AK Parti'nin "Terörsüz Türkiye" raporu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sunuldu

AK Parti'nin, TBMM'de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunun çalışmaları kapsamında hazırladığı rapor Cumhurbaşkanı ve Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan'a sunuldu.
- AK Parti'nin 'Terörsüz Türkiye' raporu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sunuldu.
- Rapor, yaklaşık 15 bölüm ve 50-55 sayfadan oluşuyor.
- Raporda, PKK'nın kendini feshetmesi durumunda örgüt üyeliği ve bağlı suçların hukuken düşeceği öngörülüyor.
Ak Parti'nin, TBMM'de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunun çalışmaları kapsamında hazırladığı rapor Cumhurbaşkanı ve Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan'a sunuldu.
Edinilen bilgiye göre AK Parti, "Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda kurulan Komisyon çalışmaları kapsamında hazırladığı raporu tamamladı.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'A SUNULDU
Yaklaşık 15 bölüm ve 50-55 sayfadan oluşan rapor, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sunuldu. Erdoğan'ın görüşlerini alan parti yetkilileri, yarın raporu TBMM Başkanlığına iletecek.
Böylece komisyonda üyesi bulunan siyasi parti gruplarının tamamının komisyona raporları sunulmuş olacak.
NE OLMUŞTU?
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve komisyon üyesi Mustafa Şen, partinin hazırladığı raporda terör örgütü PKK mensuplarının "eve dönüşü" için öngörülen yasal çerçeveyi geçtiğimiz günlerde anlatmıştı.
Şen, örgütün varlığını sona erdirmesi durumunda örgüt üyeliği ve buna bağlı suçların hukuken düşeceğini belirterek, "Örgüt üyeliği bir suçtur. Ancak örgüt kendini feshederse bu suç ortadan kalkar. Örgüt ortadan kalktığında yardım ve yataklık suçu da düşer." ifadelerini kullandı. Şen, hüküm giymiş örgüt mensuplarının cezasının da aynı kapsamda değerlendirileceğini ifade etmişti.
"DEVAM EDEN DAVALAR DA DÜŞER"
Aynı suçlardan yargılaması süren kişiler için de düzenlemenin geçerli olacağını belirten Şen, "Eğer terör örgütü mensubu hakkında yardım, yataklık veya üyelikten yargılama devam ediyorsa, örgüt feshedildiğinde mahkemesi de düşer." demişti.
"5 YILLIK ADLİ TAKİP ŞARTI ÖNERİYORUZ"
Şen, tüm bu düzenlemelerin belirli bir koşulla uygulanabileceğini vurgulayarak, "Ancak tüm bunları 5 yıllık adli takip şartıyla öneriyoruz." ifadesini kullanmıştı.














