TÜM KATEGORİLER
Denizli'nin 6 Asırlık Geleneği: Karahöyük Ekmeği
Denizli'nin Acıpayam ilçesinde yaşayan Sağ ailesi, Kanuni Sultan Süleyman'ın Rodos Seferi sırasında ordunun azığı olarak kullanılan Karahöyük ekmeğinin unutulmaması için çalışıyor.
Denizli'nin Acıpayam ilçesinde yaşayan Sağ ailesi, Kanuni Sultan Süleyman'ın Rodos Seferi sırasında ordunun azığı olarak kullanılan Karahöyük ekmeğinin unutulmaması için çalışıyor.
Karahöyük Mahallesi'nde geleneksel yöntemlerle üretilen Karahöyük ekmeği, mısır, nohut ve kepeksiz buğday ununun nohut mayasıyla karışımından elde edilen hamurla yapılıyor.
Karahöyük ekmeğini özel kılan ve ayrı bir lezzet katan sır ise nohuttan yapılan mayası. Ekmek, bir gün önceden hazırlanan maya ile yaz aylarında tam buğday unu, mısır unu, nohut unu ve kepeksiz un, kış aylarında ise mayalanmanın kolaylaşması için bu unlara arpa unu ilave edilerek hazırlanıyor.
Karahöyük ekmeğine iyice kızarması için fırça ile yoğurt suyu sürülmesi de diğer bir özellik olarak öne çıkıyor.
Karahöyük ekmeğinin son ustası
Karahöyük ekmeği üreten ve bu lezzetin unutulmaması için çaba gösteren Mahir Sağ, AA muhabirine yaptığı açıklamada, günde bin 200 adet ürettikleri ekmeğin son ustası olduğunu söyledi.
Geleneği yaşatmak için 2003 yılından bu yana işlettikleri fırında Karahöyük ekmeği ürettiklerini belirten Sağ, annesi ve eşinin de kendisine yardımcı olduğunu anlattı.
Sağ, "500-600 yıllık bir mazisi olan bir ekmek, kültür ekmeği. Yani eski insanlar çok iyi biliyor bunu. Eskiden Karahöyük pazarı meşhurdu. Pazarın dağılmasıyla birlikte geçim kaygısı arttı, herkes büyükşehire göçtü. Sadece ben kaldım. Önceden 15-16 tane köyde fırın varmış." diye konuştu.
"Güney Kore'ye ekmek gönderdim"
Ekmeği almak için Balıkesir'den, Aydın'dan, Bursa'dan gelenler olduğunu ifade eden Sağ, ekmeğin devamlı müşterileri bulunduğunu vurguladı.
Yaz aylarında Almanya, Belçika ve Fransa'daki gurbetçilere ekmek gönderdiğini kaydeden Sağ, "Amerikalı müşterim var, Yeşilyuvalı kendisi. Bir de Amerikan vatandaşı İncirlik'te görev yapan Amerikan askeri var, her yıl Fethiye'ye tatile geliyor, eşi Türk. Her geldiğinde buradan ekmek alıp geçiyor. Güney Kore'ye ekmek gönderdim." şeklinde konuştu.
Sağ, ekmeğin lezzetinin sırrıyla ilgili "Bu ekmeği özel kılan mayası, mayasını kendimiz hazırlıyoruz. Farklı bir tat farklı bir lezzet oluyor." bilgisini paylaştı.
Mahir Sağ, "Bu ekmeği bilenler beni sosyal medya hesabımdan buluyorlar. Ben bu ekmek için sayfa açtım ve 15 bin kişinin üzerinde takipçim var. Ben bu işi sürdürdüğüm için çok mutluyum." ifadelerini kullandı.
Karahöyük Mahallesi'nde yaşayan İbrahim Kırk, 68 yaşında olduğunu ve bu ekmeği çocukluğundan bu yana aldığını söyledi.
Denizli'de ikamet eden Ahmet Su da mahalleye her gelişinde Karahöyük ekmeğini mutlaka aldığını anlattı.
"Karahöyük pazarı Selçuklu dönemindeki önemli pazarlardan biri"
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Türk Dili ve Edebiyatı Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Turgut Tok, Karahöyük ekmeğinin tarihi önemi olduğunu belirtti.
Kanuni'nin Rodos seferine giderken ordunun iaşesini Karahöyük ekmeğiyle sağladığını söyleyen Tok, "Selçuklu dönemindeki pazarlardan bir tanesidir Karahöyük pazarı. Bu pazarın en önemli özelliği Karahöyük ekmeği şeklinde günümüze kadar gelmiş olması. Bu ekmeğin özelliği şu; hububatın her türlüsü karıştırılarak ve doğal nohut mayasından yapılan bir ekmek." diye konuştu.
Karahöyük ekmeğinin bir özelliğinin de yöresel kuzu ve keçi kebabı ile birlikte tüketilmesi olduğunu aktaran Tok, "Çarşamba günleri Karahöyük pazarı kurulurdu. Biz çocukluğumuzda 'Garik' dediğimiz Karahöyük pazarının kurulacağı günü büyük bir hasretle beklerdik. Çünkü dedelerimiz, babalarımız o pazara giderlerdi, akşam dönüşte de Karahöyük ekmeği gelirdi. Hele işler iyi gittiyse yanında kebap da olurdu ki hakikaten tarihi, yöresel çok önemli bir lezzetimiz bu bizim." diye konuştu.
