TÜM KATEGORİLER
Anayasa Değişikliği Teklifi Genel Kurulda
TBMM Genel Kurulunda anayasa değişiklik teklifinin 1. turunda ikinci madde üzerindeki görüşmeler yapılıyor.
TBMM Genel Kurulunda anayasa değişiklik teklifinin 1. turunda ikinci madde üzerindeki görüşmeler yapılıyor.
HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, madde üzerinde grubu adına yaptığı konuşmada, teklifin oylamalarını eleştirdi.
Kerestecioğlu, "Burada herkes görmüştür ki gizli oylama yapılmamıştır. Vicdanlarda da tarih önünde de hem bu oylamalar hem de anayasa teklifi yok hükmünde olacaktır." görüşünü savundu.
Görüşülen maddenin milletvekili sayısının artırılmasına yönelik olduğunu belirten Kerestecioğlu, bu düzenlemenin ülkeyi tek adam rejimine götüreceğini ve milletvekili sayısındaki artışın bir çeşit rüşvet anlamına geleceğini iddia etti.
"Milletvekili sayısının artması halkın yönetime katılımını artırır mı?" diyen Kerestecioğlu, düzenlemenin dağıtılacak koltukları çoğaltmaktan başka bir işe yaramayacağını ileri sürdü.
HDP'nin eş genel başkanları ve bazı milletvekillerinin tutuklu olmalarının halkın kendilerine verdiği yasama faaliyeti yetkisini kullanmalarını engellediği iddiasında bulunan Kerestecioğlu, "Eş başkanlarımızın ve milletvekillerimizin oylayamadığı, muhalefet edemediği bir anayasa değişikliği gayrimeşrudur." değerlendirmesini yaptı.
Kerestecioğlu'nun konuşmasında "Yanınızda oturan milletvekillerinin her geçen gün varsıllaşmasından rahatsız olmuyor musunuz?" şeklindeki sorusu üzerine AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, sataşma nedeniyle söz alarak kürsüye geldi.
Milletvekillerinin haksız kazanç elde ettiği iddiasında bulunmanın bir iftira olduğunu ve parlamentonun hiçbir üyesine yakışmayacağını vurgulan Elitaş, Kerestecioğlu'nun tüm milletvekillerinden özür dilemesini istedi.
"Bugünden değil yarından sorumluyuz"
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da grubu adına ikinci madde üzerinde söz aldı.
AK Parti milletvekillerinin imzasıyla sunulan teklifin ülkeyi geriye götürecek bir düzenleme olduğunu öne süren Altay, "Anayasaları anlamlı kılan, hak arama güvencesinin varlığı, temel hak ve özgürlüklerin teminat altına alınması ve yargı bağımsızlığıdır. Getirdiğiniz teklif bütün bunları ortadan kaldırmaya müsait bir tekliftir. Sizin getireceğiniz bu ucube sistem Türkiye için tek başına bir felakettir." diye konuştu.
Kuvvetler ayrılığının olmadığı yerde hukuksuzluk olacağını dile getiren Altay, her rejimin bir sigortaya, bir hakeme ihtiyacı olduğunu anlatarak, getirilen düzenlemenin denetim mekanizmalarını ortadan kaldırdığını savundu.
Altay, Türkiye'de tüm müdahalelere rağmen demokrasi treninin ilerlediğini, milletin demokrasiyi içselleştirdiğini belirterek, halkın egemenlik hakkını TBMM eliyle kullandığını söyledi.
Ülkenin tek adam yönetimine götürülmek istendiğini, bunun halkın egemenlik hakkını kullanmasını engelleyeceğini öne süren Altay, teklifin hayata geçmesi durumunda önce iktidarın hayal kırıklığına uğrayacağını, sonra toplumun hüsrana uğrayacağını, ardından ülkenin felakete sürükleneceğini iddia etti.
Altay, şunları kaydetti:
"Bu rejimin değişeceğine Allah şahit, ben inanmıyorum. Siyasetçilerde mesele şudur; bizler bugünden değil yarından sorumluyuz. Bugün dünün sonucu, yarın da bugünün sonucu olacak. Terör, kamplaşma ve kutuplaşmadan beslenen bir illettir. Huzur içinde bir yaşam istiyorsak, terörün beslenmesinin önündeki bütün kanalları kesmek herkesten önce bu Meclisin görevidir. Parlamenter sistemi güçlendirmek 80 milyon insanımıza yapabileceğimiz en büyük hizmettir. Bu çatı altında milletin emanetine sahip çıkmak bizim asli görevimizdir."
"Yasama gücünün artırılması önceliklerimizdendir"
MHP Grubu adına ikinci madde üzerinde konuşmak için kürsüye gelen Denizli Milletvekili Emin Haluk Ayhan ise milletvekili sayısını artıran düzenlemenin gerekçesinde nüfus artışının gösterildiğine işaret etti.
Sosyoekonomik alandaki gelişmelerin de bu maddeyi gerekli kıldığını anlatan Ayhan, "Yasamanın güçlenmesi ve kapasitenin artırılması için böyle bir düzenlemeye ihtiyaç olduğu değerlendirilmektedir. MHP olarak yasama gücünün ve kalitesinin artırılması önceliklerimizden biridir. Parlamento ne kadar kapsayıcı olursa temsil kabiliyeti de o ölçüde yüksek olacaktır." ifadelerini kullandı.
Düzenlemenin günlük siyasi tartışmaların dışında teknik bir gereklilik olduğunu söyleyen Ayhan, milletvekili sayısının nüfus dikkate alınarak gözden geçirilmesinin önemli olduğunu sözlerine ekledi.
