TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerini Araştırma Komisyonu
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Güllü: "Kadın cinayetlerinde en önemli nokta ceza indiriminin kaldırılması" Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Dernek Başkanı Önal: "Biz artışı konuşmaktan hoşlanmıyoruz.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, kadın cinayetlerinin önlenmesinde en önemli noktanın ceza indiriminin kaldırılması olduğunu belirtti.
TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Komisyonu AK Parti İstanbul Milletvekili Alev Dedegil başkanlığında toplandı.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü komisyona yaptığı sunumda, "Bir yerlerde kadınlar ölüyor sayın vekillerim. 219 kadın 2014 yılında öldü. Bu çok acı bir durum" ifadesini kullandı.
Sorunun çözümüne ilişkin yasaların ve sistemin olduğunu ancak uygulanamadığını belirten Güllü, "Ben acil olarak var olan organların devreye girmesini talep ediyorum. Her şeyi yapabilecek sistem varken bunu hayata geçirecek cebir istiyorum ben. Raflarda duran yasalardan bize fayda gelmez. O yasaların uygulanması lazım. Uygulanması için de yönetmeliklerinin çıkması lazım" diye konuştu.
Boşanma sonrasında her 4 kadından 3'ünün şiddete maruz kaldığını aktaran Güllü, toplumda "ya benimdir ya toprağın" algısının devam ettiğini, bunun aşılmasına yönelik eğitimin gerekli olduğunu söyledi. Son dönemde yeni bir şiddet türünün ortaya çıktığını, bunun ısrarlı takip olduğunu aktaran Güllü, telefonla arama, mesaj ya da mektup yoluyla takibin gerçekleştiğini anlattı.
Güllü, basının mağdurlara yoğunlaşması yerine faillerin aldığı cezaları gündeme getirmesinin caydırıcı olacağının altını çizerek, "Kadın cinayetlerinde en önemli nokta ceza indiriminin kaldırılması" değerlendirmesinde bulundu.
Toplumsal cinsiyet eşitliğinin adalet ile birleştirilmesi durumunda, buradan merhamet doğacağını savunan Güllü, erkeklerden merhamet değil, birlikte ve eşit yaşam talep ettiklerini kaydetti.
-"Toplumu kendi skalasından sıyırmaya çalışır bir üslup görüyorum"
AK Parti İstanbul Milletvekili İsmet Uçma, kadın derneklerinin çalışma ve yaklaşımlarına ilişkin eleştirilerde bulundu. Uçma, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Dernekler kendi aralarında bizim mahallenin çocukları, sizin mahallenin çocuklarını döver yarışı içinde gibi görülüyor. Toplumu kendi skalasından, kültüründen, değer yargısından, örfünden adetinden sıyırmaya çalışır bir üslup görüyorum derneklerin yaklaşımında. Bunu doğru bulmadığımı ifade etmek istiyorum. Kadın bedeninde özgürdür. Olsun. Bu sonucu şiddete, baskıya, ölüme sebebiyet verecek şekilde asla kabul edilemez. Ama evlilik birliğini kuran insanlar evlilik birliğini kurarken bir akit yapıyorlar. 'Evlilik birliğimiz devam ettiği sürece bu hayatı birlikte yaşayacağız' diye. Ötekilerle yaşamak isteyenler, evlenmezler ya da boşanır. Ondan sonra istedikleri hayatı yaşarlar."
Derneklerin kadınlara yönelik yaklaşımının da önemli olduğunu işaret eden Uçma, "Sanki kadın örgütlerimizin mağdure kadınlarla muhatap olduklarında onları bir uyuma sevk etmekten çok, lüzumsuz cesarete sevk edip, biraz da çileden çıkarıcı bir yöntem uyguladıkları konusunda bir kanaatiniz var mı? Bir ara belediyelerde kişisel gelişim dersleri verilmişti, orada hocalar, 'kırın zincirlerinizi' diyorlardı. Neye karşı sevgili kardeşim denildiğinde bunun cevabı yoktu" diye konuştu.
