Kronik hastaların Ramazan ayında dikkat etmesi gerekenler

Dr. Erdoğmuş, kronik rahatsızlığı olan hastaların oruç tutmaya başlamadan önce doktorlarına başvurmaları gerektiğini söyledi.

Diyabetin; Tip 1 ve Tip 2 olarak ikiye ayrıldığını belirten Hayat Hastanesi Dahiliye Uzmanı Uzm. Dr. Mehmet Erdoğmuş, daha çok gençlerde görülen Tip 1 diyabet hastalarının, günlük 4-5 doz insülin iğnesi olmaları gerektiği için oruç tutamayacaklarını belirtirken, yetişkinlerde görülen Tip 2 diyabet hastalarının ise doktor kontrolünde oruçlarını tutabileceklerini söyledi.

Tansiyon ve tiroid hastalarının ilaçlarını ve kontrollerini aksatmamaları şartıyla oruçlarını tutabileceğine işaret eden Dahiliye Uzmanı Uzm. Dr. Mehmet Erdoğmuş, kalp hastalarının da doktor kontrolünden geçtikten sonra, başka bir hastalıkları yoksa, oruç tutabileceklerini ifade etti.

Hayat Hastanesi Dahiliye Uzmanı Uzm. Dr. Mehmet Erdoğmuş, "Ramazan ayında oruç tutmaması yönünde tavsiyede bulunduğumuz bazı hasta gruplarımız var. Oruç tutmaması yönünde tavsiye bulunduğumuz hastaları şöyle sıralayabiliriz; böbrek yetmezliği olup da diyalize giren ya da diyalize çok yakın olan hastalarımız için oruç tutmasını söylemek çok zor. Hasta hipoglisemi dediğimiz şeker düşmesi yaşıyor ve bu şeker düşmesi de son 3 ayda hastaneye yatıracak kadar şiddetli olmuş, üçüncü bir kişinin yardımına ihtiyaç duyma durumuna gelen hastalar için kesinlikle oruç tutulmamasını tavsiye ediyoruz. Diğer hasta grubu ise son 3 ay içinde şeker artmasına bağlı olarak hastaneye yatmış kontrolsüz hastalarımız ve insülin ve/veya sülfonilüre grubu diyabet ilacı kullanan hastalarımızdır ve bu gruba giren hastalarımızın da oruç tutması tehlikelidir" dedi.

"ORUÇ TUTABİLECEK HASTA GRUPLARI"

Oruç tutabilecek hasta gruplarını da açıklayarak uyarılarda bulunan Dr. Mehmet Erdoğmuş, "Ramazan'dan önce kan şeker kontrolü büyük oranda sağlanmış olan diyabet hastalarının, örneğin kalp hastalıkları gibi başka bir hastalıkları da yoksa, oruç tutmalarının önünde bir engel yok. Bunun yanısıra, hasta olup da oruç tutmakta ısrar eden hastalarımızın ilaçlarının dozunu ayarlıyor ve takiplerini sağlıyoruz. Burada en fazla dikkat edilmesi gereken konu, şeker dalgalanmasıdır. Ramazan ayında beslenme alışkanlığımız değişiyor. Oruç tutacak hastalarımızın sahurlarını mutlaka yapmaları gerekiyor. Akşamdan yiyerek yatmalarını tavsiye etmiyoruz çünkü bu durumda açlık süresi daha da uzayacak ve diyabete bağlı sağlık riskleri artacaktır" diye konuştu.

"SAHURDA PROTEİN AĞIRLIKLI BESLENİLMELİ"

Sahurda karbonhidrattan uzak durulmasını ve protein bakımında zengin besinlerin tüketilmesini önerdiklerinin altını çizen Dr. Erdoğmuş, "Ağırlıklı olarak protein bakımından zengin süt, yumurta ve yağsız peynir gibi gıdaların yanında tam tahıl ve kepekli ekmek ile sebze gibi yiyeceklerin sahurda tüketilmesini tavsiye ediyoruz. Diyabet hastalarımızın sahur ve iftarda bol sıvı almalarını özellikle öneriyoruz. Tatlı seven bir toplumuz ancak Ramazan ayında hastalarımızın tatlılardan uzak durması gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"SEBZE AĞIRLIKLI İFTAR MENÜLERİ HAZIRLANMALI"

İftara sıvıyla başlanılması gerektiğini dile getiren Dahiliye Uzmanı Uzm. Dr. Mehmet Erdoğmuş, daha çok sebze ağırlıklı iftar menülerinin hazırlanmasını ve diyabet hastalarının yatmadan önce az miktarda meyve yemelerini önerdi. Dr. Erdoğmuş sözlerini şöyle sürdürdü: "Hastalarımız normal hayatlarında kendilerine tavsiye edilen günlük egzersizleri iftardan 2 saat öncesine kadar sürdürebilirler. Doktorun önerdiği egzersizler dışında hareketlerin yapılmaması ve istirahat etmeleri sağlıkları için daha iyidir. İftar açılışının 1-2 adet hurma ve çorba ile yapılmasını, 10 -15 dakika sonra da sebze ağırlıklı yemekler yenmesini tavsiye ediyoruz. Bunların yanında komposto ve meyve gibi kan şekerini çabuk yükselten yiyeceklerin de sofralarda bulunması, hastalarımızın sağlığı açısından önemlidir. Yağlı yemekler ve tatlılar mümkün olduğunca tüketilmemeli, tatlı isteği meyve veya kompostoyla karşılanmalıdır. Diyabet hastalarımıza yatmadan önce de ara öğün tavsiye ediyoruz. Ayrıca oruçlu oldukları dönemde kan şekerinin mutlaka yakın ve daha sıkı takibi gereklidir. Özellikle iftar öncesi ile sonrası kan şekeri kontrolünü hastalarımızdan istiyoruz buna göre de ilaçlarını ayarlıyoruz."

Haberler