Müzisyen İskender Paydaş Enka Sanat sohbetlerine konuk oldu Açıklaması

Bugüne kadar birçok projeye imza atan, ödüllü müzisyen, prodüktör, aranjör, besteci ve söz yazarı İskender Paydaş, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında online düzenlenen Enka Sanat sohbetlerine konuk oldu.

Instagram üzerinden canlı olarak gerçekleştirilen yayının sunuculuğunu, besteci, piyanist ve yorumcu Çiğdem Erken gerçekleştirdi.

Geçen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'na özel Ferman Akgül ve Nilüfer Çocuk Korosu ile "100 kere 23 Nisan" adlı bir proje gerçekleştiren Paydaş, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı için de Gençlik Korosu ve Senfoni Orkestrası'yla bir şarkı hazırlığı içerisinde olduğunu söyledi.

"Konservatuvar bana çok güzel şeyler kattı"

Paydaş, şarkı söylemeye çocuk yaşta başladığını belirterek, 1970'li yıllarda bir turneye çıkarak, yaklaşık 150 konser verdiğini ve iki 45'lik çıkardığını anlattı.

Ünlü orkestra şefi Muhittin Paydaş'ın oğlu olan başarılı müzisyen, ilk konservatuvar eğitimine 9 yaşında başladığını, fakat 11 yaşında eğitimini yarıda bıraktığına işaret ederek, "Sonra bir, iki yıl müzikten uzak kaldım. Geri döndükten sonra pratikten gitmeye başladım ve 17 yaşımda yeniden üniversiteye girdim. Kadıköy'de Şan ve Koro Bölümü'ne gittim." dedi.

Müzisyen olarak profesyonel manada 14 yaşındayken para kazanmaya başladığını aktaran Paydaş, şöyle devam etti:

"Konservatuvar müzik ortamı olarak bana çok güzel şeyler kattı. Çok iyi öğretmenlerle karşılaştım ve bir insan bir şeyi almak istiyorsa içine, nerede olursa olsun onu alıyor ve içselleştiriyor. Konservatuvarın o kısa zamanları ben de böyle olumlu etkiler yarattı. Sonra bazı çalışma yöntemleri öğrendim ve onları kendi kendime devam ettirdim."

"Deneysel müziklere her zaman açığım"

İskender Paydaş, ünlü şarkıcı ve besteci Kayahan'ın da müzisyenlik hayatına çok büyük etkileri olduğunun altını çizerek, müzikal anlamda kendi yaratıcılığını ortaya koyduğu hakimiyet alanının Türkiye olduğunu dile getirdi.

Eserlerini İstanbul'dan beslenerek hazırladığını söyleyen Paydaş, Mirkelam için hazırladığı ve 1995'te müzikseverlerle buluşarak, büyük bir çıkış yakalayan "Her Gece" adlı parçanın da kariyerinin önemli şarkılarından olduğunu belirtti.

Nilüfer, Ajda Pekkan, Harun Kolçak, Aşkın Nur Yengi gibi birçok başarılı sanatçıyla da çalışma fırsatı bulduğunu hatırlatan Paydaş, pop müziği bir tarz olarak düşünmediği yorumunda bulunarak, "Popa popüler bir şey diye bakıyorum ve deneysel müziklere her zaman açığım ama deneysel müziği geniş kitlelere ulaştıracak birtakım müzikal hareketliliği içine koymayı her zaman tercih ediyorum. Çünkü yapılan müziği ne kadar çok insana dinletebilirsek, asıl olan müziği bozmadan o kadar başarılı olabiliriz diye düşünüyorum. Bu dengeyi kurmak benim işim diye bakıyorum." değerlendirmesini yaptı.

İskender Paydaş, genç müzisyenlere de şu önerilerde bulundu:

"Müziğin ne tarzını yapıyorsanız yapın, fark etmez, bir sanat dalıdır müzik ve bir sanat dalında ilerlemek, iyi bir şeyler yapabilmek, diğer sanat dallarıyla da ilgili olmayı gerektirir. Yani resmi, tiyatroyu biraz anlamaya çalışmak, sinema kültürünü bilmek gibi bunları temellerini öğrenip, biraz pratik yapmak, müziğe direk olarak fayda katıyor. Bunlar dışında bilim, teknoloji gibi şeylerde de biraz bilgi sahibi olmak... Bunların hepsi müziğe müthiş katkı sağlıyor. Çünkü sanattaki estetik, tüm sanat dallarında aynıdır, aynı temel üzerinedir. Onu fark etmeye başlayınca, farklı sanat dallarıyla ilgilenerek, fikir sahibi olarak, estetik anlayışı güçlenerek, farkına varmadan bu müziğine yansımaya başlıyor. Bir de bir şey üretirken, bir noktaya giderken asla vazgeçmemek gerekir. Takılınan noktada 'Bu da böyle olsun ne yapalım.' değil, onu aşmak için her türlü yolu denemek, dayanıklı olmak gerekiyor."

ENKA İNŞAAT VE SANAYİ A.Ş İskender Paydaş Instagram Nilüfer Güncel Haberler