Baskıyla Meclis İkna Edilemez

CHP Lideri Baykal, hükümetin ‘Biz imzaladık, sıra Meclis’te’ noktasında olduğunu ancak her türlü baskıya rağmen Ermeni protokolü konusunda Meclis’in ikna olmayacağına inandığını söyledi.

Baykal, “Azerbaycan’ın çıkarı geri plana atılamaz. Barış ve kardeşlik istiyoruz,bunun başında Ermenistan’ın, Azerbaycan’daki işgalinin sona ermesi geliyor” dedi.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanan protokolleri değerlendirirken, gizlilik içinde diplomasi yürütüldüğünü söyledi. Hükümetin, “Biz imzaladık, sıra Meclis’i ikna etmeye geldi” noktasında olduğunu savunan Baykal, baskıya rağmen Meclis’in ikna olmayacağına inandığını söyledi. Baykal, dün CHP’nin TBMM Grubu’nda Ermenistan protokolüyle ilgili şu mesajları verdi:

O zaman söyledik

Ermenistan görüşmelerimizde ‘Bunlar hazırlanmadı, biz yazdık’ dendi. Önce paraf edildi. Sonra ilan edilmedi. Biz o zaman değerlendirmelerimizi söyledik. Sayın Şükrü Elekdağ ve Sayın Onur Öymen olayın iç yüzünü ortaya koydu.

MİNSK’e ne oldu

İmza töreninde dikkat çeken MİNSK Grubu’nun denetiminde gerçekleşiyor. Yani MİNSK Grubu’nun nezaretinde yapılıyor. Peki MİNSK’in görevi ne? Azerbaycan ile Ermenistan arasında sorunların çözümlenmesi için uğraşan gruptur. Bu MİNSK grubu, bu kapının açılmasına harcadığı enerjiyi, Ermenistan’ın işgal ettiği Karabağ topraklarına harcasaydı bu daha anlamlı olmaz mıydı? ‘Sizler güçlü ülkelersiniz. Gelin barış için Ermenistan’ın işgalini bitirin’ neden demiyor bu MİNSK Grubu’na.

Gerçek ile söylem farkı

Bu olay gerçek politika ile söylem farkını ortaya koymuştur. Hükümet ne dedi; ‘Evet ben bu sınırı açmayı taahhüt ediyorum’ dedi. Şimdi siyasi karar alma sürecinde yer alan siyasi irade, ‘Ben şu şartla sınırı açıyorum’ deyip imzayı atmıştır. Ama Meclis demezse olmaz. İnandırıcı olmaktan uzak bir durum var. Sen dedin, öbürleri der mi bilmiyorum gibi bir tablo olur mu?

Meclis ikna edilemez

‘Biz imzaladık, sıra Meclis’i ikna etmeye geldi’ noktasındalar. Ancak ben atılan bu imzalara rağmen önümüzdeki dönemde hangi baskı unsuru işletirlirse işletilsin, TBMM’nin ikna edilemeyeceği inancımı sürdürüyorum.

Azerbaycan önemli

Azerbaycan, Türkiye için önemli bir ülke. Azerbay-can’ın çıkarı geri plana atılamaz. Barış ve kardeşlik istiyoruz. Bunun için de yapılması gerekenler bellidir. Bunun başında, Ermenistan’ın, Azerbaycan’daki işgalinin sona ermesi geliyor. Bu ortadan kalkacaktır, elbette Türkiye, Ermenistan ile sınırını açacak, diplomatik ilişkilerini kuracaktır. Ama bunların hepsi, birlikte, paralel olacaktır. Kimse aldatılmayacaktır. Azerbaycan’a karşı haksızlık yapmamız tasavvur edilemez. Türkiye’de, imzalara rağmen, önümüzdeki dönemde hangi baskılar seferber edilirse edilsin, böyle yanlışlığa TBMM’yi kimsenin alet edemeyeceğine güvenmeye devam ediyorum.

Başbakan Kasımpaşalı TV kaydından çekinmez

Başbakan Erdoğan’ın davet mektubuna olumlu yanıt veren Baykal, ‘Demokratik Açılım’ konusunda iktidarın bilerek ya da bilmeyerek yanlış kıble seçtiğini söyledi. Baykal, “Açılımı PKK’ya değil, o bölge halkına yap. Teröristlerle uzlaşarak onların istediklerini karşılayarak açılım yaparsan bu ne terörü sona erdirir ne de sorunu çözer” dedi. Baykal, “Başbakan’ın bir Kasımpaşalı siyaset adamı olarak bizimle buluşmaktan kayıt isteğimiz nedeniyle çekinmeyeceğini düşünüyorum” dedi. Baykal, Erdoğan’la görüşmesini bir TV ekibinin kaydetmesi koşulunu öne sürmesinin gerekçesini, “Sen İmralı’nın gönderdiği yol haritasını saklıyorsun, kendi yol haritanı neden saklıyorsun? Biz o yol haritasını ortaya çıkarmaya çalışıyoruz” sözleriyle açıkladı. Baykal, daha sonra da şöyle dedi: “Başbakan mektubunda ‘Sayın Obama ile ne görüştüğümü, Irak yönetimi ile kurduğumuz temasların sonucunu, Öcalan’ın defterinde yazılanları biliyor musun? Ben size bu konularda bilgi vermek istiyorum’ deseydi, bu kayıt işine ihtiyaç olmazdı.”

Haberler