Reca ne demek? Reca anlamı ne?
Anlamı en çok merak edilen kelimelerden olan Reca, sosyal hayatın için çok defa duyuluyor ve ne anlama geldiği araştırılıyor. Peki, Reca ne demek? Reca anlamı ne? İşte, Reca kelimesin anlamı!
Günlük hayatta sıkça duyulan ve anlamı merak edilen Reca kelimesininim ne demek olduğu araştırılıyor. Peki, Reca anlamı ne? Reca ne demek?
RECA NE DEMEK?
Sözlükte "ümit, emel, beklenti, istek" gibi anlamlara gelen recâ kelimesi tasavvufta "kulun ilâhî rahmetin genişliğine bakması, rabbinin lutfunu kendine yakın hissetmesi, sonucun iyi olacağını düşünüp sevinmesi, celâli cemal gözüyle görmesi" şeklinde tanımlanmıştır (Kuşeyrî, s. 318). Kur'an'da Allah'ın rahmetini ümit etme recâ kökünden türeyen fiillerle ifade edilmiştir (el-Bakara 2/218; el-İsrâ 17/57). Allah'a kavuşmayı ümit edip buna göre hazırlık yapanlar övülmüş, Allah'a kavuşmayı ummayıp kötülükte devam edenler yerilmiştir (Yûnus 10/7, 11, 15; el-Kehf 18/110; el-Ankebût 29/5). Recâ hadislerde de Kur'an'daki anlamıyla kullanılmıştır. Hz. Peygamber'in, "Allahım! Rahmetini ümit ediyorum" diye dua ettiği (Ebû Dâvûd, "Edeb", 101), can çekişen biri hakkında, "Allah ona umduğunu verir, korktuğundan emin kılar" dediği rivayet edilmektedir (Tirmizî, "Cenâ?iz", 11; İbn Mâce, "Zühd", 31).
Recânın rehbet, rağbet, muhabbet, temenni, emn, havf, yeis gibi dinî ve tasavvufî kavramlarla ilişkisi vardır. Sûfîler genellikle recâ ve havfı hal olarak kabul etmişlerdir. Nitekim ilk sûfî müelliflerden Serrâc bu iki kavramı eserinin haller kısmında anlatmıştır (el-Lüma?, s. 91). Ebû Tâlib el-Mekkî ise recâyı tasavvufî makamlar arasında saymıştır. Gazzâlî'ye göre recâ sülûk ehlinin makamı, tâliplerin halidir. Tasavvuf yolunun bir menzilinde bulunan bir sûfîye göre hal olan recâ başka bir menzilinde bulunana göre makam olabilir (İ?yâ?ü ?ulûmi'd-dîn, IV, 138). Havf ve recâ biri diğerini gerektiren iki mânevî haldir, aralarında zıtlık yoktur. Havfın zıddı Allah'ın mekrinden ve azabından emin olma, recânın zıddı ümit kesme (yeis) halidir. Her mümin havf ve recâ halini yaşayabilir. Kur'an okuyan bir kimsenin azap âyetleri gelince korkması havf, rahmet âyetleri gelince ümitlenmesi recâ halidir. Bazı sâliklerde recâ, bazılarında havf hali baskın olabilir. Meselâ Hasan-ı Basrî'de korku ve hüzün, Yahyâ b. Muâz'da recâ baskındı. Dua ve niyazlarında hep Allah'ın rahmetinden ve affının genişliğinden bahsettiği için Ferîdüddin Attâr, Yahyâ b. Muâz'ı "recâ halinin Kâbe'si" diye niteler (Tezkiretü'l-evliyâ, s. 386).