Büyükelçi Murat Esenli: Avrupa'nın Popülist Söylemden Kurtulması, Kendi Geleceği Açısından Önemli

Türkiye'nin Roma Büyükelçisi Murat Salim Esenli, İtaya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella'ya güven mektubunu sunarak, resmen görevine başladı.
Türkiye'nin Roma Büyükelçisi Murat Salim Esenli, İtaya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella'ya güven mektubunu sunarak, resmen görevine başladı. Bunun ardından açıklamalarda bulunan Esenli, Avrupa'nın, yükselişte olan popülist söylemden kurtulması gerektiğini söyledi.
Dışişleri Bakanlığı Avrupa İşleri Müsteşar Yardımcısı iken Roma Büyükelçisi olarak atanan Murat Salim Esenli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasını taşına güven mektubunu (itimatname), Perşembe akşamı İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella'ya takdim etti.
Esenli, bu vesileyle Mattarella ile Cumhurbaşkanlığı sarayı Quirinale'de 20 dakikayı aşkın süren bir görüşme gerçekleştirdi.
Misyon şefi, bunun ertesinde İtalya'da yerleşik Türk gazetecilere değerlendirmelerde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, selamlarını ve iyi dileklerini Mattarella'ya ilettiğini anlatan Esenli, "Kendisi de Sayın Cumhurbaşkanımızın gönderdiği dileklere aynı sıcaklıkta mukabele etti" dedi.
Esenli, bu görüşme sırasında, iki ülkenin tarihsel boyutunun derinliğini, muhtelif konularla ilgili olarak ortak bakış açısını vurguladıklarını ve bu bağlamda tabiatıyla iki ülkenin aslında karşı karşıya olduğu sınamaların benzerliği üzerinde durduklarını söyledi.
2023'E Kadar İtalya ile 30 Milyar Dolarlık Ticaret Hacmi Hedefi
İtalya'nın stratejik bir ortak, NATO müttefiki ve dost bir ülke olduğunu vurgulayan Murat Salim Esenli, iki ülke arasında çok yoğun olan ekonomik ilişkileri daha fazla geliştirme arzusu üzerinde de durduklarını belirtti.
Türkiye'de 1298 İtalyan şirketi, İtalya'da ise irili ufaklı 50'nin üzerinde Türk şirketinin faaliyet gösterdiğini kaydeden Esenli, "Ortada çok müspet bir sinerji diyebileceğimiz bir ortam bulunduğunu söyleyebilirim. Bu da bize cesaret veriyor. Bunun önümüzdeki dönemde yapılacaklara da kolay ve çalışılabilir güçlü bir zemin oluşturduğunu görüyoruz" diye konuştu.
2015 rakamlarına göre, ikili ticaret hacminin 17,6 milyar dolar olduğunu hatırlatan Esenli, "Ki bu, 2014'ten bu yana 2 milyarlık bir düşüş demek. 2 yıl önce 19 milyarın üstünde bir rakama ulaşmıştık" diyerek, hedeflerinde ise, 2020 ile 2023 gibi 30 milyar dolarlık bir ticaret hacmine ulaşmak olduğunu dile getirdi.
İtalya'nın, Türkiye'nin AB üyeliğine desteği sürecek
Cumhurbaşkanı Mattarella'ya, ülkesinin Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecine verdiği destek için teşekkür ettiğini de aktaran Büyükelçi Esenli, "O da bu desteğin devam edeceğini, bunun, Türkiye'nin AB ile ilişkilerinde çok büyük önem taşıdığını vurguladı" dedi.
Esenli, Türkiye'nin ev sahipliğinde yapılması planlanan, ancak tarih belirlenmesine rağmen her iki ülkenin iç dinamikleri nedeniyle ertelenen hükümetlerarası zirveyi önümüzdeki dönemde gerçekleştirme isteklerini de Mattarella'ya ilettiğini söyledi.
Mattarella: Darbe girişimi üzücü bir hadise
Dönemin Dışişleri Bakanı olan Başbakan Paolo Gentiloni'nin, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye'yi ziyaretinin önemine değinen Esenli, "İtalya'nın bizimle dayanışma içinde olduğunu görmekten memnuniyet duyduğumu belirtmek isterim. Mattarella da bu hadisenin ne kadar üzücü olduğunu ifade etti. İtalya zaten bu konunun ilk ortaya çıktığı andan itibaren yanımızda duran bir ülke" diye sözlerini sürdürdü.
