Bir Tabağın Anlattıkları
Zor zamanlardan geçiyoruz. Her şeyin hızla değiştiği, bilginin çoğaldığı ama anlamın azaldığı bu dönemlerde, iyi bir yemeğin insana küçük de olsa bir nefes aldırdığına inanıyorum. Çünkü yemek sadece beslenmek değildir; bazen bir teselli, bazen bir hatıra, bazen de umut demektir.
Ben mutfağı bir sahne olarak görürüm. O sahnede her şef bir icracıdır, önündeki ürünler ise birer enstrüman. Enstrümanı tanımıyorsanız, ortaya çıkan ses de uyumlu olmaz. İyi yemek; bilgi, disiplin ve ürüne duyulan saygıyla mümkündür.
Gastronomi danışmanlığı yıllar içinde bana şunu öğretti: Mesele sadece tarif vermek değildir. Asıl mesele, mutfağın ruhunu koruyarak onu zamanın ritmine uydurabilmektir. Menü yazmak kolaydır; sürdürülebilir bir mutfak kültürü oluşturmak ise emek ister.
Ben mutfağımda geleneği ve modernliği bir araya getiririm. Türk mutfağının köklü mirasını, bugünün beklentileriyle buluştururum. Doğa benim en büyük ilham kaynağımdır. Çünkü mutfağın takvimini şefler değil; çiftçiler, yetiştiriciler ve balıkçılar belirler. Bu yüzden yalnızca doğal, yöresel ve mevsiminde ürünlerle çalışırım.
Doğal kaynakların hızla tükendiği bir dünyada, mutfakta alınan her kararın bir sorumluluk taşıdığına inanıyorum. Ürüne saygı, doğaya saygıyla başlar. Bu bilinç olmadan yapılan hiçbir yemeğin kalıcı bir hikâyesi olmaz.
Aslında tüm bu anlatılanların özü çok basit: İyi yemek yapmak.
İyi malzemeyle, doğru teknikle ve samimi bir niyetle
Mutlu olun.
Birbirinize dikkat edin.
Sağlıklı yaşayın.









