'Ümran' Asi Değil Tutturan Bir Kız

Bugün atv ekranlarında üçüncü bölümü yayınlanan 'Alev Alev' kısa sürede izleyicilerin ilgisini çekmeyi başardı. Başrollerini İlker İnanoğlu, Hande Soral, Rojda Demirer ve Berk Oktay'ın paylaştığı dizi, 1984'te büyük ilgi gören aynı adlı sinema filminden televizyona uyarlandı. Filmde Çiğdem Tunç'un canlandırdığı 'Ümran' karakterini canlandıran Soral, projeyle ilgili çok heyecanlı. Hande Soral ile yeni dizisini, 'Ümran' karakterini ve özel hayatını konuştuk...

'ÜMRAN'ASİ BİR KIz DEĞİL

1984 yılında çekilmiş olan filmin bugüne uyarlaması nasıl oldu?

Filmdeki hikaye, dizinin ana konusunu oluşturuyor. Daha sonra hikayeler biraz daha dallanıp budaklanıyor. Filmdeki hikaye bir yere kadar... Sonra aşk üçgenleri büyüyerek ilerliyor. Biraz daha çetrefilli bir hale geliyor.

Çiğdem Tunç'un canlandırdığı 'Ümran' karakteri ile ekrana geliyorsunuz. Rolünüze hazırlanırken ondan etkilendiniz mi?

Tabii ki etkilendim ama aynısı olmamalı diye düşünüyorum. Filmi izlerken bu rolü nasıl 2012'ye taşırım diye düşündüm. Benim için çok güzel bir kaynak oldu.

'Ümran' oynadığınız diğer rollerden farklı mı?

'Ümran' problemli bir karakter... Annesiyle babasını çok küçük yaşta kaybediyor. Abisi ve anneannesiyle yaşamaya başlıyor. Varlıklı bir ailesi var. Ne istediyse parayla elde edebilmiş. Bu doyumsuzluğa neden olmuş da diyebiliriz.

Asi bir kız mı?

Asi değil, tutturan bir kız. "İstiyorum" dediği zaman onun olması gerekiyor.

Bu karakterde sizi etkileyen ne oldu?

'Ümran'ın psikolojisini anlamak için biraz derinine inmek gerekiyor. Bazı rahatsızlıkları da var. Daha önce 6 kez intihara kalkışmış. Bunların hepsini irdelemek benim için çok keyifli... Bir taraftan da psikoloji mezunu olduğum için benim alanıma giriyor. Bu rolü canlandırmak bana çok eğlenceli geliyor.

BERK'LE SEVGİLİ DEĞİLİZ

Dizideki rol arkadaşınız Berk Oktay ile ilişki yaşadığınız konuşuldu. Neden böyle yakıştırmalar yapılıyor?

Her dizide olmuyor mu? Kız bekar, erkek bekarsa; "Kesin bunlar sevgili olur" diyorlar. Bu hikayeye çok güldük ama böyle bir şey yok. Birkaç fotoğraf koymuştum Instagram'a Berk, İlker ve anneannemi oynayan Tülay Hanım'la... Bunlar dizideki enerjimizi yansıtacak fotoğraflardı. Bu üç fotoğrafın içinde bazı şeyler biraz cımbızlanıyor sanırım, yakıştırmalar yapılıyor. Öyle görüp yazmak istediler. O kadar yalan ki, bu nedenle çok konuşulmadı.

Hakkınızda yazılanlar kendinizi geri çekmenize neden oluyor mu?

Asılsız çıkan haberler beni rahatsız ediyor. Sonuçta bir ailem var. Onlar yanlış yazılan şeylerin doğru olmadığını biliyorlar ama birilerine bir şey anlatmak zorunda kalıyorlar. Bundan 10 sene sonra belki çocuğum olacak. Çocuğumun internette annesinin adını yazdığında bilmediğim bir dolu asılsız haberle karşılaşmasını istemem. Benim herhangi bir arşivde böyle bir ilişki haberimin çıkmasının ne anlamı var. Bir tek benim başıma gelen bir durum değil...

Peki tanınır olmak hayatınızda neleri değiştirdi?

Gittiğim yerler aynı arkadaş çevrem eklenerek büyüdü. Biraz daha fazla bu piyasadan arkadaşlıklar kurmaya başladım. Çalışma saatlerimiz aynı olduğu ve ortak bir şeyler konuşabildiğimiz için daha sık görüşüyoruz. Onun dışında hayatımda hiçbir şey değişmedi.

ESKİYE DAİR HER ŞEYİ SEVERİM

Eski kitap ve filmlerin uyarlaması yeniden gündeme geldi. Eskiye bir özlem mi bu sizce?

Eskiyi tazelemeyi seviyoruz. "Nerede o eski bayramlar?" diyen bir milletiz. Kendi adıma eski her şeyi çok seviyorum. Eski filmleri de çok seviyorum; onlardan uyarlanmış dizileri de.

Sabah : http: //www.sabah.com.tr