İYİ Parti TBMM Grup Başkanı Tatlıoğlu, gündemi değerlendirdi (2)

İyi Parti TBMM Grup Başkanı ve Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin üçüncü yılında ekonomik verilerin bütün alanlarda Türkiye'nin fakirleştiğini gösterdiğini savunarak, " Türkiye, dünyayla negatif bir ayrışma içerisindedir. O nedenle Türkiye'de bu sistemin en kısa sürede değişimini sağlayacak bir seçim atmosferine girilmesi gerektiğine, iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sistemle Türkiye'nin kaybettiklerini kazanacağına inanıyoruz." dedi.

Tatlıoğlu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, "Partili Cumhurbaşkanlığı" olarak nitelendirdiği Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin 3. yılında, Türkiye'nin yargıda olumsuz bir tabloyla karşı karşıya olduğunu söyledi.

Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan'ın bugünkü konuşmasından " Türkiye'de demokratik hukuk devletinin kalmadığının ortaya çıktığını" ileri süren Tatlıoğlu, "Arslan'ın açıklamalarından anlıyoruz ki, yargı görevini yapmazsa mafya devreye girer ve bugün mafya-siyaset-iş alemi arasındaki ilişkilere baktığımızda mafya yeni dönemde yargının bir şekilde adı olarak karşımıza çıkıyor. Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın açıklamalarından yargıda FETÖ benzeri aklı, ahlakı ve hukuku dışlayan yeni bir yapılanmanın vurgusunu görüyoruz." diye konuştu.

İsmail Tatlıoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin "Söke söke sizden bu paraları uluslararası tahkim yoluyla da alırlar." sözlerini hatırlatarak, "Ne yazık ki, adeta Duyun-ı Umumiye yetkilisi gibi konuştu. Anlaşılmıştır ki Sayın Erdoğan, kendilerinden sonra Türkiye'yi yönetecek olanların milletin hakkını aramasının önünü kesme gayreti içerisindedir. Bu çok üzüntü verici ve manidardır. Elbette Türkiye'yi Erdoğan sonrası yönetecek olanlar, yolsuzlukla etiketlenmiş bütün ihaleleri, işlemleri gündeme getireceklerdir. Bunlar milletin verdiği yetkinin gereği ve beklentileridir. Bugünden bunların önünü kesme gayreti ve milletin hakkını değil de birkaç saray müteahhidinin menfaatlerinin yanında olmayı yeğlemesi gerçekten düşündürücüdür." sözlerini sarf etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "Telekom'da Hariri ailesinin Türkiye'den götürdüğü yaklaşık 9 milyar doları söke söke aldınız mı? ABD'den niçin F35 için ödenen 1 milyar 35 milyon doları niçin söke söke almıyorsunuz?" sorularını yönelten Tatlıoğlu, "Milletimiz emin olsun ki onları da; kayırmalı ihalelerle müteahhitlere aktırılanları da; mafya-siyaset ve usulsüz ihaleler bağlamında milletimizin cebinden, devletimizin kasasından çıkanları da söke söke alacağız." ifadelerini kullandı.

"Millet ve devlet olarak daha borçlu hale gelmişiz"

İyi Parti'li Tatlıoğlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni Türkiye ekonomisini olumsuz yönde etkilediğini savunarak, son 3 yılda, ülkenin milli gelirinin 881 milyar dolardan 711 milyar dolara, kişi başına gelirin ise 10 bin 500 dolardan 8 bin dolara gerilediğini söyledi. Aynı dönemde dolar/TL kurunun yüzde 90; işsizliğin yüzde 36; bütçe açığının yaklaşık yüzde 450; kamu borcunun yüzde 155 arttığını belirten Tatlıoğlu, şöyle devam etti:

"Dış borç, milli gelirin yüzde 62,8'idir. Türkiye'nin bütün toplam borçluluğu, yüzde 136'den yüzde 153'e çıkmış. Millet ve devlet olarak daha borçlu hale gelmişiz. 1 Temmuz 2018'de dünya milli gelirinden yüzde 91'ini alan Türkiye, bugün yüzde 77'sini alıyor. Merkez Bankamızda son 10 yılda ortalama 30 milyar dolar ortalama net döviz varken bugün bu eksi 57 milyar dolardır, nakdi olmayan bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Ekonomik veriler bütün alanlarda Türkiye'nin fakirleştiğini gösteriyor. Türkiye, dünyayla negatif bir ayrışma içerisindedir. O nedenle Türkiye'de bu sistemin en kısa sürede değişimini sağlayacak bir seçim atmosferine girilmesi gerektiğine, iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sistemle Türkiye'nin kaybettiklerini kazanacağına inanıyoruz."

Bugün TBMM Milli Savunma Komisyonu'nda görüşülen Makine ve Kimya Endüstrisi Anonim Şirketi Hakkında Kanun Teklifi'nin özensiz hazırlandığını öne süren Tatlıoğlu, düzenleme sonrası "MKE'nin, yandaş bir firmaya satılabileceği ihtimalini yüksek gördüklerini" anlattı. Tatlıoğlu, "Hukuken ayrı eleştirilerimiz var ama siyaseten geçmiş uygulamalara baktığımızda, bu teklifin yanında olmamızın milletimizin menfaati ve yarınları açısından doğru olmadığını düşünüyoruz." diye konuştu.

İsmail Tatlıoğlu, ayrıca, Kovid-19 aşısını geliştiren BioNTech firmasının kurucuları Uğur Şahin ve Özlem Türeci'nin dünya bilimine ve insanlığa katkıları nedeniyle TBMM Tarafından Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilmelerine ilişkin partisinin daha önce gündeme getirdiği çağrıyı tekrarladı.