Güllü de kadınlara yönelik "kır zincirlerini" ifadesini kendisinin de kullandığını, ancak bunu evinde şiddet gören ve sessiz kalan ya da eğitimi engellenen kadınlar için kullandıklarını, amaçlarının çatışmaları körüklemek değil, kadınların haklarını almasını sağlamak olduğunu anlattı.
-"Yüzlerce kadın öldü, ancak öyle görünür oldu"
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Dernek Başkanı Gülsüm Önal, komisyonun partilerin ortak kararı ile kurulmuş olmasını önemsediklerini ve bir fırsat olarak gördüklerini, çıkacak sonuçların etkili olmasını umut ettiklerini belirtti.
Önal, kadına yönelik şiddetin artmadığı, görünürlüğünün arttığı yönünde yaklaşımlar olduğunu hatırlatarak, "Yüzlerce kadın öldü, ancak öyle görünür oldu. Kadınlar önemli bir mücadele de verdiler, dernekler kurdular, böyle göründü. Ama aynı zamanda da arttı. Biz artışı konuşmaktan hoşlanmıyoruz. Artışı konuşmaktan çıkalım, çözüm konuşalım istiyoruz. Artış da var, görünürlük de var. Dolayısıyla her ikisi de arttı bunu kabul edelim" diye konuştu.
-"Kesici aletlerle öldürüyorlar"
2014 yılında en fazla kadın cinayetinin İstanbul'da işlendiğini, bunu Adana, Gaziantep, Ankara ve İzmir illerinin izlediğini aktaran Önal, 2014 yılında kadın cinayetlerinde öne sürülen sebeplerin başında ise ayrılık ve boşanmanın ilk sırada geldiğini, ekonomik sebepler, kadının kendi hayatına dair bir karar vermek istemesinin de takip eden gerekçeler olduğunu anlattı. Önal, öldürenlerin ise çoğunlukla, koca ve erkek arkadaş olduğunu, öldürme yöntemlerinin başında da kesici aletlerin geldiğini ifade etti.
Rakamların kadına yönelik şiddetin münferit değil, sistematik olduğunu gösterdiğinin altını çizen Önal, modernleşen toplumda kadınların hak arayışının güçlendiğini, erkek egemenliğinin ise buna direndiğini vurguladı.
Önal, şiddet kadar bu durumu normalleştirmenin de tehlikeli olduğuna işaret ederek, bunu bazen kadınların kendilerinin de yaptığını söyledi.
2014 yılında 23 ilde 42 kadın cinayeti davasından 18'inin sonuçlandığını, 8'inde ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildiğini de bildiren Önal, "Caydırıcı cezanın büyük önemi var" dedi.
AK Parti'li Uçma, bazı suçlara yönelik cezaların belirlenmesinde mağdurlar ve yakınlarının taleplerinin dikkate alınabileceğini, bunun devletin hakemliğinde olması gerektiğini kaydetti. Uçma, "İki yaşında çocuğa tecavüz edip sonra öldüren bir insana bizim ceza kesme, 'şu kadar yıl, bu kadar yıl hapis yatacaksın' deme hakkımız yok. Devlet kendine işlenen suçlarda son derece toleranslı olmalı ama bireye işlenen suçlarda tutucu olmalı ve bireyi devreye sokmalıdır" değerlendirmesinde bulundu.
CHP İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak da söz alarak, "ceza konusunun bireylere bırakılması algısına yol açabilecek sözlere katılmadığını, böyle bir komisyonda da asla gündeme gelmemesi gerektiğini" kaydetti. İntikam duygusuyla hareket edilebileceğini, bunun da tehlikeli olduğunu vurgulayan Toprak'ın sözleri üzerine Uçma, "Devlet her zaman devrededir. Hakem olarak devrededir" karşılığını verdi.
Komisyonda Türkiye Kadın Muhtarlar Derneği Başkanı Serpil Erenoğlu ve Kadın Merkezi Vakfı (KAMER) temsilcisi Hayriye Aşçıoğlu da sunum gerçekleştirdiler. - TBMM



















