AK Parti Sözcüsü Çelik, MKYK toplantısına ilişkin açıklamalarda bulundu: (2)

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Hacıbektaş Horasan Erenleri Dergahı Cemevi Külliyesi'nin açılışıyla ilgili, "Bu, birliğimiz, beraberliğimiz, bölgedeki birtakım gelişmelere verdiğimiz cevaplar bakımından son derece anlamlı bir açılış oldu.

Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Hacıbektaş Horasan Erenleri Dergahı Cemevi Külliyesi'nin açılışıyla ilgili, "Bu, birliğimiz, beraberliğimiz, bölgedeki birtakım gelişmelere verdiğimiz cevaplar bakımından son derece anlamlı bir açılış oldu. Sayın Bahçeli'ye buradan şükranlarımızı iletiyoruz. Orada verilen mesaj, Horasan'dan Anadolu'ya uzanan ruhun bir kere daha teyit edilmesidir." değerlendirmesinde bulundu.

Çelik, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) Toplantısı'na ilişkin, parti genel merkezinde açıklamalarda bulundu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Horasan Erenleri Dernekler Federasyonu'na hibe ettiği Hacıbektaş ilçesindeki arsada inşa edilen Hacıbektaş Horasan Erenleri Dergahı Cemevi Külliyesi'nin açılışının yapıldığını anımsatan Çelik, şöyle konuştu:

"Bu, birliğimiz, beraberliğimiz, bölgedeki birtakım gelişmelere verdiğimiz cevaplar bakımından son derece anlamlı bir açılış oldu. Sayın Bahçeli'ye buradan şükranlarımızı iletiyoruz. Orada verilen mesaj, Horasan'dan Anadolu'ya uzanan ruhun bir kere daha teyit edilmesidir. Aynı şekilde Sünni-Alevi yıllardır aramıza sokulmaya çalışılan nifaklara nasıl karşı durduysak bundan sonra da duracağımızın, birbirimizle et ve tırnak gibi bir kaderdaşlık içinde olduğumuzun net bir beyanıdır. Bundan sonrasında da aynı şekilde bu kardeşlik devam edecektir. Yakın bölgelerimizde mezhepçilik yoluyla ya da etnik siyasetler yoluyla aslında ortak refahı, ortak geleceği, ortak barışı paylaşması gereken kardeş halkların, bütün bunlar üzerinden nasıl birbirine düşürüldüğünü görünce Türkiye'deki kardeşliğimizin, Türkiye'deki birliğimizin, dirliğimizin ne kadar kıymetli olduğu bir kere daha görülmektedir. Hatta oralardan ülkemize yapılan ziyaretlerde sürekli olarak da bu yaklaşımlar takdir edilmekte, referans verilmekte ve örnek alınmaya çalışılmaktadır. Sayın Bahçeli'nin girişimiyle ortaya çıkan bu kardeşlik mesajı da bir kere daha Türkiye'nin aslında bütün bu meydan okumalara karşı nasıl güçlü bir bünyeye, nasıl güçlü bir hamura, nasıl güçlü bir mayaya sahip olduğunu gösteren bir örnek olmuştur."

"Politik magazin olarak değerlendirilebilecek bir yaklaşım sergiliyor"

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in son dönemde dış politika konularını politik magazin malzemesi yapmaya çalıştığını dile getiren Çelik, "Özellikle yabancı liderlere atıf yaparak sanki tüm bu gelişmeler olurken kendisi yabancı liderlerin yanındaymış gibisinden 'dediler', 'yaptılar', 'böyle düşündüler', 'şu mesajı gönderdiler' gibisinden dış politika anlamına gelemeyecek ama politik magazin olarak değerlendirilebilecek bir yaklaşım sergiliyor." dedi.

Ömer Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Doğrusunu söylemek gerekirse örneğin grup konuşmasında Başkan Trump'ın sanki yanındaymış gibi nasıl davrandığından bahsediyor. Başkan Putin'in Türkiye'ye dönük, Cumhurbaşkanımıza dönük yine magazine ancak konu olabilecek, gerçeklerle hiçbir alakası olmayan bir yaklaşım üretmeye çalışıyor. Şimdi birincisi bu derece politik magazinin bir siyasi partinin genel başkanı tarafından dış politika değerlendirmesi gibi ele alınması gerçekten müthiş bir seviye düşüşüdür. Yani Sayın Cumhuriyet Halk Partisi'nde politik magazinden sorumlu bir genel başkan yardımcılığı olsaydı Sayın Özgür Özel bunu hakkıyla yerine getirirdi."

