Haberler

'DTP Çıkmaz Yolda'

Erdoğan, DTP'ye Yüklenerek, 'İradeleri İpotek Altında. Millet Onlarla Arasında Büyük Bir Uçurumun Olduğunu Gördü. Bunu Aşabilmelerini Yanlıştan Dönebilmelerini O İnsanlar İçin Temenni Ediyorum' Dedi.

Başbakan Recep Tayip Erdoğan, DTP'ye yüklenerek, "Belli ki iradeleri ipotek altındadır. Bu yüce millet onlarla arasında büyük bir uçurumun, kalın bir duvarın olduğunu görmüştür. Bunu aşabilmelerini, yanlıştan dönebilmelerini o insanlar için temenni ediyorum. Girdikleri çıkmaz bir yoldur. Onlara bütün iyi niyetimizle bunu anlatmaya çalıştık. Eğer bunu anlamazlarsa, ki anladıklarına dair henüz bir emare göremiyoruz, kendilerine yazık ederler" dedi.

Başbakan Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada son birkaç ayda verilen şehitlerin Türk milletini derinden üzdüğü kadar, 70 milyon vatandaşı tek yürek kıldığını ifade etti. Erdoğan, terör karşısında 70 milyon insanın tek yürek olmasının yankısının bütün dünyada güçlü bir şekilde hissedildiğini söyledi. Türkiye'nin büyük bir ülke olduğuna işaret eden Erdoğan, bu büyüklüğüne yaraşır bir şekilde davranmak, terörün arzu ettiği gündemin dışına çıkarak akılcı düşünmek, dirayet ve

kararlılıkla ortaya bir tavır koymak durumunda olduğunu dile getirdi. Türkiye'nin tüm dünyadaki saygınlığını artırarak, demokratik yürüyüşünü aksatmadan devletin saygınlığını koruyarak bu mücadeleyi sürdüreceklerini ve sonunda da başarılı olacaklarını kaydeden Erdoğan, TBMM'den çıkan güçlü iradenin tüm dünyadaki yankısının da bunun açık ispatı olduğunu belirtti. Erdoğan, "Terör karşısında en büyük gücümüz meseleye tarih içinden ve mevcut tecrübeyle bakabilme yeteneğimizi kaybetmememiz,

soğukkanlılığımızı da korumamızdır" diye konuştu. Türkiye'nin 30 yıldır ayrılıkçı terörle mücadele ettiğine dikkat çeken Erdoğan, terör örgütünün kanlı eli ve çirkin çehresinin şimdi bütün dünyada çok daha net olarak görüldüğünü ifade etti. Bu örgütün bu ülkedeki kardeşliği tahrip etme hedefinde hezimete uğradığını söyleyen Erdoğan, 22 Temmuz seçimlerinin, eşsiz kardeşliğin en bariz göstergesi olduğunu bildirdi.

Terör ve nifak karşısındaki en güçlü dayanaklarının Türk milleti ve onun hiç zedelenmeyen kardeşlik duygusu olduğunu vurgulayan Erdoğan, yüreğinde insanlık sevgisi olmayanların bu güçlü kardeşlik duygusunu anlayamayacaklarını, insani değerlerini yeterince nasiplenmeyenlerin bu yürek zenginliğini bir zaaf zannedebileceklerini ifade etti. Erdoğan, konuşmasında DTP'ye göndermede bulunarak şu ifadeleri kullandı:

"Onların millet demesi mümkün değildir, vatan demesi mümkün değildir. Milleti bir bütün olarak kucaklaması mümkün değildir. Keşke onlar da kucaklarını açabilseler, bu ülkede 'Türkiye, vatan, millet diyebilseler. Keşke onlar da vatanıyla, milletiyle, devletiyle, İstiklal Marşı'yla gurur duyabilseler. Keşke 70 milyonun mutluluğu, huzuru için fikir üretebilseler. Ama belli ki böyle bir dertleri yok, buna muktedir değiller. Belli ki iradeleri ipotek altındadır. Bu yüce millet onlarla arasında büyük bir

uçurumun, kalın bir duvarın olduğunu görmüştür. Bunu aşabilmelerini, yanlıştan dönebilmelerini insanlar için temenni ediyorum. Girdikleri çıkmaz bir yoldur. Onlara bütün iyi niyetimizle bunu anlatmaya çalıştık. Eğer bunu anlamazlarsa, ki anladıklarına dair henüz bir emare göremiyoruz, kendilerine yazık ederler. Bu millet vahdetle yoğrulmuştur. Bütün farklılıklarını kesvette vahdet anlayışı ile böyle bir iklimde eritmiştir. Horon tepenler de, halay çekenler de aynı birlik beraberlik iklimini teneffüs eder

bu topraklarda. Bunu bozmaya kalkışanlar bu milletten sadece bozguncu muamelesi görür, başka bir şey elde etmeleri de mümkün değildir."

