Ahmet Davutoğlu'ndan Somaliland Uyarısı: "Bu Gelişme Alarm Niteliğindedir"

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İsrail’in Somaliland’i tanımasına ilişkin, "İsrail’in İslam ülkelerini bölme ve önemli ülkeleri çevreleyerek etkisiz kılma stratejisinin bir parçası olarak bugün Somaliland’i tanıması uzak coğrafyamızda bir gelişme değil, alarm niteliğinde bir olaydır. İsrail bu yolla hem yüzde 100 Müslüman bir ülke olan Somali’yi bölmekte ve Sudan benzeri büyük katliamlar yaşanabilecek bir iç savaşı tetiklemekte, hem de Kızıldeniz çıkışında Aden Körfezinde son derece kritik Berbera limanına erişim sağlamaktadır" dedi.

(ANKARA)- Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İsrail'in Somaliland'i tanımasına ilişkin, " İsrail'in İslam ülkelerini bölme ve önemli ülkeleri çevreleyerek etkisiz kılma stratejisinin bir parçası olarak bugün Somaliland'i tanıması uzak coğrafyamızda bir gelişme değil, alarm niteliğinde bir olaydır. İsrail bu yolla hem yüzde 100 Müslüman bir ülke olan Somali'yi bölmekte ve Sudan benzeri büyük katliamlar yaşanabilecek bir iç savaşı tetiklemekte, hem de Kızıldeniz çıkışında Aden Körfezinde son derece kritik Berbera limanına erişim sağlamaktadır" dedi.

Ahmet Davutoğlu, İsrail'in Somaliland'i tanımasına ilişkin sosyal medya platformu X hesabından açıklama yaptı. Davutoğlu, söz konusu adımın uzak bir coğrafyada yaşanan sıradan bir gelişme olmadığını vurgulayarak, bunun İslam ülkelerini bölmeye ve stratejik ülkeleri çevreleyerek etkisiz kılmaya yönelik daha geniş bir politikanın parçası olduğunu ifade etti.

Davutoğlu, İsrail'in bu hamleyle yüzde 100 Müslüman bir ülke olan Somali'yi fiilen bölmeyi hedeflediğini, Sudan benzeri büyük katliamların yaşanabileceği bir iç savaşı tetikleme riski doğurduğunu belirtti. Aynı zamanda Kızıldeniz çıkışında, Aden Körfezi'nde son derece kritik bir konuma sahip Berbera Limanı'na erişim sağlandığına dikkat çeken Davutoğlu, bunun Kızıldeniz'in iki önemli gücü olan Mısır ve Suudi Arabistan ile Somali'de Afrika politikası ve savunma sanayii açısından stratejik bir üsse sahip olan Türkiye'yi çevrelemek anlamına geldiğini kaydetti.

"Türkiye'yi çevrelemek anlamına gelmektedir"

Davutoğlu'nun açıklaması şöyle:

"İsrail'in İslam ülkelerini bölme ve önemli ülkeleri çevreleyerek etkisiz kılma stratejisinin bir parçası olarak bugün Somaliland'i tanıması uzak coğrafyamızda bir gelişme değil, alarm niteliğinde bir olaydır. İsrail bu yolla hem yüzde 100 Müslüman bir ülke olan Somali'yi bölmekte ve Sudan benzeri büyük katliamlar yaşanabilecek bir iç savaşı tetiklemekte, hem de Kızıldeniz çıkışında Aden Körfezinde son derece kritik Berbera limanına erişim sağlamaktadır… Bu durum Kızıldeniz'in iki önemli gücü olan Mısır ve Suudi Arabistan'ı ve Somali'de Afrika politikamız ve savunma sanayimiz açısından da son derece stratejik bir üsse sahip olan Türkiye'yi çevrelemek anlamına gelmektedir. Böyle bir gelişmenin Gazze soykırımı sürerken yaşanması ise İslam Dünyası için tam bir zillettir.  Şu ana kadar böyle bir gelişmeyi öngörerek harekete geçilmemiş olması kabul edilemez bir ihmaldir. 2012-2013 yıllarında bazı Batı ülkelerinin Somaliland'ın bağımsızlığını tanımak üzerinden Somali'yi bölme çabaları karşısında harekete geçmiş ve Somali Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Hassan Sheikh Mohamud ile Somaliland Cumhurbaşkanı Ahmed Mohamed Silanyo'yu 11-13 Nisan 2013 tarihinde Ankara'da bir araya getirmiş, kurduğumuz üçlü mekanizma ve açıkladığımız ortak bir deklarasyonla bu planı bozmuştuk.

"Gerekli diplomatik girişimlerin yapılması çağrısında bulunulmalı"

Şimdi de harekete geçme vaktidir. Sayın Cumhurbaşkanını ve hükümeti acilen şu adımları atmaya davet ediyorum: 1. Somali ve Somaliland Cumhurbaşkanları ile doğrudan temas ederek Türkiye'ye davet edilmeli ve kendileriyle bu konu yüz yüze görüşülmelidir. 2. Bu konuda bir özel temsilci atanarak bölgeye gönderilmelidir. Bu konuda en yetkin isim bölgedeki bütün aktörleri yakından tanıyan eski Somali Büyükelçimiz Kani Torun'dur. 3. Mısır ve Suudi Arabistan liderleri ile acilen görüşülerek üç ülkenin Dışişleri Bakanlarından oluşan ortak bir heyet her iki tarafa da gönderilmelidir. 4. Bu üç ülke Berbera limanının işletmesini elinde bulunduran BAE ile de temas edilerek İsrail'in bu yıkıcı ve iç savaşı kışkırtıcı politikaları ve Sudan'dan sonra Somali'de de vekalet savaşlarına yol açacak gelişmelerle ilgili uyarı ve istişarelerde bulunmalıdır. 5. Bu üç ülke lideri eşzamanlı ve eşgüdümlü olarak ABD lideri Trump ve İngiltere Başbakanı Starmer ile görüşerek bu ülkelerin Somali'nin bölünmesini tanımalarının önüne geçmelidir. 6. Somaliland nüfusunun yaklaşık yarısını temsil eden ve bu bölünmeyi kabul etmeyerek Mogadishu'ya bağlılığını ilan eden Northeastern State federal yönetimi ile derhal temasa geçilmelidir. 7. Gelişmeler önlenemez bir tırmanışa geçmeden önce bu üç ülke Afrika Birliği Dönem Başkanı Angola ve İslam İş birliği Teşkilatı Dönem Başkanı Gambiya ile de temasa geçerek her iki teşkilata üye olan Somali'nin birliğinin korunması için gerekli diplomatik girişimlerin yapılması çağrısında bulunulmalıdır.

"Bütün ülkeler ve liderler tarih önünde büyük bir vebal altındadır"

İsrail her hamlesi ile Hazar'dan Aden'e, Doğu Akdeniz'den Körfez'e uzanan bir hegemonik düzen kurma çabası içindedir. Bu gelişme aynı zamanda Abraham Anlaşmaları denilen emperyalist planın temelde İslam dünyasını ve Afrika'yı daha da küçük parçalara ayırma planı olduğunu ortaya koymaktadır. Bunu engellemek için harekete geçmeyen bütün ülkeler ve liderler tarih önünde büyük bir vebal altındadır."

Kaynak: ANKA / Güncel