"Festivaller Bir Turizm Hareketi Olarak Düşünülebilir"

Bu yıl 51'ncisi düzenlenen Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali kapsamında "Festival turizmi" başlıklı panel düzenlendi.

Akdeniz Üniversitesi Turizm Fakültesi'nde düzenlenen ve fakülte dekanı Prof. Dr. Akın Aksu'nun başkanlığını yaptığı panele, 51. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali Direktörü Elif Dağdeviren, Antalya Tanıtım Vakfı (ATAV) Başkanı Nizamettin Şen ve Turizm Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yıldırım Yılmaz konuşmacı olarak katıldı.

Dağdeviren, kendisine festival direktörlüğü için teklif geldiğinde yapımcılığın üstleneceği filmi bir sene erteleyerek görevi kabul ettiğini söyledi.

Bir festivalin adını taşıdığı sektöre ve içinde bulunduğu coğrafyaya katkısı olmasının zorunlu olduğunu vurgulayan Dağdeviren, Altın Portakal Film Festivali'nin de sinema sektörüne ve Antalya'ya katkı yapması gerektiğini kaydetti.

Festivalde tekrarlarıyla 140'a yakın film gösterimi yapıldığını bildiren Dağdeviren, bunların arasında sadece 7 veya 8 filmin vizyonda, 10-15'ini de televizyonda görme şansı bulunabileceğini, diğerlerini festivaller dışında görme şansının az olduğuna dikkati çekti.

2015 yılının programı oluşmaya başladı

Dağdeviren, festivale Al Pacino'nun geleceği şeklinde haberler yer aldığını belirterek, "Ne yazık ki yanlış haber. Al Pacino'yu 2015 yılının festivaline davet ettik" dedi.

Festival direktörlüğünü 2,5 ay öne devraldığını, dolayısıyla normalde bir yıl önce başlanması gereken çalışmaların 2,5 ayda yapıldığını dile getiren Dağdeviren, bu görüşmeler sırasında 2015 yılının bir takım yan programlarının şimdiden oluşmaya başladığını kaydetti.

-Pazarlama savaşı var

Dağdeviren, Akdeniz kıyısındaki turizmin tekleşmeye başladığının altını çizerek, şöyle konuştu:

"Birbirinden şık ve kocaman oteller yapılıyor. Bu otellerin her birinde en iyi yemek, servis, eğlence hedefi var. Dolayısıyla turist uçağa biniyor, Antalya'ya geliyor. Otellerden birini seçip giriyor. Sonra da çıkıp geri gidiyor. Burada sunduğunuz şey, otelin kendi pazarlaması üzerinden. Otel ve önündeki deniz... Artık Akdeniz'in her yerinde bu oteller ve deniz var. Dolayısıyla bir pazarlama savaşı var. Yavaş yavaş şehirler geride kalmaya başladı. Bu tehlikenin karşısında dünya nereye gitmeye başlıyor? Kültür turizmi, spor turizmi ve şehrin içine dağılma meselesine konsantre olmaya başlanıyor."

"Festivaller bir turizm hareketi olarak düşünülebilir"

Yrd. Doç. Dr. Yılmaz da dünyada festival turizminin tartışıldığını belirterek, Türkiye'de irili ufaklı bin 800'e yakın festival yapıldığını söyledi.

Bunların yüzde 20'sinin tarımsal festival olduğuna dikkati çeken Yılmaz, tarihlerinin de faaliyetler nedeniyle de aynı tarihlere denk getirildiğini ifade etti.

Yılmaz, katıldıkları toplantılarda turizmin 12 aya yaymak için çalışmalar yapılması gerektiğinin söylendiğini ifade ederek, bunun için Antalya'nın kongre, sağlık ve golf turizmi gibi araçlara sahip olduğunun altını çizdi.

Festivallerin dünyanın çeşitli şehirlerine milyonlarca insanı çekebildiğini anlatan Yılmaz, şöyle konuştu:

"Festivaller bir turizm hareketi olarak düşünülebilir ama bunun için çok yönlü olarak ele alınması gerekir. Bu, sadece festivali düzenleyen 15-20 kişi olmamalı. Bir belediyenin işi olmamalı. O bölgedeki aktörlerin, o yörede yer alan her kurumun, kişinin, kuruluşların bir şekilde içinde olduğu, elini taşın altına soktuğu bir  anlayışla yürütülebilirse olabilir."

ATAV Başkanı Şen ise festivaller programlanırken fayda maliyet analizlerinin yapılması gerektiğini dile getirerek, Antalya'da yapılan festivallerin yeniden yapılandırılması ve sivilleştirilmesi gerektiğini kaydetti. - Antalya

Akdeniz Üniversitesi Yıldırım Yılmaz Elif Dağdeviren Antalya Kültür Sanat Haberler