TÜM KATEGORİLER
Teröre Karşı Milli Mücadele" Konferansı
Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Atilla Uğur, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) ilişkin, "Uyuşturucu dahi her şeyi kullanan bir örgütten bahsediyoruz.
Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Atilla Uğur, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) ilişkin, "Uyuşturucu dahi her şeyi kullanan bir örgütten bahsediyoruz." dedi.
Uğur, Eskişehir Taşbaşı Kültür Merkezi'nde katıldığı "Teröre Karşı Milli Mücadele" konulu konferansta, 15 Temmuz darbe girişiminin mimarlarının bizzat ABD yönetimindeki " Pkk, PYD ve FETÖ" denilen şer örgütleri olduğunu belirtti.
"Bazıları çıkıp, 'Biz de 15 Temmuz akşamı anladık, Fetullah Gülen hareketinin bir terör örgütü oluğunu' diyor. Bu bizim aklımızla alay etmek demek değil mi?" değerlendirmesini yapan Uğur, şöyle devam etti:
"Özel Kuvvetlerin ne olduğunu, burada bulunan silah arkadaşlarım bilirler. Özel Kuvvetler bu işin içine katılsaydı, biz bugün başka bir şey konuşuyorduk ya da konuşamaz olacaktık. O gece devrimcisi, ülkücüsüyle, Türk milleti dışarı çıktı. Bu işi engelleyenler Türk askeri, Türk polisi ve içindeki o kahraman arkadaşlarımızdır."
Emekli Albay olan Uğur, 1999 yılında yaşadığı bir olayı şöyle anlattı:
"Ankara'da İstihbarat Grup Komutanı iken, arkadaşlarımız bir istihbarat paylaştı. Astsubay okulu öğrencileri 14-15 yaşlarında çocuklar, Demetevler'de Işık Evleri'nde toplanmışlar. Böyle bir ihbar geldi. Gittiğimde gördüğüm manzara aynen şuydu, bir İran halısı var yerde. Halının tam ortasında bir sehpa. Sehpanın üzerinde de içecekler, yiyecekler ve bir de tütsü vardı. Orada bir çocukla konuştuğumda bana, 'Biz bu evlere istemeden geliyoruz fakat evden de dışarı çıkarken, büyük bir huzur ve mutluluk içinde çıkıyoruz. Burada televizyonu açıp, Fetullah Gülen'in vaazlarını izletiyorlar' dedi. Ben de tütsüyü Ankara'da o zamanlarda yeni açılmış Kriminal Daire'ye gönderdim. Telefonla bana gelen ilk raporda tütsünün içinde esrar tohumu olduğuydu. Öyle bir örgütle karşı karşıyayız ki 14-15 yaşındaki çocuk eğer o rayihayı koklamak zorunda bırakılmasaydı, terör örgütünün elebaşı olan bu sözde vaizin saçmalıklarını, ağlamalarını, sızlamalarını, dinlemezdi. Uyuşturucu dahi her şeyi kullanan bir örgütten bahsediyoruz."
