Ankara: Sp Lideri Kutan, Yimpaş ile İlgili İddiaları Değerlendirdi

Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Recai Kutan, son dönemde YİMPAŞ Holding ile ilgili ortaya atılan iddialar konusunda ilk kez konuştu.

Milli görüş partileri olarak, çok ortaklı holding faaliyetleri üzerindeki endişelerini sürekli ifade ettiklerini belirten Kutan, "Dünya görüşü bakımından yakın gördüğümüz Avrupa Milli Görüş Teşkilatı'na da para toplanılmasına aracı olmamalarını ve vatandaşları ikaz etmeleri gerektiğini söyledik" dedi.

YİMPAŞ Holding'in, Avrupa Milli Görüş Teşkilatı ile birlikte 1999 seçimlerinden önce Fazilet Partisi'ne 20 milyon euro seçim yardımı yaptığı yönündeki iddiayı da yalanlayan Kutan, "20 milyon euro yardım olsa herhalde bir yerimizden belli olur. Bu iddia da tamamen gerçek dışıdır ve iftiradır" dedi. Kutan, çok ortaklı holdingler aracılığıyla Avrupa'da çalışan işçilerden büyük vaatlerle para toplandığını ancak devlet tarafından yakından takip edilmediği için toplanan paraların çarçur edildiğini de savundu. Kutan, genel başkanlığını yaptığı Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) tarafından İstanbul'da gerçekleştirilen 'Uluslararası Milli Görüş Sempozyumu'nun sonuç bildirgesini İlci Otel'de düzenlediği basın toplantısıyla kamuoyuna duyurdu, Kutan'ın basın toplantısına sempozyuma davet edilen Malezya'nın eski başbakanlarından ve İslam Partisi Genel Başkanı Abdülhadi Avan da katıldı.

İSLAM ÜLKELERİNE 'İSLAM DİNARI' ÖNERİSİ

Sempozyumun sonuç bildirgesini okuyan Kutan, Türkiye'de ve İslam dünyasında işbirlikçi çevrelerin kendi görüş ve düşüncelerine çoğu kez resmi ideoloji kisvesi giydirdiğine işaret ederek, "Zaman zaman rejimlerinin ve Türkiye Cumhuriyeti'nin tehlikede olduğu imajını oluşturmaya, ülkedeki sömürü düzeninin devamını sağlamaya çalışmaktadırlar. Bugün müslümanların öncelikle kendi işbirlikçilerine karşı tavır sergilememeleri, İslam alemindeki zulüm ve sömürü çarklarının daha hızlı dönmesine ortam hazırlamaktadır. Harici zalimlerin zulmüne ortam hazırlayanlar yerli işbirlikçilerdir" diye konuştu. İşbirlikçi güçleri 'kartondan aslan' diye nitelendiren Kutan, İslam dünyasının ekonomik bağımsızlık enstitüleri kurması ve müslümanlar arasında Ekonomik İşbirliği Teşkilatları oluşturulması gerektiğini vurguladı. İslam dünyasının kendi para para birimini, kendi para-kredi sistemini ve sigorta sistemini oluşturması gerektiğinin altını çizen Kutan, bu kurumsal yapıyı koruyacak güvenlik sistemlerinin de eşzamanlı olarak kurulmasını istedi. İslam dünyasını batıya karşı ticari boykota da davet eden Kutan, Müslümanların tüketim gücünü kullanarak, ortak eylem yapmasını teklif etti. Kutan, "Yeni para birimi üzerinde fikir çalışmalarına şimdiden başlanılmalı. Bu konuda bütün İslam coğrafyasında uygulanabilecek şekilde yeni ve işlevsel kurumlar geliştirilmeli. Bütün İslam dünyasında benimsenecek bir ortak para birimi geliştirilmelidir" dedi. AB'nin kendi para sistemine birdenbire geçmediğini, 10-15 yıllık bir çalışma sonunda mutabakat sağlandığını belirten Kutan, Refah Partisi döneminde 'İslam dinarı' kavramı ortaya attıklarını hatırlattı. İslam ülkelerinin büyük yerüstü ve yeraltı zenginliklere sahip olduğuna işaret eden Kutan, İslam dünyasının kendi zenginliklerini gelişmiş ülkelere kendi para birimiyle satmasını, sömürülen ülkelerin ortak bir para sistemine geçmesi gerektiğini kaydetti.