Mattarella'yla göç sorununu da ele adlıklarını anlatan Esenli, "İtalya, teröre karşı mücadele ettiği için geçmiş dönemde ve bugün de göç krizinin ilk etkilediği ülkelerden biri olduğu için tabii Türkiye'nin karşı karşıya olduğu sorunları çok iyi anlıyor. Bu nedenle İtalya'yla yoğun işbirliği içindeyiz. Ümit ediyoruz, kısa süre içinde tüm bu sorunları halledebilelim" diye konuştu.
"Yabancı bankaların Türkiye'den çıkması akılcı değil"
İtalya'da önlenmeye çalışılan bankacılık krizinin, Türkiye'yi etkileme riski olup olmadığı sorulan ve İtalya'nın en büyük bankası Unicredit'in Türkiye'de faaliyetleri olduğu hatırlatılan Murat Salim Esenli, şunları söyledi:
"İtalya'da bankacılık krizi konusunda bir düzeltme çabası var. Türkiye'deki bankacılık ise son derece kuvvetli. Türkiye'de bankacılıkla ilgili alınan kararlar, 2012 sonrasıdır ve bu kararların ne kadar isabetli ve güçlü olduğu, 2008'de küresel manadaki ekonomik şartlar bozulduğunda, biz kendi bankacılık sektörümüze hiçbir şekilde yardım etmek zorunda kalmadık. 2008 sonrasında inişli çıkışlı dönemde bile Türkiye'deki bankacılık sektörü yüzde 13,5 kar etti ki bu kar marjı böyle artarak devam etti. Daha enteresan tarafı, Türkiye'de banka kuran yabancı bankalar bile Türkiye'deki operasyonlarından kar etti. Kendi merkezleri zarar gösterirken Türkiye'deki bankacılık faaliyetlerinde kar etmiş bir bankacılık sistemine sahibiz. ve bu bankacılık sisteminin ışığı altında, Türkiye'deki bir operasyonun ben çıkıyorum, demesi akılcı değil. Bugün Türkiye'deki bankacılık sektörünün gücü, performansı ortada. Onun için yabancı bankaların da Türkiye'den çıkmak gibi bir eğilimi, en azından İtalya'daki bankacılık sektörü açısından bakıldığında görülmüyor. Bunun da son derece geçerli sebepleri var: Türkiye'nin bankacılık sektöründeki güvenilir çalışma şekli."
"2. Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan düzende popülizme yer yok"
Birçok ülkede olduğu gibi İtalya'da da 5 Yıldız gibi popülist hareketlerin yükselişte olmasına ilişkin değerlendirmesi de sorulan Murat Salim Esenli, Avrupa genelinde Türkiye'nin kaygı duyduğu aşırı sağ unsurların olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Bunun yükselişi bizim kaygı duyduğumuz ilave unsurları beraberinde getiriyor: İslamofobi, zenofobi, aşırıcılık, ayrılıkçılık, ırkçılık… Bunları biz genel Avrupa coğrafyasında tehlikeli unsurlar olarak görüyoruz ve bu popülist söylemin, esasen ülkelere fayda değil, zarar getirdiğini düşünüyoruz. Nitekim bugün Avrupa, demografik olarak baktığımızda çok değişik bir Avrupa. Burada göçmenler ve 25 milyon kadar Müslüman var. Onun için Avrupa'nın bu popülist söylemden kurtulması, kendi geleceği açısından önemli."
2. Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan Avrupa düzeninde, zaten bu söylemlerin yeri de olmadığının altını çizen Esenli, "Bütün bu sistem, aşırıcılığı, ayrılıkçılığı ve ırkçılığı ortadan kaldırmaya dayalı bir sistem. Bugün bu popülist söylem, bu ana unsurlara tamamen aykırı. Onun için siyasilerin, günlük iniş çıkışlara değil, genel trende bakarak karar vermeleri önemli" ifadesini kullandı. - Roma





