"İspanya Başbakanı Sanchez'in çizgisiyle daha uyumlu bir çizgi takip edin"

CHP Genel Başkanı Özel'in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Filistin konusundaki hassasiyetini ve tutarlılığını sorgulamaya kalkmasına tepki gösteren Çelik, Cumhuriyet Halk Partisi'nin Hamas'a önce "terör örgütü" dediğini, sonra gelen tepkiler üzerine "terör örgütü demek istemedik" yönünde açıklamalarda bulunduğunu söyledi.

CHP'nin Hamas'a dönük olarak kullandığı bu dilin doğru bir dil olmadığını, bu dilin milli hassasiyetlerle çelişen bir dil olduğunu belirten Çelik, şunları kaydetti:

"Keşke gerçekten Sosyalist Enternasyonal'de yan yana oturduğunuz İspanya Başbakanı Sanchez'in doğru duruşuyla paralel bir çizgi takip etseydiniz. Sosyalist Enternasyonal'de ve diğer platformlarda bugün de yaptığı açıklamayla Sayın Sanchez'in durduğu noktada durabilseydiniz. Bu arada da dış dünyadan referans vermeyi çok sevdiğiniz için dış dünyaya Türkiye'yi de şikayet etmeyi çok sevdiğiniz için ben dış dünyadan referans vermeye bağımlı hale geldiğinizi görüyorum. Onun için ben de size madem dış dünyadan bir referans vereceksiniz, bir şey takip edeceksiniz, o zaman İspanya Başbakanı Sanchez'in çizgisiyle daha uyumlu bir çizgi takip edin diyorum. Kendi bağımlılığınızı daha doğru yönetebilmeniz açısından. Ama siz her zaman tarihin yanlış yerinde durmuşken, şimdi Cumhurbaşkanımızın Filistin hassasiyetini sorgulamaya kalkıyorsunuz. Hiçbir ciddi alınacak tarafı yok."

Çelik, Özgür Özel'in Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Filistin hassasiyetini sorgulamaya kalktığında gülünç duruma düştüğünü dile getirerek, "Dün de gördünüz ki Sayın Cumhurbaşkanımız insanlık ittifakının Filistin konusunda, Gazze konusunda en gür sesidir. Dünkü siyasi tabloda da görüldüğü gibi bu, dünyanın kabul ettiği, uluslararası mutabakatın olduğu bir durumdur. Dolayısıyla bütün bunların içerisinde Sayın Özgür Özel'in sesi duyulmaz. Zaten herhangi bir şekilde anlamlı bir sözcük silsilesi içerisinde de konuşmuyor." ifadelerini kullandı.

"Nobel alan kişi, kendi ülkesine siyonist müdahaleyi davet eden bir kişi"

CHP Genel Başkanı Özel'e, Ekrem İmamoğlu'nun, 2025 Nobel Barış Ödülü'nü kazanan ismi Venezuelalı Maria Corina Machado'ya destek paylaşımını hatırlatan Çelik, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Nobel Barış Ödülü alan kişinin sicili nedir? Sicili, 'İsrail, Venezuela'ya müdahale etsin' diyen, 'Yabancı devletler Venezuela'ya müdahale etsin' diyen, kendi ülkesine siyonist müdahaleyi davet eden bir kişi. Sizin uğruna günlerinizi, gecelerinizi seferber ettiğiniz, CHP'li kişi de tuttu siyonist işgali davet eden Venezuelalı siyasetçinin Nobel Barış Ödülü almasını kutladı. Siz önce CHP'yi bu ağır çelişkilerden, bu ağır hasarlardan nasıl kurtaracağınızı, CHP'yi tekrar öteden beri yıllar içerisinde özellikle dış politika konusunda biriktirdiği milli hassasiyetler olan çizgiye tekrar nasıl sokacağınızı düşünün."

Çelik, CHP'nin, "dümeni kitlenmiş bir gemi gibi savrulduğunu" ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Konuşan kişinin köklü bir partinin genel başkanı olarak konuşmasını isteriz. Bir politik magazin organizasyonunun başındaki kişi olarak dış politika değerlendirmesi yapması gerçekten doğru bir şey değil. Bundan uzak durmasını kendilerine öneririz. Siyasi rakibimizin bu duruma düşmesi siyaseten bizim için kazançlı gözükebilir ama biz bu kazancın peşinde değiliz. Türkiye'de toplam siyasi kalitenin, toplam siyasi değerlendirme seviyesinin belli bir noktada tutulması gerekir. Bu gerçekten vahim bir durumdur. Yabancı liderlerle ilgili, 'duyduk, ettik, bize söylendi, kulağımıza geldi' gibisinden değerlendirmelerin hiçbirinin bir geçerliliği yok. Baştan aşağı, yukarıdan aşağıya maalesef üçüncü sınıf bir politik magazin olarak gündeme gelmiş durumda."

(Sürecek)

Kaynak: AA / Özcan Yıldırım - Güncel