Haberler

Biyolojik çeşitliliğe dayalı geleneksel bilgiler kayıt altına alındı

Güncelleme:

Tekirdağ'daki 45 köyde yapılan araştırmalarda elde edilen biyolojik çeşitliliğe dayalı geleneksel bilgiler kayıt altına alındı.

Tekirdağ'daki 45 köyde yapılan araştırmalarda elde edilen biyolojik çeşitliliğe dayalı geleneksel bilgiler kayıt altına alındı.

Tarım ve Orman Bakanlığınca 2017 yılında başlatılan "Biyolojik Çeşitliliğe Dayalı Geleneksel Bilginin Kayıt Altına Alınması Projesi" kapsamında Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesince çalışma başlatıldı.

Yaklaşık 2 yıl süren çalışmada Tekirdağ'daki 45 köyde biyolojik çeşitliliğe dayalı 1000 geleneksel bilgi tespit edildi. Bu bilgiler, Bakanlığın veri tabanına kaydedildi.

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Evren Cabi, AA muhabirine, insanların doğayla ilişkilerini ortaya koymak, eski insanların teknoloji yokken zor koşullarda nasıl hayatta kalabildiğini, doğayı nasıl kullandıklarını, doğayı nasıl sürdürülebilir kıldıklarını anlamak için köylerde çalışma yaptıklarını söyledi.

Bakanlığın birçok ilde bu çalışmayı gerçekleştirdiğini belirten Cabi, "Biz de köylerde büyüklerimiz ile sohbetler gerçekleştirdik. Onların geçmişe dair gördükleri geleneksel bilgileri kayıt altına aldık." dedi.

Cabi, yaptıkları çalışmalarda, köylerde insanların sorunlar karşısında basit çözümler üretebildiğini gördüklerini söyledi.

Bu çözümlerin köylerde uzun yıllar kullanıldığını anlatan Cabi, şunları kaydetti:

"Örneğin iplik olmadığı durumda, katır tırnağı bitkisinin dalları kullanılarak iplik yapılmış. Yöresel adı katır tırnağı olan 'Spartium junceum' bitkisi kesilip demet haline getirilip süpürge olarak kullanılmış. Karaçalı bitkisinin meyveleri kaynatılıp, ağız yaraları için suyu ağızda bekletilirmiş. Ecballium elaterium bitkisinin meyvelerinden elde edilen su, yanıkların iyileşmesinde kullanılmış. At kestanesi meyveleri kaynatılıp yara olan yerlere pansuman yapılmış. Dere kenarlarından toplanan at kuyruğu kaynatıldıktan sonra tüketilmiş ve böbrek taşı rahatsızlıklarına karşı kullanılmış. O zaman sağlık imkanları bu kadar fazla değil. Yanık olduğu zaman insanlar krem üretmiş, bunu doğadaki bitkileri kullanarak yapmış. Doğadaki bitkilerin yararlı olup olmadığını test etmiş. Bunları defaatle kullanmış ve bundan fayda görmüş."

Cabi, geleneksel bilginin bugün kullanılan mevcut bazı ürünlerin temelini oluşturduğunu dile getirdi.

Gelişmiş ülkelerin mevcut bilgi, bütçe ve imkanlarla bu geleneksel bilgiden yola çıkarak bugün kullanılan ilaçları, kremleri elde ettiğini vurgulayan Cabi, geleneksel bilginin paylaşımının da uluslararası sözleşmelere konu olduğunu belirtti.

Türkiye biyolojik çeşitlilik açısından zengin

Cabi, Türkiye'nin biyolojik çeşitlilik açısından Avrupa Birliği ülkelerinden zengin olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Özellikle ülkemizin mevcut biyolojik çeşitliliğine bakıldığı zaman, tropikal ülkeleri kenara bıraktığımızda, biyolojik çeşitlilik açısından Avrupa Birliği ülkelerinden zenginiz hatta kıta çeşitliliğine sahip olduğumuzu söyleyebiliriz. Bütün Avrupa Kıtası'nı bir bütün düşündüğümüz zaman ülkemizin biyolojik çeşitliliği o kıta Avrupa'sının biyolojik çeşitliliği ile eş değer, yakın, yarışabilir düzeyde olduğunu söyleyebiliriz."

Prof. Dr. Evren Cabi, teknoloji bağımlısı olmak yerine, doğayı gözlemleme ve doğadan faydalanma noktasında geçmişten elde edilen bilgilerin kullanılmasının ve geleceğe aktarılmasının faydalı olacağını sözlerine ekledi.

Kaynak: AA / Güncel

Tekirdağ Evren Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title