TÜM KATEGORİLER
28 Şubat Davası
İnsan Hakları ve Mazlumlar için Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal, 28 Şubat'ın askeri ve siyasi darbe olduğunu savunarak, darbecilerle hukuk önünde mutlaka hesaplaşılması gerektiğini söyledi.
İnsan Hakları ve Mazlumlar için Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal, 28 Şubat'ın askeri ve siyasi darbe olduğunu savunarak, darbecilerle hukuk önünde mutlaka hesaplaşılması gerektiğini söyledi.
Ünsal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 28 Şubat darbesinin halkın iradesine karşı yapıldığını anlattı.
Türkiye'nin, darbecilerle hukuk önünde hesaplaşmak adına büyük bir tarihi fırsatı kaçırmak üzere olduğunu öne süren Ünsal, "Olay hazır yargıya götürülmüşken, Türkiye demokrasisi açısından önemli bir fırsatı değerlendirmek lazım. 28 Şubat, askeri ve siyasi darbedir, darbecilerle hukuk önünde mutlaka hesaplaşılması gerekir" şeklinde konuştu.
Ünsal, 28 Şubat davasından hukuksuzluğa karşı sonuç çıkmasını beklediklerini kaydederek, "Asıl mesele, orada birkaç siyasi aktörün pozisyonunu kaybetmesi değil, esasında darbenin halkın iradesine vurulmasıdır. Halkın iradesine yönelik gerçekleştirilen hukuksuzluğun yargılandığı davada, bundan sonra darbelerin olmaması için herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor" ifadesini kullandı.
İHSD Genel Başkanı Akbaş
İnsan Hakları Savunucuları Derneği (İHSD) Genel Başkanı Ali Akbaş da 28 Şubat'ta benzeri sıkıntıları kendilerinin de yaşadığını, bu nedenle davayı yakından takip ettiklerini söyledi.
"Davanın bazı mağdurları şahsi davacı olmayabilir fakat o dönemde yüz binlerce insan, sırf 'inançlı' ve 'başörtülü' diye mağdur edilmiştir" diyen Akbaş, "Bunların kul hakkı vardır. Bu dünyada olmasa da yarın Allah'ın mahkemesinde bunun hesabı sorulacaktır" değerlendirmesinde bulundu.
Akbaş, dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel başta olmak üzere, sivil medya ayağı, asker ve resmi sorumluların, mağdurlara yapılan zulmün hesabını adalet önünde vermesi gerektiğini savunarak, "İnsan hakkı ihlallerine sebep olan, yüz binlerce başörtülü kız çocuğunun mağdur edildiği, inançlı askerlerin ordudan atıldığı, inançlı insanlara yıldırma ve sindirme politikalarının izlendiği bu dönemle ilgili adalet yerini bulmalı, darbenin sadece resmi tarafları değil, sivil tarafları da hak ettiği cezayı almalıdır" diye konuştu.
