Belçika'da Hastaların Ameliyat Öncesi Aç ve Susuz Kalmalarına Gerek Yok

Belçika’daki birçok hastanede artık hastalar, ameliyat öncesi saatlerce aç, susuz kalmak zorunda değil.

Ülkedeki 22 hastanenin katılımıyla 2 yıl boyunca yapılan bir araştırma, bunun gerekli olmadığı sonucuna vardı.

Bu nedenle, çok fazla olmamak koşuluyla, hastaların ameliyata yakın yeme, içmeye devam etmesine izin veriliyor.

Hasselt Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Kurt Van der Speeten’e göre, hastaların ameliyat öncesi saatlerce aç, susuz kalması “efsaneye dayanıyor” ve hiçbir geçerliliği bulunmuyor.

Belçika’daki Leuven Sağlık Enstitüsü, 22 büyük hastanenin katılımıyla, 2 yıl boyunca hastalara nasıl daha iyi hizmet verileceğini araştırdı.

“Kişiye özel danışmanlık” projesi kapsamında araştırılan konulardan biri de, hastaların ameliyattan saatler önce yeme içmeyi kesmesinin gerçekten gerekli olup olmadığıydı.

Genk'teki Doğu Limburg (ZOL) Hastanesi Ameliyat Sonrası Geliştirilmiş İyileşme Sertifikası alan ilk hastane oldu.

ZOL Hastanesi Cerrahi Bölümü Başkanı ve Hasselt Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Kurt Van der Speeten, ameliyata boş mideyle girilmesi kuralının, “dogma ve geleneklere dayandığını" söyledi.

Van der Speeten’e göre, ameliyat öncesi aç alma, anestezi altındayken hasta öksürüp, yutkunamadığı için, mide ve bağırsak sularının akciğer ve solunum yollarına taşabileceği fikrinden kaynaklanıyor.

Ancak Belçikalı profesör, bunun pratikte hiçbir zaman kanıtlanmadığını vurguladı.

Bu nedenle ameliyat öncesi aç kalma süresinin 1 günden 6 saate, daha sonra da 2 saate gevşetildiğini vurgulayan Prof. Dr. Kurt Van der Speeten, iki yıl boyunca bu konuyu ayrıntılı olarak incelediklerini anlattı.

Araştırmalar sonunda, çalışmayı sistematik olarak değerlendirmek için her hafta düzinelerce hastayla grup çalışması yaptıklarını söyleyen Van der Speeten, “Tüm operasyon geçmişi titizlikle kaydedildi ve analiz edildi. Yani kesinlikle her şey bir gecede olmadı” dedi.

'Tıp ansiklopedisi biraz yeniden yazılabilir.'

Van der Speeten’e göre, araştırma sonunda hastalar, ameliyat öncesi ve hastaneden ayrılma sürecine kadar normal ritimlerini korumaya teşvik ediliyor.

Bu çerçevede hastaların, çok fazla olmasa da yemeye ve içmeye devam etmesine izin veriliyor.

Van der Speeten, ameliyattan hemen sonra da hastadan yemesini ve içmesini istediklerini söyledi.

Van der Speeten’e göre, ameliyat sonrası yatarak dinlenmek de gerekli değil.

Kurt Van der Speeten, De Staandard gazetesine yaptığı açıklamada, bir fizyoterapist yardımıyla yürüyüşe çıkmanın, yatarak dinlenmekten daha iyi olduğunu vurguladı.

Belçikalı profesöre göre, İskandinavya ve Hollanda'da yapılan araştırmalar, ameliyat öncesi ve sonrası uygulanan klasik kuralların istenmeyen sonuç riskini artırdığını ve iyileşmeyi engellediğini ortaya koyuyor.

Yeni uygulamalar sayesinde hastaların daha iyi ve daha hızlı iyileşmiş olarak eve gitmelerini sağladıklarını dile getiren Van der Speeten, bunun sadece hasta için değil, aynı zamanda sağlık sistemi için de iyi olduğunu savundu:

“Akut bir hemşire açığı var. Bu şekilde onları daha iyi kullanabiliriz. Bu aynı zamanda sosyal bir ilerlemedir. Hükümet hastane bakımı için daha az harcama yapmak zorunda kalacaktır. Her şeyin bu kadar karmaşık olması gerekmiyor. Tıp ansiklopedisi biraz yeniden yazılabilir.”

Bu yılın başlarında Hollanda’da yapılan bir araştırma da, ameliyat öncesi aç, susuz kalmanın gerekli olmadığını ortaya koydu.

Utrecht Üniversitesi anestezi uzmanı Marije Marsman'ın araştırmacının ardından, hastaların ameliyata girene sıvı gıdalar almasına izin verilmeye başlandı.

Hollandalı uzmana göre, ameliyata kadar sıvı alan hastalar daha sonra kendilerini daha iyi hissediyor. Ayrıca bu şekilde ameliyata girmek, aç karnına girmek kadar güvenli. Çünkü sıvılar mideden hızla atılıyor.