TÜM KATEGORİLER
Kaybolmaya Yüz Tutan Mesleğini Aşkla Sürdürüyor
Diyarbakır'da kaybolmaya yüz tutan, kişiye özel ayakkabı üreten son sayacı ustalarından Abdurrahman Güneş, yıllardır 4 metrekarelik dükkanında büyük bir şevkle müşterilerinin isteği doğrultusunda ayakkabı yapıyor.
MEHMET SIDDIK KAYA - Diyarbakır'da kaybolmaya yüz tutan, kişiye özel ayakkabı üreten son sayacı ustalarından Abdurrahman Güneş, yıllardır 4 metrekarelik dükkanında büyük bir şevkle müşterilerinin isteği doğrultusunda ayakkabı yapıyor.
Merkez Sur ilçesinde Fevzi Paşa Pasajı'nda 4 metrekarelik dükkanda kaybolmaya yüz tutan mesleklerden olan sayacı ustası 55 yaşındaki Abdurrahman Güneş, 13 yaşında çırak olarak başladığı mesleğini büyük bir şevkle sürdürüyor.
Güneş, AA muhabirine, mesleğe 1976'da henüz 13 yaşındayken baba tavsiyesi üzerine ağabeyinin yanında saya mesleğini öğrenmeye başladığını, çıraklık ve kalfalık günlerinin ardından kendi atölyesini kurarak çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi.
Deri işlemesini İstanbul, Gaziantep, Konya ve Adana'dan getirdiğini kaydeden Güneş, müşterilerinin çok sayıda model seçme imkanının bulunduğunu belirtti.
"Müşteri, mağazada hangi ayakkabı varsa onu almak zorunda kalıyor, ama burada müşterinin tercihi doğrultusunda ayakkabı yapıyorum. Müşteri bazen mağazada beğendiği bir ayakkabının pençesi olmadığı için ayakkabıyı giyemiyor. Müşteri mağazada beğendiği ayakkabının fotoğrafını çekiyor. Biz de müşterinin talebi üzerine ayakkabı yapıyorum." diyen Güneş, müşterilerinin ayakkabı ihtiyacına cevap verebilmek için estetik özellikleri de göz önünde bulundurarak ayakkabı ürettiğini kaydetti.
Özel müşterileri var
Derinin kalitesine göre ayakkabı fiyatının değiştiğini, ürettiği ayakkabılarda derinin en iyi olanını kullandığını ifade eden Güneş, özel müşterileri bulunduğunu, bunların her yıl 3 ya da 5 çift ayakkabı siparişi verdiğini dile getirdi.
Güneş, müşterilerini memnun etmekten büyük bir keyif aldığını aktararak şöyle devam etti:
"Mesleğimle gurur duyuyorum. Bir daha dünyaya gelsem tekrar bu işi yaparım. Eski ustalardan bazıları mesleği bıraktı bazıları da vefat etti. Bu küçücük dükkanda hayat mücadelesi veriyoruz. Bu hayat mücadelesini 6 çocuğum, eşim ve annem için veriyorum. Bu sanatı seviyorum. İnsanlar, çocuklarını sanata yönlendirmiyor. Bu sanat ölmesin, insanlar çocuklarını bu sanata yönlendirsin. Ayakkabıcılık sanatı devam etsin. Diyarbakır'da bu işi yapan 2 ya da 3 kişi kalmıştır. Bunlar da biterse Diyarbakır'da kendi zevkimiz göre bir ayakkabı giyme şansımız olmayabilir."
Mesleğinin ve insanlara hizmet etmenin çok güzel olduğunu dile getiren Güneş, işini büyük bir aşkla yaptığını anlattı.
Terör olaylarından etkilendi
Sur'daki terör olaylarını anımsatan Güneş, o günlerin kendileri için bir kabus olduğunu, o dönemde aylarca dükkanının kapalı kaldığını aktardı.
Devletin esnafa sahip çıktığını, terör olaylarının sona erdiğini belirten Güneş, "Biz Türk milletiyiz ve Türkiye Cumhuriyeti bayrağı altında yaşıyoruz. Müslümanız, kardeşiz. Sur olaylarında yaklaşık 95 gün dükkanlarımız kapalı kaldı. Kapandıktan sonra çok zorluklar çektik. Devlet, Sur'daki terör olaylarını bitirdikten sonra dükkanlarımıza döndük. Aşkla, güvenle, sevgiyle işimize kaldığımız yerden devam ettik." ifadelerini kullandı.
Sayacılık
Sayacılık, doğal ya da suni deriler ile tekstil ürünlerinden kesilmiş parçalarının makinelerle işleyerek ayakkabı modeline uygun hale getirilmesi anlamına geliyor.