"MEŞRU OLMAYAN ALANLARDAN GÜÇ DEVŞİRENLER KENDİ ALTLARINI OYARLAR"

Terörle mücadeleyi diplomatik, siyasi, askeri, ekonomik araçlarla kesin neticeyi alıncaya kadar sürdüreceklerini ifade eden Erdoğan, fakat meselenin esas çözümünün milletin özgürlük ve refahını daha da ileri taşımaktan, hukuku ve adaleti tam manasıyla işletmekten geçtiğini unutmamak, terörün dayattığı mantığa teslim olmamak gerektiğini dile getirdi. Demokrasi ve hukukun terörle mücadelede Türkiye'yi zayıflatan değil güçlendiren değerler olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, "Şiddete dayanmayan, şiddetten

güç devşirmeye kalkışmayan, şiddeti övmeyen her talep bizim için kıymetlidir ve muhatap alınmayı hak eder. Şiddetle arasına mesafe koyamayanlar, hukukla, demokrasiyle, milletin değerleriyle barışık olamayanlar, siyaset dışı eğilimlerden medet aramaya devam ederler. Siyaset bir gruba, bir örgüte değil 70 milyon insanımıza hizmet için vardır. Siyaset bir yan kol faaliyeti değil, millete hizmetin asli güzergahıdır. Meşru olmayan alanlardan güç devşirmeye çalışanlar ancak kendi altını oyarlar" şeklinde konuştu.

Başbakan Erdoğan, son yaptığı seyahatlerde bir şey duyduğunu anlatarak, bazı liderlerin Türkiye'deki Kürt kökenli vatandaşlar için, 'ülkenizdeki azınlıklar' ifadesini kullandıklarını söyledi. Erdoğan bunlara, "Bunu benim ülkemdeki Kürk kökenli vatandaşlar duymasın, bu ifadelere ilk isyan eden onlar olurlar. Çünkü onlar benim ülkemin asli unsurlarıdır. Siz kimi aldatıyorsunuz. Büyük bir oyunun içindesiniz, ya da oyunun aktörlerinden biri oluyorsunuz. Bizim ülkemizdeki azınlıklar Lozan'da tanımlanmıştır.

Bunun dışında yoktur. Bu oyuna lütfen gelmeyin" karşılığını verdiğini, ondan sonra uyanır gibi olduklarını ifade etti. Türkiye terör meselesini devletiyle, milletiyle bir bütün olarak çözeceğini vurgulayan, uluslararası planda hak ve menfaatlerini azami şekilde koruyacağını kaydeden Erdoğan, Türkiye'nin asıl gücünün içerdeki toplumsal barış ve dayanışma olduğuna işaret etti. Erdoğan şunları kaydetti:

"Bazıları şiddete dayanarak siyaset yaptıklarını zannedebilirler. Bazı marjinaller Türkiye'nin ortak değerlerinden ayrışmayı, kendileri için varlık alanı zannedebilirler. Ancak millet sağduyncn olarak kucaklaması mümkusuyla onların gerçek amaçlarını görmeye muktedirdir. Yıllardır siyasi çözüm edebiyatını dillerinden düşürmeyenler, bugün terörün gölgesinde siyaset yapmaya, milletin değil karanlık mihrakların iradesiyle hareket etmeye razıysalar onlara söyleyecek sözümüz yok. Bizim sözümüz sadece

milletedir."

Bir diplomasi trafiği içinde olduklarını anlatan Erdoğan, ABD ziyaretinin müşterek tedbirlerin masaya yatırılması bakımından son derece önemli olduğunu vurguladı. Ziyarette Türkiye'nin geldiği noktayı en kararlı ve net biçimde ifade etme imkanı bulduklarını dile getiren Erdoğan, ABD'nin somut işbirliğini beklediklerini vurguladıklarını söyledi. Erdoğan, Irak'taki yönetim zafiyetinin giderilememesinin terör örgütünün işini kolaylaştırdığını, Kuzey Irak'ta gerekli tedbirlerin bir türlü alınamadığını,

Türkiye'nin sınır dışı operasyon kararının ciddiyetini, askeri harekatın kaçınılmaz hale geldiğini anlattıklarını ifade etti. Bazı siyasilerin, bu toplantıların kayıtlarını iyi tutamadığını belirten Erdoğan, CHP lideri Baykal'a yüklenerek Baykal'ın kılavuzunun hala aynı kılavuz olduğunu söyledi. En önemli adımın fiili adımlar olduğuna işaret eden Erdoğan, kurulan 3'lü mekanizmadan netice alınamadığını ifade ettiklerini söyledi. Bunun için işin artık bu safhaya geldiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, iki

ülkenin uzun yıllara dayanan dostluk ve müttefiklik ilişkisinin bir kere daha galip geleceği, ABD'nin teröre karşı mücadele kararlılığı taşıyan Türkiye'nin somut bir işbirliği ile yanında olacağı izlenimini edindiklerini belirtti.

ABD Başkanı Bush'un, PKK'nın Amerika'nın düşmanı olduğu mesajını bizzat açıkladığını hatırlatan Erdoğan, "Düşman ortadan kaldırılması gerekli olan bir unsurdur. Öyleyse ortadan kaldırılması gereken bu unsura karşı mücadele de sürecektir. Burada ilk atılması gereken adım da sesli ve görsel istihbarat paylaşımıdır. 3'lü yeni sistem, 3'lü dayanışma noktası diyebileceğimiz bir mekanizma oluşturuldu. Umudumuz odur ki önümüzdeki dönemde hem Irak, hem ABD yönetimiyle daha verimli bir işbirliği imkanı bulacağız"

diye konuştu.

(ZÇ-MAY-NÇ-Y)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Politika

Haberler

title