'İŞÇİLERDEN BÜYÜK VAATLERLE TOPLANAN PARALAR ÇARÇUR EDİLDİ'

Açıklamalarının sonunda gazetecilerin sorularını cevaplayan Kutan, 'yerli işbirlikçiler'den kimi kastettiğinin sorulması üzerine, "İşbirlikçilerin kim olduğu meydanda. Özellikle Batı alemi ile tam işbirliği halinde, kendi milli değerlerini değil onların değerlerini benimseyen, kendi ülkesinin menfaatini değil, onların menfaatini ön planda tutan kişiler Türkiye'de de var, diğer geri kalmış dünya ülkelerinin hepsinde de var. Türkiye'de kimler var. Siyasiler, medya, işadamları arasında da işbirlikçiler var" şeklinde konuştu. Kutan, gazetecilerin sorusu üzerine son dönemde YİMPAŞ Holding ile ilgili tartışılan iddiaları da değerlendirdi. Son haftalarda bazı holdinglerin yurtdışından temin ettikleri paralarla ilgili olarak çeşitli görüşler ortaya atıldığını, somut olarak da YİMPAŞ konusunun gündeme getirildiğini ifade eden Kutan, SP olarak konuya tamamen hukuk meselesi olarak baktıklarını vurguladı. Türkiye'de savcılar ve mahkemeler olduğuna işaret eden Kutan, "Dolayısıyla gerek ticari yönden gerek ceza davası yönünden herhangi bir problem varsa bunu zaten Türk yargısı bu meseleyi ele almış durumdadır" değerlendirmesini yaptı. Çok ortaklı şirketleri bir alternatif olarak gördüklerini ancak bunların da çok ciddi şekilde denetlenmesi gerektiğini vurgulayan Kutan, şunları söyledi: "Pekçok holding kuruldu ve Türkiye dışında özellikle Avrupa'da çalışan işçilerimizden büyük vaatlerle bir sürü para toplandı. Elbette devlet olarak bunların yakından takip edilmesi, özellikle bu holdinglerin profesyonel kadrolarla yönetilmesi, yani bunların bir kısmı belki yolsuzluk yapmıştır ama bunlardan diğer bir bölümü ise tamamen amatör kadrolar tarafından yönetildiği için maalesef bu toplanan paralar çarçur edilmiştir. Biz bu meselenin ciddiyetle ele alınması görüşünü savunuyoruz".

Kutan, Avrupa Milli Görüş Teşkilatı'nın YİMPAŞ Holding ile birliktelik yaparak 1999 seçimlerinden önce Fazilet Partisi'ne 20 milyon euro seçim yardımı yaptığı yönündeki iddiaları da sert bir dille yalanladı. 'Bu iddiada bulunanlara şunu söylüyorum. Ya sayı bilmiyorlar ya dayak yememişler' diyen Kutan, Fazilet Partisi Genel Başkanı iken seçim döneminde büyük sıkıntı yaşadıklarını bildirdi. Partinin üst yönetim kadrosundaki bazı isimlerin seçim faaliyetlerine asgari düzeyde mali imkan sağladığını anlatan Kutan, "Öyle 20 milyon euro olsa herhalde bir yerimizden belli olur. Bu iddia da tamamen gerçek dışıdır ve aç gücünü kullanarak, ortak eıkçası iftiradır. O dönemde Avrupa Milli Görüş Teşkilatı ile FP'ye toplanan paralarla destek yapıldığı iddiası doğru değil" diye konuştu.

Haberler