Cemal Kaşıkçı'nın Nişanlısı Hatice Cengiz Cinayet Gününü Canlı Yayında Anlattı
Haber Videosunu İzle 
Öldürülen gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz, konuk olduğu televizyon programında cinayet gününe ilişkin, "O gün hiç endişeli değildi. Konsolosluğa vardık, bu kez hiç beklemedik. Hemen telefonları bana bıraktı, 'Beni burada bekle' diyerek gitti." dedi.
Öldürülen Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz, Habertürk televizyonunda konuştu. Hatice Cengiz, Kaşıkçı'yla tanışmalarını "Arap Baharı yıllarında, sahada olup, bölgedeki ayrılıkların sebeplerini incelemek istedim. O bölgede yaşanan Arap Baharı'ndan sonra körfez bölgesini daha sık takip etmeye başladım. Cemal Bey'le de bu şekilde tanıştık. " sözleriyle anlattı.

"AMERİKA'YA DÖNDÜKTEN SONRA DA BENİMLE GÖRÜŞMEK İSTEDİĞİNİ SÖYLEDİ"
Cengiz ilişkilerinin işle ilgili görüşmelerde başladığını söyleyerek "İlk tanışmamız o programda oldu. Söyleşinin yayınlanmasını arzu ettiğimi ve biraz genişletmek istediğimi söylediğimde, İstanbul'a geldiğinde görüşmeyi teklif etti. Akabinde Türkiye'ye geldi, görüştük. Çok hızlı bir görüşme oldu, o günkü programımız çok yoğundu. İlişkinin ilk başladığı görüşme, o görüşme oldu. Daha çok yüzde 70 özel sorular üzerine ilerledi. Arkasından gelen konuşmalar, bunun özel bir görüşme olduğunun göstergesiydi. Amerika'ya döndükten sonra da benimle görüşmek istediğini söyledi, zaten ilişkimiz başlamış oldu." diye konuştu.

"ÇOK YALNIZDI"
Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan'daki ailesine dair çok fazla bilgisinin olmadığını belirten Cengiz, "Evliliğinden çok bahsetmek istememişti, ben de çok sormak istememiştim, çünkü çok yalnızdı. Olgun bir yaşa geldiğinde siyasi, duygusal bir yalnızlığı vardı. İstediklerini tek başına yapması onun için zordu. Tek başına hissetmesi, arkadaşlarından haber alamaması, içinde bulunduğu aşamadığından bahsediyordu sıklıkla." dedi.

"EVLİLİK HAZIRLIKLARI YAPIYORDUK"
Hatice Cengiz, Kaşıkçı'nın Cumhurbaşkanı ile dostluğu olduğunu söyleyerek "Evlilik düşüncesi oluşunca zaten gidip geldiği bir ülkede ev almak kötü bir fikir gibi gelmedi. 10 Eylül tarihinde geldiğinde o tarihten 2 Ekim'e kadar geçen sürede hummalı bir şekilde evlilik hazırlığına başladık. Zamanı iyi kullanmamız gerekiyordu. Onun orada da işleri vardı çünkü. Ailemle görüşmesinin ardından hızlı bir şekilde evlenme hazırlıklarına başladık. Evin eşyalarını ufaktan almaya başladık. Bu en azından bir yere kadar gelsin, sonra düğün yaparız diye düşünüyorduk. 2 Ekim süreci de bu şekilde gerçekleşti. Ev yeri seçildi, ev alındı, arkasından da resmi olarak belediyeye gittik." ifadelerini kullandı.
Hatice Cengiz'in cinayet gününe ilişkin açıklamalarından satır başları şöyle:
"GERGİNLİK ÇIKAR DİYE KONSOLOSLUĞA GİTMEK İSTEMEDİ"
"Konsolosluğa gitme sebebi, Türkiye'de hukuki kaideler var. Evli olmadığına dair evrak alması gerekiyordu. Cemal Bey'le bu evrağı sormak için Fatih Belediyesi'yle görüştük. Gerginlik çıkar diye konsolosluğa gitmek istemedi. Ben bunu burada yapmasam, evliliği burada gerçekleştirmesem diye sordu. Çünkü gitmek istemiyordu. İstemiyordu bu topa girmeyi, konsoloslukta gergin bir hava olmasını istemiyordu. Bir sorgu, ülkesine dönmesiyle ilgili bir talep gibi bir takım şeyler olabilirdi ve bunu yaşamak istemiyordu, buna hazır olmadığını söylüyordu. Başka bir ülkeye bile gitse yine Suudi Konsolosluğu'ndan alması gerektiğini öğrenince Türkiye'deyim, Türkiye diğerlerine nazaran daha kolay olabileceğini düşünüyordu."
"ONU O GÜN YALNIZ BIRAKMAMAM GEREKTİĞİNİ HİSSETTİM"
"2 Ekim'de normal bir şekilde Londra'dan dönüyor. O gün neler yapacaklarımızı konuştuk. Konsolosluk yetkililerini aradı. Arayan kişi saat 13.00'de uygun olduklarını söyledi, biz konsolosluğa yöneldik, gündelik hayata dair şeyler konuştuk. O gün hiç endişeli değildi. Konsolosluğa vardık, bu kez hiç beklemedik. Hemen telefonları bana bıraktı, beni burada bekle dedi. Bekleyiş başladı. O uzun bekleyiş başladı. Bu meselenin üzerinden çok zaman geçti ama bunu söylemek faydalı; Cemal Bey'e buradayken bir programa katılmıştı ve rahatsızlanmış rahatsızlanması nedeniyle programı bile yapamayacak dereceye gelmişti. Eğer burada Cemal Bey'e bir şey olursa kimi ararım diye düşündüm. ve ona sordum sana bir şey olursa kimi aramam lazım dedim. Bu olay konsolosluktan 3-4 gün önce oldu. Yasin Hoca'yla (Yasin Aktay) konuş dedi. Ben de tamam dedim. Sıkı sıkıya bana isimleri tembih etmiş olsa ciddi endişeleri vardı anlamına gelir. Gerçekten hayati anlamda bir tehlike düşünmüyordu. Bu bilgi bu anlamda önemli"
"ABD DIŞİŞLERİ BAKANI POMPEO ARADI"
Dışişleri Bakanı Pompeo aradı. Trump'a söyleyeceklerimi kendisine ilettim. Pompeo ile görüşmemizde kendisi konuyu takip ettiklerini. Detaya vakıf olmadıklarını buna benzer şeyler söyledi. Açıklamaları çok siyasiydi. Trump'ın selamlarını iletti çok üzgün olduklarını söyledi. Yakın zamanda arzularının ne olduğuna ulaşmak olduğunu söyledi.




















