KOVİD-19 HASTALARI YAŞADIKLARINI ANLATIYOR - "Merdiven çıkmakta halen zorlanıyorum"

Yeni tip koronavirüsü (Kovid-19) yenip görevinin başına dönen Tunceli İl Sağlık Müdürü Çağdaş Özdemir, yaşadıklarını anlattı.

Tunceli Devlet Hastanesi Başhekimliği görevini de yürüten Opr. Dr. Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kovid-19 salgınıyla mücadelede aktif görev aldığını ve acil serviste hasta tedavi ederken maskesi olmasına rağmen 9 Kasım'da hastalığa yakalandığını söyledi.

Maske ve hijyen kuralına uyduğunu ancak hastalarla iç içe olmasından dolayı sosyal mesafe kuralının mecburen bozulduğunu ifade eden Özdemir, "Hastalığım halsizlikle başladı. Halsizlik normal süreçlerde yaşanabilecek bir şey ve her hastalıkta olabilecek bir durum ama normalden farklı olduğunu aslında bir gün öncesinden hissettim. Ertesi günün sabahında da gidip test yaptırdığımda sonucumun pozitif olduğunu öğrendim ve evde kendimi izolasyona aldım." dedi.

Özdemir, ilk günlerde hastalığı çok rahat geçirmesine rağmen üçüncü gün ateşinin çok yükseldiğini belirtti.

"Hemşireler anne gibi tedavi uygulayıp ilgilendi"

Zamanla halsizliğinin arttığını, doktorları tarafından kendisine verilen ilaçlarını çok düzenli kullandığını anlatan Özdemir, şöyle konuştu:

"Doktor arkadaşlarımın söylediği kurallara uydum ancak yine de genç olmama, sigara kullanmamama ve ek hastalığım olmamasına rağmen 9. günden sonra ciddi solunum sıkıntısı başladı. Sonrasında da hastaneye başvurup tedavimin yoğun sürecine başladık ve devam ettik. Gerek doktor gerekse hemşire arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum. Sağ olsunlar hemşirelerimiz, böyle evde anneniz nasıl size bakarsa, su içmeniz, meyve yemeniz, yemeğinizi yemeniz gerektiğini nasıl ısrar ederlerse o şekilde tedavi uyguladılar, ilgilendiler."

Özdemir, nefes darlığıyla kandaki oksijen miktarının ciddi şekilde düştüğünü dile getirerek, "Kemoterapi ilaçları ve onun dışında ciddi sterol tedavileri gördük. Hastanede yaklaşık 3-4 haftaya yakın bir süreç geçirdim." ifadelerini kullandı.

Hastalık sürecinde kendi başına hiçbir şey yapamadığını belirten Özdemir, "Vücudunuzu birkaç milimetre oynatmanız ya da hafif sağa sola dönmeye çalışmanız bile solunumu çok ciddi şekilde düşürüyor. Ne tuvaletinize gidebiliyorsunuz ne yemeğinizi yiyebiliyorsunuz. O yüzden kıpırdamayıp oksijen takılı beklemeye çalışıyor, ilaçların etkisini göstermesini bekliyorsunuz." dedi.

"Hastalığın etkileri halen devam ediyor"

Sağlığına kavuşması sonrası hastalığın etkilerinin halen devam ettiğini anlatan Özdemir, şunları kaydetti:

"Bütün organları etkileyen bir hastalık. Bir de zaman zaman hangi şikayetle gideceğinizi ya da hangi organınıza zarar vereceğini bilemiyorsunuz. İlk dönemlerinde böbrekle ilgili problemler yaşadık. Sonrasında karaciğerle ilgili. Kalple ilgili çarpıntı şikayetlerimiz maalesef halen devam ediyor. Efor şikayetim sürüyor. Merdiven çıkmakta halen zorlanıyorum. Konuşurken bile zorlandığımız anlar oluyor. Uzun süre konuşmak da bazen bizi etkileyebiliyor. Hastalığı atlatmalarının üzerinden yaklaşık 9-10 haftalık süreç geçmesine rağmen buradaki diğer arkadaşlarımdan, hafif geçiren arkadaşlarımdan bile halsizlik, yorgunluk ve efor sıkıntılarının devam ettiğini duyuyorum."

Vatandaşların hastalık problemini ve stresini yaşamamak için maske kuralına uyması gerektiğini vurgulayan Özdemir, "Kapalı alanlarda fazla bir süre geçirmemeye dikkat etmemiz gerekiyor. Bir maske takmak da yeterli gelmiyor. Bunu ben de yaşadım. Sosyal mesafe gerçekten çok önemli. Onun için herhangi bir zorunluluğumuz yoksa evimizi, kapalı ortamlarımızı ya da kendi yerlerimizi terk etmemiz gerekiyor. Dışarıda bir işimiz yoksa çok vakit geçirmemeliyiz. Buna dikkat edersek bence daha başarılı oluruz." diye konuştu.