Hayvanlar Dünyasında Sevginin Gücü

Doğa Bilimleri Derneği Genel Sekreteri Müge Kanay, hayvanlar dünyasında da erkeklerin dişilerini etkilemek için çeşitli etkinliklerde bulunduğunu bildirdi.

Kanay, yaptığı yazılı açıklamada, 14 Şubat Sevgililer Günü'nün, insanların hediyeleştikleri ve birbirlerine olan sevgilerini ifade ettikleri gün olarak dünyanın çeşitli yerlerinde kutlandığını belirtti.

Hayvanlar dünyasında da bazı şaşırtıcı jestlere rastlandığını kaydeden Kanay, şu bilgileri verdi:

"Doğu Afrika'nın Malawi gölünde yaşayan Ciklet balığı, dişilerini etkileyebilmek için kumdan kaleler inşa ediyor. Balık, kumu ağzıyla kaleyi inşa etmek istediği yere taşıyor ve daha sonra dişinin gelip kaleyi beğenmesini bekliyor. Çardak kuşları, yıllarca uğraşıp süslü, güzel bir yuva inşa ediyor. Üstelik sadece kaba inşaatla da yetinmeyip, yuvanın hem dışını hem içini çeşitli renklerdeki meyve, çiçek, yaprak ve mantarlarla dekore ediyor. Ev tamamen süslendiğinde yuvasının önüne geçip, dişisine serenat yapmaya başlıyor. Seranatı duyan dişi geliyor ve önce evin içini gezip dolaşıyor. Beğenirse erkek kuşu kendine eş olarak alıyor. Yuva zevkine hitap etmiyorsa da oradan hızla uçup uzaklaşıyor.

Lir kuşu, iyi bir gırtlağa ve taklit yeteneğine sahip. Her sesi taklit edebilen bu kuş, ilk kez duyduğu bir sesi bile hafızasında kayda alıp, orijinalinden ayırt edilemeyecek şekilde birebir taklit edebiliyor. Fotoğraf makinası deklanşöründen ambulans sesine kadar her sesi çıkarabiliyor. Diğer kuş sesleri, bebek ağlaması, elektrikli testere dahi taklit edebildiği sesler arasında.

Dişi ve erkek Sarıhumma sivrisinekleri, çıkardıkları ses aynı ses frekansında sabitleninceye kadar kanatlarını senkronize bir şekilde çırpıyor. Sivrisinekler, çıkan sesi 1200 hertze sabitleyerek, bu şekilde düet yapmış oluyor.

Kirpi balığı, tam bir matematik uzmanı gibi çalışıyor. Balık, dişisini etkileyebilmek için, okyanus zeminine dev halkalar çiziyor. Ancak dişinin etkilenebilmesi için, bu halkaların tam olarak geometrik olması ve matematikteki orantı kurallarına uyması zorunludur. Bu daireler o kadar mükemmeldir ki, okyanus zemininde ilk keşfedildiğinde bilim adamları uzun süre bu dairelerin oraya nasıl gittiğini anlayamamış ve uzayda yaşam olduğuna inanan bazı popüler bilimciler tarafından başka gezegenlerden gelen kişilerin gemilerine ait izler olduğu sanılmıştı. Daireler üzerinde uzun yıllar araştırma yapan bilim adamları, kameralarla bu daireleri Kirpi balığının yaptığını gördüğünde ise adeta şok oldu ve uzun süre gözlerine inanamadı."

Canlılardaki bu özelliklerin genelde içgüdü olarak yorumlandığını ancak bu davranışların uzun süren planlama, yoğun bir hazırlık, konsantrasyon ve motivasyon gerektirdiğini belirten Kanay, "Bir sivrisineğin kendi ses frekansını 1200 olarak nasıl ölçebileceği, bir balığın matematik uzmanı gibi nasıl hareket edeceği, bir balığın ya da kuşun sağlam, dayanıklı ve mimari kurallar dahilinde mükemmel yuvaları nasıl inşa edeceğinin bilgisinin tamamı, bu canlılar daha dünyaya gelmeden çok önce genlerine kodlanmış bilgilerdir. Canlılar, bu davranışları içgüdüsel olarak değil, genlerindeki bu hazır bilgileri otomatik olarak devreye alarak gerçekleştirirler" ifadelerini kullandı. - İstanbul

Afrika Kültür Sanat Haberler