Haberler

Diyanet Dergisinden Çocuk İstismarına Özel Ek

Diyanet İşleri Başkanlığınca aylık yayımlanan "Diyanet" dergisinin mart sayısının "Aile" ekinde çocuk istismarı ve ihmali ele alındı.

Diyanet İşleri Başkanlığınca aylık yayımlanan "Diyanet" dergisinin mart sayısının "Aile" ekinde çocuk istismarı ve ihmali ele alındı.

Diyanet İşleri Başkanlığı Dini Yayınlar Genel Müdürlüğünce yayımlanan dergide, hangi tür eylemlerin ihmal ve istismar olarak nitelendirilebileceği, çocukları cinsel istismardan korumak adına ailelerin neler yapılabileceği ve istismara uğrayan çocuğa nasıl davranması aktarıldı.

Diyanet İşleri Başkanlığı Dinler ve Kültürler

Arası İlişkiler Daire Başkanı Sema Yiğit, dergide yer alan "Çocuk İhmal ve İstismarı" başlıklı yazısında, cinsel istismarın, saptanması

en zor olan istismarlardan olduğunu belirtti.

Çocukların ihmal ve istismarı sonucunda daha keskin belirtilerin görülebileceğine işaret eden Yiğit, "Öfke nöbetleri, depresyon ya da aşırı hareketlilik, uyku sorunları, olayla ilgili kabuslar görme, iştahsızlık ya da aşırı yeme, baş ağrısı, bulantı... Dikkat eksikliği, özgüvenlerinde düşüş, unutkanlık, uykuda konuşma ve yürüme, ağız ve genital organlarda yaralar gibi etkiler daha kolaylıkla fark edilebilecek belirtilerdir." ifadelerini kullandı.

"Çocuklara inanmalıyız"

İnsanların herhangi bir şekilde çocuk istismarına ilişkin olumsuz bir

durum tespit ettiğinde ya

da çocuğun yaşadığı olayı yakınlarıyla paylaştığında, onların soğukkanlı

olması ve çocuklara inanması gerektiğini belirten Yiğit, çocukların istismar konusunda yalan söylemeyeceğini aktardı.

Anne ve babanın, çocuğu sonuna kadar

dinlemesi ve asla onu suçlamaması gerektiğini vurgulayan Yiğit, şöyle devam etti:

"Bize güvenmesini

sağlayıp onu sevdiğimizi

ve ne olursa olsun yanında

olacağımızı ifade etmeliyiz.

En yakın güvenlik birimine

karakola, jandarmaya, cumhuriyet

savcılığına gidip durumu

anlatmalıyız. Yasal süreci

hızla başlatmakla kalmayıp

mutlaka psikolojik destek aldırmalıyız.

Bunlar yapmamız

gerekenler. Yapmamamız gereken

ise asla paniklememeli

ve endişelerimizi çocuğa

yansıtmamalıyız. Çocuğu yaşadıklarından

dolayı sorgulamamalı,

olayın detaylarını

merakla öğrenmeye çalışmamalıyız."

Çocuk ihmal ve istismarına ilişkin bireysel ve toplumsal sorumluluklar

ile devletin reflekslerinin en üst düzeyde varlık bulması gerektiğine dikkati çeken Yiğit, "Her türlü istismardan ve

kötülükten korunarak beden

ve ruh sağlığı zedelenmeden

yaşanabilir bir toplumda güvenle

büyümek, önemsenmek,

anlaşılmak, sevilmek,

sayılmak, desteklenmek, özgür

ve mutlu olmak, adalete

güvenmek, eğitim görmek,

tüm çocukların hakkıdır. Çocuk

haklarını korumak ise hepimiz

için bir zorunluluktur." değerlendirmesinde bulundu.

"Çocuklara karşı mesuliyet bilincinde olmalıyız"

Derginin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Dr. Elif Arslan ise giriş yazısında, çocukların topluma verilen emanet olduğunu, bu yönüyle eğitimcilerden din görevlilerine, sağlık personelinden mahalle sakinlerine kadar bütün bir toplumun, çocuklara karşı mesuliyetinin bilincinde olması gerektiğini belirtti.

İslam'ın çocuklara kötü muamelede bulunmayı yasakladığını, onların anne ve baba üzerindeki haklarına vurgu yaptığını anlatan Arslan, her çocuğun sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir çocukluk geçirmeyi hak ettiğini kaydetti.

Çocukların bedeni ile ruhunu inciten ve örseleyen her türlü davranışın onların hayatında onulmaz yaralar açacağına dikkati çeken Arslan, "Maalesef emanetin bu en saf ve kıymetli hali çocuklar, kimi zaman ihmal ve istismara maruz kalıyorlar. Çocukların fiziksel ve psikososyal gelişimlerini olumsuz etkileyen bu davranışlar toplumsal vicdanı yaralıyor." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA / Güncel

Diyanet İşleri Başkanlığı Elif Arslan Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title