TÜM KATEGORİLER
Dezenformasyonla mücadelede her devletin farklı yöntemleri var
Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Çevre ve İnsan Hakları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Emel Parlar Dal, dezenformasyonla mücadelede her devletin farklı yöntemleri olduğunu belirterek, 'Her devlet kendi kapısının önünü kendisi süpürüyor.' dedi.
Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Çevre ve İnsan Hakları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Emel Parlar Dal, dezenformasyonla mücadelede her devletin farklı yöntemleri olduğunu belirterek, "Her devlet kendi kapısının önünü kendisi süpürüyor." dedi.
Anadolu Ajansı Teyit Hattı'na konuşan Dal, dezenformasyonun bir insana, bir gruba, bir örgüte veya bir devlete zarar vermek için kasıtlı olarak yanlış bilgiyi yaymak anlamına geldiğini söyledi.
Dezenformasyon aktörleri olduğunu belirten Dal, "Bunlar devletler olabilir, bireyler olabilir, troller olabilir. Burada amaç kasıtlı olarak bilginin yanlış olarak verilmesi." diye konuştu.
Zelenskiy'yi taklit eden deepfake videosu
Rusya-Ukrayna Savaşı'nın ilk çıktığı dönemde Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'yi taklit eden deepfake videoyu hatırlatan Dal, şu görüşleri dile getirdi:
"Videoyla Ukrayna ordusu teslim olmaya çağrılmıştı. Bu her ne kadar yanlış bir haber olsa da o dönemde, savaşın ilk çıktığı dönemlerde, etki yaratmadığını söylememiz mümkün değil. Bu tarz yeni yöntemler, dezenformasyonla mücadelede en önemli zorluk olarak karşımıza çıkıyor."
"Her devletin farklı yöntemleri var"
Dezenformasyonla mücadele kapsamında devletlerin durumunu değerlendiren Dal, her devletin farklı yöntemleri olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"NATO'nun bir Stratejik Komünikasyon Mükemmeliyet Merkezi var. Yine NATO'nun, NATO'yla ilgili çıkan yanlış bilgileri takip ettiği ve bunları doğruladığı bir mekanizması var. Uluslararası örgütler bu şekilde çalışıyor. Her devlet kendi kapısının önünü kendisi süpürüyor. Bazı devletler bu konuyu bu zamana kadar çok da ciddiye almadıklarını fark ettiler."
Dezenformasyonla mücadele için eğitimin "en zor ama en kalıcı yöntem" olduğunu belirten Dal, Batı demokrasilerinin uzun vadeli bir strateji peşinde olduğunu düşündüğünü söyledi.
Prof. Dr. Emel Parlar Dal, Türkiye'de enformasyon düzensizliğiyle mücadele için NATO desteğiyle oluşturulan dezenformasyon eğitimi projesinin koordinatörlüğünü üstlenmişti.
