İçimdeki Derin Okyanus: Bilinçaltım

Bilinçaltı: Duyguların depolandığı yerdir. Buz dağının görünmeyen alt tarafıdır. Kişinin ilk duyduğu veri bilinçaltına alınır. Birkaç defa bu olay tekrar edilirse artık fikir olarak kabul edilir. Bir davranışın değiştirmesi için kişinin inançlarına bakılmalıdır. Bilinçaltı sevgi, korku, heyecan, şefkat gibi belli duyguları kaydeder. Bu duygular ışığında yaşamaya devam ederiz.

Bilnçaltında kayıtlı olan eski bilgi güvenilir bilgidir. Yeni bilgiler risk taşır. Bilinçaltı hayatta kalmamız için sizi korumak ister. Bu nedenle eski bilgilere öncelik vererek yaşamınızı sürdürmenizi ister. Bilinçaltında bulunan bazı negatif kayıtların etkisi geçmişte yaşadığınız korkuları ve henüz yaşanmamış kaygıları bugüne taşır.

Bilinçaltı 3 yaşında bir çocuk gibidir. Doğru ve yanlışı ayırt edemez. Bilinçaltı olayları söylendiği gibi anlar yorum yapmaz. Bilinçaltı bilincin patronudur. Korkmamanızı, utanmamanızı sağlamak ister. Bu yüzden size kaygı ve korkular verir.

Örneğin; Bir çocuğa babası "erkekler ağlamaz" der. Sonra annesi farklı bir durumda yine, "erkekler ağlamaz" der. Ve amcası başka bir olay üzerine tekrar "erkekler ağlamaz" der ve artık çocukta bu tanım inanca dönüşür. Bilgi ilk öğrenildiği anda çevresinde duvar örer. Bilinçaltına desteklenen bilgi tekrar gelirse kaydedilir. Aradan yıllar geçer. Çocuk yetişkin bir adam olur.Hayatında zor üzüntülü anlar yaşar, hayal kırıklığı yaşar ama hep duygularını içine atar. Çünkü"Erkekler ağlamaz" kalıbına inanmıştır. Ağlarsa zayıf, beceriksiz ve başarısız görünecektir. Ve ne yazık ki bilinçaltı kişiyi korumak isterken zarar verir! İçimizde bastırılan duygular/ hisler bedenimizde hastalıklara sebep olur. Yapılan araştırmalar sonucunda bilinçaltı kayıtlarının 0-7 yaş arasında oluştuğu tespit edilmiş. Yani anne karnından itibaren bilinçaltı kayıtlarımız oluşuyor.

İfade edilmeyen, uzun süre bastırılan duygular bedenimizde blokaj oluşturur. Peki bu ne demektir? Örneğin; bir konuda çok fazla uğraşıyoruz. Elimizden geleni yapıyoruz. Dualar ediyoruz. Ama bir türlü sonuç alamıyoruz. Çevremizde başkalarının aynı konuda daha az çabalayarak istediklerine ulaştıklarını görüyoruz. Somut anlamda çaba göstermemize rağmen biz bir türlü yol alamıyoruz. Hayatımızı bloke eden bu gibi durumların nedeni bilinçaltı kayıtları olabilir.

Örneğin; okulu bitirmek isteyen bir üniversite öğrencisi düşünelim.Herkes mezun olurken o derslerden kalıyor. Bir türlü okulu bitiremiyor. Çevresindeki insanlar tarafından bu öğrenciye sorumsuz gözüyle bakılıyor ve ailesi tarafından dışlanıyor. Oysa öğrencinin bilinçaltında " okulu bitirirsem askere gitmek zorunda kalırım." İnancından dolayı çalışmayı erteleme eylemi var. Bilinçaltındaki askere gitme korkusu hayatının olumsuz anlamda etkilenmesine neden oluyor.

Theta healing, bilinçaltı kodlama çalışmasında hayatımızı zorlaştıran konuların çözümlenmesi mümkün oluyor. Hayatımızı zorlaştıran, bizi yavaşlatan negatif kök inançlarımızı bularak yerlerine pozitif olumlu inancı yükleyebiliyoruz. Derinde yatan olumsuz hikayemiz ya da kodlarımız değişince hayatımızda da olumlu değişimler meydana geliyor. Bakış açımız değişince dünyamız da değişmeye başlıyor.

Sizin de;

Kronik hastalıklarınız varsa,

Hayatınızda çok istediğiniz ama bir türlü ilerleyemediğiniz konular varsa,

Bazı konularda anlam veremediğiniz korku ve kaygılar yaşıyorsanız,

Sürekli mutsuz, huzursuz ve memnuniyetsiz olmanızın nedenini bilmiyorsanız,

Nasıl değişeceğinizi bilmediğiniz huzursuz ruh hali içindeyseniz,

Bırakmak isteyip de bırakamadığınız bağımlılıklarınız varsa,

İnsanlar tarafından anlaşılmadığınızı hatta yargılandığınızı düşünüyorsanız,

Hayatta suçlandığınızı ya da cezalandırıldığınızı düşünüyorsanız, anda değişime şahit olacağınız "İçimdeki Okyanus"atölye çalışmasına katılabilirsiniz.

Kendini yakından tanımak, hayatında farklı bir bakış açısı kazanmak ve kolaylıkla uygulanabilen, etkili bilinçaltı şifa yöntemlerini öğrenmek isteyen ruh arkadaşlarımı atölye çalışmama davet ediyorum.

Görüşmek üzere…