TÜM KATEGORİLER
İstanbul'daki Pdy Davasında Tahliyeler
Paralel Devlet Yapılanmasının (PDY), "casusluk ve yasa dışı dinleme" yaptığı iddialarına ilişkin 23'ü tutuklu 143 polisin yargılandığı davanın dördüncü duruşmasında, eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Erol Demirhan ve Hayati Başdağ dışındaki tutuklu 19 sanığın tahliyesine, tutuklulukta geçirdikleri süre ve sabit ikametgah sahibi olmaları nedeniyle karar verildi.
Tutuklu sanıklardan Ahmet Özdik'in, 12 mayısta ameliyat olduğu ve avukatının sağlık raporu sunması sonucu dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda daha önce tahliye edildiği öğrenildi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde devam eden duruşmada, iddianamenin okunmasına devam edildi. Bir kısmının okunmasının ardından heyet, sanıkların taleplerinin alınmasına geçti. Söz alan tutuklu sanıklar tahliyelerini istedi.
Tutuklu sanıklardan Hasan Hüseyin Danacı, 23 aydır tutuklu yargılandığını belirterek, "Yargılanmaktan korkmuyorum. Tutuklu yargılamak tedbirdir ama bu bizim için artık cezaya dönüştü. Tutuklanmamıza delil olarak sunulan evraklar, aslında bizim beraatimiz yönünde sunduğumuz delillerdir." dedi.
Sanık Tolga Güzeltaş da görevi boyunca terör örgütleriyle mücadele içinde olduğunu belirterek, "Takibini yaptığımız bir hücre evinde bombalar, silahlar bulduk. Onlarla eyleme geçecek şahısları yakaladık. Bu şahıslar 2 yıl tutuklu kaldıktan sonra tahliye oldu. Bizse mahkeme kararını yerine getirdiğimiz için 2 yıldır tutuklu yargılanıyoruz. Başka söyleyeceğim bir şey yok." diye konuştu.
Taleplere ilişkin görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Yavuz Pehlivan, tutuklu yargılanan 19 sanığın tahliye edilmesine, Ali Fuat Yılmazer, Erol Demirhan ve Hayati Başdağ'ın ise bu hallerinin devamına karar verilmesini istedi.
Bir sanık dosya incelemesinde tahliye edildi
Davayla ilgili ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Halil Hilal Seyfi, Özgür Nikbay, Ali İhsan Tezcan, Muhammed Ali Iklı, Metin Canbay, Harun Aydın, Hasan Hüseyin Danacı, Şeref Bolat, Tolga Güzeltaş, Mehmet Dilaver, Muhammed İkbal Kayaduman, Abdulhalim Sönmez, Hikmet Kopar, İsmail Torlar, Mesut Yılmaz, Erkan Palas, Fatih Kıncır, Ramazan Orkun Altınışık ve Selahattin Ergin'in, tutuklulukta geçirdikleri süre ve sabit ikametgah sahibi olmaları nedeniyle tahliyesini kararlaştırdı. Heyet, bu sanıklar hakkında yurt dışına çıkış yasağından oluşan adli kontrol tedbiri uygulanmasına da hükmetti.
Mahkeme heyeti, diğer tutuklu sanıklar Ali Fuat Yılmazer, Erol Demirhan ve Hayati Başdağ'ın ise, üzerlerine atılı suçların vasıf, mahiyeti, mevcut delil durumu, savunmalarının henüz alınmamış olması, işlendiği iddia edilen eylemlerin İstanbul İstihbarat Şube Müdürlüğünde yoğunlaşmış olması, sanıkların burada yönetici konumda bulunmaları, kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren delillerin bulunması, atılı suçların ağırlığı, suçların Türk Ceza Kanunu'nda belirtilen katalog suçlardan olması, ön görülen cezaların alt ve üst sınırının kaçma şüphesini doğurması, müşteki sayısı ve eylemlerin yoğunluğu, adli kontrol tedbirlerinin yetersizliği ve tutuklama tedbirinin ölçülü olması nedeniyle bu hallerinin devamını kararlaştırdı.
Müdahillik talebinde bulunan iş adamları İnan Kıraç, Mehmet Ali Yalçındağ ve Aydın Doğan ile gazeteci Fatih Altaylı ve eski emniyet müdürü Emin Arslan'ın da aralarında bulunduğu 15 kişinin müdahillik taleplerinin, iddianamenin okunmasından sonra değerlendirilmesine hükmeden heyet, duruşmada sanıkların fotoğrafını çektiği iddia edilen müşteki Atilla Aktin ile ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gereğinin yapılması için bildirimde bulunulmasına karar verdi.
Heyet duruşmayı 23 Eylül Cuma gününe erteledi.
Öte yandan bugün tahliye edildiği belirtilen tutuklu sanıklardan Ahmet Özdik'in, 12 Mayıs'ta ameliyat olduğu ve avukatının sağlık raporu sunması sonucu dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda daha önce tahliye edildiği öğrenildi.
"Biz milletin hakimiyiz"
Kararın okunmasının ardından, duruşmada dün yaşanan ve sanık avukatlarının salondan çıkmasıyla sonuçlanan tartışmayla ilgili mahkeme heyeti açıklama yaptı.
Üye hakim Cantürk Taşkın, "Biz sadece milletin hakimiyiz. Allah'tan korkuyor ve millet adına karar veriyoruz." dedi.
Duruşma salonunda bulunan sanıklar ve sanık yakınları tahliye kararlarını sevinçle karşıladı.
