TBMM'de Stajyer Kız Çocuklarının Tacize Uğradığı İddiası... Sevda Karaca: "Bu Suçları İşleme Cesaretini Bu İktidarın Zihniyetinden Alıyorlar"
Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, TBMM'de stajyer kız çocuklarının cinsel istismara maruz bırakıldığı iddialarına ilişkin olarak, "Bu failler Meclis çatısı altında, bu güvenlik ortamının içinde bile bu suçları işleme cesaretini bu iktidarın zihniyetinden alıyor. Çocuk istismarını meşru gören iktidar aklından alıyor. O yüzden bu çatı altında yaşanan bu korkunç olaylarla ilgili herhangi bir AKP'linin çıkıp kınamaya falan hakkı yoktur" dedi.
(TBMM) - Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, TBMM'de stajyer kız çocuklarının cinsel istismara maruz bırakıldığı iddialarına ilişkin olarak, "Bu failler Meclis çatısı altında, bu güvenlik ortamının içinde bile bu suçları işleme cesaretini bu iktidarın zihniyetinden alıyor. Çocuk istismarını meşru gören iktidar aklından alıyor. O yüzden bu çatı altında yaşanan bu korkunç olaylarla ilgili herhangi bir AKP'linin çıkıp kınamaya falan hakkı yoktur" dedi.
Karaca, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Meclis'te stajyer kız çocuklarının cinsel istismara maruz bırakıldığı iddialarına ve Sincan Cezaevi'nde trans bir bireyin şüpheli ölümüne değindi. Karaca, şunları söyledi:
"TBMM çatısı altında, çocukları korumakla sorumlu bu yasama çatısı altında meslek lisesi stajyer kız çocuklarının istismarını öğrendik. Bütün memleket bugün bunu konuşuyor. Meclis çatısı altında yaşanması olayın vahametini elbette arttıryor çünkü burada, her yerin insan kaynadığı, güvenlik önlemlerinin had safhada olduğu bu çatı altında stajyer çocuklar istismara uğruyorsa eğer, o Yusuf Tekin'in övüne övüve bitiremediği mesleki eğitim adı altında çocukların sürüldüğü o izbe atölyelerde, organize sanayi bölgelerinde patronların, idare amirlerinin neredeyse Allah gibi görüldüğü o fabrikalarda çocuklar neler yaşıyordur siz düşünün.
'Titizlikle soruşturuyoruz' diyorlar. Siz bu zamana kadar herhangi bir şeyi, özellikle de söz konusu kadın ve çocuk istismarı olduğunda ne zaman titizlikle soruşturdunuz da bunu titizlikle soruşturacağınıza inanalım? Kalkıp 'münferit' açıklaması yapacaklar. Şimdiden söylüyoruz bu çatı altında yaşanan bu vahim olayı kişilere mal edecekler."
Yaşanan istismar olayının münferit bir olay olmadığını belirten Karaca, Evrensel gazetesinde 1 Mart 2018 tarihinde yayınlanan bir haberi göstererek, "'TBMM'de lise öğrencisi bir stajyeri dört ay boyunca taciz ettiği iddiasıyla şikayet edilen F.K. memurluktan çıkartıldı' diyor. Bu Meclis'te daha önce de stajyer öğrencilerin taciz edildiği vakalar var. Meclis başkanları o zamandan bu zamana ne yaptılar? Bu çatı altında staj gören çocuklardan sorumlu olanlara buradan soruyoruz" dedi.
"Bu çocukları istismara, şiddete, ölüme açık hale getiriyorsunuz"
Biz MESEM ve meslek lisesi uygulamalarının sakıncalarını yıllardır anlatıyoruz. Bu çocukları istismara, şiddete, ölüme açık hale getiriyorsunuz. Ama Bakan, organize sanayi bölgelerinin içine açtığı liselerle övünüyor. 14-15 yaşındaki çocukları sanayinin içine bırakıyor. MESEM'lerdeki çocuk ölümlerinden nasıl bu iktidar sorumluysa bu çocukların taciz edilmesinden de bu iktidar ve bu uygulamanın can siperhane savunucusu Yusuf Tekin sorumludur. Yusuf Tekin birazcık utancın varsa şu dakika istifa edersin. Bu failler Meclis çatısı altında, bu güvenlik ortamının içinde bile bu suçları işleme cesaretini bu iktidarın zihniyetinden alıyor. Çocuk istismarını meşru gören iktidar aklından alıyor. O yüzden bu çatı altında yaşanan bu korkunç olaylarla ilgili herhangi bir AKP'linin çıkıp kınamaya falan hakkı yoktur. Artık herkes sorumluluğunu bilecek."
"Bu müdür bu hapishaneye geleli dört ay oluyor ve dört ölümden bahsediliyor"
Karaca, Sincan Kapalı Cezaevinde trans bir mahpusun asılmış şekilde bulunduğunu belirterek, "Namlı bir hapishane müdür var; Candaş Orhan Akdemir. Bu namlı hapishane müdürü nefret ve ayrımcılık uygulamaları ile hapishaneyi adeta bir toplama kampına dönüştürmüş durumda. Bu müdür gelir gelmez bir koğuş açıyor adına da 'damat koğuşu' deyip dalga geçtikleri bu hücreye trans ve LGBTİ mahpusları zorla, ne olduğu belli olmayan kağıtlar imzalatarak yerleştiriyor. Havalandırmada dahi kimseyle temas etmelerine izin vermiyorlar. Spor hakları dahi kullandırılmıyor" dedi.
Mahpusların 1 Aralık tarihinde zorla psikoloğa götürüldüğünü ve döndüklerinde daha önce o koğuşta kalmayan Poyraz isimli trans bir erkeği ranzaya asılmış şekilde bulduklarını belirten Karaca, "Koğuşa bir türlü sağlıkçı gelmiyor. Sonra da Poyraz'ın öldüğü bilgisini veriyorlar. Savcı iki gün sonra hapishaneye geliyor. Savcı gelince mahpuslar başka bir odaya kilitleniyor ve ifade vermeleri engelleniyor. Bu müdür bu hapishaneye geleli dört ay oluyor ve dört ölümden bahsediliyor" diye konuştu.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un konuya açıklık getirmesi gerektiğini belirten Karaca, "Kadınlara, çocuklara ve LGBTİ'lere cehenneme çevirdiğiniz bu memlekette cinayet mahalline dönüşen hapishanelerde dört duvar arasında işlediğiniz her suçun cezasını sizden tek tek soracağız" dedi.
















