Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin: 'e-Okul üzerinden okul veri randevu işlemini hayata geçirdik'
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Iğdır'da yaptığı konuşmada, e-Okul üzerinden okul veri randevu işleminin hayata geçirildiğini belirtti. Ayrıca, öğrenci ve öğretmen sayısındaki artışı ve eğitim öğretim sürecinde yapılan atılımları da paylaştı.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "Velilerimizin öğretmenlerle görüşmek için ya da öğrencilerini karşılamak için okulun içerisine girmesini istemediğimizi belirtmiştik. Şimdi onun altyapısını da kurduk, e-Okul üzerinden okul veri randevu işlemini hayata geçirdik." dedi.
Bazı programları dolayısıyla Iğdır'a gelen Tekin, Valilik ziyareti sonrası Haydar Aliyev Fen Lisesi'nde öğretmen ve öğrencilerle buluştu.
Bakan Tekin, daha sonra Iğdır Kültür Merkezi'nde düzenlenen "İl Eğitim Yöneticileri Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, Bakanlık görevine başladığı tarihten itibaren sürekli sahada olduğunu söyledi.
Iğdır'da 2002-2003 eğitim öğretim yılında öğrenci sayısının 42 bin 539 olduğunu ifade eden Tekin, şöyle konuştu:
"Aradan geçen 22 yıl içerisinde öğrenci sayısı 11 bin civarında artmış, yani yaklaşık olarak yüzde 25 oranında arttı ve öğrenci sayısı yaklaşık 53 bin olmuş. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde eğitim öğretim sürecinde yaptığımız atılımları görmek açısından söyleyeceğimiz rakamlar önemlidir. Öğrenci sayısı yüzde 25 artmışken, 2002 yılında 1408 öğretmenimiz varmış, şu anda 3 bin 782 öğretmenimiz var. Yani öğrencimiz yüzde 25 artmışken öğretmenimiz iki daha fazla, üç kata yakın oranda artmış. Aynı şekilde 2002 yılında 182 okulumuz, şu anda 325. Eğitim öğretimin niteliğini tartışacaksak eğer öğretmen sayımız, derslik sayımız, öğretmen başına düşen öğretmen sayımız ve derslik başına düşen öğrenci sayımız çok önemli."
Tekin, il merkezi ve Aralık ilçesinde öğretmenevinin yatırım programına alındığını belirterek, güzel sanatlar lisesi, Anadolu lisesi, meslek lisesi, ilkokul olmak üzere öğretmenevleriyle 6 projenin yatırım programında olduğunu dile getirdi.
Kamuoyunda Milli Eğitim Bakanlığıyla ilgili bazı konuların gündemde olduğunu anlatan Tekin, "Yaz aylarında iki genelgemiz vardı, okullarda velilerimiz sınıf koridorlarında, kapılarında beklesin istemiyoruz. Okulun içerisine girdikleri zaman farklı sorunlarla karşı karşıya kalıyoruz. O yüzden velilerimizin öğretmenlerle görüşmek için ya da öğrencilerini karşılamak için okulun içerisine girmesini istemediğimizi belirtmiştik. Şimdi onun altyapısını da kurduk, e-Okul üzerinden okul veri randevu işlemini hayata geçirdik. O bu hafta gündemdeydi, tartışıldı ve konuşuldu." diye konuştu.
"Milli Eğitim Şuralarının yapılmayacağına dair paylaşım tamamen bir yanlış anlaşılma"
Çocukların sadece akademik becerilerinin gelişmesinin kendileri için yeterli olmadığını vurgulayan Tekin, öğrencilerin sosyal sorumluluk projeleri yapmasını, sosyal etkinlikler içerisinde bulunmasını ve içinde yaşadıkları toplumun bir ferdi olmasını istediklerine işaret etti.
Karne törenlerinde bu yarı yıl sonundan itibaren sosyal etkinliklerin de işleneceği bir alan oluşturulduğuna dikkati çeken Tekin, şöyle devam etti:
"Çocuklarımızın içinde yaşadığı toplumun bir ferdi olabilmek adına sosyal etkinlik projelerinin içerisinde olmasını, sosyal etkinlikler yapmasını istiyoruz, onu da değerlendirmiş olacağız. Yine bu hafta içerisinde bir yanlış anlaşılmadan kaynaklanan bir tartışma oldu, Milli Eğitim Şurası dediğimiz, ilkine Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın katıldığı Milli Eğitim Şuralarının yapılmayacağına dair kamuoyunda paylaşım yapıldı. Tamamen bir yanlış anlaşılma, mevzuatındaki değişiklikten kaynaklanan bir konuydu. Bu iddiayı dile getirenler daha önce mevzuatını Tebliğler Dergisi'nde yayımladığımızı fark etmemişler. Milli Eğitim Bakanlığının şurası 21. MEB Şurası'nın çalışmalarına biz sonbaharda başlamıştık. O yanlış anlaşılmayı da düzeltmiş olalım."
Bakan Tekin, 31 Mart seçimlerinden sonraki günü idari tatil olarak ilan ettiklerini hatırlatarak şunları kaydetti:
"Demokratik ülkelerde seçimler demokratik siyasal düzenin festivalleri, bayramları olarak değerlendirilir. Biz de bu anlamda bir seçim sürecine giriyoruz 31 Mart'ta. Biz Milli Eğitim Bakanlığı olarak sadece eğitim öğretim süreci açısından değil, Türkiye'de demokrasinin kontrol edilmesi, Türkiye'de demokratik sürecin işleyişi açısından önemli roller üstleniyoruz. Bu rollerden bir tanesi de seçim günü öğretmen arkadaşlarımız neredeyse bütün sandıklarda görev alıyorlar.
Hakeza seçimler bizim okullarımızda yapılıyor. Dolayısıyla seçimlerin sonuçlanma takvimini bilemediğimiz için saat olarak, öğretmen arkadaşlarımızın mesailerinin ne zaman biteceğini kestiremediğimiz için okullarımızın yeniden eğitim öğretime hazırlanabilmesi, temizlenmesi açısından seçimlerden sonraki günü tatil ilan ediyorduk. Şimdi biz de 1 Nisan Pazartesi gününü öğrencilerimiz ve öğretmenlerimiz açısından idari tatil olarak ilan ettik."