Bir Ruh Hekiminin Hazine Sandığı

Sadece ruh hekimi kimliği ile değil, Türkiye’nin yetiştirdiği önemli bilim insanlarından biri olarak da düşünce atlasımızda izler bırakan merhum Prof. Dr. Ayhan Songar’ın anıları ‘Ruh Hekiminin Hatıraları’ adı altında Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları’nca okura sunuldu. Binlerce kişiyi ruh sağlığına kavuşturan ünlü hekim aynı zamanda sanat ve edebiyat çevreleriyle de dostluklar kurup, ‘sırdaş’ sohbetlerde bulunmuş bir isim. Songar, meslek hayatı boyunca kimleri gördü, neler yaşadı? Türk edebiyatında hatırat kaleme alanların sayıca az olması, Songar’ın ‘kayıtlarını’ son derece değerli kılıyor. Bu hatıratlar sayesindedir ki, pek çok sanatçının, ilim adamının bilinmeyen, ya da sadece yakın çevresi tarafından bilinen, ancak zamanla unutulup giden özellikleri de kayda geçirilmiş oluyor. Dile kolay, Songar’ınkisi otuz küsur senelik meslek hayatı, insanların sıkıntıları, ıstırabı ile hemhal olarak geçen bir ömür, sonra genç yaşlardan itibaren tadı alınmış o matbaa mürekkebinin kokusu. Bu kokuyu ve devamını şöyle anlatıyor Songar: ‘Dünü ve bugünü ile Bab-ı Ali yokuşu fikir ve sanat adamlarımızdan devlet büyüklerimize kadar birçok değerli dostlar, tanınmış ve mümtaz kişileri nihayet bütün bunların bıraktığı bir hatıra birikimi... Bu hazine sandığımın kapağını şimdiye kadar kendim için bile pek açmamıştım, sadece elime geçeni içine atıyordum. Ahmet Kabaklı hocamız hatırlattı. ‘Şimdi değilse ne zaman?’ İşte ben de o kapağı açıyorum.’

Hatıralar gün ışığında

Peki ünlü ruh hekiminin açtığı o ‘hazine sandığı’ndan kimler, hangi hatıralar gün ışığına çıkıyor? Songar’ın defterine kaydettiği suretler arasında pek çok ünlü isim var. Neyzen Tevfik’ten, Bakırköy Akıl Hastanesi’nin meşhur Mösyö Dögol’üne, Mazhar Osman’dan Peyami Safa’ya... Yahya Kemal, Fethi Gemuhluoğlu, Necip Fazıl, Erol Güngör, Nevzad Atlığ, Mehmet Kaplan ve daha niceleri. Songar, kitabında, Mazhar Osman’ı ‘Kalbi memlekete ve millete hizmet aşkıyla tutuşan bir hekim’, Peyami Safa’yı ‘Nahif bedeniyle gözlerinden zeka fışkıran bir edip’ olarak tanımlıyor. Yahya Kemal’in Türkçe sevdasını, koca şairin perhizden nasıl vazgeçtiğini, Nevzad Atlığ’ın olanca ciddiyetiyle Türk müziğini nasıl yeniden ayağa kaldırdığını, ihtiraslı bir benlik ve engin mizah duygusuyla Necip Fazıl’ın ruh portresini bir ruh hekiminin süzgecinden geçiriyor. Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları’ndan çıkan kitap, Türkiye’nin kültür sanat hayatına, düşünce dünyasına damga vurmuş pek çok ismi ve onların dünyasını, gelecek kuşaklara bıraktıkları mirası, hassas öngörülere sahip Ayhan Songar’ın penceresinden tanımak isteyenler için önemli bir eser.

Peyami Safa Kültür Sanat Haberler