Tiyatro oyuncusu ve yönetmeni Nedret Denizhan son yolculuğuna uğurlandı

Güncelleme:
Facebook'da Paylaş Twitter'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş Google News'de Paylaş

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları sanatçısı Nedret Denizhan, düzenlenen anma töreninin ardından son yolculuğuna uğurlandı. Sanatçının hayatı ve tiyatro kariyeri anıldı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları sanatçılarından Nedret Denizhan, son yolculuğuna uğurlandı.

Denizhan için Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi'nde düzenlenen anma törenine katılan oyuncu Eraslan Sağlam, Denizhan'ın hayatına, çalışmalarına ve rol aldığı oyunlara ilişkin bilgi verdi.

Sanatçının eşi Dilay Denizhan, annesi vefat ettiğinde eşinin kendisine sarıldığını ancak şu an sarılacak kimsesi olmadığını söyledi.

Dilay Denizhan, "Bana baba, anne, arkadaş, her şey oldu. Her şeyi öğretti. Türkiye'de gurbette nasıl ayakta kalacağımı öğretti. Bir tek şeyi öğretemedi, onsuz nasıl yaşayacağımı." dedi.

Oyuncu Emin And, Denizhan'ın küçük yaştan itibaren tiyatro sahnesinde olduğunu dile getirerek, "Şehir Tiyatrolarına 1974'te geldim. Ben bile 50 yıllık olmuşum. Nedret ile geçirdiğimiz 50 yıl diyeceğim ama 25 yılını anlatacağım. Çünkü son 25 yılında maalesef bir arada olamadık. O başka kulvara geçti. Ben o kulvarı bırakmıştım ama benim için çok değerli bir insandı." ifadelerini kullandı.

Birlikte sahne aldıkları oyunları anlatan And, "Nedret'in içi iyiydi, bazı kişiler onu sinirli bulurdu ama zannediyorum ben hep o içinin iyiliğini yaşadım onunla beraber. Çok değerli bir arkadaştı." diye konuştu.

"Elinden kitap düşmeyenlerdendi Nedret"

Oyuncu Orhan Alkaya, Denizhan'ın saklanmayı seven biri olduğunu belirterek, "Ortalarda olmayı sevmezdi. Kendiyle barışıktı. Kendi kendisiyle olmayı da çok severdi." dedi.

Denizhan'ın prova yapmadan sahneye çıktığı bir oyunu anlatan Alkaya, "Emin olun iki başrolün önüne geçti. Üstelik bütün oyunu bir hapishane koğuşunun içinde oynadığı halde. Saklanmayı sever kısmının bir boyutu da bu. Bana gelişlerinde hiç eli boş gelmezdi. Kendi kaydını yaptığı opera CD'leri getirirdi." ifadelerini kullandı.

Alkaya, "Birini kaybettiğinizi anladığınız zamanın onun ölüm günü olmaması lazım, keşke dememek, ah vah etmemek için. Şehir Tiyatrosuna girdiğimde 18 yaşındaydım, demek ki Nedret'in de 29 falan olması lazım. Elinden kitap düşmeyenlerdendi Nedret." diye konuştu.

Oyuncu Mehmet Esatoğlu, oyun provalarında Denizhan'ı da sahnede izleme imkanı bulduğunu belirterek, "Prova yaparken onu izlemek büyük bir öğretiydi. Bu kurumu omzunun bir tarafında taşıyan oyuncular, aktörler, aktrisler var. ve bu kurum işte bugüne gelmişse onlar böyle omuzlarında taşıya taşıya bu kurumu getirmişler." görüşünü paylaştı.

Denizhan'ın Türkçeyi doğru kullanmaya özen gösterdiğini kaydeden Esatoğlu, "Türkçeye gerçekten çok önem verirdi. Türkçede herhangi bir sözcüğün, bir tonlamanın yanlış söylenmesine kesinlikle itirazı vardı." diye konuştu.

Oyuncu Vural Buldu da sanatçının agresif göründüğünü söyleyerek, "Halbuki o dik duran, iskeleti, omurgası olan bir insandı. O duruşundan ötürü çok fazla taviz vermeyi sevmezdi." ifadesini kullandı.

Törene, İBB Darülaceze Müdür Yardımcısı Eray Kandemir ile Can Şenel, İsmail Hakkı Aksu, Yalçın Boratap, İskender Bağcılar, Orhan Hızlı, Selçuk Soğukçay, Hülya Soğukçay, Yılmaz Meydaneri, Nevzat Çankara, Eftal Gülbudak, Ümran İnceoğlu, Betül Kızılok, Murat Bavli, Bora Seçkin, Eylül Soğukçay, Ertan Kılıç, Nihal Kaplangı'nın da aralarında olduğu tiyatro ve sanat dünyasından isimler katıldı.

Törenin ardından Şakirin Camisi'ne getirilen cenaze, burada kılınan namazın ardından Hekimbaşı Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Nedret Denizhan hakkında

Sanatçı, 1946'da İstanbul'da doğdu, henüz 8 yaşındayken İBB Şehir Tiyatroları Çocuk Bölümü'nde tiyatroya başladı. Çeşitli oyunlarda oyuncu ve reji asistanı olarak çalıştıktan sonra 1964'te Aydın Gün'ün isteğiyle Şehir Operasına geçen Denizhan, konduvitlik ve reji asistanlığı yaptı, operetlerde rol aldı.

Denizhan, Şehir Operasının kapanmasından sonra Şehir Tiyatrolarına dönerek, oyunculuğun yanı sıra yardımcı yönetmenlik ve sahne direktörlüğünde görev aldı.

Muhsin Ertuğrul tarafından eğitim için 1974'te Almanya'ya gönderilen ve 1977'de yönetmenliğe başlayan sanatçı, 1980-1988'de yönetmenliğin yanı sıra dramaturgluk görevini sürdürdü. Denizhan, radyo tiyatrosu ve film seslendirme yönetmenliği de yaptı.

Sanatçının Şehir Tiyatrolarından yönettiği oyunlar arasında, "İçerdekiler", "Çulsuzlar", "Ya Devlet Başa ya Kuzgun Leşe", "Şampiyonlar", "Bir Garip Oyun", "Küçük Nasrettin", "Derya Gülü", "Sekiz Kadın", "Kim Kimi Kimle", "Yaprak Dökümü", "Balıkesir Muhasebecisi", "Kahvehane", "Figaro'nun Düğünü", "Öyle Bir Nevcivan", "İkili Oyun", "Vişne Bahçesi", "Kralın Kısrağı", "Döne Döne Oskar", "Patavatsız Hanımefendi", "Bisküvi Adam" ve "Cibali Karakolu" yer alıyor.

Denizhan ayrıca "Yerma", "Kubilay", "Dünyanın Düzeni", "Oyuncakçı Dede", "Cyrano de Bergerac", "Fazilet Eczanesi", "Tarla Kuşu", "Büyük Çınar", "Sonuna Kadar", "Atinalı Timon", "Sinekler", "Venedik Taciri", "Ah Baba Vah Baba" ve "Kralın Kısrağı" oyunlarında rol aldı.

Kaynak: AA / Ahmet Esad Şani - Güncel
Haberler.com
500

Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.