmalarla ilgili düşüncelerini anlattı. Öğrencileri sevdiklerini ve onlara da yardım ettiklerini belirten Muhtar Ufacık, "Bazen biz öyle şeylere şahit olduk ki bir evi bayanlar, diğerini de erkekler tutmuş, ortadan kapı açmışlar. Sonradan vatandaşlar yapılan sıvadan durumu anlamışlar. Bize de gösterdiler o duvarı biz de gördük. Bizim örf, adet ve dinimizin gereği ateşle barut yan yana durmaz, herkesin ayrı ayrı durmasında fayda var. Beraber kalan öğrencilerden komşular rahatsız. Çok şikayet geliyor. Gürültü çok oluyor, müzik sesini açıyorlar, burada açıklayamayacağım şeyler oluyor. Buna duyarlı vatandaşlarımız bize gelip şikayet ediyor, biz de gereken yerlere bildiriyoruz. Bir evi kiraya verirken emlakçı ve ev sahiplerinin duyarlı olması gerekiyor" dedi.

"AHLAK POLİSLİĞİNE SOYUNUYOR"

Selçuk Üniversitesi'nden bir öğrenci tepki göstererek, "Başbakan ahlak polisliğine oynuyor. Mümkün olan bir şey değil, bütün evleri denetleyecek değiller herhalde. Bence gündemi değiştirmeye yönelik söylentiler bunlar, ciddiye almıyoruz. İnsanların özel yaşamına karışmamaları lazım. Bence insanların özgürlüğünü kısıtlamak doğru bir şey değil" dedi.

BAŞBAKAN'A DESTEK

Başbakanın söylemlerine destek veren bayan öğrenciler de, "Biz buraya okumaya geldiğimiz için önceliklerimizi bilmemiz lazım. Bir bayan, bayan arkadaşlarıyla kalmalı ve erkek arkadaşlarını eve getirmemelidir. Bayan ve erkeklerin aynı evde kalmalarını doğru değil" dedi. Bir öğrenci ise, "Eğer evlilik olduktan sonra kredi borcu silinecekse, bayanla erkek aynı evde kalmalı" diye düşüncesini ifade etti.

"HERKES KENDİ İNSİYATİFİNİ KULLANMALI"

Eskişehirli öğrencilerden bazıları Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarını doğru bulurken, bir grup ise bu duruma tepki gösterdi. Anadolu Üniversitesi (AÜ) öğrencisi Zehra Birişik, bu durumun kişilerin insiyatifinde olduğunu söyledi. Birişik, "Herkesi kendine bırakmak gerekir diye düşünüyorum. Yapmak istemeyen zaten kalmaz. Kalmak isteyenlerin çokta engellenebileceğini düşünmüyorum. Bu tamamen insiyatife kalmış bir şey. Buna herkes kendince cevap verir. Ben olsam kalmam ama bir başkası için bu herhangi bir sorun teşkil etmeyebilir. Normal ve anormal kavramının bir cevabı yoktur ya, bu da ona benziyor. Sorulan yanlış sorunun doğru bir cevabı olduğunu düşünmüyorum. Tamamen kişisel ve rölatif bir durum olduğuna inanıyorum. Herkesçe değişir" dedi.

"YANLIŞ HAYATI DOĞRU GİBİ YAŞIYORUZ"

Üniversite öğrencisi İrem Bahçeci ise, Başbakan'ın açıklamasının yanlış olduğunu değerlendirdi. Bahçeci, "Bunun yanlış olduğunu herkes anlamış ve kavramış durumda. Fakat o anlamak istemiyor. Geçen gün bir konuşmasına rastladım. 'Halk bizi istemiyorsa, bizim yaptıklarımızı yanlış buluyorsa biz gideriz' diyor. Bunu duymuyor mu? Nasıl duymuyor, ben bilmiyorum. Gerçekten tutumunu yanlış buluyorum. Umarım insanlar da yakın zamanda bunun ne kadar yanlış olduğunu anlar ve bir doğruya varırız. Çünkü etrafımızdaki yanlışlar arttıkça buna olan inancımız da artıyor. Böylece yanlışları da doğru gibi algılamayıp yanlış bir hayatı doğru gibi yaşamaya çalışıyoruz. Umarım her şey olacağına varır diyeceğim ama böyle varmasın" şeklinde konuştu.

Burak Özçelik ise Erdoğan'ın açıklamasını onaylamadığını, bu konunun tamamen medeni durumla alakalı olduğunu ve Erdoğan'ın bu konuya karışmasının hoş bir şey olmadığını söyleyerek tepki gösterdi.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Pamukkale Üniversitesi Recep Tayyip Erdoğan Ali Kara Denizli Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title